Konu Başlığı: Ve Nihayet Gönderen: müzzemmil üzerinde 13 Eylül 2011, 14:09:27 Ve Nihayet... ...Sayı mucizesi sadece benzer veya birbiriyle irtibatlı ya da birbiriyle çelişkili lafız ve konularda birbirine eşit değildir; üstelik sayılardaki bu benzerlik ve uyum, diğer İlginç ve nadir şeylerde de önemle sayılabilmekte ve muhasebe edilebilmektedir. Kur'an kelimeleri arasındaki ilginç münasebete bir örnek de küfür ve insan kelimeleri arasındadır. El-küfr ıstılahı şu ayette olduğu gibi 17 yerde kullanılmıştır: "İnkâra koşanlar (el-küfr) seni üzmesin, onlar Allah'a hiçbir zarar veremezler."[583] Allah’u tealanın şu sözünde olduğu gibi 8 yerde de küfren lafzı geçmektedir: "Bedeviler (çöl Arapları), küfür (küfren) ve iki yüzlülükçe daha yaman ve Allah'ın, Rasulüne indirdiği şeylerin sınırını tanımamağa daha müsaittirler." [584] Bu iki sayının toplamı 25 olmaktadır. Bu sayıların toplamı, Kur'an’ı Kerim'de geçen iman sayısına eşittir. Zira el iman lafzı şu ayette olduğu gibi 17 yerde kullanılmıştır: "İnandıktan (el iman) sonra kötü ad(la çağırmak), ne kötü bir şeydir" [585] İmânen lafzı da su ayeti kerimede olduğu gibi 7 yerde tekrarlanmıştır: "Ne zaman bir sure indirilse (iki yüzlüler) arasından kimi: 'Bu hanginizin imanını (imânen) artırdı?' der." [586] Şu ayette bir defa da iman lafzı geçmektedir: "Onlar ki inandılar, zürriyetleri de imanda (iman) kendilerine uydu." [587] Küfür ve iman ıstılahlarının her ikisinin sayı eşitliğinin tersine, bu iki ıstılahın türevlerinin her biri arasında büyük ihtilaflar vardır. Zira, önceki sayfalarda belirtildiği gibi iman ve türevleri 811 defa tekrarlanırken, küfür ve türevleri ise 506 defa tekrarlanmıştı. Ve küfrün benzeri olan dalâl (sapıklık) ıstılahı ve türevleri de 191 defa kullanılmış ve bu ikisinin toplamı 697 olmaktadır. Yani iman ve türevleri ki, (Kur'an'da) müteradifi yoktur. 811 defa tekrarlanmıştır. Halbuki küfür ıstılahı, türevleri ve müteradifleri 697 defa gelmiştir ve, bu iki rakam arasındaki fark 114'dür, bu da Kur'an surelerine eşittir. Kısaca Kur'an’ı Kerim'de karşılaştığımız sayı benzerlikleri ve uyumlarındaki birkaç kat benzerliği konusudur. Kur'an’ı Kerim'de öyle ıstılahlar var ki, bir diğerinin iki katı, üç katı ve bilahare birkaç katı olarak kullanılmıştır. Bunların hepsi de bir uyum, tertip, amaç ve maksat üzerinedirler ve bir maksadı, bir hedefi isbatlamak için kullanılmışlardır. Mesela, esmâ-ül hüsna'dan sayılan errahman ıstılahı, şu ayette olduğu gibi Kur'an’ı Kerim'de 57 defa tekrarlanmıştır: "O Rahman (errahman), Arş'a istiva etmiş (oturmuş)tur" [588] Ama er-rahim lafzı ise şu ayette olduğu gibi 95 defa gelmiştir: "Gaalip ve esirgeyen (er-rahim) (Allah)a tevekkül et." [589] Rahimen lafzı da şu ayette olduğu gibi 20 yerde zikredilmiştir: "Çünkü Allah, tevbeleri çok kabul edendir, çok esirgeyendir (rahimen)." [590] Rahîm lafzı ise 115 kere tekrarlanmıştır. Yalnız bu ayetlerden sadece biri serverimiz Muhammed @'a mahsustur: "Andolsun, içinizden size öyle bir peygamber geldi ki sıkıntıya uğramanız ona ağır gelir; size düşkün, mü'minlere şefkatli, merhametlidir (rahim)." [591] Böylece Allah tebarek ve tealanın esma-ül hüsna'sından sayılan rahim lafzı 114 defa tekrarlanmıştır. Halbuki rahman lafzı 57 defa geçmişti ki rahim kelimesi bunun iki katı tekrarlanmış olmaktadır. Çok dikkate sayandır ki, 114 makamı, nazil olan Kur'an surelerinin sayısı kadardır. Bir başka örnek de, füccar (kötüler) lafzıdır ki, şu ayette olduğu gibi Kur'an’ı Kerim'de 3 defa tekrarlanmıştır: "Kötüler (füccar) de yakıcı ateş içindedirler." [592] Halbuki ebrar (iyiler) lafzı da şu ayet’i kerimede olduğu gibi 6 defa tekrarlanmıştır: "Hayır, iyilerin (ebrar) yazısı, illiyyin (yüceler)dedir." [593] Yani ebrar, füccar lafzının iki katı olarak gelmiştir. Bir başka örneğimiz de (zorluk) kelimesidir, el-usr (zorluk) lafzı ve türevleri 12 defa geçmektedir ve her biri de zorluğa, sıkıntıya işaret etmektedir, el-yüsr (kolaylık) lafzı ve türevleri de 41 defa kullanılmıştır ve bunlardan bazıları "kudreti ve güç ve imkân sahibi olmayı" ifade etmektedir; şu ayet’i kerimelerde olduğu gibi: "O halde Kur'an'dan kolayınıza (teyessere) geleni okuyun." [594] "Onun için O'ndan (Kur'an'dan) kolayınıza (teyessere) geldiği kadar okuyun." [595]"Eğer (düşman veya hastalık gibi bir engelle) çevrilmiş olursanız kolayınıza (esteysere) gelen kurbanı (gönderin)." [596] "Güvene kavuştuğunuz zaman, hac (zamanın)a kadar ömre ile faydalanmak isteyen kimse, kolayına (esteysere) gelen kurbanı keser" [597] Diğer bazıları da mülayim ve tahammül manalarını ifade etmektedir; şu ayette olduğu gibi: "Eğer Rabb'inden umduğun bir rahmeti bekleyerek onlardan yüz çevirecek olursan, bari onlara yumuşak (meysûrâ) söz söyle.''[598] Bu sözkonusu kelimenin sayısı 5'dir ve geriye 36 mertebe kalmaktadır. Yüsr lafzı ve türevleri üsrün karşıtı manada kullanılmıştır. Şöyle ki, kolaylık anlamına gelen yüsr, zorluk anlamına gelen usrun 3 katı olarak Kur'an’ı Kerim'de tekrarlanmıştır. Kelimeler arasındaki bu tür uyumlar, çeşitli nisbetlerle ve muhtelif konularla Kur'an'da devam edegelmektedir. Bazı sayı uyumları, Kur’an-ı Kerim'deki 7 sayısıyla bağlantılı olduğunu açıkça göstermektedir. Kur'an’ı Kerim gökyüzü sayısının 7 olduğunu belirtmiştir ve bu gerçeği 7 defa tekrarlamıştır. O halde 7 gökyüzü şu ayet’i kerimelerde yedi defa şöyle tekrarlanmıştır: "Sonra göğe yöneldi, onları yedi gök olarak düzenledi." [599]"Yedi gök, arz ve bunların içinde bulunanlar, O'nu teşbih ederler." [600] " 'Yedi göğün Rabb'i ve büyük Arş'ın Rabb'i kimdir?’ de." [601] "Böylece onları, iki günde yedi gök yaptı ve her göğe emrini vahyetti." [602]"Allah O'dur ki yedi göğü ve yerden de onlar kadarını yarattı?" [603]"O, yedi göğü, birbiri üzerinde tabaka, tabaka yarattı." [604]"Görmediniz mi Allah nasıl yedi göğü, birbiri üstünde tabaka tabaka yarattı." [605] Kur'an’ı Kerim yerin ve göğün altı günde (veya altı dönemde) yaratılışından bahsederken, bu gerçeği de şu aşağıdaki ayetlerde 7 defada tekrarlamaktadır: "Rabb'imiz o Allah'tır ki gökleri ve yeri altı günde yarattı, sonra Arş üzerinde hükümran oldu." [606]" "Rabb'iniz (o) Allah'tır ki, gökleri ve yeri altı günde yarattı." [607] "Gökleri ve yeri astı günde yaratan O'dur."[608]. "O ki gökleri, yeri ve ikisinin arasında bulunanları altı günde yarattı." [609]"O ki gökleri, yen ve bunlar arasında bulunanları altı günde yarattı." [610] "Andolsun, biz gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları altı günde yarattık" [611]"O'dur ki. gökleri ve yeri altı günde yarattı." [612] Kur'an’ı Kerim, Allah tebarek ve tealaya yaratıkların sunuluşunu hatırlarken, onlar saf bağlamış sunuluyorlardı. Bu gerçeği de şu ayette olduğu gibi 7 defa hatırlatmaktadır: "Ve hepsi sıra sıra (saffâ) senin Rabb'ine sunulmuşlardı." [613] Saff ıstılahının türevleri de Allah tebarek ve tealanın şu sözünde olduğu gibi 7 yerde tekrarlanmıştır: "Konulmuş kadehler, dizilmiş (mesfûfeh) yastıklar." [614] Ayrıca Allah (c.c), efendimiz Muhammed'a seb-ül mesanî (müfessirlerin birçoğunun görüşüne göre, maksat, yedi ayetli sure yani Fatiha tül kitabdır) bahsetmiştir. Mesela şu ayet’i kerimede şöyle buyrulmuştur: "Andolsun, sana ikişerlerden yedi ve bu büyük Kur'an'ı verdik." [615] Allah’u teala bir misal vererek, mallarını Allah yolunda harcayanların karşılığını göreceklerini belirtmekte ve 7 başaklı bir dâneyi zikretmektedir; şu ayette olduğu gibi: "Mallarını Allah yolunda harcayanların durumu, her başağında yüz dâne olmak üzere yedi başak veren bir dânenin durumu gibidir." [616] Yedi deniz mürekkeb olsa son bulmayan Allah’u tealanın kelimeleri şu ayet’i kerimede hatırlatılmıştır: "Yeryüzünde bulunan ağaçlar kalem olsa, deniz(ler)de (mürekkeb olup), arkasından yedi deniz (daha gelip mürekkeb olsa) ona yardım etse de (Allah'ın kelimeleri yazılsa), yine (bunlar tükenir), Allah'ın kelimeleri tükenmez." [617] Kur'an’ı Kerim cehennemin de 7 kapılı olduğunu belirtmiştir, şu ayet’i kerimede zikredildiği gibi: "Onun (cehennemin) yedi kapısı vardır. Her kapıya, onlardan bir bölüm ayrılmıştır" [618] Kur'an’ı Kerim'in ilk suresi Fatiha'dır ve ayet sayısı 7'dir. Kelime-i tevhid lafızlarının sayısı da yedidir, şöyle ki: "Lâ ilahe illâ Allah, Muhammed rasullullah." Bu uyumun ve eşitliğin sadece Kur'an mevzularında olduğunu zannedebilirsiniz. Ancak, bu uyum ve denge işi Kur'an harflerine kadar da varmıştır. Mesela cehennemle görevli meleklerin sayısı, şu ayette belirtildiği üzere 19 dur: "Üzerinde ondokuz (muhafız melek) vardır." [619] Kur'an’ı Kerim'in onunla açıldığı ve her surenin onunla başladığı Besmelenin harf sayısı da 19'dur. (Bir başka husus da) salavat (namaz dua) lafızları da 99 defa yani esma-ül hüsna kadar tekrarlanmıştır. Bunların benzerleri daha pek çoktur ve gerçekten de hayret vermektedir. Ama bu beraberlik ve uyumlarla ilgili yazı yazmak birçok mütalaaya, araştırmaya, zamana ve fırsata muhtaçtır ki, her mevzu için eşitlik ve uyum sağlanabilsin, uygun yorum yapılabilsin...[620] [583] Al-i İmran: 3/176. [584] Tevbe: 9/97. [585] Hucurat: 49/11. [586] Tevbe. 9/124. [587] Tur: 52/21. [588] Tahâ: 20/5. [589] Şuâra: 42/217. [590] Nisa: 4/17. [591] Tevbe: 9/128. [592] İnfitar: 82/14. [593] Mutaffifin: 83/18. [594] Müzzemmil: 73/20. [595] Müzzemmil: 73/20. [596] Bakara: 2/196. [597] Bakara: 2/196. [598] İsrâ: 17/28. [599] Bakara: 2/29. [600] İsra: 17/44. [601] Mü'minûn: 23/86. [602] Fussilet: 41/12. [603] Talâk: 65/12. [604] Mülk: 67/3. [605] Nûh: 71/15. [606] A’raf: 7/54. [607] Yunus: 10/3. [608] Hûd: 11/7 [609] Furkan: 25/59. [610] Secde: 32/4. [611] Kaf: 50/38. [612] Hadid: 57/4. [613] Kehf: 18/48. [614] Gaşiye: 88/15. [615] Hicr: 15/87. [616] Bakara: 2/261. [617] Lokman: 31/27. [618] Hicr: 15/44. [619] Müddessir: 74/30. [620] Abdurrezzak Nevfel, Kur’an’da Ölçü ve Ahenk, İnkilap Yayınları, İstanbul, 1988: 78-83. |