๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Kuranda İnsan Psikolojisi => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 03 Nisan 2011, 15:06:58



Konu Başlığı: Yönetim İlkeleriyle İlgili Kavramlar
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 03 Nisan 2011, 15:06:58
YÖNETİM İLKELERİYLE İLGİLİ KAVRAMLAR

 ŞÛRA

 Şûra, ş-v-r (şâra) kökünden türemiştir. Teşâvür, müşavere ve meşûra da bu kökten türemişlerdir; birbirine başvurarak görüş alma anlamına gelirler. Türedikleri ş-v-r kökü, dışanya çıkarma anlamındadır. Şûra ise, danışma yapılan iş anlamına gelir.[379]

42. sûrenin adı Şûra'dır. Kur'an-ı Kerim'de şûra kö­kenli kelimelerin yeraldığı üç âyet bulunmaktadır.[380]

 1. Şûra Emri:

 İlk âyette Yüce Allah, Hz. Peygamber'in idari ve diğer işlerde ashabına danışmasını emretmiştir:

"Allah'ın rah­metinden dolayı, sen onlara karşı yumuşak davrandın. Kaba ve katı kalpli olsaydın, şüphesiz etrafından dağılıp giderlerdi. İş konusunda onlara danış. Fakat karar ver­din mi Allah'a güven. Doğrusu Allah güvenenleri sever."[381]

Bu âyette, şûra ile ilgili dört unsurun bulunduğunu görü­yoruz:

1) İş,

2) "Onlar" (hum zamiri),

3) "Danış" kelimesi,

4) Karar sonrası.

Ayette geçen "iş" kelimesi, her türlü işi içerirse de, öncelikle "kamu-devlet işi" olduğu yorumu kuvvet kazanıyor. "Onlar" kelimesi, yönetilenler anlamını içerdiği kadar, danışma görevi yapan kişiler veya örgüt anlamını da içerir. "Danış" kelimesinin muhatabı, öncelik­le Hz. Peygamber'dir. Bu emir, Hz. Peygamber'in buna muhtaç olmasından ziyade, ümmetini buna alıştırması hikmetine bağlanmıştır. Hz. Peygamber bu emir gereğin­ce, Bedir savaşına çıkarken ve bu savaşın konaklama ye­rini seçerken ashabının görüşlerini almıştır. Daha pekçok olayda Rasulullah'ın ashabına danıştığını biliyoruz. Karar sonrasında ise, şûra gereğince varılan sonucun uygulan­ması gerektiği ortaya çıkıyor.[382]

 2. Şûra'nın Niteliği Ve Sonuçları:

 Kur'an-ı Kerim şûraya, onu imana bağlayacak derece­de önem vermiş ve danışmayı mü'minlerin özelliklerinden biri olarak belirtmiştir:

"Size verilen herhangi birşey, sa­dece dünya hayatının bir geçimliğidir. Allah katında olan; inanıp rablerine güvenen, büyük günahlardan ve hayasız­lıklardan sakınan, öfkelendiklerinde bile bağışlayanlar, rablerinin çağrısına cevap verenler ve namaz kılanlar için daha iyi ve daha süreklidir. Onların işleri, birbirlerine danışarak yürür. Kendilerine verdiğimiz nzıktan da sarfederler. Bir haksızlığa uğradıklarında, üstün gelmek için, birbirleriyle yardımlaşırlar."[383]

Bu âyette de, 1) mü'minlerin işleri, 2) danışma ile yü­rür kelimeleri anahtar niteliğindedir. Bir önceki âyette geçtiği üzere buradaki "iş" de, öncelikle "kamu-devlet işi" olarak anlaşılır. "Danışma" konusu sadece belirtilmiş, alanı, yöntemi, bağlayıcılığı, örgütlenme gibi konular mü'minlerin değerlendirmesine bırakılmıştır. Bu gibi konular, ümmetin bilginleri tarafından en uygun biçimde çözüme kavuşturulup uygulamaya konulacaktır.

"Şûra" emri, hem siyasi iktidarı elinde tutanların dikta ve istibdata sapmalarını önleyici, hem de mü'minlerin doğru bildiklerini söylemelerini özendirici niteliktedir. Şûra ilkesinin uygulanması, aynca siyasi sistemin işleyişinde muhalefetin de söz hakkının bulunduğunu, görüş­lerini açıklamakta hiçbir engellemeyle karşılaşamayacağını ortaya koyar. Şûra kararın uygulanmasında çoğunlu­ğun görüşünün benimsenmesi zorunlu değildir. Bu açı­dan, çoğunlukçu (cumhuriyetçi) yöntemle çelişen bir du­rum ortaya çıkabilir. Ama tarihi uygulama, çoğunluğun görüşlerinin daha çok dikkate alınması biçiminde gerçek­leşmiştir.[384]

 3. Aile İçinde Şûra:

 Kur'an-ı Kerim'deki şûra ile ilgili üçüncü âyet, ana-babanın sütten kesmek istedikleri çocuk hakkında danışa­rak karar vermeleriyle ilgili çok özel aile içi bir konuyu ele alır.[385]

Şûra konusunu ele alan başka bazı âyetlerin bulundu­ğu da öne sürülmüştür. Bunlar, eşlerin güzelce danışarak anlaşması,[386] iyiliği emredip kötülükten alıkoyma,[387] ilk insa­nın yaratılışı sırasında Allah'ın meleklerle görüşlerine başvuruyor gibi konuşması[388] ve Hz. Süleyman'ın Belkıs'ın tahtını getirmek konusunda ordularına ve cemaatına danışması[389] konularını ele alan âyetlerdir.[390]


[379] Râgıb el-İsfahânî, el-Müfredât  fî Ganbi'l-Kur’an, 396.

[380] Vecdi Akyüz, Kur’an’da Siyasi Kavramlar, Kitabevi Yayınları: 93-95.

[381] Âli İmran, 3/159.

[382] Vecdi Akyüz, Kur’an’da Siyasi Kavramlar, Kitabevi Yayınları: 95.

[383] Şûra, 42/36-39.

[384] Vecdi Akyüz, Kur’an’da Siyasi Kavramlar, Kitabevi Yayınları: 95-96.

[385] Bakara, 2/233.

[386] Talâk, 65/6.

[387] Âli İmran, 3/104, 110.

[388] Bakara, 2/30.

[389] Neml, 27/38.

[390] Vecdi Akyüz, Kur’an’da Siyasi Kavramlar, Kitabevi Yayınları: 96-97.