๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Makale Dünyası => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 31 Temmuz 2010, 15:48:54



Konu Başlığı: Hayata farklı bir bakış
Gönderen: Sümeyye üzerinde 31 Temmuz 2010, 15:48:54
Hayata farklı bir bakış

“Mutluluk bizim dileğimizle Allah’ın bizim için dilediği şeyin bir araya gelmesinden doğar” diyor, Claude Roy

Bir tarafta deprem-sel çeşitlemeleri, bir tarafta acımasız terör, vurgun, soygun, çete, mafya, Ergenekon, rüşvet, baskı, küresel kriz
Yetmezmiş gibi siyasi ve sosyal kavgalar, insan haklarında duyarsızlıklar, geçim sıkıntısı, kılık kıyafet dayatması, medya terörü ve neredeyse yüz yıllık irtica-laiklik tartışmaları; böyle bir ülkede mutlu olmak mümkün mü sahi? Mutsuzluk pompalayanlar ilk bakışta haklı gibi gözüküyor

Fakat hayat ilk bakıştan ibaret değildir, ayrıca da “ilk bakış”lar, genelde yüzeysel bakışlardır Ben şahsen, koyu karanlıkta bile ısrarla ve ihlâsla aranması halinde bir ışık bulunacağına inanan adamım

Önce şunu tartışalım: Olumlu ne demek, olumsuz ne demektir? Kime göre olumlu, kime göre olumsuz? Pekalâ belirli zamanlarda olumlu olan şey, başka bir zaman diliminde olumsuz olabiliyor

Şu halde her şeyi şekillendiren bakış açısıdır Ben ülkedeki olumsuzlukları saymak yerine, “acaba ülkemde iyi olan ne?” diye düşünmekten ve çirkinliklerden önce güzellikleri keşfetmeye çalışmaktan yanayım

Soruyu, “Bu memlekette neler kötü, neler olumsuz?” diye sormayalım da, meselâ şöyle soralım: “Bu memlekette hiç güzel bir haber, hiç güzel bir şey yok mu?”

Bu açıdan bakarsanız, eminim sizi mutlu edecek farklı-renkli güzellikler bulabilirsiniz

Düşünün

- Milyonlarca kişinin öldüğü bir gecenin sabahında siz yatağınızdan sağ ve sağlam olarak kalktınız
Bunun şükrünü eda edin!

- Milyonlarca kişinin ağrılar içinde hastahanelere kaldırıldığı bir gecenin sabahında siz ağrısız ve acısızsınız
Bunun şükrünü eda edin!

- O sabah yakınlarınızdan birinin ölüm haberini almadınız
Bunun şükrünü eda edin!

- Dün gece memleketimin herhangi bir yerinde deprem olmadı, şehirleri su basmadı, insanlar enkaz, ya da sular altında kalmadı
Bunun şükrünü eda edin!

- Bir aileniz var, işiniz var, aşınız varsa
Bunun şükrünü eda edin!

- Sizi bunalımdan, depresyondan koruyan sağlam bir inancınız varsa
Bunun şükrünü eda edin!

- Bu fitne-fesat asrında kumarınız yok, içkiniz yok, fitne-fücurunuz yoksa
Bunun şükrünü eda edin!

- Çetelerle, mafyalarla, vurguncu ve soyguncularla ilişki içinde değilseniz
Bunun şükrünü eda edin!

- Acil borç baskısı altında yaşamıyorsunuz
Bunun şükrünü eda edin!

Şöyle bir düşünürseniz anlayacaksınız ki, aslında durumunuz sandığınız kadar kötü değil

Türkiye gazetelerden, televizyonlardan sunulduğu gibi “yaşanmaz bir ülke” konumuna gelmedi

Her şey gül-gülistan olmaz dostlarım; gülün dikenleri daima vardır!

Ancak gülü görmezden gelip dikenlere kilitlenmek, sürekli dikenlerden söz etmek, onları kurcalamak akıllıca bir yaşama biçimi olmasa gerektir
Hayatın dikenlerinin yanı sıra gülünü de keşfetmek, yaşama biçiminin insani boyutudur

Yani, “Ortam bozuk ne yapalım” bahanesine sığınıp yan gelmek de mümkün, bozuk ortam içindeki düzgünü bulmak için çabalamak da
Mutsuzluk tablolarına bakıp mutsuz, umutsuzluk pompalayan gelişmelere kapılıp umutsuz olmak ve hem mutsuz, hem umutsuz olarak kenara çekilmek de mümkün, mutsuz ve umutsuz tablolardan mutlulukla umut çıkarmak için çalışmak da mümkün

Eğer öncelikle kendimiz olmak üzere, bir şeyleri değiştirmeye çalışıyorsak olumsuz gelişmelere ve umutsuzluk girdaplarına kendimizi fazla kaptırmadan, küçücük mutluluklar yakalamayı ve umut kırıntılarında yeniden dirilmeyi becerebiliriz
Yeter ki böyle bir niyetimiz olsun


Yavuz Bahadıroğlu