๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Kuranda İnsan Psikolojisi => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 12 Mayıs 2011, 12:09:17



Konu Başlığı: Sünen
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 12 Mayıs 2011, 12:09:17
Sünen

Sünen, sünnet kelimesinin çoğuludur. Kur'an-ı Kerim'de iki yerde geçmektedir. İlkinde Allah, yalanlamalarından dolayı insanla­rın karşılaşacakları kötü sonucu bildirmektedir:

“Sizden önce nice (toplumlar hakkında) ilâhî kanunlar (sünen) gelip geçmiştir. Onun için, yeryüzünde gezin dolaşın da (Allah'ın âyetlerini) yalan sayanla­rın akıbeti ne olmuş, görün!” [48] Âyet, Âd, Semud gibi daha önceki yalanlayan toplumların uğradığı yok oluştan yani onlar hakkın­daki Allah'ın kanunundan söz etmekte [49] ve insanları, kendilerin­den önce yalanlayanların kötü sonuna bakmaya ve onların kalın­tılarına bakarak ibret almaya teşvik etmektedir. Azap uyarısı ya­lanlayanlar için bir açıklama ve ikazdır. Ve bu ikaz, müminlerden kulluk bilincine sahip olanlar için verilen öğüdün etkisini artır­maktadır. [50] Bu sayede Allah'ın, düşmanlarına karşı öfkesinin din­diği zannedilmeyecektir. İnsanlara şöyle denilmek istenmektedir: “Hakkın batılla nasıl mücadele ettiğini açıkça gördünüz. Hakkın tarafında olanların bazen nasıl korku, açlık ve harple kırıldığını ama sonra da kazananların onlar olduğunu ve peygamberlere karşı direnen yalanlayıcıların akıbetinin de ne olduğunu gördünüz. [51] Yalanlayanlar, yardımsız kaldılar ve yenildiler. Allah'ın askerleri ise muzaffer oldular.

Kur'an'da insanın fiziksel tabiatı ile ruhsal talepleri arasında bir uyum meydana getirmeyi amaçlayan geçmiş sahih dini öğretilere de işaret edilmektedir. [52]

“Allah size (bilmediklerinizi) açıklamak ve sizi, sizden önceki (iyi) lerin yollarına iletmek ve sizin günahlarınızı bağışlamak istiyor. Allah hakkıyla bilicidir, yegâne hikmet sahibidir.” [53] “Öncekilerin iyi yolu” hanif dini yani İbrahim'in dinidir. [54] Allah, insanlara gizli kalan maslahatları ve en güzel amelleri açıklamak; toplumlara, peygamberlerin, salihlerin örnekliğini alsınlar diye, onların dinde takip ettikleri yolu gözler önüne sermek; [55] insanları övgüye değer yollarına ulaştırmak amacındadır ve sevdiği, razı olduğu ilahî şeriatlarına, onların uymalarını ister. [56]


[48] Âl-i İmrân: 3/137.

[49] Kurtubî, II, 205; Beyzâvi, II, 95.

[50] Zemahşerî, I,409.

[51] Rıza, Muhammed Reşid, Tefsiru'l-Kur'anil-Hakim, Daru'l-Marife, Beyrut, ts., IV, 138.

[52] Esed, a.g.e., s. 140.

[53] Nisa: 4/26.

[54] Beğavî, el-Hüseyin b. Mesud el-Ferra, Meâlimu't-Tenzil, 4 c., 2. baskı, Daru'l-Marife, Beyrut, 1987, I ,417.

[55] Zemahşeri, I, 491; Taberi, IV, 37. Ebu’s-Suud, a.g.e., II, 168; Şevkani, Ali b. Muhammed, Fethu’l-Kadiri’l-Cami Beyne Fenniyi’r-Rivayeti ve’d-Dirayeti min İlmi’t-Tefsir, 5 c., Daru'l-Fikr, Beyrut, ts., I, 452.

[56] İbnu Kesîr, II, 233. Murat Kayacan, Kur’an’da Peygamberler ve Karşı Tavırlar, Ekin Yayınları: 18-20.