> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Mişkatul Mesabih > Helanın Âdabları İle İlgilî Üçüncü Fasıl II
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Helanın Âdabları İle İlgilî Üçüncü Fasıl II  (Okunma Sayısı 1129 defa)
23 Haziran 2011, 14:27:50
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 23 Haziran 2011, 14:27:50 »



Helanın Âdabları İle İlgilî Üçüncü Fasıl



İzahat
 

Râvî Hz. Selman (R.A) hakkında bir nebze malumat, yukarda geç­miştir.

Hazreti selamâmn haberinde şu hususlar beyan edilmiştir :

a) Müşriklerden bâzılarının, Resulü ekrem efendimizin ümmetine her şeyi öğrettiğini, hatta helada defi hacetin âdab ve usûlünü dahî öğrettiğini zikretmeleri şayanı dikkatır.

Zira islam ve hak düşmanları dahi, istemiyerek gerçeği îtiraf edib konuşuyor. Alay tarzı ilede olsa, hak yolcusu müslümanlar için ibret ve dikkat gereken bir hususdur.

Büyükler bir sözlerinde şöyle demişler : «Fazilet, düşmanların le­hinde şehâdet ettiği kimsedir.»

Öyle ya hem müslümanlıkdan dem vurub, nemde islâmin ve ön­derimiz muhammed aleyhisselâmm eksik ve âmanlarım arayanlar ola­biliyor. Elbet sevgili peygamberimizi, getirdiği, şer'i şerifin esası olan jcitab ve sünneti, tahkir eden, alaya ve eğlenceye alarak ayıklayan; müşrik, mürtet ve kâfir olur. Böyle şeyler, hak yolcusu müslümanlara, yakışmaz.

Bu hükümlerin geniş îzahî, «Mültekâ tercümesi» adlı eserimizin ikinci cildinin «Mürted Babı» başlığının altında zikredilmiştir .

b)  Râvî Hz. Selman, cevabında Rasûlü ekrem sallalâhü aleyhi ve-sellem efendimizin def î hacet ânmda kıbleye istikbal etmememizi em­retmiştir, diyerek beyanda bulunması ise, kâbe-i muazzamaya   tazim ve hürmet gerektiğinden yasaklanmıştır.

Burada dikkat edilmesi gereken bir hususa işaret edelim. Hz. Sel­man, kıbleye istikbal ederek def'î haceti zikretmiştir. Defi hacet ânmda arkayı kıble tarafa dönmeyi zikretmemiştir.

Bu hu&usda yukarda her ikisini yasaklayan hadîsi nebeviler, îzah-Janyla birlikte geçmiştir.

îbni Hacer (R.A) demiştirki:

«Keza kıble tarafa arkayıda dönerek akıtmakda aynı şekilde ya­saklanmıştır. Burada Hz. Selmânın sâdece kıbleye teveccüh • ederek akıtmamayı emretme hususundaki zikri, ön tarafı Kıbleye doğru döne­rek abdest bozmak, arka tarafı dönmekden daha kötü olduğu içindir.»

Veya zaruretler karşısında bina ve emsallanmn içinde arkayı kıb­le tarafa dönerek abdest bozmanın cevazından için, zikretmemiştir. Ne-tekim yukarda Resulü ekrem efendimizden böyle haber zikredilmiştir.

Evet Kıble tarafa yönelerek idrar ve büyük abdest definde bulun­mak, arka tarafı dönerek defi hacette bulunmakdan daha kötü ve daha edeb dışıdır. Onun için fukaha ve âlimler, kıbleye yönelerek defi ha­cette bulunmak, eşeddi kerâhattır, arka tarafı kıbleye çevirerek defi hacette bulunmak ise, bir rivayette kerâhat, diğer bir rivayetde kerâhat değildir, demişlerdir.

c)  İstihza ederek sualda bulunan bâzı müşriklere, Hz.    Selman (R-A), ciddiyet ve kemal ile cevabında, Resulü ekrem efendimizin, sağ elleriyle istinca etmemelerini, taharetin üç taşdan aşağısı ile yapma­malarım ve taharetin hayvan tersi ve kemikle yapılmamasını emir bu-vurduğunu beyan etmiştir.

Tercümesi:                                                                   

371  - (38) Abdurrahman bin Hasene (R.A) den mervîdir, dedi :

«Resûlüilah (S.A.V) in elinde deriden bir kalkan olduğu halde bizim yanımıza çıka geldi ve elindeki kalkanı perde olarak koydu, sonra otur­du, hemen ona doğru yönelerek perde arkasına idrarını akttı.

—  Bunun üzerine (müşrik ve münafıklardan) bâzıları dedi :

—  Şuna bakınız, kadın gibi (avret verini saklayarak) akıtıyor.

—  İşte o anda Resûlüilah (S.A.V) O sözü işitti, hemen buyurdu : «Yazıklar olsun sana! Benî isfaîlin sahibine (arkadaşına) azabdan

isabet edene ilmin yetişmedimi?! Onlara (elbise ve emsaline) idra­rın isabet etiği yeri makaslarla keserlerdi. Onların sahibi (arkadaş ve dostu) onur (elbiseden necis olanını kesmeyi) Onlara nehyetti. Bu se-bebden kabrinde azab olundu.» (Hadisi, Ebû Dâvud ve İbni Mâce rivayet etmiştir.)

372  - (39) Bu hadîsi, Nesâî aynı zaddan, oda Ehî Mûsa (R.A) den rivayet etmiştir. [117]

 

İzahat

 

Râvî Abdurrahman bin Hasene (R.A) şurahbîi bin Hasene (R.A) in kardeşidir. Hasene, annelerinin ismidir. Babalarının ismi, ihtilaflıdır. Falcat meşhur olan rivayet, babalarının ismi, Abdullah bin mutaadır.

Rasûlü ekrem sallalâhü aleyhi vesellemden muhtelif hadîsi ne-bevî rivayet eden ve muhacirlerden olan bir sahabedir. Rivayet ettikleri hadîsi nebevilerin en meşhurları, idrar akıtma hususunda rivayet etmiş olduğu yukardaki hadîsi şerifdir. Birde «Tehzîbüîtehzîb» adlı ese­rinde İbni Haceri Askalanî merhumun beyan ettiği üzere, «idrar sıçran-tısından kaçınmayana kabir azabının olacağını» beyan eden hadîsi şeri­fin râvisidir.

tzzuddin îbnül esir merhumun «Üsdülgâbe» adlı eserinde, Hz. Ab­durrahman bin Hasene (R.A) m, Rasûlüllah (S.A.V) efendimizle bir muharebede bulunub kelerleri tencerede pişirerek yemeye çalışanlar hakkındaki kimselere, Resûlüilah (S.A.V) m tavsiyesini rivayet ettiği mezkûrdur.

Hz. Ahdurrahman bin hasene (R.A) m vefatı hususunda, bir bilgi bulunu]amamıştır. Allah ondan razî olsun.

Hadisi nebeviyi rivayet edenin ifadesinde ve hadfti şerifde şu hususlara işaret vardır:

a) Râvî Hz. Abdurrahman, Nebiyyi muhterem efendimizin elinde bir kalkan ile gelib yere koyarak perde edinib o kalkanı siper edinerek idrarını akıttığını beyan ediyor.

Bu hâlin biz müslümanlar için dikkat edilmesi gereken bir terbiye ve edeb usûlü olduğu muhakkakdır. İdrarını ve büyük abdestini akida-cak kimselerin, bilhassa insanların görme ihtimali olan yerlerde, du­var, ot, kum ve taş yığmı ve ağaçdan, tahta ve emsalinden bir siperin aşk asma geçip def 1 hacette bulunmaları lâzımdır.

b( Resule ekrem efendimizin, idrarını bir siper ve kalkan arkasın­da akıtmasını gören müşrik ve münafıklardan bâzılarının, bu hâli ka­dınlar gibi sakınarak akıtdığın söyleyib ayıbîadıkları ve eğlenceye al­dıkları nakledilmiştir.

Günümüzde müslüman erkek ve kadınların, islamca yaşamaya çalışanlarını ayiblayanlarında, bu müşrik ve münafıkları taklid ettik­lerini bilerek efendimizin şu söz ve davranışı ile mukabele etmelidirlor :

«Yazıklar olsun sanakü, Beni isrâilin sahibine (arkadaşına) azab­dan isabet edene ilmin yetişmedimi?, o idrârm isabet etiği yeri (elbi­senin necis olan yerini) makaslarla keserlerdi...»

c) Resulü ekrem efendimizin beyanında olduğu üzere, Benî isrâ-ilde idrar gibi necisler elbiseye bulaşır necislerse, orayı kesib atarlardı, yıkamakla temizlenmezdi. Mutlaka o necis olan kısmının kesilmesi lâ­zımdı. Keza benî. isrâilde bir yere necis düşerse, o yeri kazıb oyarak temizlemek gerekirdi.

Bu zor ve müşkil amel, bu ümmeti muhammedden kaldırılmıştır Elbisenin necis olan yerini kesmeyib, yıkamakla temizlenmesi beyan edilmiştir. Bu mes'elererin bir az geniş îzahını, birinci cildin 267-263 sabitesinde okuyabilirsiniz.

d) Sevgili efendimiz, Beni İsrâilde idrarla necis ölen elbisenin ke­silmesini, tebliğ ve îkazcı kimsenin vazifesini ihmal edib kesdirmedi-ğinden dolayı kabir azabına müstehak olub azablandığını buyurmakla-da, o güç ve zor amellerin meydana gelmemesi için, alsında «siz. Benî İsraillilerin idrar sıçrantısmdan ve avret yerlerini sakınmaları daha fazla gerekli iken, «bizim edebli amelimizi ayıblamanız çok acaibdir» de­mek istemektedir.

Evet Resulü ekrem sallallâhü aleyhi vesellem efendimizin, örnek amelini ayıblayanlar, küfür ve şirk bataklığında yüzen ve içi başka dışı başka olan sahte müslüman olan münafıklar, kendi kötülüklerini bırakıb, ııûrıı nübüvvetten zuhur eden nurlu ameli ayıblamışlardır.

Bulunduğumuz asırdada; Karısı çıblak, zina, içki, kumat, faizcilik, rüşvet, yalan, iftira, kibir, gurur, riyakarlık, hasutlük, fesatlık, beyna-mazîik, aneya babaya isyan, büyüğe saygısızlık, küçüğe merhametsiz­lik, kıtal, cidal ve emsali kötülüklerin içinde yüzenler, islamı yaşamaya çalışan kendi hâlinde olub kimseye zararı tokunmayan ve belki islam ve hak yolunda ihlasla İslama ve müslümanlara hizmeti olan muhte­rem kişilere, çeşitli isnad ve iftiralarda bulunarak kötüleyenler olmuş­tur. Hâlâ olanlarda vardır.

İşte bu bal ve amellerin görülmesi, ilk insan Adem aleyhisselânı-dan bu güne kadar devam edib gelmiştir. Haksız ve zâlimler, İblis gibi amansız bir şekilde hak düşmanı olmuşlardır.

Tercümesi:

373- (40) Mervâit el Esfar (R.A) den mervldir, dedi: «İbni Ünıeri gördüm; binitini kıble tarafa durdurdu, sonra o biniti­ne doğru akıdır halde oturdu.

—  Hemen ben dedim : Ey Abdurrahmamn bahası! bu şekilde akıt-makdan nehyolunulmadmmı?

—  Dedi: Belki böyle kıbleye karşı akıtmak sahrada nehyolunmuş-tur. Şayet seninle kıble arasını bir şey setrediyor ise, bu takdirde beis yoktur..» (Haberi, Ebû Dâvud rivayet etmiştir.) [118]

 

İzahat


Râvî Mervan el Esfar (R.A), Hz. Aişe validemizin kölesidir. Künye­si, Ebû hâlif elbasrîdir. Mervan bin hakan, denilir.

Bu zat, sahabeden İbni Ömer, Ebî Hureyre, Enes, Ebî vâil, saasaa bin muaviye ve mesruk bin el ecdâ (Allah hepsinden râzî olsun) gibi sahabelerden hadîsi şerif rivayet etmiştir. Hadis ilminde îtimad edilen bir kimse olduğu yazılmıştır. Vefatı hakkında malumat edinilememiş-tir. Allah ondan râzî olsun.

Bu haberin hükmü, yukarda geçen Resûlüllah sallallâhü aleyhi vesellem efendimizin kazayı hacet ânında kıbleye ön ve arkayı dönme­yi yasaklayan emri ve kendisinin fîli ile sakıt olmuştur. Sahih olan, kıbleye Jıurmet ve tazim için, helada kıble tarafa ön ve arkayı dönerek defi haceti yapmamaktır. Binâenaleyh tuvalette kıbleye yönelerek akıtmak, mekruhdur. Yukarda geçtiği üzere, fetva olan mekruhdur.

Tercümesi:

374...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Helanın Âdabları İle İlgilî Üçüncü Fasıl II
« Posted on: 26 Nisan 2024, 08:17:42 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Helanın Âdabları İle İlgilî Üçüncü Fasıl II rüya tabiri,Helanın Âdabları İle İlgilî Üçüncü Fasıl II mekke canlı, Helanın Âdabları İle İlgilî Üçüncü Fasıl II kabe canlı yayın, Helanın Âdabları İle İlgilî Üçüncü Fasıl II Üç boyutlu kuran oku Helanın Âdabları İle İlgilî Üçüncü Fasıl II kuran ı kerim, Helanın Âdabları İle İlgilî Üçüncü Fasıl II peygamber kıssaları,Helanın Âdabları İle İlgilî Üçüncü Fasıl II ilitam ders soruları, Helanın Âdabları İle İlgilî Üçüncü Fasıl IIönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes