> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Çeşitli Konularda Eserler > Merak Ettiklerimiz > Zevk Nedir,Niçin Verilmiş
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Zevk Nedir,Niçin Verilmiş  (Okunma Sayısı 1614 defa)
20 Temmuz 2010, 16:09:08
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 20 Temmuz 2010, 16:09:08 »



Mukaddessizlerin Dîni: Hedonizm
 

ZEVK NEDİR, NİÇİN VERİLMİŞ?

 

Ömer SEVİNÇGÜL

Diyorlar ki: Dünyaya bir kere gelinir. Sonun başlangıcı yok­tur. Gülün, eğlenin, bir yıldırım hızıyla geçen ömrünüzü zevk ve safa ile geçirin. îman, âhiret, ibâdet, helâl, haram, ölüm gibi size sorumluluğunuzu hatırlatacak ve zevklerinizi kısıtlayacak kavramları düşünmeyin. Siz bir kelebek kadar hür ve kayıtsız olmalısınız. "İç bade, güzel sev, var ise aklü şuurun Dünya var imiş, ya ki yok imiş ne umurun."

Bu bir hayat felsefesidir ve adına Hedonizm denir. Dilimiz­de "Hazcılık" veya "Zevkçilik" diye ifade edilebilir. Kökleri Eski Yunan'a kadar gider. İlk filozofu Epikür'dür. Felsefe tarihleri, her ne kadar Epikür'e "İlk" diyorlarsa da, bu beni tat­min etmiyor. Kanaatime göre ilki şeytan, ikincisi nefistir; Epikür, ancak üçüncü olabilir! Daha sonra bu fikirlerin bir benzerini Ömer Hayyam'da görüyoruz.

Felsefe, Nedim'in, "Gülelim, eğlenelim, kâm alalım dün­yadan," mısrasıyla sloganlaşır. Günümüzün maddeci toplumla­rı; zevk kıskacının kurbanı oldular. Bu salgın hastalık, bazı şer odaklarının marifetiyle, vatanımızı hedef almış durumda. Genç­lerimizin beyinleri, sözde sanatlarla yıkanıyor; şarkı sözleri­ne kulak verin, kâfi.[310]

 

Hedonizm, Bir Azınlık Felsefesidir...

 

Evvelâ, Hedonizm'in içyüzü üstünde durmak istiyorum. Bir sistemin kabul görmesi için, toplumun tamamına, yahut ekseri­yetine hitap etmesi gerekir. Oysa Hazcılık, kısmî bir azınlığı içine alıp, çoğunluğu dışarıda bırakıyor. Çünki, cemiyetin ekse­riyetini çocuklar, hastalar, fakirler, ihtiyarlar ve musibete uğra­yanlar teşkil ederler. Dilediği gibi eğlenmek, her arzusunu tat­min etmek, her zevki tatmak, ancak belli bir gruba vergidir. Hem genç olacak, hem sağlıklı, hem zengin ki, keyif peşinde koşabilsin. Karnını doyuramayan fakire, ızdıraplar içinde inleyen hastaya, kabir kapısında ölümü bekleyen ihtiyara "Ye, iç, eğlen, keyfine bak," demek gülünç olmaz mı? Fakir, ancak bu dünyada tadamadığı lezzetlere, âhirette kavuşacağını düşünüp, ümit ederek teselli olabilir. Hastalar, aczini anlayıp, Yaradan'ına dua etmekle huzura kavuşur.

Beli bükülmüş, fâni zevklerden elini çekmek zorunda kalmış ihtiyarlar ise, ölümün yokluk olmadığını, ebedi bir âleme git­mek için vasıta olduğunu düşünmekle tarifsiz kederlerden kur­tulabilir.

Şark tefekkürünün âbidelerinden olan Sadi'nin de dediği gi­bi; "insanlar bir vücudun azalarıdırlar." Organların karşılık­lı yardımlaşmalarıyla hayat devam eder. Toplum hayatı da, fert­lerin dayanışmasına ve birbirleriyle müsbet mânada ilgilenmesi­ne bağlıdır.

Akıl, kalb ve vicdan sahibi her insan, şâir hemcinslerine merhamet eder, etmelidir. Çevresindeki kişilerin dertlerine, ke­derlerine, ızdıraplarına kayıtsız kalabilenler, insanî özelliklerini kaybedenlerdir.

Ağlayan yetimlere, kıvranan açlara, inleyen hastalara ve titreyen ihtiyarlara rağmen zevkini düşünenlere, sadece ke­yif için yaşayanlara insan mı denir?[311]

 

Zevkçi Anlayış, Çalışma Şevkini Öldürür, Aile Müessesesini Yıkar...
 


Hazcılar, çalışmayı da sevmezler. Kazanmak için ter dök­mek istemezler. İş, zamandan ve keyiften fedakârlık etmeyi ge­rektirir. Şu halde zevk için harcanacak parayı nerden temin ede­cekler? Şüphesiz saf ve masum insanların sırtından. Bu sebeple, cemiyette zevkçilik arttıkça, vurgunculuk da çoğalıyor. Bir yanda gayrimeşru kazancı meslek haline getirenler, diğer yanda çalıştığı halde yeterince kazanamayanlar. Dünya, zâlim asalak­larla, mazlum vatandaşların dünyası.

Zevk, gaye olalı, aile müessesesi zayıfladı. Çünki, cemiye­tin çekirdeği olan aile, ancak fedakârlıklarla ayakta durabi­lir. Kadını, "yasak zevklerin aracı" kabul eden zihniyet, "şefkat kahramanı anayı" tanımaz. Çocuk ise, keyif aracı olan parayı paylaşarak azaltan düşmandır; doğmadan öldürülmeli. Yaşasın nüfus plânlaması!

Aşiretleri devlet yapanlar, kahramanlardır. Esir milletleri, efendi haline getirenler, ideal adamlarıdır. Ölüm uykusuna yat­mış cemiyetleri ayaklandıran, coşturan ve yüce hedeflere koştu­ranlar, alperenlerdir. Şahsî arzuları peşinde sürüklenenler kahraman olamazlar. Sefahat döşeğine rahat için yatanlar, fedakârlık edemezler. Benciller, ölüme gülümseyen, mânâ için yaşayıp, dâva için ölenleri anlayamazlar. Bunlardan meydana gelen toplum, içinden çürümüştür.

Hayatın gayesini zevk zannedenlerin beyinleri, mideleri­ne inmiştir. Maddî zevkten başka zevklerin de olabileceğine ihtimal vermezler. Açı doyurmanın, yetimi okşamanın, düşküne yardım etmenin hazzına yabancıdırlar. Gürültülü müzikten, ka­sıkları patlatan komediden, şehvet kokan edebiyattan hoşlanır­lar. Ömürleri, yeni zevkleri hayâl etmekle geçer. Zevkin sınırı yoktur. Tekrarlanan hazlar, tad vermez olur. O zaman yeni ve değişik zevklerin peşine düşerler. Bulamayınca, sıra aklı uyut­maya gelir. Yeni dostları afyon, eroin ve alkoldür artık. Uyuyan, uyuşan ve sızan bir cemiyet ortaya çıkar. Böyle bir toplum, dostu düşmandan ayırt edemez. Hürriyet kapısı kapanmaya, esaret kapısı açılmaya başlar. Ruhun cüzzamı olan bu korkunç hastalığa yakalananlar, manen ölüdürler. Ölülerse, mülklerini koruyamazlar. İşte bunun için materyalist dış odaklar ve onların içerdeki kuklaları, zevki ve hazzı gaye olarak gösteriyorlar![312]

 

Zevk, Niçin Verilmiş?

 

Zevk nedir? Zevk, vasıtadır. Ferdî hayatın ve neslin devamı için yaratılmıştır. Yiyeceklerde zevk olmasaydı, yemek yemek bir azap olurdu. Yiyemez, içemez ve zarurî ihtiyacımız olan gı­daları alamazdık. Hayat devam etmezdi. Keza, evlilikte lezzet olmasaydı, aileler kuramaz, çoğalamaz, yeryüzünü şenlendiremezdik. İnsan nesli kesilirdi. Halbuki biz, îman ve ibâdet için yaratıldık. Bu yüce vazifeleri yapmak için yaşamalı, neslimizi devam ettirmeliyiz. Yanlış olan, vâsıtayı gaye yerine koymaktır. Zevk için yaşayanlar, eşeğini doyurup, kendisi açlıktan ölenlere benzerler.

Zevk ve lezzetin yaratılmasındaki bir hikmet de şudur: Biz bu dünyaya bir imtihan için gönderildik. Burası ücret ve mükâfat yeri değildir. Her pâdişâh gibi, şu dünya mülkünün mâliki olan Allah'ın da bazı emirleri ve yasakları var. Haram zevkler de bu imtihanın bir parçası. Bizden, meşru dairede kal­mamız isteniyor. Hür bir irâdeyle yaratılmışız. Helâl çizgisinde yaşayıp cenneti kazanmak da elimizde, haram zevklere kapılıp cehenneme gitmek de.

Aslına bakarsanız, Allah'ı tanımayan, âhireti bilmeyen ve kulluk şuuruna ermeyen kişi, dünyada da mutlu olamaz. Çünkü dünyanın lezzetleri geçicidir. Zevkin bittiği yerde elem başlar. Ölüme kadar sürer gider bu nöbet. Hazların fâni olduğunu düşünmek bile, hayatı zindan etmeye yeter. Hayattan tam zevk alanlar, ancak inananlardır. Onlar bilirler ki, lezzetler geçici­dir, ama nimetleri veren Allah bakidir. Tükenen nimetlerin devamını da yaratmaya muktedirdir. Bu dünyada vermese bile, ebedî saadet yeri olan âhirette verebilir. Şu halde lezzetin sonu­nu düşünüp kederlenmek manasızdır. Evindeki bir sepet elma­nın biteceğini düşünerek üzülen fakir bir adam, öğrense ki, pa­dişah kendisini elmasız bırakmayacak, her ne zaman elması kal­masa o yine verecek, sevinir ve lezzetini tam alır.[313]

 

Akıl Yerinde Kullanılmazsa!

 

İnsanı hayvandan ayıran en mühim özellik, akıldır. Fakat bu müstesna kabiliyet, yerinde kullanılmazsa belâ olur. Çünkü, akıl sayesinde geçmişi ve geleceği düşünmek mümkündür. İnanma­yan adam, geçip giden güzel günlerini hatırlayarak hayıflanır. Gelecek zaman ise, meçhul tehlikelerle doludur. Ölümü herşeyin sonu sanan için, mazi, bir yoklar ülkesidir. İstikbâl ise, ken­disini yutacak bir ejderha ağzıdır. Allah'a teslimiyeti olmadığı için, her olay ruhunu titretir. Dış görünüşüne bakılırsa mutlu zannedilir, lâkin iç dünyası, acılarla cehenneme dönmüştür. Oy­sa inanan kişi için ölüm yokluk değil, bir başlangıçtır. Nuranî âhiret âlemine geçiş vasıtasıdır. Gelecek ise, sonsuz merhamet sahibi olan Allah'ın emrindedir. Dünya da, içindekiler de fani­dir, ama O daimîdir.                                         

Eğer insan bu dünyada ebediyyen kalacak olsaydı, belki zevkine gereğinden fazla önem verebilirdi. Fakat yeryüzünde her an ölüm rüzgârları esiyor. Çevremizde ölümlü hayatın kav­gasına şahit oluyoruz. Her yaratıkta ölümün yüzünü görüyoruz. Dün dalında gülümseyen çiçekler, bugün ayaklar altında. Bahar ve yazın yeşil gelinleri olan ağaçlar, kışın kefenler içinde. Mas­mavi göklerde serazat uçan kuşlardan artakalan, bir avuç tüy yumağı. Elif gibi dik duran gençler, bir de bakıyoruz ki, dal gibi eğilmişler. Zevk cilasıyla parlayan gözler toprakla doluyor. Sevdiklerimiz bizi birer birer terkediyorlar. Bütün yollar kabre çıkıyor. Şeksiz şüphesiz biliyoruz ki, bizim de sonumuz ihtiyar­lık ve ölümdür. Şu halde, hâkimiyet davasında hayattan hiç de geri kalmayan ölümün bizden bir isteği olmalı. İşte, insa­nın en önde gelen meselesi budur ve hiç kimse bu gerçeğe ka­yıtsız kalamayacaktır. Zevkperest, ölüm karşısında titrerken, müslüman rahattır. Çünkü ölüm, toprağa girip çürümek değil, sevgili Peygamberine ve sair sevdiklerine kavuşmak demektir. Başkalarını dehşete düşüren Azrail, güvenilir bir emanetçidir. Ve onlar için cenaze merasimiyle, düğün alayı, aynı şeydir. Gidiş Rahman ve Rahim'e olunca, kabir gülistana döner.[314]

 

Zevkçi Adamın Misali...
 


Şu gelecek kıssa, zevk için yaşayanların hâlini ne güzel an­latıyor: Adamın biri seyahat ediyormuş. Karşısına bir şahıs çık­mış ve onu evine davet etmiş. Beraber gitmişler. Seyyah bakmış ki, karşısında bir saray. Şahane bağlar, bahçeler ve şadırvanlarla çevrili misafi...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Zevk Nedir,Niçin Verilmiş
« Posted on: 20 Nisan 2024, 06:23:37 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Zevk Nedir,Niçin Verilmiş rüya tabiri,Zevk Nedir,Niçin Verilmiş mekke canlı, Zevk Nedir,Niçin Verilmiş kabe canlı yayın, Zevk Nedir,Niçin Verilmiş Üç boyutlu kuran oku Zevk Nedir,Niçin Verilmiş kuran ı kerim, Zevk Nedir,Niçin Verilmiş peygamber kıssaları,Zevk Nedir,Niçin Verilmiş ilitam ders soruları, Zevk Nedir,Niçin Verilmişönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes