> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuranda İnsan Psikolojisi > Kuranda Velayet Kavramı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kuranda Velayet Kavramı  (Okunma Sayısı 2581 defa)
13 Şubat 2011, 15:22:00
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 13 Şubat 2011, 15:22:00 »



 
KUR'AN'DA VELAYET KAVRAMI

 KAVRAMIN TAHLİL VE TANIMI

Velayet Kavramı

 Mü'minlerin gerek birbirleriyle, gerek başkalarıyla olan sosyal, siyasal, beşeri ve hukuki münasebetlerinin tanzimini konu edinerek Kur'an-ı Ker'im'de sık sık tekrarlanan ve yukarı­da ele aldığımız “Velî” kavramının mahiyetini incelerken bu kavramın asıl menşei olan “Velayet” kavramını gözardi ede­mezdik. Zira yukarda kavramın tahlilini yaparken de görüldüğü üzere bütün filologlara göre “Velî” kavramı “el-Velyü” ve “el-Velâyetü” mastarlarından alınmıştır.

Dolayısıyla bu bölümde de “Velayet” kavramının tarihî süreç içerisinde lügat ve ıstılah olarak kazandığı manaları ve Kur'an-ı Kerîm'de hangi anlamlarıyla kullanıldığını tahlil ede­rek asıl mahiyetini tesbite çalışacağız.[69]

a- Lügat Yönünden Ve Semantik Açıdan Kavramın Tahlil Ve Tanımı

 “Velayet” kelimesi lügatte; bir işi üzerine alıp onu ikame etmek, yardım etmek, sevgi/dostluk ve muhabbet göstermek, yakınlık duymak, hükmü altına almak, tasarrufta bulunmak ve yönetmek manalarına gelen bir mastardır. [70] Nitekim Resûlüllah (s.a.v)'in, “Allahım! Bir kimse ümmetimin işle­rinden bir işi üstlenir de onlara zorluk gösterirse, sen de ona zorluk göster. Bir kimse ümmetimin işlerinden bir işi üzerine alır da onlara şefkatle muamele ederse, sen de ona şefkatle muamele et.”[71] hadisinde de bu kelimeden türeyen lafzı bir işi üstlenmek ve idare etmek anlamında kul­lanılmıştır.

Vilâyet şeklinde isim olarak kullanıldığında bu kelime; karabet, vasilik, koruyuculuk, yakınlık, emirlik ve bir vâlînin hükmü altına alarak idare ettiği belde anlamına gelir.[72]

İbn'ül- Esir, “en-Nihâye fi Garîbi'l-Hadîs ve'1-Eser” adlı eserinde bu kavramı açıklarken şöyle demektedir: “Öyle görü­nüyor ki vilâyet, idare etmek, yönetmek/tedbîr, kud-ret/kuvet, iktidar ve aksiyon manalarını çağrıştırmaktadır. Sözünü ettiğimiz özellikler kendisinde bulunmayan kimseye vali isminin verilmesi uygun olmaz.' demiştir.[73]

İbn Manzur, Zebîdî ve Cevheri kavramla ilgili olarak itti­fakla şunları kaydederler: “Vav harfinin kesrası ile el-Vilâyetü’ kelimesinin manası; es-sultatü / hüküm / torite / tehakküm / kuvvet / kudretü / emirlik / valilik / tehakküm;'el-velâyetü' kelimesi ise, en-Nasratü / yardım etme demektir. Dolayısıyla bana yardım konusunda elbirliği ederler' denilir. Sîbeveyh: “Vav”ın fethası ile “el-Velâyetü” kelimesi, masdar- vav'ın kesrası ile “el-Vilâyetü' kelimesi ise, emirlik/el-imâretü' ve “idarecilik/temsilcilik/en-Nikâbetü' kelimeleri gibi isimdir. Çünkü bu kelime, üzerine alıp ikame ettiğin şeyin ismidir. Arablar masdar manasını kastettikleri zaman bu kelimeyi fetha ile okurlar.' demektedir.”[74]

Zebîdî yukardaki manalara ilaveten “Velayet” kelimesin­de “fızîkî yakınlık” manasının bulunduğunu ifade eder ve buna masdarla sıfatlanmış olan” yakın ev cümlesini; Vav'ın kesra ve fethası ile de “hayır ve şer konusunda tek el olmak” anlamına gelen '' ibaresini delil getirir.[75]

Asım Efendi de kavramla ilgili olarak şunları kaydeder: “Vav'ın kesrası ve fethası ile velayet- birisine kudret cihetiyle bizatihi zâbıt [76] ve mutasarrıf [77] olmak manasınadır ki âmir/hükümdar/ hüdâvendiğâr olmak tabir olunur. Bazılarına göre bu kelime vav'ın fethası ile zikrolunan “VLY” maddelerin­den masdardır ki dost ve arkadaş/sadîk olmak, bir adamın muîn (yardım eden) ve nasır (yardımcısı) olmak manasınadır. Vav'ın kesrası Üe, hutâ manasınadır ki vâlî'nin velayeti altında bulunan muayyen bir beldeden ibarettir. Istılahımızda dahi vilayet ve eyalet tabir olunur. Aynı şekilde beylik, hakimlik ve padişahlık manaları nadir. Sibeveyh dedi ki fetha ile velayet masdar olup emir ve vali olmak manasına, kesra ile imare ve nikase gibi isim olup beylik, hakimlik ve padişahlık manasınadır.”[78]

Bütün bu açıklamalardan yola çıkarak “Velayet” kavra­mının Arap dilinde hem ism-i fail manasıyla dost, yardımcı, müttefik, sırdaş, vâris, vasî, vali, hâkim, koruyucu, gözetici, idareci, sultan, mâlik ve otorite manalarını, hem de egemenlik, güç, kuvvet, kudret ve benzeri gibi isim anlamlarının hepsini içine alan şümullü bir kavram olarak kullanıldığını söyleyebili­riz.

Kavramın lügat manasıyla ilgili bu açıklamalardan sonra kavramın Kur'an'da hangi manalarıyla kullanıldığını; diğer bir İfade ile kıraat imamları ve müfessirlerin Kur'an'da bu kavrama hangi manaları yüklediklerini ve ondan ne anladıklarını kendi ifadelerine dayalı olarak ortaya koymaya çalışacağız. [79]

 b- Istılah Yönünden Tanımı

 Yukarda sözlük anlamlarına işaret ettiğimiz “Velayet” kavramı ıstılahta bir başkası üzerine hâkim olup ona sözünü geçirmek mânâsında tarif edilmiştir.

Nitekim Şerif Cürcânî bu tarifi benimseyerek “Istalahta velayet; istese de istemese de, başkası üzerine sözünü geçir­mektir.”[80] Şeklinde tarif etmiştir. Aşağıda da görüleceği üzere Cürcâni'nin yaptığı bu tanım hukukçuların esas aldığı tanımdır. [81]

 ba- Mutasavvıfların Istılahında:

 Mutasavvıfların ıstılahında; “Velayet; halk üzerinde hak ile tasarrufta bulunmaktır” [82] şeklinde tarif edilmiştir.[83]

 bb- Hukukçuların Istılahında:

 Ahmed İbn Muhammed el-Hamevî, kavramın ıstılahtaki manasını tarif ederken: “Fıkıh Istılahında velayet; istese de istemese de başkası üzerindeki tasarruf hakkını yerine ge­tirmektir. “[84]                                                       

Çağdaş müfessir ve fakih Vehbe Zühaylî ise, bu konuda şu tarifi yapmaktadır: “Şer'î ıstılahta velayet, sahibi adına akid yapma, tasarruflarda bulunma ve bunları yerine ge­tirme yetkisidir.”[85]

Hukukçuların Istılahında velayet aşağıdaki kısımlara ay­rılmaktadır:

1- Velâyet-i Amme: Din, dünya, şahıs ve mal hususla­rında olan velayettir.  Bunun,  devlet başkanının  velâyetiyle nâiblerinin ve valilerinin velayeti arasında değişen farklı dere­celeri vardır. Orduyu teçhiz etmek, sınırları muhafaza etmek, hadleri ikame etmek, dinin asıllarını korumak ve kendisiyle emniyetin sağlanacağı ve Allah'ın şeriatının hakim kılınacağı daha başka işler bu velayetin uhdesindedir.

2- Velâyet-i Hâssa: Bu ise, hem mal, hem nefs hususun­da olabileceği gibi sadece mal hususunda da olur. Velâyet-i Hâssa, “Velâyet-i Hâssa velâyet-i âmmeden daha akvadır.” [86] Kaidesince, velâyet-i âmme'den daha kuvvetli kabul edilmiştir. Bu kaidenin delili ise, Peygamber (s.a.v)'den: “Sultan, velîsi olmayan kimsenin velîsidir.” [87] şeklinde rivayet edilen hadisdir.[88]

Bunun böyle olması şu iki sebebe binaendir:

1- Bir şeye bağlı bulunan velayet, sadece o şeye bağlı olması sebebiyle kendisinin üstünde olan şeyden daha hususî olunca, bu konuda umumi olarak kendisinin üstünde bulunan şeyden tesir bakımından daha kuvvetli olur.[89]

2- Bu konuda hususiyetlere itibar mertebelere itibardan daha evladır. Nitekim aşağıdaki örneklerde açıkça görüleceği üzere, velâyet-i hâssa, çoğu zaman velâyet-i hâssa, çoğu zaman velâyet-i âmmenin içermediği şu iki hususiyetle öne çıkar:

a- Velîsi bulunduğu halde hâkimin çocuğu evlendirme yetkisi yoktur. Çünkü baba ve dedenin çocuklara karşı şefkati bilinen bir gerçektir.[90]

b- Aynı şekilde kendisine vâsî tâyin edilen yetimin malı konusunda kadı'nın tasarruf hakkı olmadığı gibi velîsi hazır olduğu halde yetim ve yetimeyi evlendirme hakkı da yoktur.

Fakat burada, veliyy-i âmmın diğer velayetler üzerinde umûmî denetleme hakkına sahip olması sebebiyle velâyet-i hâssaya müteallik işlerde kusur, maslahatın zâyî edilmesi, hıya­net ve benzeri şeyleri mülahaza ettiği zaman itiraz ve müdahale hakkının bulunduğuna dikkat çekmek gerekir. Onun hainlik yapanları velayet makamından azli tercih etme hakkı da vardır. Zerkeşî şu sözüyle buna işaret etmektedir: “... Devlet başkanı hariç, veliyy-i hâss fasıkhk sebebiyle azlolunur.”[91]

Ancak velayet, hisse sahipleri, asabeden olanlar ve zevi'l-erhamm velayeti gibi yakınlıktan kaynaklanan velayet ise, azle­dilmez. Çünkü velayet onların zatı.ile kaimdir. Hiç kimsenin onları velayetten azletme hakkı yoktur.[92]

3- Velâyet-i Cerâim: Halk arasında tehaddüs eden cü­rümler, cinayetler hakkında idâri, siyâsi, bazı zecrî tedbirler alınmasına mezuniyet ve selahiyettir ki buna “Velâyet-i Mezâ­lim” de denir.

4- Velâyet-i Gayr-i: Zâtından çıkmayıp hârici bir mua­mele ile vücuda gelen velayet görevinin doğum sebebine ve velînin şahsiyetine değil, velayetin verilmesini gerektiren bir muameleye dayanması durumunda verilen velayettir.

5- Velâyet-i Kaza: Davacılar arasında şer'î usûlü dâire­sinde hüküm ve tefvize mezuniyet ve yetki-  uyuşmazlıklara, şer'î kurallara ve adalete uygun bir şekilde çözüm yolları bul­makla görevli olan hâkimin taşıdığı yetki.

6- Velâyet-i Kısas: Kısas ettirmek hakkına mâlikiyet.

7- Velâyet-i Te'dîb: Bir kimsenin başka bir kimseye karşı hâiz olduğu te'dîb selâhiyeti.

8- Velâyet-i Zâtiyye: Velînin zâtından çıkan velayet. Ba­basının evlat üzerindeki velayeti gibi;[93]

Burada da görüleceği üzere gerek dilciler, gerek tasavvufcular ve gerekse fıkıhcıların yaptıkları tarifler esas alınmış olsun, kavramın ıstılahı tanımı yapılırken daha ziyade kuvvet, bir başkası adına tasarrufta bulunma, yardım etme ve otorite anlamının ön plana çıkarıldığını müşahada etmekteyiz. Buna göre velî, uhdesine verilen konularda her hangi bir kim­seden izin almaksızın tasarruf etme hakkına sahip olan kimse veya kimselerdir, diyebiliriz.

Şu halde vel...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kuranda Velayet Kavramı
« Posted on: 25 Nisan 2024, 10:32:40 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kuranda Velayet Kavramı rüya tabiri,Kuranda Velayet Kavramı mekke canlı, Kuranda Velayet Kavramı kabe canlı yayın, Kuranda Velayet Kavramı Üç boyutlu kuran oku Kuranda Velayet Kavramı kuran ı kerim, Kuranda Velayet Kavramı peygamber kıssaları,Kuranda Velayet Kavramı ilitam ders soruları, Kuranda Velayet Kavramıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes