๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Metalib ul Aliye => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 06 Ekim 2011, 12:50:23



Konu Başlığı: Yemek Yeme Adabı
Gönderen: Sümeyye üzerinde 06 Ekim 2011, 12:50:23
Yemek Yeme Adabı


2350. Hz. Ali, Resûlullah (saMlahu aleyhi veselktn)'in şöyle buyurduğunu nakleder: "Yemek yiyeceğin zaman tuz ile başlayıp tuz ile bitir; zira tuz yetmiş hastalığa şifadır: Bunların başında cinnet, cüzzâın, alaca, azı diş ağrısı, boğaz ağrısı ve karın ağrısıdır." (el-Hâris) [250]

2351. Salim, babasından (İbn Ömer'den) Resûlullah (saMahu aleyhi veseDem)'in şöyle buyurduğunu nakleder: "Kim bu etlerden bir şeyler yerse yemekten arta kalan kokuyu gidermek ve yanındakileri rahatsız etmemek için elini yıkasın." (Ebû Ya'lâ) [251]

2352. Ebû Bekir b. Amr b. Hazm naklediyor: Resûlullah (sallallahu aleyhi meyve   ve   sebzelerin   (kabuksuz   olanlarının)   soyulmasını  taze sakladı. (el-Hâris) [252]

2353. Ebû Seleme, babasından naklediyor: Resûlullah (saMlahu aleyhi vesellem) yemek yemeyi bitirdiğinde şöyle dua ederdi: "Elhamdu lillâhillezî et'amenâ ve sekânâ {Bize yediren ve içiren Allah'a hamdü senalar olsun) velhamdu lillâhillezî kefânâ ve âvânâ (ve yine bize rızkımızı verip, bizi barındıran Allah'a hamdii senalar olsun), velhamdu lillâhillezî en'ame aleynâ ve efdale (ve yine bize ziyadesiyle nimet ve rızık veren Allah'a hamdü senalar olsun), nes'eluhü birahmetihî en yucîrana mine'n-nâr (rahmetiyle bizi ateşten korumasını dileriz O'ndan), ferubbe gayra mekfiyyin lâ yecidu munkaleben ve lâ me'vâ (yeterince rızka sahip olmayan nice kimseler vardır ki, bunlar gidecek yer ve sığınacakları bir barınak bulamazlar)." (Ebû Bekir b. Ebî Şeybe) [253]

Hadisi Bezzâr, Mahmûd b. Bekr'den, o babasından, o da İbn Ebî Necîh'ten, o ise (adını belirtmediği) bir Mekkeliden rivayet etti ve: "Hadisi sadece bu rivayet zinciri ile biliyoruz" dedi. Ben derim ki: "İbnüVSünnî'nin kitabında Abdullah b. Amr b. el-As'm hadisinden bir şahidi vardır.

2354. Hammâd b. Ebî Süleyman naklediyor: Ebû Burde'nin yanında akşam yemeği yedim, bana şöyle dedi: "Babam Abdullah b. Kays'm rivayet ettiği hadisi sana bildireyim mi? Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) buyurdu ki: "Kim yemek yer ve doyarsa, su içer ve suya kanarsa, arkasından Eihamdıt lillâhillezî et'ameriî ve eşbeant ve sekânî fe-ervâni (Beni yedirip doyuran, sulayıp suya kandıran Allah'a hamdü senalar olsun) derse annesinden doğduğu günkü gibi günahlarından sıyrılır." (Ebû Ya'lâ) [254]

2355. Mücâhid der ki: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) sadece bir defasında yaslanarak yemiş, hemen arkasından oturup: "Allah'ın kulu ve Resulüyüm" buyurmuştur.[255] (Müsedded)

2356. Abdullah b. Sa'd, babasından naklediyor: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)'in Arc [256] bölgesinden Medine'ye kadar kılavuzluğunu yaptım. Onun yaslanırken yemek yediğini gördüm. (el-Hâris) Muhammed b. Ömer el-Vakıdî'den rivayet edilmiştir, zayıftır. [257]

2357. Ebû Yahya der ki: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) buyurdu ki: "Yemeği soğutun, zira sıcak yemekte bereket yoktur. [258] {Müsedded)

2358. Mu'temir naklediyor: Ebû Osman'ın meclisinde bulunan bir zattan babamın şöyle naklettiğini işittim: Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem)'e: "En haram ve en çirkin yemek hangisidir?" diye soruldu. Şu cevabı verdi: "Devenin (taşıdığı) şeyden yiyip devenin sana bakmasıdır [259] (Müsedded)

2359. Enes b. Mâlik'e gümüş {yahut altın) bir kâse içerisinde helva getirildi. Enes helvanın yufka ekmeğe sarılmasını emretti, sonra da ondan yedi.[260] (Müsedded)

2360. Câbir,   Resûlullah   (sallallahu   aleyhi  vesellem)'in   şöyle   buyurduğunu nakleder:   "Selâm vermedikçe kimseyi yemeğe davet etmeyin." {Müsedded) Hadisin senedinde yer alan Muhammed b. Zâzân vardır ki, bu zât zayıftır. [261]

2361. îmrân    b.    Husayn,    Resûlullah    (sallaîlahu   aleyhi   vesellem)'in    şöyle buyurduğunu nakleder:  "San« gelince, ben yaslanarak yemek yemem." (el-Humeydî) [262]

2362. Muhammed b. Musa b. İbrâhîm, babasından1, Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in şöyle buyurduğunu nakleder: "Yemek yiyeceğiniz zaman ayakkabılarınızı çıkarınız, zira bu ayaklarınız için daha rahattır." (Ebû Bekir b. Ebî Şeybe ve Ebû Ya'lâ) [263]

2363. Enes, Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)'in şöyle buyurduğunu nakleder: "Birinize yemek takdim edildiğinde ayakkabıları ayağındaysa onları çıkarsın, zira bu, ayaklar için daha rahat bir pozisyondur.  Üstelik bu, sünnettendir." (Ebû Ya'lâ ve el-Bezzâr) [264]

2364.  Âişe naklediyor: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) hem ayakta, hem de oturarak yemek yerdi.... (el-Hârîs)  [265]

2365. Hişâm babasından (Urve'den) naklediyor: Hz. Ömer helaya girip çıktı, peşinden kendisine bir yemek getirildi. Kendisine: "Abdest almayacak mısın?" diye sorulduğunda, şu cevabı verdi: "Ben sol elimle istinca eder, sağ elimle yemek yerim." (el-Humeydî) [266]

2366. Âişe  naklediyor:  Resûlullah  (sallallahu aleyhi vesellem) yemek yemek istediği zaman ellerini yıkardı. (İbn Ebî Ömer) [267]

2367. Enes b. Mâlik der ki: Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) heladan çıktı, peşinden de yemek yedi. Kendisine: "Abdest almayacak mısın?" diye sorulduğunda şöyle buyurdu: "Namaz mı kılacağım ki, abdest alayını?!" (el-Hâris) [268]

2368. Abdullah b. Mes'ûd, Resûlullah (sallallahu aleyhi veseUem)'in şöyle buyurduğunu nakleder: "Kim yemeğin başında Allah'ın adını anmayı unutursa hatırladığı an şöyle desin: Bismillâhi evvelehû ve ahirehû (hem başı, hem sonu için Bismillâh). Böyle yaparsa yeniden yemeğine başlamış ve şeytanın yemeğinden nasiplenmesini engellemiş olur." İbn Hibbânhadisi Sahilimde tahrîc etmiştir. (Ebû Ya'lâ) [269]

2369. Abdullah b. Utbe, bir kadından naklediyor: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)'e bir miktar hurma helvası getirildi. Bir bedevi onu üç lokma ile midesine indirdi. Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) buyurdu ki: "Şayet bu kişi: Bismillâh deseydi, buradaki herkese yeterdi.

Yİne şöyle buyurdu: "Sizden birisi yemek yerken Bismillâh demeyi unutursa hatırladığı an: Bisrnillâh evvelehu ve âhîrehu desin. [270]

2370. Ümmü Râfi' der ki: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)'e bir miktar un helvası yaptım. Yanında iki adam ile beraber geldi. Onu Resûlullah (saîlallahu aleyhi vesellem)'e takdim ettim. Oradan geçen bir bedeviyi Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) yemeğe davet etti, adam helvayı bir çırpıda alacak gibi oldu. Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem): "Onu tabağa geri bırak ve Allah'ın ismini an ve sonra ye!" buyurdu. Râvi der ki: O adam yedi, karnını doyurdu ve helvanın bir kısmı arttı. (Ebû Ya'lâ)

2371. Hz. Peygamber'in azadlı kölesi Selmâ naklediyor: Bir gün kendisi Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)'e bir un helvası yapmış ve O'na takdim etmişti. Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) ashâbıyla beraber helvayı yedi. Biraz arttı. Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem)'in yanından bir bedevi geçti, onu yemeğe davet etti, bedevi helvanın tümünü avucuna alacak oldu. Resûlullah (saliallahu aleyhi vesellem) buyurdu ki: "Onu tabağa geri koy!" Adam tabağa koydu, Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) de şöyle buyurdu: "Bismillah de ve alt tarafından yemeye basla!" Râvi der ki: Adam yedi, karnı doydu ve bir kısmı da arttı. (Ebû Ya'lâ) [271]

2372. Enes der ki: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) ayakta iken yemek yemeyi yasakladı.[272] (Ebû Ya'lâ ve el-Bezzâr) [273]

 
Sirke
 

2373. Enes der ki: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) şarap (üzüm) sirkesi yedi. (Ahmed b. Menî') [274]



[250] Bûsîrî der ki:  "Bu hadisi el-Hâris, Abdurrahîm b. Vâkıd'dan,  o Hammâd b. Amr'dan, o da es-Serî b. Hâlid'den rivayet etmiştir, bu râviler zayıftır." (1/189)

[251] ez-Zevâid'de Heysemî der ki: "Hadisin senedinde el-Vâzi b. Nâfi' vardır ki, bu zât metruktür. (5/30)

[252] Bûsîrî, el-Hâris'ten naklen şunları anlatıyor: Ebû Ubeyd'c: "Resûlullah (sallallahu i vesellem), taze meyve ve sebzelerin soyulmasını yasakladı" hadisinden neyi kastediyor?" diye sordum. Bana: "Yemeğin pişenini kastediyor" dedi. Ben ona: "Bakla salata gibi şeyler soyulur mu ki?" diye sordum. O; "Hadis onunla ilgili değil" dedi. (2/44)

[253] Bûsîrî der ki: "Bu hadisi Bezzâr da zayıf b\r senedle ve içerisinde adı anılmayan bir râvi kanalıyla tahrîc etmiştir. Ancak râvilerden Ebû Seleme, babasından hadis işitmemiştir. (2/45) Heysemî der ki: "Hadisi Bezzâr, Muhammed b. Ebî Leylâ tarikiyle bir Mekkeliden rivayet etmiştir. İbn Ebî Leylâ ezberi kötü birisidir ve hocasının ismi verilmemiştir. Ebû Seleme de babasından hadisi İşitmemiştir." (Mecma 5/29)

[254] Bûsîrî, hakkında herhangi bir değerlendirmede bulunmamıştır. Heysemî der ki: "Hadisin senedinde adını bilmediğim bir râvi vardır." (Mecma 5/29)

[255] Bûsîrî der ki: "Hadisi Müsedded mürsel olarak tahrîc etti."

[256] Mekke yolu üzerinde bir yer

[257] Bunu Bûsîrî ifade etmiştir. (2/42)

[258] Bûsîrî der ki: "Hadisi Müsedded, Kaz'a b. Süveyd'den, o Abdullah b. Dinar'dan, o da Ebû Yahya'dan rivayet etmiştir." (2/240) Bûsîrî bundan başka bir şey söylememiştir.

[259] Bûsîrî, hakkında herhangi bir değerlendirmede bulunmamıştır.

[260] Bûsîrî, hakkında herhangi bir değerlindirmede bulunmamıştır. (2/40)

[261] Bunu Bûsîrî ifade etmiştir. (2/41)

[262] Senedinde Ali b. Zeyd b. Cud'ân vardır, bunu Bûsîrî ifade etmiştir.

[263] Bûsîri hadisi aynı zamanda Ebû Ya'lâ'ya nisbet etmiş ve: "Hadisin senedi Mûsâ b. Muhammed b. İbrâhîm ekseninde dönüp dolaşmaktadır ve bu zât zayıftır" demiştir. (2/41)

[264] Bûsîrî, Dâvûd b. ez-Ziberkân'm zayıf oluşuna binâen hadisin isnadını zayıf kabul etmiştir. Heysemî ise hakkında herhangi bir değerlendirmede bulunmamıştır.

[265] Bûsîrî, İbn Ebî Leylâ'nın zayıf oluşuna binâen hadisi zayıf olarak değerlendirmiştir. Ayakta yemek yeme yasağı merfû olarak Enes'den rivayet edilmiştir ve ayrıca- bunu Bezzâr ve Ebû Ya'lâ kısa bir metinle nakletmişlerdir, ricalleri güvenilir kimselerdir. Bunu Heysemî ifade etmiştir. (Mecma 5/25). 2372 no'lu hadiste zikredilecektir.

[266] Râvileri güvenilir kimselerdir, ancak hadis munkatıdii. Bunu Bûsîrî ifade etmiştir (2/42). Bu hadis,  Bişr b. Mûsâ'nm rivayetiyle gelen el-Humeydî'nin Müsned nüshasında yoktur.

[267] Hadisin senedinde Salih b. Ebî'l-Ahdar vardır; bunu Bûsîrî ifade etmiştir.

[268] Bûsîrî der ki: "Hadisi el-Hâris, Dâvûd b. el-Muhabber'den rivayet etmiştir ki, bu zât zayıftır. Ancak hadisin Ebû Hureyre'den nakledilen bir şahidi vardır ve bunu İbn Mâce hasen bir isnâdla rivayet ederken; Ebû Dâvûd, Tirmizî ve Nesâî, İbn Abbas hadisinden tahrîc etmişlerdir. (2/41)

[269] Heysemî der ki: "Hadisi Taberânî rivayet etmiştir ve ricali güvenilir kimselerdir." {Mecma 5/23) Bûsîrî der ki: "Hadisi İbn Hibbân Snhîh'inde rivayet ederken, Taberânî de K. ed-Dûâ'da tahrîc etmiştir."

[270] Heysemî   der  ki:   "Hadisin   ricali   güvenilir   kimselerdir."   (Mecma  5/22}   Bûsîrî, hakkında herhangi bir değerlendirmede bulunmamıştır.

[271] Bûsîrî  bu   iki  hadis  hakkında  herhangi  bir  değerlendirmede  bulunmamıştır. Heysemî son hadisle ilgili olarak: "Hadisi Taberânî tahrîc etmiştir ve ricali güvenilir kimselerdir" demiştir {Mecma 5/23) Hadisi Ebû Ya'lâ'ya nisbet etmemiştir.

[272] Hadisi   Bûsîrî,   "İçecekler"   bölümünde   zikretmiş   ve   hakkında   herhangi   bir değerlendirmede bulunmamıştır.

[273] Heysemî der ki: "Hadisin ricali güvenilir kimselerdir, el-Muğîra b. Müslim hariç Sahîh  şartlarına  uygun  râvilerden  oluşmaktadır.  el-Muğîra   ise  güvenilir  kimsedir. {Mecma 5/25)

[274] Bûsîrî, hakkında herhangi bir değerlendirmede bulunmamıştır.