๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Mektubat-ı Şeyh Hazret => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 20 Ocak 2010, 17:25:18



Konu Başlığı: Kırkbeşinci Mektup
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 20 Ocak 2010, 17:25:18
KIRKBEŞİNCİ MEKTUP

Molla Kâmil ile zirkılı Kulihan beye, islâm dininin kurallarına mütabeat edilmesi hakkındaki teşviki ve dünya iki itibarla yerildiği ve medh edildiği, Molla Kâmil’in bir oğlunun vefatı dolayısıyla taziyesi ve onunla ilgili mes’elenin beyanındadır.

ALLAH’IN ADIYLA BAŞLARIM

Salât ü selâm efendimiz Muhammed Mustafa’nın, (Sallâllahü aleyhi ve sellem) âlinin, sâfi kalb ehli olan ashâbının üzerine olsun! Bundan sonra, bu mektûb, âlem kutbu kaymakamının perverdesinden dostlara ve doğru olanlara yani Molla Kâmil’e Allahü teâlâ temennilerini hasıl eylesin ve Kulihan beye Allahü teâlâ, onu âhiret işlerine yönelen kimselerden eyleyip râzı olmadığı şeylerden uzaklaştırsın!

Perverde size selâm edip selâmetle din istikâmetinde bulunmanıza, dîni bulandıran şeylerden uzak olmanıza dua eder. Ey dostlarım! Muhakkak ki dünya ve âhiretin selâmati, dünya ile âhiretin efendisine (Sallâllahü aleyhi ve sellem) mütabeattadır. Allah, onun, âlinin ve sahâbîsinin üzerine salât ü selâm (rahmet) nâzil eylesin. İnsanlar için yüz karası, aşağılık ve çirkinlik ise, ona mütabeat etmemektedir. Öyle ise, akıllı olan kimsenin, kendisiiçin onda yücelik ve şerefe olan şeyde çalışması ve çirkin, dünyevî, yaldızlı şeylerle mağmur olmaması gerekir. Çünkü o çirkin şeyler görünüşte güzel görünürlerse de, lâkin hakikatte üstü şekerle kaplı öldürücü zehir kabilinden olup, sahiblerini öldürerek, onu Allah’ın (Celle ve alâ) lâneti üzerine nâzil olan bir mekân ederler. Gerçekten:

“Allah’ın zikri veo zikre şâmil olan şeylerden başka, dünya mel’ûndur. İçindeki şeyler de mel’ûndurlar.” denilmiştir. Evet, onda ilâhi marifetlerin tahsiline çalışıp tâat ve Allah’ın râzı olduğu şeylere yönelen kimse için, dünya güzeldir. Şiir: “Dünya aslanlar (Allah yolunda çalışanlar) için iyidir. Erkekler için acaib bir mülktür. Onu hayır işler için imar ederlerse acaib bir mezra, akardır.”

Ey kardeşim Molla Kâmil! Perverde, oglunuzun ölümünü işitti. Allah, senin sevâbını büyültsün. Mateminin akıbetini güzelleştirip, âhirete nakil olandan daha güzelini verip değiştirsin: geçmişi anne ve babasına önceden gönderilmiş sir selef ve zahire eylesin!

Musîbetlerin birbiri ardında üzerime nâzil olmalarına karşı tahammülüm yoktur. Dediğinize karşı cevab şudur: Ey kardeş! Kulun, Rabbinin (Celle ve alâ) onun hakkında yapacağına râzı olması lâyıktır. Ona seçtiği şey, kendisi bizzat nefsine seçtiği şeyden daha sevab, daha yüce, daha kâmil olduğunu bilmelidir. Bâhusus yüce Nakşibendî tarikatine, (Allah, ehillerinin sırlarını kutlasın!) mensub olduğunu iddia edenler, sevgilileri olan Allah’nı yaptığına râzı olmaları lâzımdır. Çünkü onlar, sevgilinin yaptığı her şeyi sevgilidir derler. Bu düşünce vasıtasıyla, bir musîbete giriftâr olan kişinin ızdırabı kolaylaşır. İşte bu tefekkürden ayrılma! Sizin ve nezdinizde olanların, Mustafa’nın (Sallâllahü aleyhi ve sellem) şeriatına tabi olanların üzerine selâm ve senâ olsun!