> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Tasavvuf Eserleri > Mektubat-ı Rabbani > Altmışbirinci Mektup
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Altmışbirinci Mektup  (Okunma Sayısı 516 defa)
06 Şubat 2010, 17:45:30
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 06 Şubat 2010, 17:45:30 »



Altmışbirinci Mektup

Bu mektûb, yine seyyid Mahmûda yazılmışdır. Olgun üstâd bulup, câhil şeyhlerden kaçmak lâzım olduğunu bildirmekdedir: Allahü teâlâ, kendini aramak arzûsunu artdırsın. Ona kavuşmağa mâni olan şeylerden sakınmak nasîb eylesin! Lutf etdiğiniz kıymetli mektûb geldi. Allahü teâlâyı istemekde, Onun için yanıp yakılmakda olduğunuzu bildirdiği için, çok hoşa gitdi. Çünki, istemek, kavuşmanın müjdecisidir. Yanıp yakılmak da, kavuşmanın başlangıcı demekdir. Büyüklerden biri buyuruyor ki, (Vermek istemeseydi, istek vermezdi).

İstek nimetinin kıymetini bilip, bunun elden kaçmasına sebeb olacak şeylerden sakınmalıdır. İsteğin gevşememesine ve ateşin soğumamasına dikkat etmelidir. Bu nimetin elden çıkmamasına en çok yarayan şey, buna şükr etmekdir. Çünki, sûre-i İbrâhîm yedinci âyetinde meâlen, (Nimetlerime şükr ederseniz, elbette artdırırım) buyuruldu. Hem şükr etmek, hem de, Ona sığınmak ve başka birşeyi sevmemek için ağlamak yalvarmak lâzımdır. İçden, ağlamak, yalvarmak gelmezse, kendini zorlamalıdır. (Ağlamazsanız kendinizi ağlatınız!) demişlerdir. Kâmil ve mükemmil bir zâtı yanî yetişmiş ve yetişdirebileni buluncıya kadar, bu isteği, bütün sıcaklığı ile kalbinizde saklamak lâzımdır. Böyle birisi ele geçerse, bütün arzûları, istekleri, onun eline bırakmalı, ölü yıkayıcının elinde teneşirdeki meyyit gibi olmalıdır.

Önce (Fenâ-fişşeyh)dir. Bu Fenâ, sonra (Fillah) hâline döner. Yanî, tasavvuf yolunun sonuna ermiş ve başkalarını da erdirmek için geri dönüp, herkes gibi görünen, bir kâmil bulunca, ona teslîm olmalı. Önce, kendini onda yok etmeli, yanî kendine değil, ona uymalı. Böyle olan kimse, yavaş yavaş, Allahü teâlâda yok olur. Yanî kendi arzûları aradan kalkıp, Allahü teâlânın irâdesi ile hareket eder. Kendi irâdesi kalmaz.Allahü teâlâdan alıp insanlara verecek zâtın, iki taraflı olması lâzımdır. İnsan çok âdî, kötü sıfatlı olduğundan, Allahü teâlâ ile münâsebeti olamaz. İki taraflı bir aracı lâzımdır ki, bu da (İnsan-ı kâmil)dir.

Tâlibin isteğini gevşeten, ateşini söndüren, en kötü şey, nâkıs olan, yolu bitirmemiş olan kimseye teslîm olmakdır. Nâkıs demek, sülûk ve cezbe ile yolu temâmlamayıp, kendisine şeyh, mürşid ismini veren kimse demekdir. Nâkıs şeyhlerin sohbeti semm-i kâtildir. Ona teslîm olan, felâkete gider. Böyle sohbetler, tâlibin yüksek istidâdını, kâbiliyyetini bozar. Meselâ, bir hasta, mütehassıs olmıyan, icâzeti bulunmıyan bir tabîbin ilâcını içerse, iyi olmak şöyle dursun, hastalığı artar. İyi olmak kâbiliyyeti de bozulur. O ilâc, önce, ağrıları durdurabilir. Fekat, sinirleri bozduğu, zarar yapdığı için ağrı duyulmaz. Bu hâl, iyilik değil, kötülükdür. Bu hasta hakîkî bir tabîbe giderse, bu tabîb, önce o ilâcın zararlarını gidermeğe uğraşır. Ondan sonra hastalığı tedâvîye başlar.

Bizim büyüklerimizin rahmetullahi teâlâ aleyhim ecmaîn yolunun esâsı sohbetdir. Tesavvuf büyüklerinin birkaç sözünü ezberleyip, söylemekle birşey ele geçmez. Hattâ, tâliblerin isteğinde gevşeklik yapar. Marifetler sâhibi şeyh Tâc kuddise sirruh, size yakın bulunmakdadır. Onun mubârek vücûdü, oradaki müslimânlar için büyük bir nimetdir. Onunla münâsebetiniz azdır. Münâsebet olmayınca, istifâde olmaz. Ara sıra, hâlinizi yazarsanız, cevâbında kusûr etmeyiz. Böylece sevgi, ihlâs zinciri harekete getirilmiş olur.

Hak teâlâ, intikâmını yine kul ile alır.
Bilmiyen (ilm-i ledünnî) anı kul yapdı sanır.

Cümle eşyâ Hâlıkındır, kul elîle işlenir.
Emr-i Bârî olmayınca, sanma bir çöp deprenir!
 

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Altmışbirinci Mektup
« Posted on: 28 Nisan 2024, 11:28:33 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Altmışbirinci Mektup rüya tabiri,Altmışbirinci Mektup mekke canlı, Altmışbirinci Mektup kabe canlı yayın, Altmışbirinci Mektup Üç boyutlu kuran oku Altmışbirinci Mektup kuran ı kerim, Altmışbirinci Mektup peygamber kıssaları,Altmışbirinci Mektup ilitam ders soruları, Altmışbirinci Mektup önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes