> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuranda İnsan Psikolojisi > Toplanan Zekâtların Kimlere Verileceği
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Toplanan Zekâtların Kimlere Verileceği  (Okunma Sayısı 1184 defa)
16 Eylül 2011, 18:56:59
müzzemmil

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 374


« : 16 Eylül 2011, 18:56:59 »



Toplanan Zekâtların Kimlere Verileceği

Bu konuda Kur'an şöyle buyurur :
“Sadakalar, Allah'tan bir farz olarak ancak fakirlere, mis­kinlere, Sadaka üzerine (toplamağa) memur olanlara, kalple­ri (müslümanlığa) ısındırılmak istenenlere, kölelere, esirle­re, borçlulara, Allah yolunda ve (ihtiyacı olan) yolculara mah­sustur. Allah hakkıyle bilendir, tam bir hüküm ve hikmet sa­hibidir.» [65]
Sadaka, Allah rızası için muhtaçlara karşılıksız verilen­dir. Bu da iki kısımdır. Birisi farzdır ki buna Zekât deniyor. Diğeri ise, üzerine zekât farz olmayan kimsenin verdiğidir. Bu ayette geçen “sadakalar» dan maksat, ödenmesi farz kılınan zekâttır.
Bu açıklamalardan sonra şimdi de, Bakara S. yukarda meali yazılan 3. ayetini, zekât ayetinin neshedip etmediğini araştıralım.
Yukarda belirtildiği üzere gerçi (Bakara : 3) ayeti, haber mahiyetinde olup dolaysiyle emir anlamını taşımaktaysa da, ihtiva ettiği hükümde, zekâtla yükümlü olan veya olmayan di­ye bir açıklık yoktur. Genellikle ayet, nasıl olursa olsun, Allah yolunda harcama yapanları hedef edinmektedir. O halde, zekât ayeti ile bu hükümde her hangi bir değişme, yâni nesholma söz konusu değildir diyenleri daha isabetli görmek gere­kir. Nitekim İmam Suyutı İtkanînda, ayni sebeplere temas ederek, “Bakara S.. 3. ayeti muhkemdir» der. [66]
2- “Muhakkak iman edenler, hidayete de erişenler, nasranîlerden de, Sabiîlerden de, Allah'a ve Ahiret gününe iman edenlerden ve iyi iş işleyenlerin, Allah katında müjdelenen ecirleri vardır, onlar için korku yoktur, mahzun da olmazlar.» [67]
Mücahit ve Dahhâk ile İbni Mezahim, bu 62. ayetin, neshedilmediğine inanırlar. Diğer bir kısım alimler ise bunun, meali altta yazılı ayetle neshe uğradığını söylerler : [68]
“Kim ki İslâmdan başka bir din ararsa, ondan asla (ara­dığı din) kabul olunmaz. Ve o, Ahirette en büyük zarara uğ­rayanlardandır» [69]
Bu ayeti Kerimede, geçmiş ümmetlerden, peygamberleri­ne iman edenler kasd edildiğine göre, neshedilmediğine ina­nanların görüşlrine katılmak gerekir.
3- “... İnsanlara da güzellikle söyleyin...» [70]Meali yazılı olan şu emrin, Tevbe Sûresinin “Haram olan aylar çıktığı zaman, Allah'a ortak koşanları bulduğunuzda öl­dürün» mealindeki 5. Ayetiyle neshedildiğini söyleyenler var­sa da, Ata İbni Ebi Rabah ve Ebu Ca'fer Muhamed Bini Ha­san Bini Ali ibni Ebi Talip, aksi kanaatta olup muhkem oldu­ğunu söylemişlerdir.[71] Ama karşı görüşlü fikir sahipleri­nin neye istinaden bu görüşlerde olduklarına dair bir kayda rastlamadık.
Bununla beraber, mensûh olduğu iddia edilen bu ayetin tamamına ait mealini okuyunca “İnsanlara da güzellikle söy­leyin» emrinin, Hz. Muhammedin ümmetine değil, İsrail oğullarına vaktiyle verilmiş olan bir emrin hikâyesi olduğu görü­lür. İşte ayetin tüm meali şerifi :
“Vakta ki İsrail oğullarından - Allah'tan başkasına iba­det etmeyin, anaya, babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik yapın, insanlara güzellikle söyleyin, namaza kıyamedin, zekât verin - diye teminatlı söz almıştır. Sonra içinizden bira­zı hariç, sözünüzden döndünüz ve siz hala da, yüz çevirmek­tesiniz.» [72]
Görüldüğü üzere haber mahiyetinde olduğundan bu Aye­tin, neshedilmesi ilmî görüşe aykırıdır bizce.
4- “Kitap ehlinden bir çoğu, hak kendilerince besbelli olduktan sonra, hasetten ötürü, sizi imanınızdan sonra küfre döndürmek hevesine düştüler. Allah'ın emri gelinceye kadar, şimdilik onları affedin, dokunaklı konuşmayın. Şüphesiz Allâhu Taâlâ, her şeye kadirdir.» [73]
Bu mealin içinde geçen “şimdilk onları affedin, dokunak­lı konuşmayın» tarzındaki beyan, meali altta yazılı ayeti ke­rime ile  neshedümiş bulunuyor. [74]
“Kendilerine kitap verilenlerden, ne Allah'a, ne Ahiret gününe inanmayan, Allah ve Resulünün haram kıldıklarım haram tanımayan, hak dini din olarak kabul etmeyenlerle, aşağılık kendi elleriyle cizye verecekleri zamana kadar sava­şın» [75]
Ayeti Kerimenin mealinde geçen “affedin dokunaklı ko­nuşmayın» emirinin “şimdilik» kaydiyle ve bu hususta “Allah'­ın emri gelinciye kadar» muvakkat olduğu bellidir. Nitekim Allah'ın emri, Tevbe süresinin meali yukarda yazılı 29. Ayetiyle geldi ve Ehli kitaba karşı gösterdikleri, affetme ve yu­muşak konuşmaya ait hükümler, neshedilerek kalkmış, onlar­la savaşmak emri gelmiştir.
Görülüyor ki Tevbe Sûresinin bu 29. Ayeti gelmeden önce Müslümanlar, henüz gerekli kuvvette değillerdi ve bunun  için kafirlerle “mümkün mertebe iyi geçinme» emri verilmişti. Ama ne zaman ki kuvvetlendiler, işte o zaman da, onlarla cizye alıncıya kadar savaşma emri geldi, eski yumuşaklıktan vaz geçildi.
Tekrar edelim ki nesholan, “fa'fu vesfahû» (Şimdilik on­ları affedin dokunaklı konuşmayın) diye okunan emirlerdir. Ayetin geri kalanı muhkemdir. [76]
 
Bu Ayetin İniş Sebebi
 
Kâ'b Bini Malik diyor ki :
“Yahudi Şâ'iri Ka'b Bini Eşref, Resülüllâh aleyhisselâm Efendimizi hicveden şiirler okur, Kureyşli müşrikleri Müslümanlar aleyhine kışkırtırdı. Gerek Mekke müşrikleri ve gerek Yahudiler, hicretten sonra bile, Resülüllâh Aleyhisselâma ve onun sahabîlerine her fırsatta eziyyet etmekteydiler. Allah bu “affetme» ye ait Ayeti Kerimeyi göndermiş, Müslümanlara sabrı emretmiştir.» [77]
5- “Meşrık ve mağrıp Allah'ındır, (onun için) nereye yönelirseniz, Allah'ın yüzü (kıblesi) oradadır. Şüphe yok ki Allah, geniş kudretiyle her şeyi bilicidir»[78][79]
 
Ayetin İniş Sebebi
 
Hz. Cabir Bini Abdullah (r.d.) dedi ki :
“Resülüllâh Aleyhisselâm yola çıkardığı bir Askerî kıt'ada ben de vardım. Karanlık basınca kıbleyi bilemedik. Bir kıs­mımız “işte kıble bu taraftadır, biz biliyoruz» dedi o tarafa kıldı. Bâzılarımız da “işte kıble bu tarafta biz biliyoruz» dedi­ler o tarafa kıldık. Fakat kıldığımız tarafları çizgilerle işaret­lemiştik. Sabah olup güneş doğunca, çizgilerden yanlış tara­fa yönelerek kıldığımızı anladık. Seferden dönünce bu duru­mu Resülüllâha söyledik. O da sükut etti, ve “şark ta garp ta Allah'ındır. Ayeti indi».
Bu Ayeti Kerimenin “Fe eynema tüvellü fesemme vechullahi» (yüzünüzü nereye çevirirseniz Allah'ın yüzü yanı kıb­lesi) oradadır» cümlesi, kıblenin değişimine ait, meali altta yazılı Ayetle neşhedilmiştir. Ayetin diğer cümleleri muhkemdir.
“Biz yüzünü (Vahyi bekliyerek) çok kerre göğe doğru çe­virdiğini muhakkak görüyoruz. Şimdi seni (Ya Muhammed) hoşnut olacağın bir kıbleye dönderiyoruz. Yüzünü artık (na­mazda) Mescidi Haram tarafına (Kâ'beye) çevir. Siz de (ey mü'minler) nerede bulunursanız, yüzerinizi (namazda) o yana döndürün. Şüphe yok ki kendilerine kitap verilenler, bunun Rablarından gelen bir gerçek olduğunu bilirler. Allah onlann yapacaklarından gafil değildir.»[80][81]
 
Ayetin Nüzul Sebebi
 
Buharî ve Müslim, Berra Bini Azibden şu rivayeti nakle­derler :
“Resülüllâh, Medine'ye gelince ilk defa, Ensardan dayıla­rına indi. Ondan sonra Beyti Makdise doğru onaltı ay namaz kıldı. Kâ'be varken, Beyti Makdise doğru namaz kılması ona acayip geliyordu. Sonra Resülüllâh, Kâ'beye doğru, ilkin ola­rak bir kavımla İkindi namazını kıldı. Cemaat arasından biri­si çıkıp Mescide geldi ki herkes, Beyti Makdise doğru rükü'a varmıştı. O gelen zat yüksek sesle “Allah'a şehadet ederim ki, Peygamberle beraber ben, namazı Mekke tarafına doğru kıl­dım» dedi. Mescittekiler ise, Beyti Makdise doğru namaz kıl­makta devam ettiler.
Bunun üzerine, kıblenin Kâ'beye tahvilinden haberi ol­mayıp ta Beyti Makdise doğru namaz kılmış ve ölmüş olan­ların “namazları olmadı» yolunda bir endişe doğmuştu. Bu­nun üzerine meali “Allah sizin imanınızı, zayîeder olmadı» olan “Vemakânelâhu liyudı'a İmanekum» Ayeti indi.» [82]
Berra Bini Âzipten bir de şu rivayet var : “Resülüllâh, Beyti Makdise doğru namaz kılarken, çok kere, göğe bakar, vahyi beklerdi. Allâhu Taâlâ, (kıblenin tah­viline ait olan) “Kad nera» (ile başlayan) Ayeti Kerimeyi indirdi.
Müslümanlardan bir kısmı; - Beyti Makdise doğru kıldığı­mız namazların ve bir de, Kıblenin Kâ'beye tahvilnden habe­ri olmadığı halde, oraya doğru namaz kılmakta devam eder­ken ölenlerin akıbetlerini bilseydik nolurdu - dediler. Bunun üzerine de (Vema kânellâhu liyudı'a îmanekum) Ayeti in­di» [83]
İbni Abbastan da şöyle bir rivayet vardır : “Kur'anda ilk defa bir husus, iki defa nesholundu ki o da, Kıbledir. (Hangi tarafa dönerseniz, Allah'ın kıblesi ora­dadır) mealindeki ayet indi, Rsülüllâh, Beyti Makdise doğru kıldı, Beytüllâhı (Kâ'beyi) bıraktı. Ondan sonra, tekrar ayet geldi, bu defa, Beyti Makdisi bıraktı ve Kâ'beye yöneldi.»[84] İbni Kesir, çeşitli hadisi şeriflerden    topladığı    bilgileri özetliyerek der ki,
Resülüllâh, önce Beytül Makdise doğru namaz kılmakla emrolundu. Bu sebeple namazını, Kâ'benin iki rüknü (Haceri Esvet ile Rükni Yamani) arasında kılardı. Böylece hem Kâ'beye ve hemde, Beytül Makdise doğru kılmış oluyorlardı. Medi­ne ye hicret ettikten sonra, Hem Kâ'beye ve hem de Beytül Makdise doğru kılmak imkânı kalmadığı için, Beytül Makdise doğru kılmak zorunda kalmıştı. Sonra kâ'beye dönüp kılması emredildi.[85]
Bakara Sûresinin 149, 150. ayetleri de, Kâ'beye doğru kılınmasını emreder.
6- “De ki (Ya Muhammed) siz (Arapdan bir Peygam­ber geldi diye) bizimle Allah Hakkında çekişiyor    musunuz? Halbu ki o, bizim de Rabbimizdir, sizin de Rabbinizdir. Bizim yaptıklarımız bize, sizin yaptıklarınız size ait. Biz ona bütün samimiyetimizle bağlanmışız.» [86]
Meali yukarda yazılı Ayeti kerimede geçen “Lena A'malüna veleküm a'mâlüküm» (bizim yaptıklarımız bize sizin yap­tıklarınız size) cümlesi, Tevbe Süresindeki 29. Ayetin “cizye verinciye kadar kâfirlerle savaşın» emri ile nesh olmuştur.
7- “Şüphe yok ki Safa ile Merve, Allah'ın ziyaret yerlerindendir. Kim o kâ'beyi, Hac veya Umre (niyeti) ile ziyaret ederse, bunları tavaf etmesinde üzerine bir günah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Lütfen Namazlarımızı Kılalım Namazlarınızı Sanal & Real Yaşam için Terketmeyiniz !!!

İlim Dünyası Ailesi
Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Toplanan Zekâtların Kimlere Verileceği
« Posted on: 25 Nisan 2024, 13:29:49 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Toplanan Zekâtların Kimlere Verileceği rüya tabiri,Toplanan Zekâtların Kimlere Verileceği mekke canlı, Toplanan Zekâtların Kimlere Verileceği kabe canlı yayın, Toplanan Zekâtların Kimlere Verileceği Üç boyutlu kuran oku Toplanan Zekâtların Kimlere Verileceği kuran ı kerim, Toplanan Zekâtların Kimlere Verileceği peygamber kıssaları,Toplanan Zekâtların Kimlere Verileceği ilitam ders soruları, Toplanan Zekâtların Kimlere Verileceğiönlisans arapça,
Logged
12 Aralık 2017, 18:43:55
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 12 Aralık 2017, 18:43:55 »

Esselamu aleyküm.Rabbim bizleri zekatımızı hakkıyla ve vaktiyle veren ve feyzine rahmetine erişen kullardan olalım inşallah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

12 Aralık 2017, 21:57:25
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.958


« Yanıtla #2 : 12 Aralık 2017, 21:57:25 »

Aleyküm Selâm Ve Rahmetüllahi Ve Berakâtühu 🌸
Bilgiler için Allah Razı olsun. Mevlam bizleri zekatını hakkıyla verenlerden eylesin inşaAllah
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

13 Aralık 2017, 18:51:20
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #3 : 13 Aralık 2017, 18:51:20 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri malını hak yolda harcayanlardan eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes