> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Kütübü Sitte > Sohbet 13
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sohbet 13  (Okunma Sayısı 1030 defa)
01 Mayıs 2010, 13:39:42
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 01 Mayıs 2010, 13:39:42 »



3377)- Hz. Enes (radıyallâhu anh)´in anlattığına göre, kendisi bir grup çocuğa uğrar ve onlara selam verir. Yanındakilere de şu açıklamayı yapar: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) böyle yapardı!"[170]



AÇIKLAMA:



Selamla ilgili birçok edeb ve teferruat var. Bunlardan biri küçüklerin büyüklere selam vermesidir. Burada ise, büyüklerin ve hatta Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) ´ın çocuğa selam vermesi örneği vardır. Ebû Davud´un rivayetinde,

"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) oynayan çocuklara rastlamıştı, onlara selam verdi" denilmiştir. Bir başka rivayette Hz. Enes: "Ben çocuklarla beraber (oynarken) Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) bize rastladı ve bize selam verdi..." der.

Resulullah´ın çocuklara selam vermesi, onlardan selam alması ile ilgili örnekler bunlara münhasır değildir. Yani, Resulullah´ın çocuklara selam vermesi, rivayetlerde sübût bulmuş bir hâdisedir.

Her şeye rağmen, yukarıda da temas ettiğimiz gibi, çocuklar teklif ehli olmadıkları için onlara selam verilip verilmeme meselesinde ihtilaf edilmiştir. Hasan Basrî verilmemesi re´yinde idi. İbnu Sîrîn selam verir fakat onları dinlemezdi. İbnu Battâl der ki: "Çocuklara selam vermede onların şeriatın âdâbına alıştırılmaları vardır." Bazı âlimler: "Çocuğa selam verilir; ancak çocuğun mukabele etmesi ona farz değildir, çünkü çocuk farz ehli değildir. Ancak çocuğun velisi selama mukabele etmesini çocuğa tenbih etmelidir, bu onun terbiyesi için gereklidir" demiştir.

Çocuğun farz ehlinden olmaması sebebiyle: "Çocuğun da bulunduğu bir cemaate selam verildiği zaman bu selama sadece çocuğun mukabelede bulunması, onlar üzerinden borcu düşürmez, mutlaka bir büyük mukabelede bulunmalıdır" hükmü getirilmiştir.[171]



ـ3378 ـ6ـ وعن أسماء بنت يزيد رَضِيَ اللّهُ عَنْها قالت: ]مَرَّ عَلَيْنَا رَسولُ اللّهِ # في نِسْوَةٍ فَسَلَّمَ عَلَيْنَا[. أخرجه أبو داود والترمذي.وفي رواية للترمذي: ]فَألْوَى يَدَهُ بِالتَّسْلِيمِ[.



6. (3378)- Esmâ Bintu Yezîd (radıyallâhu anhâ) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) biz bir grup kadına uğramıştı, selam verdi."[172]



AÇIKLAMA:



1- Bu hadis, Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) ´ın rastladığı kadınlara da selam verdiğini göstermektedir. Abdurrezzak´ın Musannaf´ında kadının erkeğe, erkeğin kadına selam vermesinin mekruh olduğuna dair bir rivayet gelmiştir. Cevaza delâlet eden rivayetler bunun zaa´fı sebebiyle nekâretine hükmettirmiştir. Ancak cevazın "Fitne korkusu yoksa" şartına bağlı olduğu belirtilmiştir. Bu takdirde Abdurrezzak´ın rivayeti fitne korkusuna hamledilir. Halîmî: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) ismet´i sebebiyle fitneden emindi, öyleyse kim fitne hususunda nefsinden emin ise selam verir, aksi takdirde sükût eslemdir" der. Müslim´de gelen bir rivayet Ümmü Hâni´nin, Resulullah´a guslederken uğradığını ve selam verdiğini belirtir.

Mâlikîler, mahzuru bertaraf etmek (yani sedd-i zerî´a) maksadıyla, kadına selam bahsinde, gençle yaşlı arasında tefrik yapmayı esas almışlardır. Kûfîlere göre, "Kadınların erkeklere ilk selam veren olması meşru olmaz. Zira, onlar ezan ve ikâmet okumaktan, cehren kırâatte bulunmaktan men edilmişlerdir. Ancak mahrem hariç, kadın, mahrem olanlara selam verir" derler.

Şâfiî fakih el-Mütevelli der ki: "Kadın erkeğin zevcesi veya mahremi veya câriyesi ise o zaman selamlaşma, erkeğin erkeğe selamı gibi olur. Kadın erkeğe yabancı ise, bakılır güzelse ve onun sebebiyle fitneye düşmekten korkulursa, ister ilk vermede isterse mukabelede selam câiz olmaz. Kim erken başlayarak selam verirse mekruh bir iş yapmış olur. Öbür tarafın mukabele etmemesi gerekir, kadın, fitneden emin olunan bir yaşlı ise, selam caizdir."

İbnu Hacer bahsi şöyle tamamlar: "Şu halde, bu görüşle Mâlikîler arasındaki farkın özü, gencin güzel olup olmamasına dayanıyor. Mâlikîler genç için ayırım yapmazken, burada güzel olanı tefrik edilmektedir, çünkü güzellik, mutlak gençliğin hilafına fitneye düşme sebebidir. Şayet bir mecliste kadın ve erkek beraber olursa, fitneden emin olma durumunda selamlaşmaları caizdir."

2- Kadınla Selamlaşma Meselesinde İmam-ı Nevevî´nin Açıklaması:

Kadınlara selam bahsini Nevevî daha vâzıh bir özetlemeye tabi tutar. Der ki:

* "Kadınlar cemaat halinde iseler onlara selam verilir."

* "Kadın tekse, ona kadın, kocası, efendisi, mahremi selam verir;

* "Kadın kendisine şehvet duyulmayacak kadar yaşlı ise yabancı erkeğin ona selam vermesi müstehabtır, kadının da erkeğe selam vermesi müstehabtır. Bunlardan hangisi önce vermişse mukabele diğerine gerekli olur."

* "Eğer kadın, şehvet duyulan biri ise genç de olsa, yaşlı da olsa ona ecnebî erkek selam vermez, erkeğe de kadın vermez. Şayet biri selam verecek olsa, mukabeleye müstehak olmaz ve hatta mukabele mekruh olur. Bu, mezhebimizinin (Şâfiî) ve cumhurun görüşüdür."

3- Sadedinde olduğumuz hadisin Tirmizî´deki bir vechi, kadınlara işaret suretiyle elle selam verileceğine delâlet eder. Hadisin bu vechinde Esmâ (radıyallâhu anhâ) şöyle der: "Birgün biz, bir grup kadın, mescidde iken Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) mescide uğradı bize eliyle selam verdi." İki farklı rivayeti bazı âlimler: "Hem söz ve hem de işareti birleştirdi" diye te´vil etmiştir.[173]



ـ3379 ـ7ـ وعن عبيداللّه بن أبي رافع عن علي بن أبي طالب رَضِيَ اللّهُ عَنْه. قال أبو داود رَفَعَهُ الحَسَنُ بْنُ عَليٍّ أيْ عَنْ رسولِ اللّهِ # قالَ: ]يُجْزِئُ عنِ الجَمَاعَةِ إذَا مَرُّوا أنْ يُسَلِّمَ أحَدُهُمْ وَيُجْزِئُ عَنِ الجُلُوسِ أنْ يَرُدَّ أحَدُهُمْ[. أخرجه أبو داود .



7. (3379)- Ubeydullah İbnu Ebî Râfî, Hz. Ali (radıyallâhu anh)´den nakletmiştir: Ebû Dâvud derki: "Hasan İbnu Ali ise bunu merfu olarak yani Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) ´dan rivayet etmiştir. Bir cemaat giderken, yeri gelince içlerinden bir kişinin selam vermesi hepsi için yeterlidir. Oturanlar adına da bir kişinin mukabelesi yeterlidir."[174]



AÇIKLAMA:



1- Bu hadisin iki ayrı tarikten geldiği anlaşılmaktadır. Hadis birine göre Hz. Ali´nin sözüdür, diğerine göre Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) ´ın sözü. Daha önce de belirttiğimiz gibi, bu durumda ref´in esas alınması kâidedir.

2- Aliyyu´l-Kâri der ki: "Karşılaşma halinde selam vermek müstehab bir sünnettir, vâcib değildir. Aynı zamanda kifâye bir sünnettir de. Yani cemaat hâlinde olunduğu takdirde gerek vermede ve gerekse mukabelede bulunmada bir kişi yaptı mı cemaatten vazife düşer. Ancak hepsi birden selamlaşmaya iştirak ederse bu efdaldir. Selama mukabele, bütün ulemânın ittifakıyla farzdır. Hepsi birden mukabele etse bu da efdaldir."[175]



ـ3380 ـ8ـ وعن أبي أمامة رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]قال رَسولُ اللّهِ #: إنَّ أوْلَى

النَّاسِ بِاللّهِ مَنْ بَدَأهُمْ بِالسََّمِ[. أخرجه أبو داود والترمذي .



8. (3380)- Ebû Ümâme (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Allah´a en makbul insan, karşılaşmada selama önce davranandır."[176]



ـ3381 ـ9ـ وعن أبي هريرة رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]قالَ رَسولُ اللّهِ #: يُسَلِّمُ الرَّاكِبُ عَلى المَاشِي، وَالمَاشِي عَلى القَاعِدِ، وَالْقَلِيلُ عَلى الكَثِيرِ[. أخرجه الخمسة إ النسائي .



9. (3381)- Hz. Ebû Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Binekte olan yürüyene, yürüyen oturana, az çok´a selam verir."[177]



ـ3382 ـ10ـ وعنه رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]قال رَسُولُ اللّهِ #: لَمّا خَلَقَ اللّهُ آدَمَ عَلى صُورَتِهِ طُولُهُ سِتُّونَ ذِرَاعاً. قالَ: اذْهَبْ فَسَلِّمْ عَلى أُولئِكَ نَفَرٌ مِنَ المََئِكَةِ جُلُوسٌ فَاسْتَمِعْ مَا يُحَيُّونَكَ، فَإنَّهَا تَحِيَّتُكَ وَتَحيَّةُ ذُرِّيَّتِكَ. فقَالَ: السََّمُ عَلَيْكُمْ. فقَالُوا: السََّمُ عَلَيْكَ وَرَحْمَةُ اللّهِ فَزَادُوهُ وَرَحْمَةُ اللّهِ. فَكُلُّ مَنْ يَدْخُلُ الجَنَّةَ عَلى صُورَةِ آدَمَ. فَلَمْ يَزِلِ الخَلْقُ يَنْقُصُ بَعْدُ حَتَّى اŒنَ[. أخرجه الشيخان .



10. (3382)- Yine Ebû Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Allah Teâlâ Hazretleri, Hz. Âdem (aleyhisselâm)´ı kendi sureti üzere ve boynunu da altmış zirâ olarak yaratınca:

"Git, şu oturan meleklere selam ver, onların seni nasıl selamlayacaklarına da dikkat et, dinle. Zira o selam, senin ve zürriyetinin selamı olacaktır" dedi. (Bunun üzerine Âdem onlara gidip):

"Esselâmü aleyküm!" diye selam verdi. Melekler: "Esselâmü aleyke verahmetullahi" dediler ve selama mukabele ederken verahmetullahi´yi ilâve ettiler. Cennete her giren Hz. Âdem suretinde (ve boyu da altmış arşın boyunda) olacak. Halk şu ana kadar (boyca) hep eksilmektedir."[178]



AÇIKLAMA:



1- Hadiste geçen "kendi" zamirinin Allah´a veya Âdem´e râci olması ihtimali var. Âlimler her iki ihtimale de yer verip ma´nayı ona göre tevil etmişlerdir.

* Allah´a râci olduğu takdirde, Allah´ı insana benzetmek gibi bir durum ortaya çıkacaktır. Halbuki Kur´ân-ı Kerim, buyurarak Allah´ın hiç bir şeye benzemediğini beyan etmektedir. Ancak âlimler bu hususta maddî bir benzerliğin kastedilmediğini, insanlara Allah´ın ilim, hayat, semî (işitme), basar (görme), kelam (konuşma) gibi sıfatlardan verilmiş olmasının kastedildiğini belirtmişlerdir.

* Zamir´in Hz. Âdem´e râci olması takdirinde, ma´nâ şöyle olur: "Allah Âdem´i, yeryüzünde hangi suret üzere yaşadı ise o suret üzere yarattı." Başka bir ifade ile: "Âdem´in cennetteki ilk yaratılışındaki sureti ile, yeryüzündeki sureti aynı idi. Kendi neslinden gelen insanlar gibi tavırdan tavıra, halden hale geçmedi. Suret değişikliğine uğramadı." Bilindiği üzere bir insan anne karnındaki alak halinden başlamak üzere iht...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sohbet 13
« Posted on: 25 Nisan 2024, 15:34:23 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sohbet 13 rüya tabiri,Sohbet 13 mekke canlı, Sohbet 13 kabe canlı yayın, Sohbet 13 Üç boyutlu kuran oku Sohbet 13 kuran ı kerim, Sohbet 13 peygamber kıssaları,Sohbet 13 ilitam ders soruları, Sohbet 13önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes