๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Makale Dünyası => Konuyu başlatan: Hadice üzerinde 05 Aralık 2010, 19:52:47



Konu Başlığı: Hani Her Şeye Rağmendik
Gönderen: Hadice üzerinde 05 Aralık 2010, 19:52:47
Hani Her Şeye Rağmendik?


Sessizce bakışlarımızın ardında ki o büyük ve yüce ses yatardı, uzunca bir süre çözememiştik, bu ne anlama geldiğini bilmediğimiz 'huzuru', normal değildi, şehvet hiç değildi. Bu sessizliğin sesiydi

Uçsuz bucaksız gelincik tarlarında her şeye inat özgürce koşup, güneşin en güzel öpüşleriyle aydınlattığı bembeyaz pamuk ovalarında uyanırken anlamıştık, o 'huzuru'. Benim için 'SEN', senin içinde 'BEN'dim Siyahla, Beyaz gibi farklılıklarımız vardı. Aynı kişiler değildik. Ve bilirdik ki bu farklılıklarımızdı bizi bu kadar sıkı tutan, bir arada

Her yeni günü, öğleni, akşamı, iyilik ve kötülüğü kısaca hayata dair her şeyi 'MERHABALARLA' karşılar, her şeyin ALLAH'tan olduğunu bilip şükrederdik bize yapılmaya çalışılan kötülüklere dahi "HER İŞTE BİR HAYIR VARDIR" diyerek Üzüntüye inat sevinir, Ölüme inat yaşardık. Çünkü biz, AŞK denilen üç harfin arasına, saygıyı ve DURU sevgiyi sıkıştırıp İMAN aşkıyla pekiştirmiştik birbirimizi.

Çok laf yalansız olmaz diyerek fazla konuşmazdık, geçerdik gözlerimizin içinden, bedenimizin merkezine "YÜREĞİMİZE" doğru. Geceyle, gündüzün iz düşümüydük, en ayaz İstanbul sabahlarında

ARKADAŞTIK, DOSTTUK, YOLDAŞTIK, YAR'DIK, YAREN'DİK!

BU NASIL BİR NAZARDIR Kİ BELİMİZİ KIRDI!

BU "ELVEDAYI" HİÇ SEVMEDİM!

BİZİM ADIMIZ "HER ŞEYE RAĞMEN" DEĞİL MİYDİ!!?

"Tan ağardığında yüzüne baktığımda:
Kır çiçekleri açmış zannederdim yatağımda,
Akşamları yatmadan ayın şavkı vurduğunda,
Nilüferler serpilmiş sanırdım güzel suratına.

Yürüdüğünde kuğular süzülürdü odamda,
Konuştuğunda bülbüller susardı penceremde,
Beni sardığında ruhum çırpınırdı yüreğimde,
Ne zaman baksam Cennet görürdüm gözlerinde."


ALINTI