> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Mişkatul Mesabih > İlimle İlgili Üçüncü Fasıl I
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İlimle İlgili Üçüncü Fasıl I  (Okunma Sayısı 1050 defa)
23 Haziran 2011, 15:01:10
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 23 Haziran 2011, 15:01:10 »



İlimle İlgili Üçüncü Fasıl I


İzahat

Hadîsi nebevi, çok dikkat edilib riâyet edilmesi gereken iki   mü-,him ve hassas mes'eleyi beyan etmektedir.

Resulü ekrem sallallâhü aleyhi vesellem efendimiz, bir gün Me-dîne-i münevveredeki Mescidine teşrif buyuruyorlar. İçeri girdiğinde bakıyorki, ayrı ayrı oturmuşlar, o topluluklardan birisi; tevhid, teşbih, tehlil gibi evradı ezkarla meşkul oluyor. Diğer biriside, ilmi irfan tâ­limi ile meşkuldurlar. Her iki meclis (toplantı) hakkında, Resulü ek­rem sallallâhü aleyhi vesellem şu : «Her iki meclisde hayır üzerine­dir» Cümleleriyle hayır üzerine toplanmış birer topluluk olduklarını beyan buyuruyor.

Bu her iki topluluk, hayr üzerine olduklarını beyandan sonra, ara­larında fazilet ve kıymet farkı olduğunuda şu cümleleriyle açıklamış­tır :

«Bunlardan birisi, (Sevab bakımından) diğerinden daha efdaldır.»

Ve Resulü ekrem efendimiz, hadîsi nebevinin aşağısında, evradı ezkarla meşkul olup hakka dua ve niyazda bulunan topluluğu şu cüm­leleriyle îzah buyuruyor :

«Ama bu (ibâdet ve evradu ezkarla meşkul olan) kişiler, AHâha dua ederler ve Allâhın yanındakine (rızasına) rağbet ederler. Cenabu hakda dilerse, onlara fazlu kereminden verir, dilerse, adlı ilâhîsi iIp men eder (dilediği gibi tasarruf eder).»

Resulü ekrem efendimizin bu cümlelerinde şu hususlara işaret vardır :

a)   Beş vakit namazı kılmak üzere toplanan cemaatdan başka, va­kitleri müsaid olursa, nafile olarak cenabu hakka dua ve niyazda bu­lunmak üzere toplamb Allâhü teâlayı zikretmek caizdir. İyi bir hakka yalvarış ve cenâbu hakka niyazda bulunan meclisdir. Aynı zamanda bu meclîs, mescid de toplanmıştır.

b)   Meşrûiyyet dâhilinde Allâh-ı zikredib ona duada  bulunanların meclisleri, elbetde kıymetli meclislerdendir ve bu meclisde toplamb Allâhı zikredib dua ve niyazda bulunanlar ve onlara hizmet edenler, faziletli kişilerdir.

Boş vakit geçiren tipinden olmayıb, Allâhı ananların meclisleri ve kendilerinin faziletleri hakkında kur'anı kerim ve sünneti nebeviyede pek çok-hükümler vardır,

Allâhın her vakit ve durumda anılabileceğini beyan eden bir- âyet meali:

«Gerçek akıl sahihleri öyle kişilerdirki; ayakda iken, otururken ve yatarken (dâima"kalbleri ve dilleri ve bedenleri ile) Allâh-ı anarlar...» (Ali îmrân sûresi, 19)

Ve yukarda açıklamaya çalışdığımız hadîsi şerif gibi pek çok ha­dîsi nebevilerde zikri ilâhide bulunmanın, müminler için bir fazilet ol­duğu beyan edilmiştir. Fazla uzayacağından kısaca kesiyoruz. Geniş îzâhat, «İslâmda Evliya meselesi ve Harikalar» adlı eserimizde yazıl­mıştır.

c) Hadîsi şerif de zikri ilâhî ile meşkul olanlar, Allâhı anıp onun ri2 asını talep etmek maksadında olduklarını beyan^buyurmaklada, Çeşitli dünyavî maksadlara bağlı olmadan sırf rızâyı barı için olduğuna ve' öyle olmasına işaret vardır. Hadîsi nebevideki maksad dahılmae evradu ezkarda bulunanları, takdir edib, dualarını taleb etmek eweı çok yerinde bir ameldir. Gayenin dışma çikanlardanda kaçınmak lazım-. dır.

Netekim meşröiyyet dâhilinde câmîye cemaata gelmiyen  Hazreti Ömer'in men edip camiden kovduğu gibi, Resûlüllah  fetvada bulunan Âlim ve fakih İlmi Mes'ud (R.A) hazretlerim,

irtihâli nebiden sonra Irakda bulunduğu günlerde, Mescide toplanıp usûluna uygun olmayarak zikrî ilâhîde bulunanları, mescidden kovup çıkarmıştır. Aynı- mes'elenin geniş îzâhi, «İslama sokulan Bid'at ve Hurafeler» ile «îslâmda Evliya Mes'elesi ve Harikalar» adlı eserimiz­de vardır. Ve bir ne&zede «Mültekâ tercümesi» nin dördüncü cildinin 174-176. sahifelerinde yazılmıştır.

Hadisi nebevinin devam eden cümlelerinde de, fıkıhla veya her hanki bir ilimle meşkul olup, bilmeyenlere, bilenlerin öğretmeye ça­lışmaları hâlindeki mescidi nebevide toplanan diğer ilim meclisi hak-kındada şöyle buyurulmuştu :

«Fakat bu (ilimle meşkul olan) kişiler, Fıkhı veya (her hangi bir faydalı) ilmi tâlim edib Öğrenirler ve câhil olana (bilmeyene) öğretir­ler.

— İşte fıkıh veya ilimle meşkul olan bu meclis adamları, en af-dal kişilerdir. Zira - ben, ancak ve ancak muallim (öğretici- ilimle meş­kul olucu) olarak gönderildim.»

Hadîsi şerifin bu cümlelerinde mündemiç olan hususlarıda şöyle sıralayabiliriz:

a)  Resûlüllah sallallâhü aleyhi vesellem efendimizin, takdir edib çok değerli olarak vasıflandırıb buyurduğu meclis (toplantı) ilmi fıkıh meclisi veya İslama ve müslümanlara faydalı olan her hangi bir ilim meclisi olduğunu veya olabileceğini beyan etmektedir.

îslâm şeriat ve hukukunu beyan eden ilmi fıkıh ve fakihler hak­kında bir nebze malumat, yukarda ikiyüz (200) üncü hadîsi şerifin izahatında zikredilmiştir.

b)   İlmi fıkıh veya faydalı ve meşru olan her hangi bir ilim mec­lisi, islam esaslarını ve bilinmesi; farz, vâcib, sünnet ve müstehab olan hükümleri öğrenib müktezası ile amel ederek, bilmeyenlere öğ­retmek maksadı ile toplanmış olması gerektiğine işaret vardır.

c)   Bu temiz gayelerle ilmi fıkhı veya meşru olan her hangi bir ilmi öğrenmek ve öğretmek maksadiyle toplantı yapılan   meclisler, en kıymetli toplantı ve bu toplantıya iştirak eden muallim ve talihler-( de, ümmetin en kıymetli ve faziletli kişileri olduğu gayet açık bir ifâde' ile beyan buyurulmuştur.

d)  Resulü ekrem (S.A.V) efendimiz, kendisinin muallim   olarak gönderildiğini beyan buyurmak suretiyle, ilmi fıkıh veya meşru olan her hanki bir ilim meclisini takdir buyuruyor ve bu meclise iştirak edenler, en efdal kişilerden olduklarını lisânı pâki ile îzah ediyor.

Hal böyle olunca bütün ümmeti muhammed-in, böyle meclisleri aynı şekilde takdir edib, iştirak etmeleri ve bilmediklerini o meclisler­den öğrenmeleri lâzımdır. Aynı zamanda, ilmi fıkha veya tefsir, hadîs, ilmi kıraat, akâid, kelam ve islâm tarihi ilimleri gibi ilimlerden bir ilme vâkıf ve âlim olan bilginlere, Resûlti ekrem (S.A.V) gibi değer verib takdir etmek, îmanın iktizasıdır.

Her hanki bir yerde, ilim meclisi ile zikir meclisi bulunursa, her iki-side hayırlı meclisdir. Fakat ilim meclisi, zikir meclisinden daha ef-daldır. Binâenaleyh daha çok sevab kazanmak ve daha faziletli ve faydalı olmak isteyen kimseler, ilim meclisini tercih edib gitmelidir­ler. Zira Resulü ekrem (S.A.V) de bu iki meclisin hayırlı olduğunu ve ilim meclisinin zikir meclisinden ve hatta ilim meclisindekileri, zikir meclisinde bulunanlardan daha efdal olduğunu beyandan sonra, ken­diside ilim meclisine gidip oturmuştur.

Cenâbu hak bu hakîkatlan iyi bilip mucibi ile amel etmeyi, bütün meslekdaş ve mümin kardeşlerle beraber bizlere nasıyb eylesin. Amin.

Tercümesi:

258- (51) Ebud derdâ (R.A) den mervîdir, dedi:

Resûlüllah (S.A.V) e, bir adamın fakirlik mertebesine ulaştığı vakit, ilmin haddi hududu nedir? diye sual olundu.

— Bunun üzerine Resûlüllah (C.A.V) de buyurdu :

«Ümmetimden bir kimse, dinînin emrinden kırk hadîsi hıfzedib bellerse (ve başkalarına öğretirse), Allâhü teâla o kimseyi faklh olarak diriltip mahşere gönderir ve bende o kimseye kıyamet gününde şâhid olur ve şefaat ederim.» [195]

 

İzahat
 

Bu mübarek hadîsi nebevinin ihtiva ettiği hükümden «Kırk hadîsi hıfzedib bellerse» Cümlesi hakkında bir nebze açıklamada bulunalım.

Şârih Aliyyülkâri merhum şu satırları yazıyor :

«İmamı Nevevi (R.A) de'diki:

«Burada kırk hadîsi hıfzetmekden murad; kırk hadîsi ezberlemese ve manalarını tam bilsede, müslümanlara kırk hadîsi nakledib tebliğ

etmektir. İşte kırk hadîsi hıfzedib bellemenin mânayı hakîkisi budur. Ve böyle yapmakla müslümanlarda menfaatlanmak hasıl olur. Şayet müslümanlara kırk hadîs nakledilib duyurulmazsa, hıfzedemezler. îb-ni Hâcer (R.A) de böyle zikretmiştir.

—  Ben (yani, Aliyülkârî merhum) derimki : İmamı Nevevi Mer­humun «mânâlarını tam bilmesede» sözünde düşünülmesi gereken hu­sus vaTdır. Zira ilmin aslından olan makam ve mertebe hasıl olmak­tadır. Çünkü fıkıhdan maksad, bir şeyi bilmek, onu anlamakdir ve fık­hın şerefinden için, din ilmine gerçekden hakim olmaktır.

—  Eğer böyle olmaz ise, bu takdirde kırk hadîsi ezberleyen kim­se, hadîsi şerifde beyan edilen fakih olamaz.» [196]         

Şu halde kırk hadîsi nebeviyi mânası ile belleyen kimse, hadîsi şerifdeki fazilet ve şerefe nail olan ve olacak kimsedir. Hem lafzını ve hem manasını ezberleyib kırk hadisi belleyen ve mucibi ile amel eden kimse laf götürmez ve ihtilafsız bir şekilde hadisi nebevideki hükme nail olur.

Yukardaki hadîsi şerifin diğer rivâyetdeki hükümleri işe şöyledir : «Bir kimse, benim sünnetimden kırk hadisi hıfzeder ve ümmetim­den başkalarına naklederse, Allâhü teâla o kimseyi kıyamet gününde fakihler ve âlimler zümresinde gönderib hasreder.»[197]

Tercümesi:

259- (62) Enes Bin Mâlik (R.A) den mervîdir, dedi:

Resûlüllah (S.A.V) buyurdu:

«Bil irin isiniz en cömert kimdir?»

—  Ashabı kiram dediler: Allah ve Resulü daha iyi bilir.

—  Resulü ekrem (S.A.V) buyurdu :

«Allâhü teâla en çok cömert kimsedir. Ondan sonra Adem oğlu­nun en çok Cömert kimsesi, bir adamdirki, ilmi tâlim edib öğrenir, on­dan sonrada o ilmi yayib neşreder.

—  O iimi neşredib başkalarına öğreten âlim, kıyamet gününde tek başian bir emir veya tek basma bir ümmet olarak gelir.» [198]

 

Îzahat

 

Bu haöîsi şerifin ihtiva etiği hükümdede, üç husus sıralanmıştır

a)   Hadîsi nebevide, beyan edilen cömertlik derecesinin en üstü­nünün, evvela halikı zülcelâlda oluşu, gayet açıkdır. Zi...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İlimle İlgili Üçüncü Fasıl I
« Posted on: 19 Nisan 2024, 10:34:49 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İlimle İlgili Üçüncü Fasıl I rüya tabiri,İlimle İlgili Üçüncü Fasıl I mekke canlı, İlimle İlgili Üçüncü Fasıl I kabe canlı yayın, İlimle İlgili Üçüncü Fasıl I Üç boyutlu kuran oku İlimle İlgili Üçüncü Fasıl I kuran ı kerim, İlimle İlgili Üçüncü Fasıl I peygamber kıssaları,İlimle İlgili Üçüncü Fasıl I ilitam ders soruları, İlimle İlgili Üçüncü Fasıl Iönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes