๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Mektubat-ı Rabbani => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 10 Şubat 2010, 13:24:04



Konu Başlığı: Yüzyetmişaltıncı Mektup
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 10 Şubat 2010, 13:24:04
Yüzyetmişaltıncı Mektup  

Bu mektûb, Molla Muhammed Sıddîk´a yazılmışdır. Dakîkaları kıymetlendirmek lâzım olduğu bildirilmekdedir:

Allahü teâlâya hamd olsun! Onun seçdiği kullarına selâm olsun! Hadîs-i şerîfde, (Bir kimsenin iyi müslimân olduğu, lüzûmlu şeylerle uğraşıp, fâidesiz şeylerden uzaklaşması ile belli olur) buyuruldu. Bunun için, zemânları kıymetlendirmek lâzımdır. Böylece, fâidesiz, boş yere vakt öldürmekden kurtulmuş olursunuz. Şir, kasîde yanî mevlid-i nebî okumağı başkalarına bırakıp, sessizce, bâtındaki nisbeti muhâfaza etmeğe çalışmalıdır. Arkadaşların toplanmaları, bâtının dağılmaması içindir. Öteden beriden konuşmak için değildir. Bunun için, bir köşeye çekilmeyip, birlikde bulunmağı beğenmişlerdir. Bâtının toparlanmasını, toplulukda aramışlardır. Gönül topluluğunu bozan toplantılardan kaçınmak lâzımdır. Bâtının topluluğunu bozmıyan herşey mubârekdir. Bozanlar ise, uğursuz ve bereketsizdirler. Öyle yaşamalıdır ki, yanında bulunanların bâtınları toparlansın. Onları gönül dağınıklığına düşürmemelidir. Kendini toparlamalı, konuşmamalıdır. Nutk çekecek, dedikodu yapacak zemân değildir. Fârisî mısra tercemesi:

Ders verecek, keşşâf tefsîri okuyacak zemân değil!  

Vesselâm.

Gece gündüz dilimde salât-ü selâm,
O mubârek rûhuna, ey Fahr-ul-enâm!