> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuranda İnsan Psikolojisi > Muhammed Ümmeti
Sayfa: [1] 2 3   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Muhammed Ümmeti  (Okunma Sayısı 12777 defa)
13 Şubat 2011, 15:45:26
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 13 Şubat 2011, 15:45:26 »



 
Muhammed Ümmeti

 Kur'an'da ümmet lafzının daha çok toplum, millet an­lamında kullanıldığını yer yer ifade etmiştik. Allah toplumlara peygamberler göndererek onlara mesajını ulaştırmıştır. Bu çerçevede Kur'an kendilerine hitap ettiği ve Hz. Muhammed'in davetinin hedef kitlesi durumunda olan toplumlarla, Hz. Muhammed'e inanan toplumlardan da ümmet olarak söz etmektedir.

"(Ey Muhammed!) Böylece seni, kendilerinden önce nice ümmetlerin (ümem) gelip geçtiği bir ümmete (fî ümmetin) gönderdik ki, sana vahyettiğimizi onlara okuyasın."[375] mealin­deki Ra'd sûresi 30. âyette belirtilen kendilerinden önce nice ümmetlerin gelip geçtiği bir ümmetten maksat, Hz Muhammed'in peygamber olarak gönderildiği son ümmet,[376] yani Muhammed ümmeti (ümmet-i davet) dir. Burada yer alan ümmet ile kastedilen ümmet-i Muhammed ifadesinin genel anlamı olan ve kullanımı yaygın olmayan Hz Muhammed'in mesajına muhatap olan toplumlardır. Bunlar ister inansın isterse inanmasın genel anlamda Hz. Muhammed'in ümmeti içerisinde yer almaktadırlar. Ancak aşağıdaki şu âyette geçen ümmetle ümmet-i Muhammed ifadesinin özel anlamı ve yaygın kullanı­mı olan Hz.Muhammed'e inanan müslümanlar kastedilmek­tedir.

"Ve böylece sizin âdil, dengeli ve ölçülü bir toplum/vasat ümmet (ümmeten vasatan) olmanızı istedik ki (hayatınızla) tüm insanlığın huzurunda hakikatin şahitleri (ve örnekleri) olasınız; ve Peygamber de sizin üzerinize şahit olsun. (Habibim) senin üzerinde bulunduğun  kıbleyi ise, sırf peygambere uyanları, ökçesi üzerinde geri  döneceklerden (uymayanlardan) ayırıp bilelim  diye kıble yaptık. Gerçi bu (kıblenin değiştirilmesi) Allah'ın  hidâyet ettiği kimselerden başkasına bir hayli ağır gelecektir. Allah sizin imanınızı asla zayi edecek değildir. Zira Allah insanlara karşı çok şefkatli ve merhametlidir. "[377]

Bu âyette sözü edilen "vasat ümmet'in, "Ümmet-i Mu­hammed" olduğu hem mü'minleri muhatap alan hitaptan, hem de Hz. Peygamber (a.s)'in şu hadisinden kolayca anlaşılmakta­dır:

Rasûlullah (s.a) buyurdu ki;

"Kıyamet gününde Nûh (a.s) (Allah'ın huzuruna) çağırılır, (geldiğinde de) 'buyur, emret rabbim.' der. Allah kendisine, (emrimi) tebliğ ettin mi? der, o da, 'evet' cevabını verir. Bunun üzerine kavmine; o (Nûh) size tebliğ etti mi? denir. Onlar, 'bize hiç bir uyarıcı gelmedi' derler. Bunun üzerine Allah, Hz. Nuh'a, 'sana kim şahitlik edecek?' diye sorunca, o da, Muhammed ve ümmeti şeklinde cevap verir. Onlar Hz. Nuh'un tebliğ ettiğine şahitlik edecekler, Hz Peygamber de ümmetine (onların doğru söylediklerine) şahitlik edecektir. İşte Allah Teâlâ'nın "Sizi vasat bir ümmet kıldık ki insanlara şahit olasınız, Peygamber de sizin üzerinize şahit olsun." mealindeki sözü bu manadadır."[378]

Ayette geçen ümmet kelimesinin sıfatı olan vasat, orta, dengeli, âdil, bir şeyin hayırlısı anlamındadır.[379] Buna göre İslam ümmetinde bulunması hedeflenen en önemli özellikler, vasat ümmet deyimi ile özet bir şekilde ifade edilmiştir. Öyle ki bunlar önder ve örnek bir ümmette mutlak surette bulunması gereken özelliklerdir. Elmalık M. Hamdi Yazır (ö.1942)'ın şu sözleri, Ümmet-i Muhammed'in ümmet ve vasat oluşunu çok güzel izah etmektedir: "Cenab-ı Allah, Muhammed ümmetini insanlar arasında böyle hakşinas, doğru sözlü, âdil, dürüst ve iyi ahlak sahibi, ilim ve irfan ile seçkin, şahitlik yapmaya layık, merkezî bir cazibeyi ve imameti haiz, kendisine uyulacak önder bir cemaat yapmak ve tam manasıyla adil ve hakim bir ümmet teşkil etmek için Hz. Muhammed Mustafa'nın gölgesinde ve çevresinde insanları yeni bir sırat-ı müstakime hidâyet buyur­muştur. Diğer kavimler arasında İslam ümmetinin, bu va­zifelerini unutmaması icap edecektir. Müslümanlar şuna buna uyuntu olmayıp başka milletlere örnek ve merci olması gereke­cektir."[380]

Aynı anlamda bir diğer âyet de şöyledir:

"Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı bir ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten men eder ve Allah'a iman edersiniz. Kitap ehli de inansalardı elbette kendileri için hayırlı olurdu. Onlardan iman edenler de vardır. Ama pek çoğu fasık kimselerdir. "[381]

Ayette geçen ümmet ile mü'minlerin kastedildiği açık ol­makla birlikte, bununla Hz. Peygamber'in ashabından özel olarak kimlerin kastedildiği hususunda farklı görüşler ileri sürülmüştür.[382] Bu görüşleri şu şekilde sıralayabiliriz:

♦ Bunlar, özellikle Rasûlullah (s.a)'ın ashabıdır. Dahhâk bu görüştedir.[383]

♦ Bunlar, Rasûlullah (s.a) ile birlikte Mekke'den   Medine'ye hicet eden ashaptır.[384] Bir başka rivayete göre ise, Muhacirlerden Bedir ve Hudeybiye'de hazır bulunan kim­selerdir.[385]

♦ Bunlar, âyetin haklarında indiği, sahabeden İbn Mesûd, Ammâr b. Yâsir, Ebû Huzeyfe'nin mevlâsı Salim, Ubey b. Ka'b ve Muaz b.Cebel’dir.[386]

♦ Müfessirlerin çoğunluğuna göre bu âyet bütün İslam ümmeti hakkında umumidir.[387] Yani hitap genel olup buradaki ümmet ile Muhammed ümmeti kastedilmektedir. Bu görüşü savunanlar Ahmed b. Hanbel'in Müsned'inde yer alan şu hadisi de delil getirmektedirler:

Rasûlullah (s.a) buyurdu ki;

"Peygam­berlerden hiç birine verilmeyen şeyler bana verildi." Biz;

“Ey Allah'ın Resulü, nedir onlar?” diye sorduk. Buyurdular ki:

“Korku anında yardım olundum. Yeryüzünün anahtarları bana verildi. Ahmed diye isimlendirildim. Toprak bana temiz kılındı. Ümme­tim, ümmetlerin en hayırlısı kılındı. "[388]

Bu görüşte olan müfessirler, söz konusu âyetin, yukarıda geçen Bakara Sûresinin 143. âyetinde yapılan ilanın bir nevi tekrarı olduğunu ifade etmekte­dirler.[389] Orada İslam ümmetinin âdil, seçkin, dengeli, örnek ve  önder  bir toplum  olduğu  belirtilerek kendilerinden  tüm insanlığın  huzurunda hakikatin şahitleri olmaları istenmekte, burada da iyiliği emretmeleri, kötülükten sakındırmaları ve Allah'a inanmaları sebebiyle hayırlı oldukları bildirilmektedir.

Bazı müfessirlere göre, burada geçen ümmet, "din mensu­bu"[390], bazılarına göre ise, "yol" (et-tarîka) anlamındadır.[391] Bu son anlama göre, "en hayırlı ümmetten maksat, en hayırlı yol üzere olan topluluktur.

Bize göre de buradaki ümmet ile İslam ümmetinin ta­mamı, diğer bir ifadeyle bütün Ümmet-i Muhammed kastedilmektedir. Zira burada da hitap müminleredir. Ayette hayırlı olmanın gerekçesi olarak sunulan özellikler, müminlerde bu­lunması gereken genel özelliklerdir. Ayrıca burada âyeti tahsis etmeyi gerektirecek bir durum da söz konusu değildir. Ayetin bağlamına baktığımızda da ümmete verilen bu anlamın daha uygun olacağı görülecektir. Şöyle ki ele aldığımız Âl-i İmrân sûresi 110. âyetten önceki 98-99. âyetlerde hitap, Kitap ehlinedir. 100-103. âyetlerde müminlerin Kitap ehline uymamaları, Allah'ın dini olan İslam'a sımsıkı sarılmaları istenmektedir. Bunların arkasından gelen 104-105. âyetlerde de, müminler­den, iyiliği emreden, kötülükten sakındıran bir grup oluşturma­ları, kendilerine apaçık deliller geldikten sonra ihtilafa düşüp tefrika çıkaranlar gibi olmamaları istenmektedir. 106-107. âyet­lerde ise, iman eden kimselerle kâfirlerin âhiret hayatında durumlarından söz edilmektedir. Üzerinde durduğumuz bu ve bundan sonraki âyetlerde (110-120) de Kitap ehlinin bazı yanlış tutumları eleştirilmektedir.

Netice olarak her iki âyette yer alan ümmet ile Hz. Muhammed'e iman edip onun peygamberliğini tasdik ederek davetine icabet eden ve getirdiği esasları kabul eden müminler, diğer bir ifade ile kelimenin husûsi anlamı olan Muhammed ümmeti (ümmet-i icabet) kastolunmaktadır. [392]


[375] Esed'in bu âyete verdiği anlam diğer meal ve tefsirlerden oldukça farklıdır. Söz konusu meal şöyledir: "İşte böylece (Ey Muhammed!) seni , kendisin­den önce nice toplumların gelip geçtiği bir (inanmayanlar) toplumu içmden elçi olarak çıkardık ki, sana vahyettiklerimizi onlara okuyup açıktayasın. Çünkü bilmezlikleri yüzünden O Rahman'ı inkar ediyor onlar... (bkz.Kur'an Mesajı, 11,492).

[376] Zemahşerî, el-Keşşaf, I, 359; Âlûsî, Rûhul-me'ânî XIII, 152.

[377] Bakara: 2/145.

[378] Buhârî, Tefsîrü'l-Kur'an, 13.

[379] Kurtûbî, et-Câmi'li abkâmi'l-Kur'ân, II, 153.

[380] Hak Dini Kur'ân Dili, I,527 (sad.).

[381] Âl-i İmrân: 3/110.

[382] İbnü'l-Cevzî, Zadü’l-mesîr, II, 16.

[383] Kurtubî, el-Câmi'li ahkâmi'l-Kur'ân, IV, 170.

[384] Taberî, Câmi'u'l-beyân, IV, 29; İbn Kesîr, Tefsirü'l-Kur'ân, I, 396.

[385] Kurtubî, el-Câmi'li ahkâmı'l-Kur'ân, IV, 170.

[386] Taberî. Câmi'u'l-beyân, IV,29.

[387] Taberî, Cami'u'l-beyân, IV, 29; İbnü'l-Cevzî, Zâdü'l-mesîr, II, 16; Kurtubî, el-Câmi'li ahkâmi'l-Kur'ân, IV,17O; Hâzin, Lübâbü't-te'vîl, I,566; İbn Ke­sir, Tefsîrü'l-Kur'ân, I, 396.

[388] Ahmed b. Hanbel, Müsned, Beyrut 1985, I, 98.

[389] Kurtubî, el-Câmi'li ahkâmi'l-Kur'ân, IV. 170; Mevdûdi, Tefhîmü'l-Kur'ân, III, 389.

[390] Kurtubî, el-Câmi'li ahkâmi'l-Kur'ân, IV, 170.

[391] Taberî, Cami'ul-beyân, IV. 30.

[392] Yrd. Doç. Dr. Hasan Keskin, Kur’an’da Ümmet Kavramı, Rağbet Yayınları: 89-93.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Muhammed Ümmeti
« Posted on: 20 Nisan 2024, 11:39:25 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Muhammed Ümmeti rüya tabiri,Muhammed Ümmeti mekke canlı, Muhammed Ümmeti kabe canlı yayın, Muhammed Ümmeti Üç boyutlu kuran oku Muhammed Ümmeti kuran ı kerim, Muhammed Ümmeti peygamber kıssaları,Muhammed Ümmeti ilitam ders soruları, Muhammed Ümmetiönlisans arapça,
Logged
17 Nisan 2014, 13:16:45
Zeynep 8D

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 2.287



« Yanıtla #1 : 17 Nisan 2014, 13:16:45 »

Allah bizi peygamberimize layık ümmet eylesin. Paylaşım için  teşekkürler. Konuda sadece Ümmet-i Muhammed ile Ümmet hitaplarının farklı olup olmadığını anlayamadım :)

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

İlim servetten üstündür. Çünkü serveti sen korursun; oysa ilim seni korur.
17 Nisan 2014, 13:20:41
selenay siynem 8

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 63


« Yanıtla #2 : 17 Nisan 2014, 13:20:41 »

ALLAH RAZI OLSUN bizi bilgilendirdiniz. ALLAHIM bizi peygamberimize layık ümmetler eylesin
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
30 Ağustos 2014, 18:35:58
Rüveyha
Forum Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.764


« Yanıtla #3 : 30 Ağustos 2014, 18:35:58 »

Mevlam razı olsun. Ne şanslıyız ki Hz Muhammedin ümmetiyiz..Mevlam layık eylesin..Rabbim bizlere çokça sabrediyorsa Efendimizin , habibin hürmetine sabrediyor..Rabbim bizlere hidayet ihsan eylesin inşaAllah.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 28 Ocak 2015, 22:56:08 Gönderen: Rüveyha »
Kayıtlı

30 Ağustos 2014, 18:51:51
❣ Muhammed ❣

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 3.112


« Yanıtla #4 : 30 Ağustos 2014, 18:51:51 »

ve aleykümselam
mevlam bizleri hz.muhammede kalıyık ümetler eylesin onun yolunda gidenlerden eylesin İnşaAllah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1] 2 3   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes