> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Kütübü Sitte >  Hilafet ve İmamet 9
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hilafet ve İmamet 9  (Okunma Sayısı 622 defa)
19 Nisan 2010, 12:12:37
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 19 Nisan 2010, 12:12:37 »



AÇIKLAMA:






1- Bu vak´a kaynaklarda farklı şekillerde rivayet edilmiştir. Buhârî´de de bir çok babta geçer. Kitabu´l-Ahkâm´da bazı noktalarda tamamlayıcı ziyade bilgi mevcuttur.

2- Hz. Ömer´i şehid eden el-Ilc, Mugîre İbnu Şu´be´nin künyesi Ebû Lü´lü olan Fîruz İbnu Sa´d adındaki İran asıllı kölesinin lakabıdır.

İbnu Sa´d´ın bir rivayetine göre: "Hz. Ömer (radıyallâhu anh) Medine´ye büluğa ermiş kölelerin girmesini yasaklamıştı. Kûfe´de vali olan Muğîre İbnu Şu´be (radıyallâhu anh) yazdığı mektupta Hz.Ömer (radıyallahu anh)´e, yanında bulunan san´atkâr bir köleden bahsetmiş, onun Medine´ye girmesi için izin taleb etmişti. Tavsiye mektubunda kölenin, halkın istifade edeceği demircilik, nakkaşlık, marangozluk gibi maharetleri olduğunu belirtmişti. Bu mektup üzerine Hz. Ömer (radıyallâhu anh) Fîruz´a izin vererek Medîne´ye girmesine müsaade etmişti. Mugîre de kölesine ayda yüz dirhem ödeme yapmasını söylemişti. Fîruz bu paranın ağır geldiğini Hz. Ömer´e şikâyeten söylemiş ise de Hz. Ömer: "Senin yaptığın işin yanında bu ödediğin çok olmamalı" demişti.

Fîruz cevaptan memnun kalmamış ve öfkeli şekilde ayrılmıştı. Birkaç gün sonra Halife kendisine uğrayan Fîruz´a:

"Bana söylendiğine göre, "Dilediğim takdirde rüzgarla çalışan bir un değirmeni yaparım" demişsin!" der. Köle asık çehre ile ona bir nazar atıp:

"Sana öyle bir değirmen yapacağım ki, herkes ondan bahsedecek" cevabını verir.

Birkaç gün sonra iki başlı bir hançer hazırlayarak, mescidin bir köşesine saklar..."

Hâdisenin cereyan tarzı rivayetlerde farklı şekillerde anlatılmıştır. Sadedinde olduğumuz Buhârî rivayetinde anlatılan şekliyle iktifa ederek, diğerlerini anlatmaya gerek görmüyoruz.

3- Burada dikkat çekilmesi gereken bir husus, altılı şûra heyetinde halife adayı ikiye düştükten sonra, bunlardan birini (yani Hz. Ali ile Hz. Osman´dan birini) seçme işinde, hakemlik rolünü üzerine alan Abdurrahman İbnu Avf (radıyallâhu anh)´ın takip ettiği çalışma vetiresidir. Sadedinde olduğumuz rivayet o noktayı o kadar kısa geçmiş ki, sanki bunlardan birini tercih işi bir oturumda halledilmiş gibi bir mâna çıkmaktadır. Halbuki bu iş, hiç ara vermeden geceli gündüzlü üç günlük bir çalışma ile halledilmiştir. Bir rivayette Hz. Abdurrahman´ın üç gün hiç uyumadığı ifade edilmiştir.

O safha, yine Buharî´nin Kitabu´l-Ahkâm´da, Misver İbnu Mahreme tarafından anlatılmaktadır. Buna göre, Abdurrahman İbnu Avf, Misver (radıyallâhu anhümâ)´i, şûra üyeleriyle teker teker konuşmada, çağırmak için elçi olarak kullanmıştır.

Bir seferinde Sa´d´ı ve Zübeyr´i çağırtmış. Bir seferinde Hz. Ali´yi çağırtmış, hususî şekilde konuşmuş, "Hz. Ali ümitvar bir hava ile ayrılmış, Abdurrahman, Hz. Ali´den bir endişe hissetmiştir.

Hz. Osman´ı çağırtmış, onunla uzun uzun konuşmuş, sabah ezanı ayrılmalarına sebep olmuştur vs.

Bir başka rivayetin ziyadesine göre: "Bu konuşmalar sırasında zaman zaman, hususî konuşmaların ev sahibine gizli bir tarafı kalmayacak kadar sesleri yükselmiştir."

İbnu Hacer, Abdurrahman İbnu Avf´ın Hz. Ali (radıyallâhu anhümâ)´ den duyduğu korku ve endişenin Hz.Ali´den başkasını seçtiği takdirde, Ali´nin buna muvafakat göstermeyebileceği korkusu olduğunu açıklar, bazı karineler zikreder.

Abdurrahman İbnu Avf, bu üç gün içerisinde kadınlara varıncaya kadar bütün Medine halkıyla görüşmüş ve anlamıştır ki büyük ekseriyet Hz. Osman´ı tercih etmektedir.

Hz. Osman´ı seçmesi halinde Hz.Ali´nin mutabakat etmeme ihtimalini bertaraf edebilmek için Hz. Yusuf (aleyhisselam)´un ölçek arama kıssasında yaptığı üzere önce Hz. Ali´den başlamak üzere, vereceği hükme uyacakları hususunda kesin garanti (mevsık) alır. Mihver (radıyallâhu anh)´in anlattığına göre:"

(İstişareleri, görüşmeleri tamamlayan Abdurrahman İbnu Avf, üçüncü günün sabahı) namazdan sonra şûra heyetini minberin yanında toplar. Medine´de bulunan Muhâcir ve Ensâr´ı çağırtır. Hz. Ömer´le hacc yapmış olan askerî komutanları çağırtır..."

Bu cemaat toplandıktan sonra sadedinde olduğumuz Amr İbnu Meymun´un rivayetinde geçtiği üzere, Abdurrahman İbnu Avf, Hz. Ali´nin gönlünü alıcı ve hatta ümit verici bir üslubla, ilk defa ondan başlayarak şöyle der:

"Ey Ali, senin Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)´a yakınlığın, İslam´da kıdemin var, bunu biliyorsun. Allah da üzerinde murakıptır. Eğer seni seçersem halka adaletli davranacaksın. Yok Osman´ı seçersem dinleyip itaat edeceksin!"

İkinci olarak aynı sözlerle Hz. Osman´a hitab eder.

Her ikisinden de cemaatin huzurunda kesin söz aldıktan sonra Hz. Osman´ı halife ilan eder ve herkes ona biat eder.

4- Rivayetler, Hz.Abdurrahman (radıyallâhu anh)´ın, Osman´ı seçmesine müessir olan bir anlaşmazlığı belirtirler. Yani bir hususta Hz. Ali ile anlaşamazlar. O da şu: Abdurrahman İbnu Avf, ön görüşmeler sırasında Hz.Ali´ye sorar: "Ey Ali, bu işe seni seçtiğim takdirde Allah´ın sünneti, Peygamberinin sünneti ve önceki iki halifenin sünneti üzere icraatta bulunmak şartı ile bana söz verir misin?

Hz. Ali (radıyallâhu anh): "Hayır, lakin tâkatım üzere" diye cevap verir.

Hz. Abdurrahman sorusunu üç kere tekrar eder. Hz. Ali de her seferinde aynı cevabı verir.

Aynı soruyu Hz. Osman´a tevcih eden Abdurrahman İbnu Avf, ondan: "Ey Ebû Muhammed, ben bu şart üzere sana biat ediyorum!" der ve üç kere tekrar eder.

Bunun üzerine Hz. Abdurrahman kalkar, sarığını sarar, kılıncını kuşanır, mescide girip minbere çıkar. Hamd u senadan sonra Hz. Osman´ı çağırıp biat eder."

5- Şunu da kaydedelim ki, İbnu Hacer´in muhtelif kaynaklardan naklen kaydettiği rivayetlere göre, Hz. Ömer´den sonra hilafete Hz. Osman (radıyallâhu anh)´ın geçeceği, Hz. Ömer´in hilafeti yıllarından beri, İslam âleminin her tarafında beklenen bir husustur. Bir rivayet şöyle:

"Hârise İbnu Mudrib demiştir ki: "Hz. Ömer (radıyallâhu anh)´in hilafeti sırasında hacc yaptım. Karşılaştığım kimseler arasında Hz. Ömer´ den sonra, Osman´ın halife olacağından şekke düşen hiç kimseyi görmedim."

6- Hadis metninde geçen bir meselenin açıklanmasında fayda var: Hz. Ömer, şûra üyelerini saydıktan sonra: "...Emîrlik şayet Sa´d´a isabet ederse, mesele yok. Aksi halde, kim emîr olursa ondan istifade etsin. Bilesiniz, ben onu aczi veya hıyâneti sebebiyle azletmedim" demiştir. Burada şu hâdiseye işaret etmektedir: Sa´d İbnu Ebî Vakkâs (radıyallâhu anh), Irak fatihidir. Oraları İslâm´a kazandıran orduların başkomutanıdır. Kisra´nın Medâin şehrini fethetmiştir. Kûfe şehrinin bânisidir. Ayrıca Hz. Ömer (radıyallâhu anh), onu hicrî 21 yılında Kûfe´ye vali tayin etmiştir. Bilahare, bu vazifeden azletmiştir.

İşte rivayette temas edilen azl vak´ası budur. Hz. Ömer (radıyallâhu anh), Sa´d´ın aleyhine azli bahâne ederek, dedikodu yapılabileceğini düşünerek iade-i itibar nevinden bir açıklama ile, ortada bir ihânet veya beceriksizlik olmadığını, kim halife olursa, kendisinden istifade edilmesi gereken ihlâslı, dirayetli bir zat olduğunu belirtmiştir.

Nitekim, Sa´d (radıyallâhu anh), Hz. Ömer´den sonraki dönemlerde patlak veren fitne hareketlerine katılmamak ve hatta, bir ara hilafet teklif edilmiş olmasına rağmen bu netâmeli işi kabul etmemekle dirayet ve ihlâsını göstermiştir.

Hz. Ömer (radıyallâhu anh) onun azil sebebini beyan etmez ise de, bu yüce halifenin, Halid İbnu Velid´i ordu komutanlığından azlediş sebebi ile alâkalı olarak Taberî´de gelen beyanatı bu hususu da aydınlatabilir: "Ben Hâlid´i ona karşı olan kinimden veya onun herhangi bir ihânetinden dolayı azletmedim. Azledişimin sebebi başkadır. Kazandığı her zafer onun şahsî faziletlerinden bilinmeye başlandı. O, bu başarıların gerçek fâili görülüyor, Allah unutuluyordu. Halbuki Allah, Müslümanlara bir zafer müyesser kıldığı zaman ona şükretmek gerekir, nankörlük değil. Tâ ki yenilerini versin.. Her zaferi ondan bilmek zorundayız, ne Hâlid´den ne de bir başkasından. İşte halk arasında çıkacak fitneyi önlemek için Hâlid´i azlettim."

Bu rivayetin ışığıyla bakınca, Hz. Ömer´in, İslâm ordusunun kazandığı zaferleri, komutanlardan bilerek, onları aşırı şekilde tebcile ve putlaştırmaya götürecek bir ruh halinin halk arasında hâkim olmasını istemediği ve bu maksadla tedbirler aldığı anlaşılmaktadır. Öyle ise Sa´d´ın azli de benzer bir maksadla yapılmış olabilir. [85]



7- Hadisten çıkarılan bazı hükümler



HADİSTEN ÇIKARILAN BAZI HÜKÜMLER


Bu uzun hadis, dikkat ettikçe çıkarılabilecek pek çok hüküm ve fayda ihtiva etmekte ise de, İbnu Hacer´in kaydettiği belli başlılarını şöyle sıralayabiliriz:

1- Hz. Ömer´in Müslümanların hepsine karşı duyduğu şefkat ve hayırhahlık, onlar arasında sünnetin tatbikini istemesi.

2- Hz. Ömer´in Rabbinden şiddetli korkusu, dinin tatbiki için gösterdiği titizlik, kendi nefsine olan titizliğinden fazla olduğu.

3- Yüze karşı medih yasağı, ifrat ve mübalağalı hallerle, yalana kaçan hallere mahsustur. Bu sebepten, Hz. Ömer, kendini öven genci, uzun elbise giymekten menettiği halde, şahsına yaptığı övgüden menetmemiştir.

4- Borcun ödenmesi için vasiyette bulunmak.

5- Hayırlı kimselerin yanına gömülmek için itina göstermek.

6- İmam seçiminde istişâre ve efdalin tercihi.

7- İmamet, biat akdi ile kesinleşir.

8- İbnu Battâl der ki: "Mefdûl´ün, kendinden efdal varken imam seçilmesinin cevâzına delil var. Böyle olmasaydı, hilâfet işi altı kişiden birinin seçilmesine bırakılmazdı. Zira Hz. Ömer biliyordu ki, bunlar faziletçe mutlak bir eşitliğe sahip değildir, biri diğerinden efdaldir."[86]



ـ11ـ وعن عبداللّه بن سم رَضِىَ اللّهُ عَنْهُ قال: ]لَمَّا حُوصِرَ عُثْمَانُ رَضِىَ اللّهُ عَنْهُ وَلّى أبَا هُرَيْرَةَ عَلى الصََّةِ، وَ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hilafet ve İmamet 9
« Posted on: 27 Nisan 2024, 06:34:14 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hilafet ve İmamet 9 rüya tabiri, Hilafet ve İmamet 9 mekke canlı, Hilafet ve İmamet 9 kabe canlı yayın, Hilafet ve İmamet 9 Üç boyutlu kuran oku Hilafet ve İmamet 9 kuran ı kerim, Hilafet ve İmamet 9 peygamber kıssaları, Hilafet ve İmamet 9 ilitam ders soruları, Hilafet ve İmamet 9önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes