> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Metalib ul Aliye > Susam Yağı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Susam Yağı  (Okunma Sayısı 1146 defa)
05 Ekim 2011, 11:25:26
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 05 Ekim 2011, 11:25:26 »



Susam Yağı



2412. Ebû Cafer (ki o, Muhammed el-Bâkır b. Ali b. el-Hüseyn'dir), Resûlulİah (sallallahualeyhivesellem)'in susam (yağı)nı burnuna ilaç olarak verdiğini bildirmiştir. (İshâk) [313]
 
Hastalığın Kefareti, Hastanın Sevabı ve Mü'minin Hastalığa Yakalanmasının Ecrinin Artması Anlamına Geldiği
 
2413. Abdullah b. Mes'ûd naklediyor: Resûlulİah (sallallahu aleyhi veselfem)'in yanında oturuyordum, tebessüm etti. Biz: "Ya Resûlallah! Niçin tebessüm ettin?" diye sorduk, şöyle buyurdu: "Müslümanın hastalıktan feryad etmesine şaşırıyorum. Hastalıkta aldığı sevabı bilseydi Rabbine kavuşuncaya kadar hasta kalmayı dilerdi." Daha sonra tekrar tebessüm etti ve başını semaya dikti/ Oradakiler: "Ya Resûlallah! Niçin tebessüm ettin?" diye sorunca şöyle buyurdu: "Semadan inen iki meleğe şaşırdım: Onlar her zaman namaz kıldığı yerde bir müminin yanına geldiler ama onu bulamadılar. Allah Teâlâ'ya yükselip: Ya Rabbİ! Falanca kuluna günlük şu kadar, şu kadar sevap yazıyorduk, ancak şu an verdiğin bir hastalığa yakalandı" dediler. Bunun üzerine Allah Teâlâ onlara: O kuluma gece ve gündüz yaptığı amellerin sevabının aynısını yazın ve ondan en. ufak bir şey eksiltmeyin. Sağlıklı iken yaptığı amelden aldığı sevabın aynısını onun hastalığı için de yazın buyurdu.[314] (İshâk ve et-Tayâlisî) [315]
2414. Abdullah   b.   Mes'ûd,   Resûluîlah   (sallallahu  aleyhi vesellem)'in   şöyle buyurduğunu nakleder: "Kişi için Allah katında öyle bir derece vardır ki, bu dereceye    sağlığıyla    imtihan    olmadıkça    nail    olamaz,     ona    sadece    o musibetle/hastalıkla ulaşır." (İshâk ve Ebû Bekr b. Ebî Şeybe) [316]
2416. Ebû Burde, Mü'minlerin annelerinden/Peygamber hanımlarından birisinden naklediyor: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesdlem) rahatsızlandı ve rahatsızlığı çok arttı (bundan dolayı bayıldı), ayıhnca şöyle dedim: "İçimizden/Peygamber hanımlarından birisi böyle bir şey yapsaydı, ona öfkelenmenden endişelenirdim." Bunun üzerine Resûlullah (saUallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu: "Bilmiyor musunuz? Mü'minin rahatsızlığı, işlediği hatalar üzerinden düşsün diye arttırılır." (Müsedded) [317]
2417. Râşid b. Dâvud bildiriyor: Ebu'l-Eş'as es-San'ânî sabah erkenden Dimaşk (Şam) mescidine doğru yola çıktı ve öğle sıcağında yürürken Şeddâd b. Evs ve başka birisiyle buluştu. Onlara: "Allah size merhamet etsin, nereye gidiyorsunuz?" diye sordu. Onlar da: "Şurada hasta bir kardeşimizi ziyarete gidiyoruz" dediler: el-Eş'as onlarla beraber gitti. Anılan hastanın yanına girdiklerinde iki zât hastaya: "Nasıl oldun?" diye sordular. O da: "Allah'ın nimeti ve ihsanı üzerimde olduğu halde sabahladım" dedi. Bunun üzerine Şeddâd o zâta şöyle dedi: Seni küçük günahları örten ve normal günahları üzerinden atan şeyi müjdelemek istiyorum. Zira ben, Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)'in şöyle buyurduğunu işittim: "Allah Teâlâ şöyle buyurur: Ben kullarımdan mü'min bir kulu bir hastalık ile imtihan eder de, kulum bu imtihandan dolayı bana hamd ederse, yatağından annesinden doğduğu günkü gibi günahlarından arınmış olarak kalkar. Yine Allah Teâlâ şöyle buyurur: Ben kulumu bu şeyle hapsedip onu imtihan ettim, (ey melekler) o sağlıklı iken onun için kaydettiğiniz sevapların aynısını ona kaydedin." (Ebû Ya'lâ) [318]
2418. Enes b. Mâlik naklediyor: Resûlullah (saliallahu aleyhi veseüem) bir ağaca geldi ve Allah Teâlâ'mn dilediği sayıda yapraklan düşünceye kadar salladı. Ardından şöyle buyurdu: "Ağrı ve musibetlerin, insanoğlunun günahlarım dökmesi, benim bu ağacı sallayıp yapraklarını dökmemden çok daha hızlıdır." (Ebû Ya'lâ) [319]
2419. Enes naklediyor: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) buyurdu ki: "Mü"minin durumu tıpkı başak gibidir; bazen sağa-sola eğilir, bazen de dik durur." (Ebû Ya'lâ) [320]
2420. Ebû Hureyre naklediyor: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) buyurdu ki: "Kişi, Allah katında öyle bir derece elde eder ki, bu dereceyi herhangi bir amelle   elde   etmesi  mümkün  değildir.   İşte  Allah   Teâlâ   kulunu,   nefsinin sevmediği şeylerle imtihan ede ede onu o mertebeye erdirir. " (Ebû Ya'lâ) [321]
2421. Saîd b. el-Müseyyib naklediyor: Resûlullah (salkllahu aleyhi buyurdu ki: "Herhangi bir musibete maruz kalıp da, bunu kırk yıl sonra hatırlayan ve bundan dolayı tekrar Allah'a bağlılığını ve samimiyetini dile getiren rnüslümana, Allah Teâlâ mübtela olduğu gün verilen ecrin aynısını yazar." (el-Hâris) [322]
2422. Zurakî'lerin azadlı kölesi Müslim b. Akil naklediyor: Abdullah b. îyâs b. Ebî Fâtıma'nm huzuruna girdim. Bana dedi ki: Ey Ebû Akıl! Bana babanı, babasından şunları nakletti: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) bir gün ıtururken ashabına: "Sizden kim hastalanmamayı sever?" diye sordu. Hepimiz atılıp: "Biz yâ Resûlallah!" diye cevap verdik. Bunun üzerine Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem): "Yolunu şaşırmış m.erkepler gibi olmayı ister tisiniz'!"' diye sordu ve bizim farkedeceğimiz şekilde yüzünün rengi değişti.
arkasından Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu: "Musibet ve kefaret sahibi olmak istemez misiniz?" Biz de: "Elbette isteriz" dedik. Bunun üzerine şöyle buyurdu: "Canımı elinde tutan Allah'a yemin olsun ki, mü'min mutlaka musibete mâruz kalacaktır, bu da Allah katındaki değerinden dolayıdır. Onun için mü'min, o musibete maruz kalmadan elde edeceği mertebeyi Allah katında elde edinceye kadar belaya duçar olacak ve sonuçta Allah Teâlâ ona o dereceyi nasib edecektir." (İshâk ve İbn Ebî Şeybe) [323]
2423. İbn Aclân der ki: Babamın şöyle dediğini işittim: Ben, hasta ve perişan bir vaziyette iken Ebû Hureyre yanıma geldi ve: "Dostunuz namaz kıldı mı?" diye sordu. Etraftakiler: "Evet" dediler. Bunun üzerine şöyle dedi: "Bana rivayet edildiğine göre hastalığa yakalanan hiçbir kul yoktur ki, Allah Teâlâ ruhunu teslim alıncaya kadar, o kulun sağlıklı iken yaptığı amellerin aynısı kendisine yazılmasın." (Müsedded) [324]
2424. Ebû Hureyre, Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)'in şöyle buyurduğunu nakleder: "Hastalığa maruz kalan hiçbir kul yoktur ki, Allah Teâlâ meleklerine şunu emretmesin: Onun islediği küçük günahları yazmayın, işlediği iyilikleri ise on katıyla kaydedin ve yapmasa da sağlıklı iken işlediği amellerin sevabının aynısını onun için yazın. " (Ebû Ya'lâ) [325]
2424M. Enes naklediyor: Bir kadın Peygamber (salkllahualeyhivesellem)'e gelip: "Ya Resûlallah! Şöyle şöyle bir kızım var" deyip onun güzellik ve endamını dile getirdi ve: "Onu sana layık görüyorum" dedi. Resûlullah (sallallu aleyhi vesellem) de: "Kabul ettim" buyurdu. Kadın, yine kızını methetmeye ve onun ne baş ağrısı, ne de herhangi bir rahatsızlık duymadığını dile getirmeye başlayınca Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem): "Benim senin kızınıza ihtiyacım yok!" buyurdu. (Ebû Bekir b. Ebî Şeybe ve Ebû Ya'lâ) [326]
2425. Ebû Osman naklediyor: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)'in huzuruna cüsseli, iri yarı bir adam girdi. Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem): "Hiç yüksek ateşe yakalandın mı ?" diye sordu, adam: "Hayır, hiç tanımam" dedi. Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem): "Peki baş ağrısına yakalandın mı?" diye sordu, O: "Hayır, onun da ne olduğunu bilmem" karşılığını verdi. Bunun üzerine Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem): "Malınla İmtihan oldun mu?" diye sordu. A.dam: "Hayır" dedi. Bu defa Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem): "Peki evladın ile imtihana tâbi tutuldun mu?" diye sordu. Adam yine: "Hayır" cevabını verdi. Bunun üzerine Resûlullah (salfollahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu: "Allah Teâlâ, ne evladıyla, ne de malıyla imtihana maruz kalmayan kötü ve habis kimseleri sevmez." (el-Hâris) [327]



[313] Hadis mürsel veya mu'daldır. İsnadında Câbir el-Cu'fî vardır.
[314] ez-Zevâid'de ibare şöyledir: "Hastalığının sevabı bana aittir, sağlıklı iken yaptığı amelin sevabının aynısını ona yazın." (2/304).
[315] Müsnede'de denir ki: "Bu hadisin isnadı zayıftır." Bûsîrî der ki: "Hadisin isnadı, Muhammed b. Ebî Humeyd'e dayanmaktadır ki, bu zat zayıftır." (2/57) Heysemî bu zat hakkında: "Çok zayıftır" der. Heysemî hadisi Taberânî'ye nisbet etmiştir. Bezzâr da hadisi muhtasar olarak tahrîc etmiştir. (2/304),
[316] Müsnede'de denir ki: "Bu hadisin isnadı zayıftır." Bûsîrî der ki: "Bu hadisi İshâk ve İbn Ebî Şeybe zayıf bir senedle tahrîc etmişlerdir, senedinde adı anılmayan bir râvi vardır." (2/58).
[317] Bûsîrî hakkında herhangi bir değerlendirmede bulunmamıştır. Ahmed hadisi Aişe'den başka bir lafızla tahrîc etmiştir. Heysemî der ki: "Ricali güvenilir kimselerdir." (2/292)
[318] Heysemî der ki: "Hadisi Ahmed ve Taberânî, İsmâîl b. Ayyâş'tan, o Râşid es-San'ânî'den tahrîc etmişlerdir ve bu zât zayıftır." (2/304)
[319] Heysemî der ki: "Senedinde Câbir el-Cu'fî vardır ki, bu zât zayıftır. Hadisin aynısı d-İthâfm muhtasarında da yer almıştır.
[320] Heysemî der ki: Senedinde Fehd b. Hayyân vardır ki, bu zât zayıftır. Bezzâr da hadisi tahrîc etmiştir, senedinde Abdullah b. Müslim (ki bu zat es-Sâbirî'nin dostudur) vardır ki, ben bu zâtı tanımıyorum; senedin diğer ricali İse Sahih ravilerindendir. (2/293). Bûsîrî, hakkında herhangi bir d eğeri indirmede bulunmamıştır.
[321] Bûsîrî der ki: "Bu hadisi İbn Hibbân Snhîh'mde Ebû Ya'lâ'dan tahrîc etmiştir."
[322] Taberânî, Ali b. Ebî Tâlib'den merfû olarak benzer bir hadisi tahrîc etmiş ve "kırk yi! sonra hatırlarsa" ifadesi yerine "üzerinden çok geçse bile hatırlarsa" ifadesini kullanmıştır. Heysemî der ki: "Hadisin senedinde Hişâm Ebû'i-Mikdâm vardır ki, bu zât zayıftır." (2/331)
[323] Heysemî der ki: "Hadisi Taberânî tahrîc etmiştir ve senedinde Muhammed b. Ebî H...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Susam Yağı
« Posted on: 20 Nisan 2024, 04:08:05 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Susam Yağı rüya tabiri,Susam Yağı mekke canlı, Susam Yağı kabe canlı yayın, Susam Yağı Üç boyutlu kuran oku Susam Yağı kuran ı kerim, Susam Yağı peygamber kıssaları,Susam Yağı ilitam ders soruları, Susam Yağıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes