> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Çeşitli Konularda Eserler > Merak Ettiklerimiz > Büyük Balıklar Küçük Balıkların Niçin Yutar
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Büyük Balıklar Küçük Balıkların Niçin Yutar  (Okunma Sayısı 1627 defa)
21 Temmuz 2010, 11:03:31
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 21 Temmuz 2010, 11:03:31 »



Denizlerde Mucizevî Bir Denge Var
 

BÜYÜK BALIKLAR KÜÇÜK BALIKLARI NİÇİN YUTAR?
 


Sinan BENGİSU

Denizlerdeki hayatın inanılmayacak kadar düzenli ve zen­gin olan dengesi, yüzlerce asırdan beri hiç bozulmadan sürüp gelmektedir. Bu öyle olağanüstü bir dengedir ki, her ünitesi bir­birini bütünleyerek işler. Denizlerdeki milyarlarca canlı arasın­daki denge, kendini bozacak her türlü sapmaları düzeltecek güçtedir. Şöyle ki: Besleyici tuzlar bitkilerin bolluğu yüzünden bir bölgede zarar görecek duruma gelirse; bu bitki bolluğu, bit­kiyle beslenen hayvanların hücumuna uğrar. Bu sayede bitkiler de, kendi normal sayılarının seviyesine inerler. Fakat bu defa da hayvanî ölü organik maddenin çoğalmasına yol açacaktır. Böylece; bitki dengesi, çok bitki yiyenler ile bozulacak olursa, o zaman onları yiyen yırtıcı hayvanlar hücum edecektir. Neti­cede denge er geç yeniden sağlanacaktır. Çünkü Yaratıcımızın Mu'cizevî Plânında, tesadüfe, gelişigüzelliğe ve başıboşluğa yer yoktur.[162]

 

Dünya Boğulacaktı!
 


Binbir çeşit esrarengiz güzelliklerin sergilendiği denizler alemindeki yardımlaşma örnekleri, ilim adamlarını bu konuda inceleme yapmaya sevketmiştir. Araştırmacıların ortaya çıkardığı gerçeklerden biri de, hayvanların bu davranışlarından pek azını öğrenme yoluyla elde ettikleridir. O halde, bütün bu davranışları ve hayat programları, anne karnında veya yu­murtada iken hücrelerine kodlanmıştır. Yâni en uygun ya­şama düzeni, daha dünyaya gelmeden önce programlanmış­tır. Dev balinanın hayat programını gözle görülmeyecek kadar küçük bir hücrenin içine yazan kudret, denizlerde bir hücre ka­dar tesadüfe yer bırakmamıştır. Ölüm ve hayat içinde yuvarla­nan, tahrip ve tamir içinde çalkalanan, göçler içinde kaynayan denizler alemindeki yardımlaşma ve bunun yanısıra denge, ölçü ve san'at ispat eder kî; bu sayısız canlılarda olan doğum, ölüm, beslenme ve hayat süreleri, herbirini, hattâ bütün kâinatı aynı anda gören, teftiş eden bir tek Zât'ın (c.c.) yarattığı programa göre olmaktadır. Eğer her an kâinatın dengesini bozmaya çalı­şan sebepler başıboş bırakılsaydı veya maksatsız serseri tesadü­fün, ölçüsüz kör kuvvetin veya şuursuz karanlık tabiatın eseri olsaydı; denizlerdeki, hattâ dünyadaki denge öyle bozulacaktı ki, bir senede, belki bir günde deniz karmakarışık şeylerle do­lup, zemin bir mezbele, bir mezbaha, bir bataklığa dönecekti. Halbuki, hiçbir şeyde hakikî bir kirlilik ve çirkinlik görünmü­yor. Evet, hiçbir şeyde dengesizlik olmadığı gibi, hiçbir şeyde ölçüsüzlük de yoktur.[163]

 

Büyük Balık, Küçük Berber Balığını Neden Yemiyor?

 

Besin piramidini incelediğimizde yemenin ve yenilmenin başıboş bırakılmadığını ve bir programa göre olduğunu be­lirtmiştik. Berber balıklarının hayat programında ise; bü­yük balıkların derilerindeki küçük parazitleri ve ölü deri parçalarını alarak onları temizlemek ve aldıklarını yemek vardır. Temizlenmek ihtiyacında olan balıklar özel yerleri bulunan bu temizleyicilere gelirler. Tıpkı saç kestirmek is­teyen kimsenin berbere gitmesi gibi. Öteki balıklar berber balığını görünüşünden tanır ve onları yemezler.[164]

 

Zehirli Kollar Arasındaki Sığmak
 


Soytarı balıkları, öldürücü deniz şakayıklarıyla ortak hayat sürerler. Deniz şakayığının kollarındaki diğer balıkları öldür­meye ve yemeye yarayan yakıcı hücreler, soytarı balığına bir zarar vermezler.

Deniz şakayıklarının 40-60 cm. çapındaki gövdeleri, etli bir kaideyle suyun dibine bağlanmıştır. Yaratığın ağzı ortadadır. Yakıcı hücrelerin sokmasıyla derhal ölecek ve yenilmek üzere deniz şakayığının ağzına sürüklenecektir.

Öyle iken, soytarı balıkları bu yakıcı hücrelerle çevrili saha­da hiçbir zarar görmemektedirler. Hattâ bu balıklar herhangi bir sebepten korktukları zaman evlerine koşar gibi deniz şakayığının kolları arasına sığınır ve geceyi orada geçirirler. Deniz şakayıkları da bu ortalıktan faydalanırlar. Bir soytarı balığı he­men oracıkta yenip bitirilemeyen bir av bulduğu zaman, bunu deniz şakayığına götürür ve onunla paylaşır. Bir türlü kira olan bu ücretin dışında soytarı balığı deniz şakayığını temizlemekte ve etrafındaki suyu hareket ettirmektedir.

Soytarı balığı ile deniz şakayığı, kendilerine ortak yaşama programını bahşeden Yaratıcı'larını bilmeyebilir. Fakat; düşü­nebilen her insan, 150.000.000 km. öteden denizin derinlikle­rindeki nebati planktonların fotosentez yapmaları için ışığı im­dada gönderen, hücreden insana, denizlerinden dağlarına kadar herşeyde yardımlaşmayı hayat kanunu olarak ortaya koyan Ya­ratıcımızı (c.c.) bilir. Balık ile insan arasındaki en büyük fark da budur.[165]

 

Bir Yunusun Doğumu

 

Yunus, genellikle tek yavru doğurur. Dişi yunusun gebeliği 11 ay ile bir yıl arasında değişir ve doğum genellikle yarım saat kadar sürer. Dişi bir yunusun doğum vakti geldiği zaman, iki yanında birer dişi yunus daha belirir. Teyze adı verilen bu yu­nusların ilk vazifesi, kan kokusuna gelebilecek köpek balık­larına veya diğer muhtemel tehlikelere karşı anne ve yavru­yu korumaktır. Teyze yunuslardan biri, daha sonra da an­ne ile birlikte dolaşarak, yavrunun bakımında ona yardım eder. Yavru, derin sularda doğduğu anda nefes alabilmek için su yüzüne çıkmak zorundadır. Ana, hemen yavrunun altına da­lar ve onu sırtıyla ite ite su üzerine çıkartır. Daima toplu halde yaşayan yunuslar, aralarından biri yaralandığı takdirde hemen onun yardımına koşar ve yaralı arkadaşlarını su yüzüne çıkara­rak nefes almasını sağlarlar.[166]

 

Gaddar Görülen Hayvanlar Dünyası
 


Bild der Zeit'ta neşredilen "gaddar görülen hayvanlar dün­yası" başlıklı yazıda, konumuzla ilgili şu ifadeler yer almakta­dır:

"Yemek ve yenilmek, hayvanlar dünyasında her gün rastla­nan bir olaydır. Ve bu dünya, insana kolaylıkla 'gaddar tabiat' dedirtecek hâdiselerle doludur. Gerçekte bizim düşüncesizce gaddarlık diye tanımladığımız şey, bütün bu hayvanlara âit davranışların bir zincirlemesidir. Bitkiler ve hayvanlar, belli bîr olaya, belli bir tarzda tepki gösterecek şekilde program­lanmışlardır. Tabiî ki öğrenilmiş davranışlar, bunlardan farklı­dır. Dünyaya belirli bir programla gelen hayvan, çevresinin ona yolladığı sinyallere cevap verir. Bazen bu cevaplar, bizleri şa­şırtıcı bir şekilde etkiler. Tabiatta biz insanlara böyle gaddar görünen şey, yemek ve yenilmekte, bir mânâ aramamaktan ileri gelmektedir.[167]

 

Yutmak ve Yutulmak Başıboş Bırakılmamıştır
 


Deniz yıldızından mürekkep balığına, hamsiden balinaya, amipten su kaplumbağasına kadar herbir canlı, ayrı ayrı san'atlı yaratılışları, çeşitli silâhları, birbirinden orijinal savunma usûl­leri ve farklı hayat programlarıyla, birer birer Yaratıcı'larına delil oldukları gibi, hepsi birden güneş gibi parlak bir şekilde Allah'ı (c.c.) göstermektedir. Denizler alemindeki göz kamaş­tırıcı ihtişam ve organizasyonun, hadsiz bir kudret, geniş bir ilim, nihayetsiz bir hikmet sahibini bildirdiğini, akıl ve kalb gö­zü ile gördükten sonra, hikmetini bilmeden "büyük balığın, küçüğünü yutmasını" hayat felsefesi olarak kabul etmek mümkün değildir. Denizlerdeki küçük balıkların da büyük balıklar kadar bulunması ve hayatlarını sürdürmesi göste­rir ki; yutmak ve yutulmak başıboş bırakılmamıştır.

Balıkların bir defada milyonlarca yumurta yapması, yalnız­ca hayatta kalmak için verilmiş bir mücadele tarzında kabul edilemez. Bu sayısız yumurtanın yumurtlanması, nesillerinin devamını sağlamanın yanısıra, diğer canlılara gıda olarak bir yardım şeklinde programlanmıştır. Milyonlarca yumurtayı yu­murtlayan balık, yumurtaların san'atkârı olamayacağı, sadece yaratılış programına uymak suretiyle yumurtlayabileceği gibi, denizlerdeki besin piramidi programı da kendiliğinden veya te­sadüfen olamaz.

Herbir balığın fire vermeden milyonlarca balığı dünya­ya getirmesi ve onların da yutulmadan hayatlarını sürdürmeleri halinde, denizlerin kısa bir zaman sonra taşarak bü­tün karaları istilâ edeceğini veya balıkla dolarak kokuşaca­ğını düşünecek olursak, yutulmanın bir mücadele "değil", bir program gereği olduğunu görebiliriz.

Senede bir veya iki kere kuluçkaya yatan, bunun için de or­talama otuz yumurtaya ihtiyacı olan tavuğun, neredeyse bütün sene boyunca yumurta yapmasını, ne ile izah edeceğiz?

Etrafımızı saran ve hayatın bir yardımlaşma olduğunu gösteren bunca gerçeğe rağmen, binde bir oranındaki mücadeleye, yutma ve yutulmaya bakıp, hayatın mücadeleden ibaret olduğunu söylemek mümkün mü?[168]

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Büyük Balıklar Küçük Balıkların Niçin Yutar
« Posted on: 28 Mart 2024, 19:06:00 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Büyük Balıklar Küçük Balıkların Niçin Yutar rüya tabiri,Büyük Balıklar Küçük Balıkların Niçin Yutar mekke canlı, Büyük Balıklar Küçük Balıkların Niçin Yutar kabe canlı yayın, Büyük Balıklar Küçük Balıkların Niçin Yutar Üç boyutlu kuran oku Büyük Balıklar Küçük Balıkların Niçin Yutar kuran ı kerim, Büyük Balıklar Küçük Balıkların Niçin Yutar peygamber kıssaları,Büyük Balıklar Küçük Balıkların Niçin Yutar ilitam ders soruları, Büyük Balıklar Küçük Balıkların Niçin Yutarönlisans arapça,
Logged
03 Ağustos 2016, 17:52:40
Pelinay
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.696


« Yanıtla #1 : 03 Ağustos 2016, 17:52:40 »

Sübhanallah.nasil muhtesem bir duzen halketmis Rabbimiz.insan bunlari gorup de daha nasil inkar edebiliyor gercekten anlamiyorum.Rabbim hakikate kor sagir eylemesin bizleri insallah
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

03 Ağustos 2016, 19:54:56
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #2 : 03 Ağustos 2016, 19:54:56 »

Rabbim bizleri ibret alıp tefekkür edenlerden eylesin. Rabbim paylaşım için razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

03 Ağustos 2016, 20:39:41
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #3 : 03 Ağustos 2016, 20:39:41 »

Aleykumselam.ekosistemin dengesini oluşturan rabbime binler sukur olsun inşallah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes