> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Edebiyat Eserleri > Makale Dünyası > Kısa bir yazı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kısa bir yazı  (Okunma Sayısı 538 defa)
07 Ekim 2010, 04:19:09
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 07 Ekim 2010, 04:19:09 »



Kısa bir yazı

Bediüzzaman Said Nursî, Mesnevî-i Nuriye içinde yer alan “Hubab” adlı risalenin bir “i’lem”inde bir zulüm tarifi getirir. “İnsanların en büyük zulümlerinden biri de şudur ki: Büyük bir cemaatin mesaisine terettüp eden, hasenatı intac eden semeratı bir şahsa isnad ve ona mal ederler.”

Bu, Bediüzzaman’a göre, zulümdür. Çünkü koca bir topluluğa ait bir hak, bir kişiye mal edilmekte; böylece o topluluğun bütün müntesiplerine haksızlık edilmektedir.

Sonraki cümlede ise, bu zülmün yatay düzlemde kalmayıp, dikey düzleme de sirayet ettiğine dikkat çekilmektedir: “Bu zulümde bir şirk-i hafî vardır. Çünki, bir cemaatin cüz’-i ihtiyarîsiyle kesbettikleri mahsulatı bir şahsa atfetmek, o şahsın icad derecesinde harikulade bir kudrete malik olduğuna delâlet eder. Hatta eski Yunanîlerin ve Vesenîlerin ilâheleri, böyle zalimâne tasavvurat-ı şeytaniyenin mahsulüdür...”

Bu ifadeler, putların durduk yerde oluşmadığını bize öğretir. Demek ki, Bediüzzaman’ın sözünü ettiği zulüm yatay düzlemde kalmamakta; büyük bir cemaatin mesaisine terettüp eden neticeleri, meselâ bir büyük başarıyı, bir zaferi tek bir şahsa mal edip o başarıda hissesi olan başka herkesin hissesini ona isnad etme haksızlığının peşisıra, böylece o tek bir kişiye ‘îcad derecesinde bir kudret’ atfederek o kişiye ilahlaştırma noktasına kadar uzanan bir noktaya gidilmektedir. Bediüzzaman’ın dikkat çektiği üzere, Eski Yunanlıların şirkâlûd mitolojilerinin ardında, böyle bir zihinsel-duygusal süreç vardır. Keza, taştan, madenden veya ağaçtan putlar edinen eski kavimlerin bu bâtıl itikadlarının ardında da...

Bu husus bir yıl kadar önce dikkatimi çekmiş ve “Şirk-i hafî nerelerde?” başlıklı bir yazıya beni sevketmişti.

Yakınlarda, bu manidar “i’lem”in de içinde yer aldığı Hubab’ın yazıldığı tarih dikkatimi celbetti. Kaynaklardan öğrendiğimize göre, bu risale, 1922 yılının son aylarında yahut 1923’ün ilk aylarında yazılmış.

Bediüzzaman o tarihlerde neredeydi, ne ile meşguldü, ne gördü, ne müşahede etti, ne duydu ve ne hissetti de bu “i’lem” kalbine düştü acaba?

Doğrusu, merak ediyorum.

Ve içimden bir ses, cevabın ipucunu bulmak için Tabiat Risalesi’nin baş tarafına bakmam gerektiğini fısıldıyor...

Metin KARABAŞOĞLU

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kısa bir yazı
« Posted on: 18 Nisan 2024, 22:33:01 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kısa bir yazı rüya tabiri,Kısa bir yazı mekke canlı, Kısa bir yazı kabe canlı yayın, Kısa bir yazı Üç boyutlu kuran oku Kısa bir yazı kuran ı kerim, Kısa bir yazı peygamber kıssaları,Kısa bir yazı ilitam ders soruları, Kısa bir yazıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes