๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Mucize Ve Büyük Özellikleri => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 02 Ocak 2010, 18:11:16



Konu Başlığı: Peygamberimizin Bazı Kimselerin Ömrünü Ne Zaman Tükeneceğini Haber Vermesi
Gönderen: Sümeyye üzerinde 02 Ocak 2010, 18:11:16
Peygamberimizin Bazı Kimselerin Ömrünü Ve O Neslin Ne Zaman Tükeneceğini Haber Vermesi


Buharı ve Müslim îbn-i Ömer´den şöyle rivayet ederler: Bir gece Peygamber (s.a.v.) bize yatsı namazını kıldırdıktan sonra ayağa kalkıp şöyle buyurdu: "Şu geceyi görüyorsunuz ya, işte bu geceden itibaren yüz sene sonra, bugün yeryüzünde yaşamakta olanlardan hiç biri hayatta kalmayacaktır."

(Peygamberimiz bu sözüyle o neslin yüz sene sonra tükeneceğini haber vermiş oluyordu... -Suyûtî-)

Müslim´in Abdullah bin Câbir´den rivayetinde ise şöyle denilmek tedir: "Siz bana kıyametin ne zaman kopacağını soruyorsunuz. Bunu bilmek ise, ancak Allah´a mahsustur. Ben ise sizlere, sadece, bugün yeryüzünde yaşamakta olanlardan yüz sene sonra kimsenin kalmaya cağım haber veriyorum!"

Müslim´in senedlerine dayanarak naklettiği bir habere göre, Pey-gamberimiz´in ashabından Ebu´t-Tufeyl şöyle demiştir: "Peygamberi-miz´i görenlerden benden başka kimse hayatta kalmamıştır."

(Gerçekten de Ebu´t-Tufeyl, yüzüncü senenin başında vefat et miştir.)

Hâkim, Beyhakı ve Ebû Nuaym´in Muhammed bin Zeyyâd el-Elhânî tarikiyle Abdullah bin Büsr´den şu mealde bir rivayetleri vardır: Peygamber (s.a.v.) bir gün Abdullah bin Büsr´e işaretle: "Şu delikanlı bir asır yaşıyacaktır!" buyurdu. O da tam yüz sene ömür sürdü. Bu Abdul lah´ın yüzünde göze batacak şekilde bir siğil vardı. Peygamberimiz: "Ve bu delikanlı, yüzündeki siğil sönmeden de ölmez" buyurmuştu... Hakîkaten o vefat etmezden önce, yüzündeki siğili de sönmüştü...

Yine bu cümleden olarak İbn-i Sa´d ve diğerlerinin kaydettiği şu haber de manidardır: Habîb bin Müslime, Medine´ye gelip Peygamberi-miz´i görmek istedi... Arkasından da babası yetişti ve Peygamberimizde hitaben dedi ki: "Bu oğlum, benim elim ve ayağım demektir. Onu yanı nızda alakoyub da asker yapmayınız!" Peygamber Efendimiz de onun oğlu Habîb´e hitaben: "Haydi babanla git, o yakında vefat eder, sen de o zaman bana gelirsin" buyurdu. Babası da gerçekten o sene vefat etti." (Habîb, ertesi sene asker olup cihâda iştirak etti.)[175]




[175] Celaleddin es-Suyuti, Peygamberimizin Mucizeleri ve Büyük Özellikleri, Uysal Kitabevi: 2/272-273.