> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Tasavvuf Eserleri > Mektubat-ı Şeyh Hazret > Altmışüçüncü Mektup
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Altmışüçüncü Mektup  (Okunma Sayısı 662 defa)
21 Ocak 2010, 15:52:43
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 21 Ocak 2010, 15:52:43 »



ALTMIŞÜÇÜNCÜ MEKTUP

Yine erzincanlı mezkur halife Muhammed Sami efendinin oğlu Salahaddin’e Nakşibendi tarikatından hatta diğer tarikatlardan maksad olan şey’in ve o maksada insanı ulaştıran tarikatların en alası Nakşibendi tarikatı olduğunun beyanı ile, Nakşibendi tarikatının bazı şartlarından olan muhabbet, ihlas, mürşide teslim olmanın beyanı, dünyayı, helak ve allah ile kul arasında bir perde değil, belki onu ahirete bir mezra ve vesile edinmesinin teşviki ve insan, kendi ecdadının tarikattadki makamlarına, gönül bağlaması münasib olmadığı belki imkanı dahilinde,çalışmasına temessük etmesinin layık olduğu hakkındadır.

ALLAH’IN ADIYLA BAŞLARIM

Bütün hamdler Allah’a olsunki, emirlerine itaat etmeyi, nehiylelerinden korunmayı kullarına ihsan eyledi. Salat ü selam, efendimiz Muhammed’e (Sallallahü aleyhi ve sellem) olsun ki, Allah’ın emirlerini yapmanın ve nehiylerinden sakınmanın yollarının açıklayıdısıdır. Her iki yolu bize kadar ulaştıran al ve ashabına da olsun!

Bundan sonra bu mektub, yüksek dergahın hizmetçisinden, Allah yolundaki güvenilir kardeşi en yüce şeyhin veledi, hakkı, hakka’l-yakine ulaştırmaya çalışan muhterem mevla Salahaddin efendiyedir. Allah onu nezdinde makbul olanlardan eylesin.

Mektubunuz, hizmetçiye ulaştı. Selametinize ve ondan mesleğe salahiyet kokusu duyduğuna çok sevindi. Bu durumunuz için, allah’a hamd ve şükür etti. Ey kardeş! Bu tarikat, hatta diğer tarikatlar da üzerinde kuruludukları, usullerden başka, bir ilave veya onda bir eksiklik yapmaya hiç kimsenin müdahpale etmesine hakkı olmayıp ve ehillerinin, Allahü tealadan başka, hiçbir kimseye, ihtiyaçları yoktur. Onlar daima kendi kusurlarını ve Allah’ın azametini düşünürler. Kınamaları ve onları yapan kimseler hakkında, şiddetli tehditten haber veren bir çok ayet ve hadisler, varid olduğu, kibir, ucb, hased gibi kötü ve yerilen evsafları kendilerinden sıyırmakla, çalışmaları, daima Allah’a yönelmek ve razı olduğu şelerden olup, kendilerinde, mezkür kötü vasıflarının yerine öğülen sıfatları ispat etmek içindir. Hatta mezkur kötü vasıflardan kalbi temiz olmayan kimse, iyi vasıflarla muttasıf olması ve onları tahsil etmeye çalışması, farz-ı ayn olan şeylerdendir.

İşte bu gaye üzere yüksek tasavvuf alimleri, Kadiriyye, Kübreviyye, Çeştiyye ve Gazali’nin tarikatı gibi bir çok tarikatlar kurmuşlardır. Fakat bu mertebey vasıl olmak için, tarikatların alası, yüce nakşibendi tarikatıdır. Allah bizi ve sizi, sahibinin sırlarıyla takdis eylesin. Çünkü bu tarikatın esası sünnet*i seniyyenin mütabeatı, dindeki ruhsatlardan ve Allah’ın rızası olmayan bid’alardan korunmak üzere kurulmuştur. Bunula beraber, Tagili üstadı azam, “Allah bizi ve sizi onun sırlarıyla kutlayıp, ondan razı olsun.” Beyan ettiğine göre, nakşi tarikatında mezkur vasıfların diğer birçok şartları vardır. Ki salik ona mütabeat eylediği mürşudune karşı muhabbeti ve mürşidinden başka, dünya mürşidlerle dolu ise, veya ondan daha yüce bir mürşid de olsa, bidayeti ancak kendi mürşidinin aracılığına hasr edilmit olduğuna itikad etmesiyle, hakkında ihlas sahibi olması bidayette güç de olsa, kendisine emirlerine imtisal, nehy eylediği şelerden sakınma hasıl olması için mürşidine teslim olmasıdır.

Öyle ise, akıllı olan kimseye, dünyasını ahiretine mezra edip, hayatını dari blekada helakine ve Allah’a (celle ve ala) karşı, mahcubiyetine sebeb olacak şeylerde zayi etmemesi lazımdır. Bu nasihat, akıllı kimsenin zihninde sabit olup dünyanın kötülüğü, rezaleti, aşağılığı, aklında yerleştiği vakit, aziz ve yüce allah’ın rızaının olduğu şeylere çalışması lazımdır. Allah’a kavuşmanın yolu işte budur. Şeyet birisne Nakşıbendi tarikatına intisabı mümkin olmayıp, belki yukarıda adları geçen diğer tarikatlar mensub bir mürşid ona gitmesi gerekir ve o zaman, Allan yolundaki tarikat ecdadının mahbubu, sevgilisi olur. Zira tarikata mensub ecdadının tarikatttan maksadları Allah (celle ve ala) ya ulaşmatır.

Allah, efendimiz muhammed’in (sallallahü aleyhi ve sellem) alinin, sahabesinin üzerine salat ü selam eylesin!

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Altmışüçüncü Mektup
« Posted on: 28 Mart 2024, 15:16:10 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Altmışüçüncü Mektup rüya tabiri,Altmışüçüncü Mektup mekke canlı, Altmışüçüncü Mektup kabe canlı yayın, Altmışüçüncü Mektup Üç boyutlu kuran oku Altmışüçüncü Mektup kuran ı kerim, Altmışüçüncü Mektup peygamber kıssaları,Altmışüçüncü Mektup ilitam ders soruları, Altmışüçüncü Mektup önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes