๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Makale Dünyası => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 29 Temmuz 2010, 15:31:50



Konu Başlığı: Kafesteki hayat
Gönderen: Sümeyye üzerinde 29 Temmuz 2010, 15:31:50
Kafesteki Hayat


Cengiz Erşahin' in bir hikayesi var ya "kafesin içindeki hayat" diye. Hani "hayat" kafesin içinde çıkmak istediğinde kartal ona yardım edip hayatın bütün ürkekliğine rağmen onu gökyüzüne çıkartır ve onu en yüksek yerden yere bırakır. Hayat yavaşça aşağıya iner. Uçabildiğine inanamaz bir halde orada duran bir aynaya bakar. Ve aslında bir kuş olduğunu görür. Kuşlara mı hastır bu duygu. Kendini sonradan farkeden hep kuşlar mı olur? Kafeslerden çıkmak istemeyen...
Peki ne olur ki çıkınca ? Kuş mu hayata ait olur? Hayat mı kuşa kavuşur? Ya insan... İnsan hep hayattamıdır? Nefes aldığımızı bilmek yaşadığımızı kanıtlar mı? Ya kuşlar ... Onlar ne söylerler bu işe? Hayır! İnsan hep hayatta değildir. Bazen ölü gibi soğuktur insan. Kuşlarda öyle...
Vücudumuzdaki sıcaklık kaybı olabilir mi bunun nedeni? Yoksa ruhumuzdaki kayıplar mı? Kuşlar bu zamanlar güneyi tercih ederler herhalde . Isınmak için. Yaşamak için. Peki insanlar... Biz niye gitmiyoruz güneye? Niye hep kuzeyde duruyoruz? Niye hep kuzeyi seçiyoruz? Kuzeyi sevmediğimizden değil güneyi bilmediğimizden olsa gerek.
Cesaretimiz yok belki. Belki ümidimiz. Güney yolun üzerinde oturup bekliyoruz. Yolumun üzeri deyip biri alıversin istiyoruz. İçimizden bağırıyoruz, çağırıyoruz, yalvarıyoruz belkide " ne olur beni al" diye. Ne yazık dışarıya hiç ses çıkmıyor. Üç yol var artık. Bütün ama bütün kuşların duyabileceği kadar çok haykırmak. Ya da uçmayı denemek. Hangisi olsun. Sonuncusu; güney yolunda beklemek mi? Hayır!...


Ayşegül Göroğlu