> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Edebiyat Eserleri > Makale Dünyası > Nuzul-i Isa (a.s) Uzerine..
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Nuzul-i Isa (a.s) Uzerine..  (Okunma Sayısı 662 defa)
06 Kasım 2009, 15:08:43
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 06 Kasım 2009, 15:08:43 »




NÜZUL-İ İSA (A.S) ÜZERİNE

 


Dâru’l-Hikme - Şubat 2006
Talha Hakan Alp:


Hocam memleketimizde son günlerde Hazret-i İsa’nın nüzulü konusu, Ehl-i sünnet itikat esaslarından önemli birini teşkil eden Hazret-i İsa’nın nüzulü konusu maalesef tartışma konusu yapıldı. Çok yakın bir tarihte de bir televizyon kanalında bu konuyla alakalı olarak seviyesiz ciddi bir tartışma sergilenmiş oldu. Bunun üzerine Ehl-i sünnet’in bu derece önem verdiği bir konu ile ilgili olarak konunun gerçek ve sahih olan tarafını insanlara aktarmak amacıyla, mesuliyetimizi ifa hususunda az da olsa bir katkı olsun diye bu konuda sizinle bir söyleşi yapmayı planladık.

 

Öncelikle hocam Hazret-i İsa’nın nüzulü diye bilinen Ehl-i sünnet inanç esaslarından biri olarak tarih boyu kabul edilmiş, ispatlanmış ve belgelenmiş bir konu etrafında konuşuyoruz. Genelde insanlarda bu tartışmalar neticesinde oluşan bir şey var… şöyle bir yanlış kanaat var, şöyle bir tereddüt var. Sanki Ehl-i sünnet alimleri Hazret-i İsa’nın nüzulü konusunu böyle çok zayıf bir takım emareler, deliller üzerine bina etmiş gibi; bu konuda eskiden beri kabul edilmiş bir fikir varmış da, işte geleneksel kabule aykırı davranmamak adına insanlar bunu kabul ediyormuş gibi, böyle bir tevehhüm var. O yüzden ben öncelikle Kuran-ı Kerim’den ve hadis metinlerinden ve bugüne kadar Ehl-i sünnet itikadına dair yazılan eserlerden Hazret-i İsa’nın nüzulü ile ilgili olan kısımları önce bir gözden geçirmeyi düşünüyorum. Bu meyanda Hazret-i İsa’nın nüzulü veya Hazret-i İsa’nın dünyadaki ömrünün sonlarına yakın yaşanan olaylarla ilgili Kuran-ı Kerim’de geçen bazı ayetler var. Bu ayetlerle ben söze başlamak istiyorum.

Mesela meşhur, genelde bu konu konuşulurken, tartışılırken hemen ilk sırada gündeme getirilen ayetler Nisâ suresi 157, 158, 159. ayetler. Bu ayet-i kerimeler şöyle başlıyor.


وقولهم إنا قتلنا المسيح عيسى ابن مريم رسول الله وما قتلوه وما صلبوه ولكن شبه لهم وإن الذين اختلفوا فيه لفي شك منه مالهم به من علم إلا إتباع الظن وما قتلوه يقينا * بل رفعه الله إليه وكان عزيزا حكيما*

Mealen hocam, ayet-i kerimede şöyle buyuruluyor. Ben bunu muteber bir mealden nakledeyim. “Bir de inkar etmeleri ve babasız çocuk doğurması üzerine Meryem’e karşı büyük bir iftirada bulunmaları ve doğrusu biz Allah’ın elçisi Meryem oğlu İsa Mesih’i öldürdük demeleri sebebiyle onlara, yani Yahudilere lanet ettik. Halbuki onu ne öldürdüler ne de onu astılar; fakat öldürdükleri kişi kendilerine ona yani İsa’ya benzer gösterildi. Şüphe yok ki onun hakkında ihtilafa düşenler bundan dolayı gerçekten bir şüphe içindedirler. Zanna tabi olmaktan başka onların bu hususta hiçbir bilgileri yoktur. Onu o öldürdükleri şahsın İsa olduğunu iyice bilerek öldürmemişlerdir. Bilakis Allah onu kendi katına yükseltti. Doğrusu Allah Azizdir, yani kudreti daima galip gelendir. Hakîmdir, her işi hikmetli olandır.”

159. ayet:

وإنْ من أهلِ الكتابِ إلاَّ لَيُؤمِنَنَّ به قبل مَوتِهِ ويومَ القيامةِ يكون عليهم شهيداً


“Ehl-i Kitaptan hiçbir kimse yoktur ki ölümünden önce mutlaka ona iman edecek olmasın. Kıyamet gününde ise onların (kendisine iman etmeyenlerin) aleyhine şahitlik edecektir.”

Mealen ayetler bunlar hocam. Burada Yahudilere lanet ediliyor. Lanetin bu ayetten önce birkaç sebebi anlatılıyor. Bu okuduğum ayetlerde de Hazret-i İsa ile ilgili olan boyutuna değiniliyor. Ve burada Yahudilerin Hazret-i “İsa’yı öldürdük” demelerine adeta bir red tarzında açık bir ibare, yani onların İsa’yı öldürdüğünü yalanlayan açık ifadeler var. İsterseniz önce bu ayet-i kerimelerden başlayalım.



Ebubekir Sifil Hoca:


Bismillâhirrahmânirrahîm. Yahudilerin bir iddiası var: Hz. İsâ (aleyhi’s-selâm) –Yahûdîlere göre– Hz. Musa (aleyhi’s-selâm)ın şeriatını bozmayı amaçlayan bir anarşist. Dönemin Yahudîleri Hz. İsâ (aleyhi’s-selâm)ı böyle tasvir ediyor. Ve bildiğimiz gibi Yahudîler ve dönemin Roma valisi Yahudilerden bir grup fedaiyle birlikte havarilerden olup da bilahare ihânet eden ve Hz. İsâ (aleyhi’s-selâm)ı ihbar eden Yahuda Iskariot’un delaletiyle Hz. İsâ (aleyhi’s-selâm)’ın bulunduğu eve gidiyorlar. Bundan sonrasını Kur’ân ve Hristiyan kaynakları iki farklı şekilde veriyor.

Hristiyan kaynakları, resmî Hristiyanlık kaynakları diyor ki: “İsa’yı aldılar, tuttular, götürdüler, muhakeme ettiler, yargıladılar, bu süreç içerisinde ona çok hakaretler ettiler. Biliyorsunuz “The Passion of the Christ (Tutku)” filmi yapıldı bu konuyu işleyen. Ve sonunda adi bir suçluyla, bir hırsızla birlikte çarmıha gerdiler. Çarmıhta bir süre kalıp can verdikten sonra indirdiler. Önceden hazırlanmış olan mezara gömdüler. Üç gün sonra Hz. İsa oradan dirildi. Bu diriliş esnasından itibaren Hz. İsa (aleyhi’s-selâm)ın kimliği hakkındaki Hristiyan telakkîsi farklı bir sürece giriyor. Bundan sonra tarihsel olarak, bir beşer olarak yaşamış İsa devri kapanıyor; Mesih devri başlıyor. Bu, yeniden bedenlenen, “babanın kelimesi”, “babanın bedenlenmiş kelimesi”: Mesih. Bundan sonra bildiğimiz Pavlus Kristolojisi denen ya da Mesih Kristolojisi denen itikat sisteminin, teolojinin argümanları sahneye çıkıyor.

Kuran ne diyor bu işe? Kur’ân-ı Kerim az önce okunan âyet-i kerîmede

“وما قتلوه وما صلبوه ولكن شبه لهم”


buyuruyor. Yani “Hz. İsâ (aleyhi’s-selâm)ı öldürmediler. Çarmıha da asmadılar. Fakat astıkları kişi ona benzetildi. Başka birini ona benzettiler.” Bu noktada Barnaba incili diyor ki Yahuda Iskariot Hz. İsa (aleyhi’s-selâm)ın bulunduğu eve doğru Romalı askerlere delâlet etti ve içeri girdiler. Hz. İsa’nın bulunduğu odaya önce kendisi girdi. Hz. İsa o esnada pencereden çekilip alındı. Yahuda Iskariot Hz. İsa’ya benzetildi. Romalı askerler onun peşinden içeri girdiler batkılar ki İsa orada. Aldılar, vura vura, döve döve, hakaret ede ede götürmeye başladılar. Bu bağırıyor: “Yapmayın ben İsa değilim. Ben Yahuda Iskariot’um, beni tanımıyor musunuz?” Çok canlı tasvir eder bu hadiseyi Barnaba incili. Fakat Iskariot’un bu feryadını kimse kaale almıyor. Dalga geçerek, döverek alıp götürüyorlar mahkemeye. Yani asılan Yahuda Iskariot’tur diyor Barnaba incili.

Burada, Kur’ân âyetiyle yaklaşık olarak bir paralellik vardır. Her neyse biz hz. İsa (aleyhi’s-selâm)ın Yahudiler tarafından öldürülmediğini, asılmadığını biliyoruz. Ve buna iman ediyoruz. Peki Hz. İsâ (aleyhi’s-selâm)’a ne oldu?

“بل رفعه الله إليه”

buyuruluyor âyet-i kerîmede. 158. âyette. Yani “onu yakînen, kesinlikle öldürmediler. Aksine, Allah onu kendisine yükseltti.”

Şimdi ortada bir Yahudi iddiası var. Yahudiler diyor ki “biz İsa’yı çarmıha gerdik”. Hristiyanlar da bunu kabul ediyor. Resmi Hristiyanlığın çok büyük bir kısmı bunu kabul ediyor. Allah Teâlâ da bu iddia karşısında “بل” diye bir ifade kullanıyor; “tam aksine” diyor. Buradan ne anlaşılmak lâzım gelir. “Siz onu öldürdük diyorsunuz ama, tam aksine siz onu öldürmediniz.” Bundan sonrasında “رفعه الله إليه (Allah onu kendi katına, kendine yükseltti)”, ne anlamamız lâzım buradan? Şöyle anlayabilir miyiz? “Siz onu öldürmediniz ama Allah onu öldürdü ve katına yükseltti.” Böyle anlayabilir miyiz? Böyle anlamamızı mümkün kılacak bir ifade var mıdır âyette? Hz. İsâ (aleyhi’s-selâm)ın öldürülmesinden söz edilmiyor. Sadece “kaldırıldı, ref‘ edildi” deniliyor. O halde âyet-i kerimeye Hz. İsâ’nın öldürüldüğü anlamını yükleyemeyiz.

Buradaki “kaldırma” üzerinde durmamız lazım. Nedir bu? Yahudilerin iddialarına bir cevap olmak üzere bu ifade zikredildiğine göre bunu biz Hz. İsa (aleyhi’s-selâm)ın Allah Teâlâ nezdine diri olarak kaldırıldığı tarzında anlamak zorundayız. Neden? Eğer “evet onu siz öldürmediniz, ama Allah Teâlâ çarmıh hadisesinde, öncesinde veya sonrasında onu tabii bir ölümle öldürdü ve katına yükseltti” tarzında anlayacaksak, burada gözden kaçırdığımız bir şey var demektir. O da şudur: Zaten her öleni Allah Teâlâ öldürür. Yani uçurumdan yuvarlananı da O öldürür, kalp krizi geçireni de O öldürür. Kaza geçireni de O öldürür. Dolayısıyla Yahudilerin öldürdüğünü de aslında Allah Teâlâ öldürmüştür. Gerçek anlamda ruhu kabzeden O’dur. Biz ikinci derecedeki faillere fiili mecâzen atfediyoruz. “O öldürdü”, “bu öldürdü” diyoruz ama esas müsebbibe baktığımız zaman Allah Teâlâ’dır.

Dolayısıyla burada “hayır siz öldürmediniz ben öldürdüm” denmesinin bir anlamı yok. Bunu böyle anlayamayız. Hiçbir şekilde bunu böyle anlayamayız. Allah Teâlâ herhangi bir mahluk ile –hâşâ– böyle bir diyaloğa girmez. “Sen öldürmedin ben öldürdüm” demez. Amennâ tabii ki herkesi Allah öldürür. Ve Yahudilerin bu iddiasına da böyle bir cevap olmaz. Yahudiler buna zaten inanıyordur: “Yani ister Allah öldürsün, ister başkaları öldürsün. Öldürdük mü; mesele yok!” O halde oradaki öldürme iddiasına burada bir cevap var. “Hayır onu öldürmediniz. Onu Allah kendi katına yükseltti.” Âyet-i kerimeden anlaşılması gereken budur.

Burada Allah Teâlâ’nın onu kendi katına yükseltmesinden ne anlayacağız? Bunun anlaşılması için konuyla ilgili diğer âyet-i kerîmeleri de ele almamız lâzım.

Talha Hakan Alp:

Bu meyanda Hz. İsâ’nın dünyada iken öldüğünü ya da öldürüldüğünü savunanlar Âl-i İmrân sûresi 55: âyet-i kerimesinde geçen şu ifadeyi delil olarak ileri sürüyorlar. Diyorlar ki:

(إذ قال الله يا عيسى إني متوفيك ورافعك إليّ ومطهرك من الذين كفروا، وجاعل الذين اتبعوك فوق الذين كفروا إلى يوم القيامة، ثم إليّ مرجعكم فأحكم بينكم فيما كنتم فيه تختلفون) آل عمران/ 55.


buradaki “إني متوفيك” cümlesini Hz. İsâ’nın öldüğünü ya da öldürüldüğünü savunanlar delil olarak kullanıyorlar. “إني متوفيك” doğrudan “biz seni öldüreceğiz” anlamına mı geliyor ki böy...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Nuzul-i Isa (a.s) Uzerine..
« Posted on: 30 Nisan 2024, 01:14:55 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Nuzul-i Isa (a.s) Uzerine.. rüya tabiri,Nuzul-i Isa (a.s) Uzerine.. mekke canlı, Nuzul-i Isa (a.s) Uzerine.. kabe canlı yayın, Nuzul-i Isa (a.s) Uzerine.. Üç boyutlu kuran oku Nuzul-i Isa (a.s) Uzerine.. kuran ı kerim, Nuzul-i Isa (a.s) Uzerine.. peygamber kıssaları,Nuzul-i Isa (a.s) Uzerine.. ilitam ders soruları, Nuzul-i Isa (a.s) Uzerine..önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes