> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuranda İnsan Psikolojisi > Nefsi Mutmaınne
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Nefsi Mutmaınne  (Okunma Sayısı 6109 defa)
18 Eylül 2011, 13:50:22
müzzemmil

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 374


« : 18 Eylül 2011, 13:50:22 »



IV- Nefs-i Mutmaınne

Nefs'in dördüncü mertebesi de Nefs-i Mutmainne'dir ki, Kur'an-ı Kerim'de;
"Ey huzura eren Nefs." [467] biçiminde geçmektedir.
Nefs-i Mutmainne, kalbin nuruyla nurlanması tamamlanan Nefs'tir ki; sonunda, kötü özelliklerden uzaklaşmış ve güzel ahlâkla donanmıştır. Nefs emir altında sükûna erer ve şehevî arzulara karşı koymad doğan ıstırap ondan uzaklaşırsa, buna Nefs-i Mutmainne denir.  [468]
"Nefs-i Mutmainne'ye bu ad, Hakk'ta sükûna ermesi ve onunla hu­zura kavuşması dolayısıyla verilmiştir. Bu durum, kötü fiiller ve kötü hatırlarla ilgiyi tamamen kestiği zamandır. Kötü hatırlar ondan tam an­lamıyla uzaklaşmadıkça ona "Mutmainne" denmez." [469]
Ebu Nasr Serrâc Tûsî (V 378 H./988 M.)'nin ifadesiyle "Mutmainlik, aklı tam, imâm güçlü, bilgisi sağlam, zikri saf ve hakikati sabit olan bir kulun yüce bir hâlidir." [470]
İbn Kayyım (V 751H./1350 M.) mutmain olma ile ilgili olarak Tefsirciler'in görüşlerini şöyle özetlemiştir:
"İbn Abbas (r.a.) (V 68 H.) der ki:
"Mutmain olmak, doğrulamak­tır."
Katâde (V 118 H./736 M.): "Allâhü Teâlâ'nın va'dettiği şeylerde gönlü mutmain olan kişi mü'mindir" der.
Hasan-ı Basrî (V 110 H./728 M.):
"Allah'ın bildirdiklerini doğ­rulamaktır."
Mücâhid (V 100 H./718 M.):
"Allah'ın Rabb'i olduğuna Nefs'in ke­sin olarak inanması; yapmasını emrettiği şeyleri gerçekleştirmesidir."
Mansûr'un:
"Allah'ı yakînen Rabb’bilen, emrine uyma uğrunda şid­detle hüzünlenen Nefs'tir" dediği nakledilir.
İbn Ebî Necîh de:
"Mutmain Nefs, Allah korkusundan huzur bulan Nefs'tir" der. Başka bir sözünde de:
"Allah'a kavuşacağını kesinlikle bilen Nefs'tir" demiştir.
Selefin mutmainlikle ilgili görüşleri, görüldüğü gibi iki temel esas üzerindeydi: Birincisi ilim ve amel tatmini, ikincisi de irâde ve amel tat­minidir." [471]
Sûfîlerden Sehl b. Abdullah Tüsterî (V. 283 H./896 M.) şöyle der:
"Kulun kalbi Mevlâ'sında sükûn bulursa, onda itmi'nâna erer. Kulun herşeyle dostluğu güçlü olursa hali de kuvvetli olur." [472]
Şiblî'ye (V. 334 H./945 M.) Ebu Süleyman Dârânî'nin (V 216 H./830 M.);
"Nefs kuvvet kazanırsa itmi'nâna erer" sözünün ne demek olduğunu sorarlar; o da şöyle der:
"(Nefs,) kendisine gıda vereni bilip tanırsa itmi'nâna erer." [473]
Gerçek mutmainlik, ancak Allah'la ve O'nu anlamakla mümkün olur. Zira Cenâb-ı Hakk:
"Onlar ki; iman edip kalpleri Allah'ı zikirle mutmain olmuştur. Biliniz ki; kalpler ancak Allah'ı zikirle mutmain olur" [474] buyurmuştur. Kalbin tatmin olması; üzüntü, rahatsızlık ve acı­nın gitmesiyle sükûna erip oturmasıdır. Allah ve O'nu zikretme olma­dan kalbe mutmainlik aramak boşunadır. [475]
Serrâc Tûsî'nin (V. 378 H./988 M.) bildirdiğine göre mutmainliğin üç şekli vardır: [476]
"Birinci şekli: Avâm'ın mutmainliğidir. Çünkü onlar zikrettiklerin­de, bu zikirlerinden dolayı mutmain olurlar. Yine onlar, rızıklarının bollaştırılması ve belâlardan kurtulmaları için yaptıkları dualarının ka­bul olunmasından haz duyarlar. Allâhü Teâlâ'nın; "Nefs-i Mutmainne" dediği şey, yani Allah'tan başka kötülükleri giderici ve engelleyici ol­madığına inanmak, işte budur.
İkinci şekil: Havâss'ın (bazı özel kulların) mutmainliğidir. Zira on­lar Allah'ın hükmüne razı olmuşlar, O'nun belâlarına sabretmişler, ihlâslı ve takvâlı olarak sükûn bulmuşlar ve Allah (c. c.)'ın;
"Kuşkusuz Allah, takva ve ihsan sahibi olanlarla beraberdir."; [477]
"Allah sabreden­lerle beraberdir" [478] buyruğundaki "beraberdir" sözüyle itmi'nâna ve hu­zura ererler. Onların mutmainliği, Allah'a olan ibadetlerini görme ile karışıktır.
Üçüncü şekil de Havâssın Havâssı'nın mutmainliğidir. Bunlar, Al­lah'la itmi'nâna ermeye ve O'nunla birlikte huzur bulmaya, heybet ve azamet bakımından gönüllerinin güç yetiremeyeceğini bilirler. Zira Al­lâhü Teâlâ idrak edilebilen bir gaye değildir ve "O'nun benzeri hiçbirşey yoktur", [479] "ve O'na hiçbir kimse denk olamaz" [480] Gönlünde (Allah'tan başka) birtakım şeyler bulunan kimsenin kalbi neyle huzur ve sükun bulabilir? Allah'ı çok isteme ve dileme susuzluğuna düşen kişi, içinde evhânın akmadığı bir denize dalar." [481]
Makam-ı Sır olan Nefs-i Mutmainne'nin alâmet ve özellikleri şun­lardır:
Cömertlik, tevekkül, tezellül (kendini küçük görme), gam, iba­det, şükür, rızâ ve ihsandır. [482] Ayrıca fakr, sabır, adalet, insaf, tahkik, merhamet, yakın, sözünde durmak, [483] kahramanlık, haya, yumuşak huyluluk [484] da onun vasıflarındandır. Güleryüzlülük, tam müşahede, sürekli huzur, büyüklere hürmet, kalp sevinci, tatlı dil, kusurları örtme ve hataları bağışlayıcı olmak gibi sıfatları da olan Nefs-i Mutmainne'nin seyri Allah ile birliktedir. Âlemi, Muhammedi hakikattir. Mahalli, sır; hâli, sâdık bir tatmin hâlidir. Kendisine gelen mânâ, şeriat sırlarıdır. [485]
Bu makamda sâlik, beşerî sıfatları ehadiyet sıfatında ifna edip Allâ­hü Teâlâ'nın ahlakıyla ahlâklanarak ilâhî sıfatlarla sıfatlanır. [486]
Nefs-i Mutmainne sahibi sâlike, zikir olarak "Hayy" ismi telkin edi­lir. Kelime-i Tevhid'e "Lâ mevcûde illallah (Allah'tan başka hiçbir varlık yoktur)" mânâsını verir. Bu aşamadaki sâlikte büyük bir kalp yumuşak­lığı ortaya çıkar ve Allah aşkının ateşi günden güne artmaya başlar. Fa­kat henüz maddî âlemin perdelerinden kurtulamamıştır. Birtakım keşf ve kerametler ortaya çıkar. Bu evrede sâlik, çokça "İlâhî! Ente maksûdi ve rızâke matlûbî (Ey Rabb'im! Maksadım sensin ve istediğim de senin rızândır)" derse, Allah'ın sıfatları tecellî eder. Bazılarına; "Ey huzura eren Nefsi Razı edici ve razı edilmiş olarak Rabb'ine dön! iyi kullarını ara­sına gir!" [487] müjdesi verilir. Ama bazılarına da bu makamda şeytan; kürsî üzerinde, bazılarına gök ile yer arasında, bazılarına da yanan ateş içerisinde görünüp, "Ben sizin en yüce tanrınızın [488]" v.b. sözlerle onu aldatmaya kalkışır. [489]
Nefs-i Mutmainne aşamasında fenâyı sıfat [490] gerçekleşir ve Cenâb-ı Hakk ile kul arasındaki perdeler kalkar. Bu makama ulaşan sâlik, ken­disinin tam olgunluğa erdiğini, doruğa, makamların en üstününe ulaş­tığını zanneder. Ama giderek eski beşerî sıfatlarına geri döner. Bu ne­denle acele etmemeli, sabırla seyr-u sülük yoluna devam etmelidir. [491]
"Nefs-i Mutmainne'nin hudûu Üns'ten, huşûu da Heybet'tendir. [492] Huşu ve hudû, birbirine oldukça yakındır. Ancak aralarında ruhun işa­retiyle anlaşılan latîf bir fark vardır." [493]
Mutmainne makamı sâlikin ulaştığı uç nokta, Ehlullah'ın da baş­langıç noktasıdır. [494] Nefs-i Mutmainne dâhil, buraya kadarki Nefs mer­tebeleri çalışarak elde edilebilir. Ancak bundan sonrakiler Cenâb-ı Hakk'ın lütfuna bağlıdır. [495]
Nefs-i Mutmainne mertebesinden sonraki aşamalarda sâlik için ne ruhtan ve ne de mevcudattan eser kalır. Hakk'tan başka her ne varsa fe­na olur. O âna kadarki hevâ sıfatı, muhabbete; gazap sıfatı da aşka dö­nüşür. Bu menzil "Ruh-i Kudsiyye" makamıdır. Bu aşamadaki ilim aklî değil, zevkidir; tadmayan bilmez. Bu makamda Yüce Allah, insanın gö­ren gözü, tutan eli, işiten kulağı olur. Âşık ile maşuk, zâkir ile mezkûr bir olur; Hakk'ı Hakk'la anlar. Buraya istiğrak âlemi derler. İnsan aklı buraya giremez. [496]


[467] Fecr: 89/27.
[468] Cürcânî, Ta'rîfât, s. 218.
[469] Tehânevî, Keşşaf, c. II, s. 1402.
[470] Ebu Nasr Serrâc Alûsî, el-Lûma', s. 98, Dâru'I-Kûtübi'l-Hadîse, Mısır, 1960.
[471] İbn Kayyim, er-Rûh, s. 223.
[472] Tûsî, Lûma; s. 98.
[473] A.e., Aynı yer.
[474] Ra'd: 13/28.
[475] İbn Kayyim, er-Rûh, s. 220.
[476] Fecr: 89/27.
[477] Nahl: 16/128.
[478] Ra'd: 13/46.
[479] Şûrâ: 42/11.
[480] İhlâs: 112/4.
[481] Tûsî, Lüma', s. 99.
[482] Alvdr-i Seb'a, Anonim, İst. Süleymaniye Küt., İbrahim Ef., Nr.: 461/1, Vr.: 17a.
[483] Atvâr-ı Seb'a Risalesi, Anonim, İst, Süleymaniye Küt., H. Hayri-Abdutlah Ef., Nr 62, Vr.: 14a.
[484] Eşrefoğlu Rûmî, Müzekki'n-Nûfûs, s. 59.
[485] Erzurumlu İbrahim Hakkı, Ma'rifetnâme, s. 612.
[486] Atvdr-ı Seb'a, Anonim, İst. Süleymaniye Kül., İbrahim Ef., Nr.: 461/1, Vr.: 17a
[487] Fecr: 89/27-30.
[488] Nâziât: 79/24.
[489] Muhammed Nuri Şemseddin Ef., Risâh-i Murakabe, s. 6-7.
[490] Fenâ: Yok olma, yokluk, geçip gitme, bekanın zıddı. Beka: Devam, sebat, önce­ki hal üzere kalma. Tasavvufta; Fena, kişinin kötü sıfatlardan arınması: Beka, güzel va­sıfların insanda bulunması. Şehveti fena bulan insanın, Allah'a kulluğunda ihlâs ve sa­mimiyeti bakî olur. Kötü huylardan fânî olan, güzel huylarda bakî; cahillikten fânî olan, ilimde bakî; nefsinden fânî olan, Allah'ta bakî olur. (Selçuk Eraydın, Tasavvuf ve Tarikatır, s. 225-227, III. baskı, Marifet Yay, İst., 1990).
[491] Bâli Sûfiyyevî, A.g.e., Vr.: 119a-119b.
[492] Heybet: Saygıya dayanan korku, azamet, büyüklük. Tasavvufta; Hakk'a yakın olmanın ortaya çıkardığı kaygı hissi. Heybet, az veya çok kendinden geçme halini gerek­tirir. Çünkü Cenab-ı Hakk'ın celâfî tecellîlerini kalpte müşahede etmekten dolayı ortaya çıkar. Cemâlî tecellî de heybeti oluşturur.
Üns: Dostluk kurmak, cana yakın olmak, ahbap canlı olmak, sıcak ilgi, candan sevgi. Tasavvufta; Üns makamında bulunan bir sâlik ateşe atılsa veya kılıçla yüzüne vurulsa, yaşadığı derin ruhî hazlar ve neşe sebebiyle bunu hissetmez. Hz. İbrahim'in ateşe atıldıgı zaman ateşteki hali gibi. Üns, sevgilinin cemâlini zevkle seyretmektir, ilâhî ce­mâli temâşâ etmekten haz almaktır. Üns, âşığın sevgilisiyle samimi olması, resmîliğin ortadan kalkmasıdır. (Süleyman Uludağ, Tasavvuf Terimleri Sözlüğü, s. 219, 502-503).
[493] Sühreverdî, A.g.e., s. 638.
[494] Muhammed Nuri Şemseddin Ef., A.g.e., s. 11.
[495] Nefs'in Yedi M...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Lütfen Namazlarımızı Kılalım Namazlarınızı Sanal & Real Yaşam için Terketmeyiniz !!!

İlim Dünyası Ailesi
Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Nefsi Mutmaınne
« Posted on: 18 Nisan 2024, 08:58:52 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Nefsi Mutmaınne rüya tabiri,Nefsi Mutmaınne mekke canlı, Nefsi Mutmaınne kabe canlı yayın, Nefsi Mutmaınne Üç boyutlu kuran oku Nefsi Mutmaınne kuran ı kerim, Nefsi Mutmaınne peygamber kıssaları,Nefsi Mutmaınne ilitam ders soruları, Nefsi Mutmaınneönlisans arapça,
Logged
22 Aralık 2015, 11:47:35
Rüveyha
Forum Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.764


« Yanıtla #1 : 22 Aralık 2015, 11:47:35 »

Esselamu aleykum ve rahmetullah.Bir çok Allah dostunun nefsi mutmaine hakkında ki yorumlarını öğrenmiş oldum.Bu tanımlar nefsin bu mertebesini güzel anlamamıza vesile oluyor.Rabbim bizleri nefsini,kamil mertebeye ulaştırsın İnşaAllah.Rabbim razı olsun kardeşim
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 22 Aralık 2015, 11:48:09 Gönderen: ✿ Rüveyha ✿ »
Kayıtlı

17 Ocak 2019, 00:45:26
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.956


« Yanıtla #2 : 17 Ocak 2019, 00:45:26 »

Aleyküm Selam. Rabbim bizleri herzaman nefsini terbiye edip hayırlı kullarından olabilmeyi nasip eylesin
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

19 Ocak 2019, 20:38:12
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #3 : 19 Ocak 2019, 20:38:12 »

Esselamu aleyküm. Nefsini İslam yolunda terbiye eden Allahın rızasına rahmetine kavuşan kullardan olalım inşallah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

20 Ocak 2019, 15:13:03
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #4 : 20 Ocak 2019, 15:13:03 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri doğru işler yapanlardan eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes