> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Kütübü Sitte > Temizlik Bahsi taharet 13
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Temizlik Bahsi taharet 13  (Okunma Sayısı 871 defa)
01 Mayıs 2010, 15:26:40
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 01 Mayıs 2010, 15:26:40 »



AÇIKLAMA:



1- Bu hadis, sağ ele tekrîmen, onunla bazı kirli işlerin yapılmasını yasaklamaktadır: Bevl esnasında tenasül organını tutmak, istinca yapmak, yâni avret mahallinin temizliğinde sağ eli kullanmak... Sağ el, daha ziyade temizlik gerektiren işlerde kullanılmak üzere kirletici kullanışlardan uzak tutulmuştur. Çeşitli rivayetler, Resûlullah´ın sağ elini yeme-içme, elbise verme ve alma gibi işlerde kullandığını belirtir. Temizleme işlerinde de sol elini kullanırdı. İhtiyacı olmadan sağ elle bu yasaklanan şeyleri yapmak Şâfiîlere göre tenzîhen, Hanbelîlelere ve Zâhirîlere göre de tahrîmen mekruhtur.

2- Kabın içine soluma meselesine gelince: Başka hadislerde suyun en az üç solukta içilmesi esastır. Bu durumda kaba soluma şöyle olabilir: Ağzını kaba dayayınca üç ayrı solukta içer ama kabı ağzından ayırmaz ve mecbur kalarak kabın içine solur. Şu halde bu, yasaklanmış olmaktadır. Öyle ise hadis, suyun üç ayrı fâsılada içilirken acele etmeden, her fâsılada kabın ağızdan uzaklaştırılıp, soluk alıp vererek içilmesini irşad buyurmuş olmaktadır.[135]



ـ3563 ـ28ـ وعن عائشة رَضِيَ اللّهُ عَنْها قالت: ]كَانَتْ يَدُ رَسولِ اللّهِ # الْيُمْنَى لِطَهُورِهِ وَطَعَامِهِ، وَكَانَتْ يَدَهُ الْيُسْرَى لِخََئِهِ، وَمَا كَانَ مِنْ أذىً[. أخرجه أبو داود .

يَقُولُ: مَا مَسَسْتُ ذَكَرِى بِيَمِينِى مُنْذُ بَايَعْتُ بِهَا رسولَ اللّهِ # وَأسْلَمْتُ[. فسر ذلك بأنه لم يستنج بها. أخرجه رزين .



29. (3564)- İbnu Mes´ud (radıyallahu anh) anlatıyor: "Hz. Osman (radıyallahu anh)´ı işittim. Diyordu ki: "Resûlullah´a biatta kullandığım sağ elle, müslüman olduğum o günden beri zekerime hiç değmedim."

Bu söz, "O, sağ eliyle hiç istincada bulunmamıştır" şeklinde tefsir edilmiştir.[136]



ـ3565 ـ30ـ وعن أنس رَضِيَ اللّهُ عَنْه: ]أنَّ رَسولَ اللّهِ # كَانَ إذَا دَخَلَ الخََءَ وَضَعَ خَاتَمَهُ[. أخرجه أبو داود .



30. (3565)- Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) helâya girince yüzüğünü çıkarırdı."[137]



AÇIKLAMA:



Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)´ın helâya girerken yüzüğünü parmağından çıkarması üzerindeki yazı sebebiyle olabilir. Çünkü yüzüğün üzerinde "Muhammed Resulullah" yazılı idi.[138]



ـ3566 ـ31ـ وعنه رَضِيَ اللّهُ عَنْه: ]أنَّ النبىَّ # كَانَ إذَا دَخَلَ الخََءَ قال: اللَّهُمَّ إنِّى أعُوذُ بِكَ مِنَ الخُبْثِ وَالخَبَائِثِ[. أخرجه أبو داود .



31. (3566)- Yine Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) helâya girince: "Allahümme innî eûzü bike mine´lhubsi ve´lhabâis, (Ya Rabbi! Pislikten ve pislenmekten sana sığınırım)" derdi."[139]



ـ3567 ـ32ـ وزاد في رواية: ]إنَّ هذِهِ الحُشُوشَ مُحْتضَرَةٌ، فَإذَا أتَى أحَدُكُمْ الخََءَ فَلْيَقُلْ: أعُوذُ بِاللّهِ مِنَ الخُبْثِ وَالخَبَائِثِ[ .



32. (3567)- Bir rivayette şöyle gelmiştir: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurmuştur ki: "Şu kenefler, (cin ve şeytanların) hazır bulundukları yerlerdir. Öyleyse biriniz helâya girince: "Eûzu billahi mine´lhubsi ve´lhabâis" (Pislikten ve pislenmekten Allah´a sığınırım) desin."[140]



AÇIKLAMA:



Huşş, esas itibariyle hurma kümesi demektir. Evlerde helâ yapılmazdan önce bunların gölgesinde kazayı hâcet yapıldığı için huşş, helâ veya kenef ma´nâsında kullanılmıştır.[141]



İKİNCİ FASIL

İSTİNCADA KULLANILAN ŞEYLER


ـ3568 ـ1ـ عن أنس رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]كَانَ رسولُ اللّه # إذَا خَرَجَ لِحَاجَتِهِ تَبِعْتُهُ أنَا وَغَُمٌ مِنّاً مَعَنَا إدَاوَةٌ مِنْ مَاء يَعْنِى يَسْتَنْجَى بِهِ[. أخرجه الخمسة إ الترمذي، وهذا لفظ الشيخين .



1. (3568)- Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) kazayı hâceti için çıktığı zaman ben ve bizden (Ensardan) bir gulam (oğlan), O´nu takip ederdik. Beraberimizde, istinca etmesi için su kabı olurdu."[142]



AÇIKLAMA:



1- Abdest bozduktan sonra yapılan temizliğe istinca denir. Bunun su ile olması efdaldir. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)´ın üç taşla kaba temizliği yaptıktan sonra ayrıca su ile yıkandığı bir çok rivayetlerde gelmiştir. Sadedinde olduğumuz rivayet bunlardan biridir. Gerek küçük ve gerekse büyük abdestten sonra Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)´ın su kullandığını teyid eden çok sayıda rivayet var, müteakiben bir kısmı kaydedilecektir. Şu halde sünnete ve hem de sağlığa en uygun olanı önce taşla temizleyip, sonra su ile güzelce yıkamaktır. Günümüz şehir hayatında taş mümkün değildir. Ancak bu maksadla hazırlanmış kâğıtlar onun yerini tutar. Başka kağıtlardan kaçınmalıdır.

2- Şunu da hemen belirtelim: İstincada su kullanmak bir vecibe değildir, istihbabtır. Hatta su kullanmayan sahâbîler de mevcuttur. İbnu Hacer bazılarını kaydeder:

* Huzeyfe İbnu´l-Yemân (radıyallahu anh), kendisine su ile istincadan sorulduğu vakit: "Elden pis koku çıkmaz" cevabını vermiştir.

* Nafi, Abdullah İbnu Ömer (radıyallahu anh)´in su ile istinca etmediğini" söylemiştir.

* İbnu´z-Zübeyr (radıyallahu anh): "Biz su ile istinca etmezdik" demiştir.

* İmam Mâlik, Resûlullah´ın su ile istincasını inkâr etmiştir.

Bütün bunlara rağmen, bizzat Buhârî ve Müslim´de, Resûlullah´ın istincada su kullandığı sahih rivayetlerde gelmiştir. Bunları İmam Mâlik görmemiş olabilir.

3- Hadiste geçen gulâm, daha ziyade oğlan çocuğu demektir. Sütten kesilme ile yedi yaş arasındaki oğlan çocukları... Ancak mecaz olarak büyüklere de gulâm dendiği olur. İbnu Mes´ud, Mekke´de koyun güderken Resûlullah ona: "Sen bilgili bir gulâmsın!" demiştir. Bu kelime bazan köle ma´nâsında da kullanılır. Başka rivayetler, buradaki gulâmın İbnu Mes´ud olduğunu ifade eder. Bu durumda Hz. Enes´in "Bizden" kelimesi, "sahâbe"den veya Resulullah´ın hizmetçileri´nden, diye anlaşılması muvafık düşecek. Bazı rivayetlerde gelen "Ensâr´dan" tasrihi ile bu durum arasındaki tezad, "Ensâr kelimesinin bütün sahâbilere ıtlakı câizdir" diye tevil edilmiştir.

4- Bazı rivayetlerde, Hz. Enes´in, su kabı ile birlikte bir de değnek (aneze) aldığı belirtilir. Bu, ne işe yarıyordu? Üzerine elbisesini koyarak sütre yapmak, zararlı haşerelere karşı korumak, yeri deşeleyip yumuşatmak, istincadan sonra abdest alınca kılınacak namaz için sütre yapmak gibi farklı izâhlar yapılmıştır. Sonuncu ihtimali İbnu Hacer daha kavî bulur. Zira Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm), abdest tazeleyince umumiyetle iki rek´at nâfile namaz kılardı.[143]



ـ3569 ـ2ـ وعن جرير رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]كُنْتُ مَعَ النَّبىِّ # فَأتَى الخََءَ فَقَضَى حَاجَتَهُ، ثُمَّ قالَ يا جَرِيرُ: هَاتِ طَهُوراً، فَأتَيْتُهُ بِالْمَاءِ فَاسْتَنْجَى، وَقالَ بِيَدِهِ فَدَلكَ بِهَا ا‘رْضَ[. أخرجه النسائي .



2. (3569)- Cerîr (radıyallahu anh) anlatıyor: "Ben Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ile birlikte idim. Helâya gitti ve kazayı hâcette bulundu sonra: "Ey Câbir suyu getir!" diye ferman etti. Ben de suyu götürdüm, eliyle istinca etti. Sonra elini yere sürttü."[144]



ـ3570 ـ3ـ وَعَنْ سفيان بن الحكم أو الحكم بن سفيان الثقفى قال: ]كَانَ النّبىُّ # إذَ بَالَ يَتَوَضّأُ[. أخرجه أبو داود وهذا لفظه والنسائي .



3. (3570)- Süfyan İbnu´l-Hakem veya Hakem İbnu Süfyan es-Sakafî anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bevledince abdest alır ve (istincada) su kullanırdı."[145]



AÇIKLAMA:



Hadiste geçen intidâh´tan maksadın, su ile istinca olduğu belirtilmiştir. Çoğunlukla âdet taşla istinca yapmaktı, su ile değil. Resûlullah farklı davranınca rivayete sebep olmuştur.

Ayrıca buradaki intidâh´tan, istibra denen idrar sızıntısının kesildiğine kanaat getirdikten sonra, tekrar sızıntı mı geldi diye düşülecek vesveseyi bertaraf etmek kaydıyla ferc üzerine su serpe işi de anlaşılmıştır. Nevevî, cumhurun bu kanatte olduğunu, hadisten bu ikinci ma´nâyı anladıklarını belirtir. Yani abdest aldıktan sonra, bilahare sızıntı mı vâki oldu diye bir vesveseye düşmemek gayesiyle çamaşırın ferce değecek kısmına bir miktar su serpilmelidir. Bu, erkeklere has bir meseledir. Zira kadınlar bir müddet bekleyince onlarda idrar sızıntısı hemen kesilir. Erkeklerde ise şahsa, şartlara ve hatta yaşa tâbi olarak az veya çok bir müddet sonrada sızıntı gelebilir. Az miktarda da olsa bu sızıntı abdesti bozar. Şu halde bazı ahvâlde, insan sızıntı geldi diye vesveseye düşebilmektedir. Resûlullah bu vesveseyi önlemek için intidâh denen, abdestten sonra ferc cihetine su serpmeyi sünnet kılmıştır.[146]



ـ3571 ـ4ـ وعن أبي هريرة رَضِيَ اللّهُ عَنْه: ]أنَّ النّبىَّ # قالَ: جَاءنِى جِبْرِيلُ عَلَيهِ السَّمُ، فقََالَ: يَا مُحَمّدُ إذَا تَوَضّأْتَ فَانْتَضِحْ[. أخرجه الترمذي.»انْتِضَاحُ« رشّ الماء على الثوب بعد الوضوء لئ يعرض للمتوضئ أنه قد خرج من ذكره بلل، وقيل: المراد به استنجاء بالماء، وكانوا يستنجون بالحجارة غالباً .



4. (3571)- Hz. Ebû Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) anlatıyor: "Bana Cibrîl aleyhisselâm geldi ve:

"Ey Muhammed, abdest aldınmı intidâhda bulun!" diye emretti" dedi."[147]



AÇIKLAMA:



İntidâh -yukarıda da açıklandığı üzere- abdestten sonra elbiseye su serpmektir, maksad abdest alan kimsenin, zekerinden yaşlık geldiğine dair vesveseye düşmesini önlemektir. Mamafih bundan maksadın su ile istinca yapmak olduğu da söylenmiştir, çünkü o zaman Araplar çoğunlukla taşla istinca ederlerdi.[148]



ـ3572 ـ5ـ وعن عائشة رَضِيَ اللّهُ عَنْها قالت: ]بَالَ رسولُ اللّهِ # فقَامَ عُمَرُ خَلْفَهُ بِكُوزِ مَاءٍ، فقَالَ: مَا هذَا يَا عُمَرُ؟ فَقَالَ: مَاءٌ تَتَوضّأُ بِِهِ، فقَالَ: مَا أُمِرْتُ كُلَّمَا بُلْتُ أنْ أتَوَضّأ، وَلَوْ فَعَلْتُ لَكَانَتْ سُنَّةً[. أخرجه أبو داود .



5. (3572)- Hz. Âişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bevletti. Hz. Ömer de arkasında, elinde su kabı olduğu halde durdu. Resûlullah onu görünce:

"Bu da ne, ey Ömer?" buyurdular. Hz. Ömer: "Sudur, yıkanırsın!" dedi. Resûlullah:

"Ben her bevledişimde abdest almakla emrolunmadım, bunu yapacak olsam bu, (ümmete vacib) bir sünnet olur" buyurdular."[149]

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Temizlik Bahsi taharet 13
« Posted on: 29 Mart 2024, 00:01:27 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Temizlik Bahsi taharet 13 rüya tabiri,Temizlik Bahsi taharet 13 mekke canlı, Temizlik Bahsi taharet 13 kabe canlı yayın, Temizlik Bahsi taharet 13 Üç boyutlu kuran oku Temizlik Bahsi taharet 13 kuran ı kerim, Temizlik Bahsi taharet 13 peygamber kıssaları,Temizlik Bahsi taharet 13 ilitam ders soruları, Temizlik Bahsi taharet 13önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes