> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Kütübü Sitte > Temizlik Bahsi taharet 5
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Temizlik Bahsi taharet 5  (Okunma Sayısı 1279 defa)
01 Mayıs 2010, 15:18:17
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 01 Mayıs 2010, 15:18:17 »



SU HAKKINDA SON SÖZ
ON VASIF VE KORUNMA TEDBİRLERİ


Sadece insan değil, bütün canlılar açısından, suyun arzettiği hayatî ehemmiyet, tâ ilk çağlardan beri insanların dikkatini çekmiştir. Bundandır ki eski hikmet, hayatın dört ana unsurundan biri olarak suyu görmüştür. Toprak, Ateş, Hava, Su. Kur´ân-ı Kerim de bir âyetinde: "Biz her şeyi sudan canlı kıldık" (Enbiya 30) buyurur. İbn-u Kayyîm, et-Tıbbu´n-Nebevî adlı kitabında geçmiş nesillerin su hakkındaki telâkkilerini şöyle hülâsa eder: "Su, hayatın (ana) maddesidir, içeceklerin de efendisi. Kainatı teşkil eden unsurlardan biridir, daha doğrusu aslî unsurudur. Zira semavat onun buharından arz da köpüğünden yaratıldı. Allah her şeyi onunla hayattâr ve canlı kıldı."

İnsan için suyun ehemmiyeti, sadece içeceğimiz olmasından veya yiyeceklerimizin hazırlanmasındaki rolünden ileri gelmez; sıhhatimiz için zarurî olan temizlik vasıtasıdır da... Öyle ise suyun hem temizliğe, hem de içilmeye elverişli olması, bu maksadlarla bazı vasıfları taşıması gerekmektedir. Bizden önce yaşayan insanlar, suyun "cevdet" yâni "iyi" olması için onda on vasıf aramışlardır.

1- Renk: Su, saf olmalı, her çeşit renklilikten ârî bulunmalıdır.

2- Koku: Su kokusuz olmalıdır.

3- Tad: Tadı hoş olmalı, Fırat ve Nil nehirlerinin tadında olmalıdır.

4- Ağırlık: Hafif ve akıcı olmalıdır.

5- Mecrası: Suyun aktığı yatak temiz olmalıdır.

6- Menba: Su, uzak bir menbadan gelmelidir.

7- Güneş ve rüzgar isabet etmelidir. Menba uzak olmadığı takdirde güneş ve rüzgar te´sir icra edemez.

8- Kıvam: Suyun kıvamı akıcı olmalıdır.

9- Miktar: Su çok olmalıdır. Bu takdirde karışan yabancı maddeleri dışarı atar.

10- Mansab: Akış istikameti kuzeyden güneye veya batıdan doğuya doğru olmalıdır.

Bu açıklamaları kaydeden kaynağımız ilâve eder: "Sayılan vasıflar kâmil ma´nâda, şu dört nehirde bulunur: Nil, Fırat, Ceyhan, Seyhan."

Şu halde suyun sağlığımıza elverişli olması, kirlenmelerinden korunması için dinimiz, bazı tahdidler koymuş, tedbirler emretmiş olmalıdır.

Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm), hadislerinde suların kirletilmesi meselesini de ele alarak bir kısım beyanlarda bulunur. Bazan çevre ile ilgili olarak yukarıda kaydettiğimiz yasaklar meyanında bazanda müstakillen bu meseleyi ele alır. Hz. Muaz ve Hz. Câbir (radıyallâhu anhümâ) tarafından iki ayrı tarîkten nakledilen bir hadiste, "gölge ve yol" ile birlikte "mevârid" yani su mecraları da zikredilerek, büyük abdest bozulması yasaklanır. İbnu Ömer (radıyallâhu anh)´in rivayetinde Resûlullah nehir kenarlarına büyük abdest bozmayı yasaklar.

Hz. Câbir (radıyallâhu anh)´den gelen bir rivayet akarsuya küçük abdest bozmayı yasaklar.

Yine Hz. Câbir ve Hz. Ebû Hüreyre (radıyallâhu anh) tarafından rivayet edilen hadislerde istifade edilecek olan durgun suya bevl edilmesi yasaklanmaktadır.

Bazan "istifade edilecek" kaydı olmaksızın, mutlak şekilde birikmiş su" ya bevl edilmemesi emredilmiştir.

Suların kirlenmelerden korunması ile ilgili nebevî alâkadan bahsederken, kuyularla ilgili olarak Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)´ den vârid olan tâlimata da dikkat çekmemiz gerekir. Zira bunlardan bir kısmı kuyu sularının pislikten korunmasına râcidir. Bu tâlimâtlardan birine göre, eskiden kalma kuyuların etrafında (yarı çapı) elli, yeni açılan kuyuların etrafında ise, yirmibeş zirâ´lık bir dairenin harim olarak boş bırakılması gerekmektedir.

Bir diğer talimât da, hayvan ağıllarının kuyuya kırk zirâdan daha yakına yapılmamasını emreder.[37]



İKİNCİ BAB

NECASETİN İZALESİ


(Bu babta beş fasıl var)



*



BİRİNCİ FASIL



BÜYÜK VE KÜÇÜK ABDESTLE İLGİLİ MESELELER



*



İKİNCİ FASIL



MENİ İLE İLGİLİ MESELELER



*



ÜÇÜNCÜ FASIL



HAYIZ KANI İLE İLGİLİ MESELELER



*



DÖRDÜNCÜ FASIL



KÖPEK VE DİGER HAYVANLAR


*



BEŞİNCİ FASIL



DERİLER



BİRİNCİ FASIL

BÜYÜK VE KÜÇÜK ABDESTLE İLGİLİ MES´ELELER


ـ3506 ـ1ـ عن أمّ قيس بنت محصن رَضِيَ اللّهُ عَنْها: ]أنَّهَا أتَتْ بِابنٍ لهَا صَغِيرٍ لَمْ يَأكُلِ الطَّعَامَ إلى رسولِ اللّهِ # فَأجْلَسَهُ في حِجْرِهِ فَبَالَ عَلى ثَوْبِهِ فَدَعَا بِمَاءٍ فَنَضَحَهُ وَلَمْ يَغْسِلْهُ[.وفي رواية: »فَرَّشَهُ«. أخرجه الستة، وهذا لفظ الشيخين.»النَّضْحُ«: رش الماء على الشئ، و يبلغ الغسل .



1. (3506)- Ümmü Kays Bintu Mihsan (radıyallâhu anhâ) anlatıyor: "Ben, henüz yemek yemeyen küçük bir oğlumla Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)´a gitmiştim. Varınca, çocuğu kucağına oturttu. Derken çocuk elbisesine akıttı. Su getirtip elbisesini serpti, fakat yıkamadı."

Bir rivayette: "...çiledi" denmiştir.[38]



AÇIKLAMA:



1- Bu rivayet, çocukların sidiğinin, büyüklerinkinden farklı mütâlaa edildiğini göstermektedir. Çünkü sidik necasettir, bulaştığı yerin yıkanarak temizlenmesi gereklidir, aksi takdirde namaz sahih olmaz. Bazı rivayetlerde kız çocuklarının sidiklerinin de büyüklerinki gibi yıkanması gerektiği, oğlan çocuklarının sidiğine su çilemenin yeterli olacağı ifade edilmiştir.

2- Hadis, henüz anne sütüyle beslenen, onun dışında başka bir şey yeyip içmeyen oğlan çocuklarının idrarlarının necaset-i galîza sayılmayacağını; yıkamaksızın, üzerine su serpmekleçilemekle- temizlenmiş addolunacağını ifade etmektedir. Ancak başka nasslar muvacehesinde ulemâ bu meselede üç farklı görüş benimsemiştir.

1) Şâfiî´ye göre bu hadis esastır: Erkek çocukların sidiğine su çilemek yeterlidir, temiz sayılır. Hz. Ali, Atâ, Hasan Basrî, Zührî, Ahmed, İshak ve İbnu Vehb gibi birçok âlim hep böyle hükmetmişlerdir.

2) Kız ve erkek her iki çocuk için de su çilenmesi yeterlidir. Bu, Evzâî´nin görüşüdür. İmam Mâlik ve Şâfiî´den de bu görüş rivayet edilmiştir. İbnu´l-Arabî bunu, erkek ve kız çocuklarının karnına hiç bir şey girmemek şartıyla akıtmaları kaydıyla nakleder. Nitekim bazı âlimler, çocuğun yeni doğmuş ve henüz hiçbir şey yememiş bir çocuk olacağı ihtimalini belirtirler. Zira yeni doğan çocukların tahnîk için Resûlullah´a getirilmeleri adetti.

3) Kız ve erkek çocuğu, idrarlarının yıkanması hususunda eşittirler ve temizlik, yıkanmadan hâsıl olmaz. Hanefîler ve Mâlikîler bu görüştedir. İbnu Dakîki´l-Îd: "Bu görüşte kıyasa gittiler. Onlar, hadiste geçen "yıkanmadı" tabiriyle "yıkamada mübâlağaya yer vermedi" demek istediğini söylerler" der.[39]



ـ3507 ـ2ـ وعن لبابة بنت الحارث قالت: ]كَانَ الحَسَنُ بنُ عَلِىِّ رَضِيَ اللّهُ عَنْهما فِي حِجْرِ رَسُولِ اللّهِ # فَبَالَ عَلى ثَوبِهِ، فَقُلْتُ يَا رسُولَ اللّهِ: الْبِسْ ثَوْباً، وَأعْطِنِى إزَارَكَ حَتَّى أغْسِلَهُ. قالَ: إنَّمَا يُغْسَلُ مِنْ بَوْلِ ا‘ُنْثى وَيُنْضَحُ مِنْ بَوْلِ الذِّكْرِ[. أخرجه أبو داود .



2. (3507)- Lübâbe Bintu´l-Hâris anlatıyor: "Hz. Ali´nin oğlu Hasan (radıyallâhu anhümâ), Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)´ın kucağında idi, elbisesine akıttı. Ben atılıp:

"Ey Allah´ın Resûlü (yeni) bir elbise giy. İzârını da bana ver yıkayayım!" dedim. Cevaben:

"Kız çocuğun idrarı olsa yıkanırdı; ancak erkek çocuğun idrarı su çilemek suretiyle temizlenir!" buyurdular."[40]



ـ3508 ـ3ـ وعن أنس رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]بَيْنَا نَحْنُ فِي المَسْجِدِ مَعَ رَسولِ اللّهِ # إذْ جَاءَ أعْرَابِىٌّ، فقَامَ يَبُولُ فِي المَسْجِدِ، فقَالَ أصْحَابُ رَسولِ اللّهِ #: مَهْ مَهْ، فقَالَ رسُولُ اللّهِ #: َ تَزْرِمُوهُ دَعُوهُ، فَتَرَكُوهُ حَتّى بَالَ، ثُمَّ إنَّ رَسولَ اللّهِ # دَعَاهُ، فَقَالَ لَهُ: إنَّ هذِهِ المَسَاجِدَ َ تَصْلُحُ لِشَىْءٍ منْ هذَا الْبَوْلِ وَالْقَذَرِ: إنَّمَا هِىَ لِذِكْرِ اللّهِ تَعالى، والصََّةِ وَقِرَاءَةِ الْقُرآنِ، وَأمَرَ رَجًُ مِنَ الْقَوْمِ فَجَاءَ بِدَلوٍ مِنْ مَاءٍ فَشَنَّهُ عَلَيْهِ[ .



أخرجه الشيخان، وهذا لفظهما، والنسائي.»َ تَزْرِمُوهُ« بتقديم الزاى على الراء: تقطعوا عليه بوله.وقوله »فَشَنَّهُ عَلَيْهِ« بالمهملة: أى صبه عليه، وبالمعجمة: فرّقه عليه من جميع جهاته، ورشه عليه .



3. (3508)- Hz. Enes (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Biz, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ile birlikte mescidde otururken bir bedevi çıkageldi. Durup mescidin içine akıtmaya başladı. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)´ın Ashab´ı kalkıp:

"Dur! dur!" diyerek [üzerine yürümeye] kalktılar ki Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) müdâhale etti:

"Kestirmeyin, bırakın tamamlasın." Ashab müdâhale etmedi, adam da ihtiyacını tamamladı. Sonra Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm), adamı yanına çağırdı ve:

"Bu mescidler, idrar ve pislik bırakma yeri değildir. Allah´ın zikredildiği yerlerdir. Buralarda namaz kılınır. Kur´an okunur" dedi. Sonra cemaatten birine bir kova su getirmesini emretti. Kova gelince sidiğin üzerine boşalttı."[41]


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Temizlik Bahsi taharet 5
« Posted on: 25 Nisan 2024, 00:18:18 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Temizlik Bahsi taharet 5 rüya tabiri,Temizlik Bahsi taharet 5 mekke canlı, Temizlik Bahsi taharet 5 kabe canlı yayın, Temizlik Bahsi taharet 5 Üç boyutlu kuran oku Temizlik Bahsi taharet 5 kuran ı kerim, Temizlik Bahsi taharet 5 peygamber kıssaları,Temizlik Bahsi taharet 5 ilitam ders soruları, Temizlik Bahsi taharet 5önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes