> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Mucemüs Sağir  > Resûlullah cuma günü özel olarak giyinirdi
Sayfa: [1] 2   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Resûlullah cuma günü özel olarak giyinirdi  (Okunma Sayısı 2639 defa)
12 Ocak 2011, 19:33:09
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 12 Ocak 2011, 19:33:09 »



 

Resûlullah Cuma Günü Özel Olarak Giyinirdi
                                                   
 

293. Âişe (r.a.) rivayet ediyor:

Resûlullahın (s.a.v.) Cuma günlerinde giyindiği iki elbi­sesi vardı. Cumadan sonra onları katlar ertesi Cuma'ya ka­dar kaldırırdı.[946]

 

İzah


 

Peygamberimiz (s.a.v.) Cuma gününe ayrı bir ehemmiyet ve­rirdi. Çeşitli hadislerinde ümmetine o gün gusletmelerini istemiş­ti. Bu hadiste de onun Cuma günü için giyimine de özel bir itina gösterdiğini, sadece Cuma günü giymek üzere elbisesi bulun­duğunu öğreniyoruz. Bu elbiselerden birisinin cübbe, diğerinin de hırka olduğu bildirilir. Bu da aslında tek kat elbise demektir.

Onun Cuma günü giymek için özel elbise ayırması, fazla elbi­sesi olmasından kaynaklanmıyordu. Çünkü Resûlullahın başka günlerde giymek için sadece bir takım elbisesi vardı.[947]


Devlet Başkanlarının Kureyş'ten Olması

 

294. Ali (r.a.) rivayet ediyor:

"İmamlar [devlet başkanları] Kureyştendir. Onların iyileri iyilerine kötüleri de kötülerine idarecilik ederler.

Her şeyin bir hakkı vardır. Her hak sahibine hakkını ver­iniz. Başınıza burnu kesik Habeşli bir köle de idareci tayin edilse, Müslümanlığınız ile boynunuzun vurulması ara­sında tercih yapma zorunda bırakılmadıkça söz dinleyin ve ona itaat edin. Biriniz Müslümanlığı ile boynunun vurulma­sı arasında tercih etme durumunda bırakılırsa, boynunu uzatsın anası ağlayasıca! Çünkü İslâm gittikten sonra ne din kalır, ne âhiret."[948]

 

İzah

 

Hadisin birinci kısmında imamların Kureyş'ten olduğu bildiri­lir. Burdaki imamet hilâfet, yani devlet başkanlığıdır. Bu husus âlimler arasında ihtilaflı bir konudur.

İmam-ı A'zam, İmam Şafiî, Eş'ârî, Mâturidî, Bakıllânî, Abdulkâhir Bağdadî, Gazâlî, Nesefî, Şehristânî, İbni Teymiye gibi bâzı âlimler, hilâfet hakkının Kureyşlilerin olduğunu savunurlar. Bu âlimler, gerek izahını yaptığımız hadisi, gerekse konu ile ilgili başka hadisleri görüşlerine delil olarak zikrederler. Bununla ilgili bir başka hadis şu mealdedir:

"İnsanlardan iki kişi kaldığı müddetçe hilâfet, Kureyş'de de­vam edecektir."[949]

Bu âlimler çeşitli hadisleri görüşlerine delil gösterdikleri gibi, Peygamberimizin vefatından sonra yapılan halife seçiminde Hz. Ebû Bekir'in "İmamlar Kureyş'tendir" sözünü ve buna kimsenin itiraz etmemesini de delil olarak zikrederler.

Gerek dört halifenin, gerek Emevî halifelerinin, gerekse Ab­basî halifelerinin Kureyş kabilesinden olmaları da, zikre değer bir husustur.

Alimlerin çoğunluğu hilâfetin Kureyş kabilesinin hakkı ol­duğunu söyleseler de, böyle bir hakkın olmadığını savunan veya bunu bir zamanla sınırlayan âlimler de vardır.

Ubeydullah bin Mes'ud el-Buhârî, (ö. 1346.) "Zamanımızda Kureyşlilik şartı düşmüştür" der. Kadı İci de Mevakıf 'da neseb unsurunu üstünlük ölçüsü olarak tanımadığını yazar.

Hilâfetin Kureyşliliğinin şarta bağlı olduğunu söyleyenden biri de İbni Haldun'dur. Bu zât, Kureyş'in kuvvetli bir kabile ol­duğunu, bütün Arap kabilelerinin Kureyşi dinlediğini, Kureyşten başka bir kabileden seçilecek halifeye bütün Arapların itaat etme­lerinin zor olduğunu izah ettikten sonra, netice olarak şöyle der:

"Sonraki yıllarda iki devlette de (Emevîler ve Abbâsilerde) hi­lâfet çözüldü ve Arapların asabiyeti tümüyle parçalanıp darmada­ğın oldu. Şimdi, Kureyş'ten olmanın şart koşulmasının, onların sahip bulundukları asabiyet ve galibiyet nedeniyle, anlaşmazlık­ların önlenmesi için olduğu sabit olduğuna göre; Şâriî'nin de hü­kümleri özel olarak belirli bir nesle, bir çağa ve bir ümmete ver­meyeceğini bildiğimize göre; bu şartın ancak yeterlilik dolayısıyla koşulmuş olabileceğini öğrenmiş bulunuyoruz. Biz de bunu böy­lece ele alıp Kureyşli olmaktan maksadın ne olacağını öğrenebil­mek için, kapsamlı illeti (sebebi) araştırmaya koyulduk. İşte bu illet de; asabiyetin varlığıdır.'"[950]

İbni Haldun'un konu hakkındaki görüşlerine genişçe yer ver­en Abdülkadir Udeh, bu görüşü şöyle yorumlar:

"Geçen açıklamalardan anlaşılıyor ki, İbni Haldun'a göre, imametin Kureyş'e ait görülmesinin nedeni, Kureyş'in güçlü ve kalabalık olmasıdır. Ona göre, Kureyş'in gücünün kaybolması ve çoğunluğunu yitirmesiyle bu hakkı da ortadan kalkar. Bunun an­lamı, onun Kureyşli olmayı, kuvvet ve çoğunlukla yorumlaması demektir. [Yani arkası kuvvetli ve çoğunluğa sahip olan her han­gi kavimden birisi, şayet şartların] taşıyorsa halife olabilir.][951]

Nitekim Hz. Ebû Bekir'in halife seçiminde "Bütün Araplar halifelik işinde Kureyş kabilesinden başkasına razı olmazlar" sö­zü de, İbni Haldun'un görüşüne kuvvet vermektedir. Çünkü bu söz, Arapların ancak Kureyş kabilesinden birisine itaat edip onun idareciliğini tanıyacaklarını ifâde eder.

Hilâfetin Kureyşlilere âitliğinin her zaman için geçerli bir hü­küm olmadığını savunan âlimlerden birisi de Dr. Tâhâ Hüseyin'­dir. Bu zat da meseleye farklı bir açıdan yaklaşır. Ona göre Hz. Ebû Bekir halife seçiminde Ensara: "İmamlar Kureyş'tendir" der­ken hiçbir sınırlama olmaksızın İmametin Kureyş'e âit olduğunu kastetmemiştir. Gerek Hz. Ebû Bekir, gerekse orada bulunan Muhacirlerden Hz. Ömer ve Hz. Ebû Ubeyde bin Cerrah bununla başkalarından önce Müslüman olan Muhacirleri kastediyor ve onları düşünüyorlardı. Çünkü Muhacirler canlarıyla, mallarıyla, fa­kirlik ve sıkıntı zamanlarında Mekke'de dâvasını yayması için Resûlullaha destek olmuşlardı. Hz. Ebû Bekir Ensara: "İmamlar Kureyştendir" derken Kureyş'in bu mümtaz kesimini kastediyor­du. Bu kesim ki herkesten önce Müslüman olmuş, hem Mekke'­de, hem de Medine'de Peygamberimizle birlikte cihad etmişlerdi.

Abdülkadir Udeh, Dr. Tâhâ Hüseyin'in bu görüşüne yer ver­dikten sonra bu sözleri şöyle yorumlar:

"Dr. Tâhâ Hüseyin'in bu söylediklerinin anlamı şudur: Ku­reyş'in bu mümtaz kesiminin, İslama en önce giren, fitne zaman­larında Mekke'de, güçlü olunduğu zaman da Medine'de Hz. Pey­gamberle cihad eden kesiminin ortadan kalkmasıyla, böyle bir şartın gereği ve yeri yoktur."[952]

İbni Haldun ve Tâhâ Hüseyin'in dikkat çektiği, Udeh'in buna katıldığı gibi, "Hilâfetin Kureyşliliğinin" ilk Müslümanlar için geçerli olduğunu kabul etmemize bir engel yoktur. Ayrıca konu­yu böyle anlamamıza sebep olan hadisler de vardır. Bunlara biraz sonra yer vereceğiz. Burada sadece birini nakletmek istiyoruz:

Peygamberimiz (s.a.v.) bir hadislerinde,

"Benden sonra hilâ­fet ancak otuz sene devam edecektir. Ondan sonra padişahlık devri başlar" buyurmuştur. Hadisin diğer bir rivayetinde,

"Otuz seneden sonra Allah mülkünü, o kullarının idaresini dilediği kimseye verir" buyurulmuştur. Peygamberimiz "İmamlar Kureyş'tendir" derken, hilâfetin sona erme zamanına kadar olan imamları kastetmiş olabilir. Toplam olarak otuz yıl hilâfette bulunan Hz. Ebû Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali ve Hz. Hasan Kureyş'tendi.5

İbni Haldun'a ve Dr. Tâhâ Hüseyin'in yorumlarına katılan Udeh, kendisi de mühim bir noktaya dikkat çeker ve şöyle der:

"Daha önce anmış olduğumuz hadislerin tümünün anlamı bir­dir. Şu anlamda ki, hepsi imameti Kureyş'e âit olarak göstermiş­lerdir. Fakat onların bir kısmında kabule değer bir takım ziyâdelikler bulunmaktadır. Bu ziyâdelikler, devlet yöneticiliğinin kayıt­sız şartsız Kureyş'e âit olmadığını, bu işin onlara ancak Allah'a itaat ettikleri ve emri üzerinde dosdoğru yürüdükleri zamana âit olacağını, Ona isyan etmeleri halinde ise imametteki haklarının düşeceğini kesin olarak ortaya koymaktadır.[953]

"İki kişi kalmış olsa bile devlet yöneticiliği Kureyş arasın­dadır"

hadisi, "İmamlar Kureyş'tendir" hadisi gibi mutlak olarak bize kadar gelmiştir. Ancak bu iki hadîs de, diğer hadislerde sözü edilen, Allah'a itaat etmeleri ve Onun emirlerini uygulamaları ile kayıtlıdır. Kureyş'in imametteki haklarının düşmesinin anlamı da, Kureyş'ten asla imam olmayacağı anlamında değildir. Bu, imametin Kureyş'in tekelinde olmayacağı demektir. Buna göre imamın Kureyşli olması da, olmaması da caizdir."

Abdülkadir Udeh'in konu ile ilgili dikkat çektiği bir diğer hu­sus da, "Kureyşliler size karşı doğru oldukları müddetçe sizler de onlara karşı dosdoğru olun" hadisiyle, "Kureyş'i öne geçirin, onun önüne geçmeyin" mealindeki hadislerden başka konu ile il­gili diğer bütün hadislerin "haber sîgasıyla" gelmiş olmasıdır. Bu iki hadis ise "emir sîgasıyla" gelmiştir. Haber sîgasıyla gelen ha­disler hüküm değildir. Sadece Kureyş'in gelecekteki durumunu haber vermekte ve onların karşılaşacakları şeyleri bildirmektedir. Udeh, haber sîgasıyla gelen hadislerin ifâde ettikleri toplu mânâyı şöyle toparlar:

"İnsanlardan iki kişi kalmış olsa bile, Allah'a itaat ettikleri sü­rece, imamet onların arasında olacaktır. Allah'a âsi oldukları tak­dirde ise, Allah onların üzerine onları bu işten uzaklaştıracak kim­seleri musallat eder. Emir sîgasıyla buyurulmuş diğer iki hadise gelince; bunlar, Allah'ın emirleri üzerinde dosdoğru kaldıkları sü­rece, ümmetin Kureyş'e karşı takınması gereken tavrı ortaya koy­mak için söylenmiştir."[954]

Udeh'in haber sigasıyla, yani Allah'ın bildirmesi ile istikbalde olacak hadiseleri haber verme kabilinden olduğunu söylediği ha­dislerden bâzıları şunlardır:

"İmamlar [devlet başkanları Kureyştendir. Sizin üze...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Resûlullah cuma günü özel olarak giyinirdi
« Posted on: 23 Nisan 2024, 16:34:34 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Resûlullah cuma günü özel olarak giyinirdi rüya tabiri,Resûlullah cuma günü özel olarak giyinirdi mekke canlı, Resûlullah cuma günü özel olarak giyinirdi kabe canlı yayın, Resûlullah cuma günü özel olarak giyinirdi Üç boyutlu kuran oku Resûlullah cuma günü özel olarak giyinirdi kuran ı kerim, Resûlullah cuma günü özel olarak giyinirdi peygamber kıssaları,Resûlullah cuma günü özel olarak giyinirdi ilitam ders soruları, Resûlullah cuma günü özel olarak giyinirdi önlisans arapça,
Logged
19 Mart 2016, 23:53:53
Ramazan.
Forum Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 6.353



« Yanıtla #1 : 19 Mart 2016, 23:53:53 »

Es Selamün Aleyküm . Cuma günü müslümanın bayramıdır . Cumaya böyle bakmak lazım . Cuma günü işlenen iyi ameller kat kat derecelerle mükafaatlandırılırken , kötü ameller de katlanarak sahibinin defterine yazılır .
İnşALLAH Cuma gününe gereken özeni gösterir ve Efendimiz (s.a.v.)'i örnek alırız ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
26 Ağustos 2016, 18:27:07
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #2 : 26 Ağustos 2016, 18:27:07 »

Aleykümselam.Cuma günü müslümanların bayramıdır.Ve bugün onlar için ibadet günüdür.Peygamber efendimizi de o gün özel giyinir özen gösterirmiş.Rabbim bizleri cuma gününü özel olarak geçiren ve peygamber efendimizin sünnetini yerine getiren kullardan eylesin inşallah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

18 Eylül 2016, 17:18:51
Ruhane
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.473


« Yanıtla #3 : 18 Eylül 2016, 17:18:51 »

Aleykum selam. .Muminin bayramidir cuma günü ..bayramimizi  en guzel halimizle karşılamak ta Efendimizin sunnetidir ..Allah razi olsun ..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 18 Eylül 2016, 18:46:43 Gönderen: ✿ Halime ✿ »
Kayıtlı
18 Eylül 2016, 20:13:36
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #4 : 18 Eylül 2016, 20:13:36 »

Aleykumselam.Cuma gunu muslumanlarin bayramidir ve peygamber efendimiz o gun temizlenir ozel olarak giyinir ve ibadet edermis.Rabbim bizleri onun yolunda giden kullardan eylesin inşallah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1] 2   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes