> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuranda İnsan Psikolojisi > Meşiet İrade Kaza Kader
Sayfa: [1] 2 3 4 ... 7   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Meşiet İrade Kaza Kader  (Okunma Sayısı 12535 defa)
17 Şubat 2011, 14:00:22
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 17 Şubat 2011, 14:00:22 »



Meşiet - İrade - Kaza - Kader

 (Bütün diğer Kur'an kavramlarının olduğu gibi, özellikle bu kavramların açıklanmasında da, yapabile­ceğimiz yanlışlardan dolayı Allah'tan bağışlanma dile­riz; çünkü, yaptığımız Allah'ın Yolları'nda çabalamak­tan başka bir şey değildir. Allah'ın ilmini içeren Kur’an'ı bizim anlayabilmemiz, ancak bir İnsan olarak ka­pasitemiz ölçüsünde olacağından, açıklamalarımız Kur'an'ın anlattıkları değil, bizim Kur'an'dan anladıklarımızdır. Okuyucularımızın bu önemli noktayı tekrar tek­rar göz önünde bulundurmaları gerektiğini bir kez da­ha hatırlatmakta yarar görüyoruz.)

Allah'ın İradesi'yle insanın iradesi ve Kaza-Kader sorunu İslâm tarihinde en çok tartışılmış sorunlardan biridir. Öyle ki, bu tartışmalar çeşitli mezheplerin ade­ta varlık nedeni olmuşlardır. Daha önce de belirttiği­miz gibi, her konunun bir Allah'la ilgili, bir de varlık­larla ilgili olarak iki yönü vardır; bizim Allah'la ilgili yönü konusunda bilebileceklerimiz oldukça sınırlıdır ve nerdeyse imkânsıza yakın derecededir.

Yukarıda zikrettiğimiz gibi, Allah bir şeyi 'dilediği zaman o şeye 'ol' der ve o da oluverir. Demek ki, varlık­lar ortaya çıkmadan önce, yani bir 'şey’ olmadan önce, gerçek olarak vardırlar; işte bu gerçek, (hakk) olarak varoluşları Allah'la ilgilidir. Bunun Allah'ın ilminde ol­duğu söylenmiştir. Nitekim, Kur'an-ı Kerim'de şöyle Duyurulur:

“Ğayb'in anahtarları O'nun yanındadır; onları O'ndan başka kimse bilmez. Denizde ve karada ne varsa, bilir. Bir yaprak düşmesin ki, O bunu bilmemiş olsun ve yerin karanlıklarında bir tane, yaş ve kuru hiç bir şey olmasın ki, apaçık bir kitapta bulunmamış olsun  (Enam: 59)”.

'Kitab'ı anlatırken de belirttiğimiz gibi, 'apaçık kitap'a ‘Levh-i Mahfuz'da denmiştir. Yani, her şey bu. kitaptadır ve bu kitabın anahtarları da tabiî olarak Allah'tadır. Daha bazı ayetlerde de buyurulduğu gibi, Allah bu kitabı Kur'an'da ve evrende açmıştır; bunun anahtarlarını da, belki tümüyle olmasa bile, belli öl­çülerde kullarından dilediğine verir (bk. Ğayb),

Aynı konuyla ilgili olarak, bir diğer ayette söyle buyurulmaktadır:

“Yerde ve kendi nefslerinizde başınıza bir şey gel­mesin ki, biz onu yaratmadan önce bir kitapta bu­lunmamış olsun..(Hadid: 22)”. Demek ki, evrende meydana gelen her olay da Al­lah'ın ilminde vardır. O halde, evrendeki her varlık ve meydana gelen her olay Allah'ın ilminin açılışıdır; bu olmadan önce insanlar için gizlidir, gaybdır, ancak mey­dana gelince bilinir. Fakat, olması da olmaması da imkan dahilindedir, çünkü bizim elimizde değil, Allah' in elindedir, O'nun kudreti, dilemesi dahilindedir; bu bakımdan, evrene 'mümkinat’ denilir. îşte, Allah'ın bir şeyin olmasını veya olmamasını dilemesi İrade'dir; bu bağlamda, Allah'ın iradesi mutlaktır ve tüm evrende geçerlidir; şu kadar ki, biraz aşağıda belirteceğimiz gi­bi, insanın iradesi Allah'ın iradesi çerçevesindedir.

İrade, Râ-De (Ra-Ve-De) fiilinden gelir. Masdarı ravd, 'bir şeyin isteği, arzusu doğrultusunda gelip git­me, bocalama, çabalama' demektir. Gerek 'râ-de", ge­rekse 'ir ta de' aşağı yukarı aynı anlamda kullanılır. 'Raid' 'ot peşinde olan' demektir; devenin ot peşinde dolaşmasına da 'ravd' denilir. îşte, irade bu fiilin 'if'al' babı olan erade şeklinden masdardır. Şehvet, ihtiyaç ve arzudan kaynaklanan bir kuvveti ifade eder. Nef­sin isteyerek bir şey peşinde koşması demektir. Bu koş­ma, gidip gelme şeklinde olur ve bir tereddüd de belirtir. Nitekim, Arapça'da 'yavaş yavaş’ anlamına ge­len 'ruveyden' zarfı da bu kelimeyle bağlantılıdır. İrade, hem istek, hem de, bu isteği gerçekleştirmek için bir karar, bir yola koyulma anlamını da içerdiğinden, iste­ğe ulaşılsın ulaşılmasın bir başlangıç ve bir sonu, yani bir niyet ve işe koyuluşu kapsar. Ama, Allah'la ilgili ola­rak kullanıldığında, Allah için düşünüp karar vermek söz konusu olamaz; O'nun hükmüyle dilemesi hemen hemen aynı şeydir. [143] Allah her şeyi mutlaka irade et­mez; nitekim, Kur'an, Allah'ın mü'minler için zorluk irade etmediğini belirtir. Yine, Kur'an'da, Allah'ın kul­ları için zulmü irade etmediği de anlatılır. Ama, İrade' nin yanısıra, bir de MEŞİET vardır. Bu kelimenin aslı 'Şâ-E' fiilidir. Bu fiil de, 'dilemek' anlamına gelir. Şu kadar ki, meşiet mutlaka bir şeyin varlığını gerektirir. Nitekim, şey kelimesi 'şâ e' fiilinin isim olarak masdarıdır; yani şey, Allah'ın 'meşieti'nin. sonucunda ortaya çıkan varlıktır; bu bir davranış, bir olay da olabilir. Bu noktada, meşiet evrendeki her şeyi kapsar, bu bakım­dan insanın sınırlı meşieti de mutlaka Allah'ın meşietine bağlı olduğu için, bir iş yapmaya niyetlendiğimiz za­man, 'yapacağım' veya 'yaparım’ değil, 'Allah dilerse -inşa-Allah' yapacağım' dememiz gerekir. Dikkat edilir­se, 'inşâ-Allah' deriz de, inerad'Allah' demeyiz; yine, Kur'an 've mâ teşâûne illâ en yeşâ-Allah - Allah dileyemedikçe dileyemezsiniz’ der, ama, 've mâ türidûne illâ en yürîd'Allah' demez.

Görülüyor ki, irade ve meşiet, Allah'ın ilminin ev­rende ortaya çıkmasını veya bir başka deyişle, isimleri­nin 'şey'ler olarak tecellisini ifade eden yaratmayla .il­gili sıfatlarıdır. Mutlak irade, mutlak kudreti çağrıştı­rır; yani, dilediğini dilediği gibi yapabilecek zatın, böy­le bir kudrete sahip olması gerekir. Kudret kuvvetten farklıdır; sözgelimi, bir taşın hareket etmesi kuvvetledir; ama bir yönde hareket ederken, değişik yönlere itil­mesi kudreti gerektirir; kudret her yönlüyken, kuvvet bir yönlüdür. [144] îşte, Allah kudretiyle iradesini yön­lendirir ki, buna da biz KADER deriz. [145]

KADER 'Ka-De-Ra' fül kökünden gelir. 'Alâ' harf-i ceriyle kullanıldığında 'gücü yetmek', normal olarak kullanıldığında ise, 'ölçmek, plânlamak, düzenlemek, rız­kını daraltmak, 'kaddera', .'ağır davranmak, takdir et­mek, miktarını ortaya koymak, belirli miktarda yap­mak, yapma, gücü vermek' anlamındadır. Bu fiilden gelen 'kadr' 'kadar, miktar, eşit, şeref ve hürmete lâ­yık olma', 'kader' sözcük anlamıyla 'bir şeyin miktar ve durumu, bir şey için belirlenen zaman ve yer', 'mikdar, 'ölçü, hüküm' gibi anlamlarda kullanılır. [146] Bü­tün bu anlamlar Kur'an'da çeşitli ayetlerde geçer; . “Dilediğine rızkı yayar, dilediğine kısar (yakdiru) (Ra'd: 26)”.

“Allah'ı hakkınca takdir etmediler (ve mâ kaderu'llahe hakka kadrihî)   (Enam:  91)”.

 “Kendisine kimsenin güç yetiremeyeceğini mi (en len yakdira aleyh) sanıyor?(Beled: 5).”.

 “Her şeyi yarattı ve onu tam bir miktarla takdir etti (kadderahû takdîra) (Fürkan: 2)”.

“Canı çıkası, nasıl da ölçtü biçti  (takdir etti)! (Müddessir: 20)”.

“Her şey O'nun yanında bir miktar üzeredir (Ra'd: 8 )”.

“Geceyi dinlenme zamanı, güneşi ve ayı birer he­sap için yaptı; bu alîm ve azız olanın takdiridir (Enam: 96)”.

Görüldüğü gibi kader, Allah'ın her şeyi bir ölçü dahilinde ortaya koymasıdır. Kader'in hükmü, Allah'ın her şeyi ezelde belirlemesi, yazması şeklinde de tanımı yapılmıştır. Bu bağlamda, kaderin kazadan önce gelip, Îlm-i Ezelînin kapsamını içine aldığı, kazamnsa,, Allah'ın iradesinin tecellisiyle bu ilmin fiiliyata çıkması, ey­leme dökülmesi olduğu belirtilmiş ve “Hatibinden bir kelime geçmemiş olsaydı, aralarında hükmolunurdu (kuzıye)” ayeti ve daha başka benzer ayetler delil göste­rilmiştir. [147] Fakat, İ. Sina gibi bazı filozoflar ve daha bazı alimler, kazanın önce geldiğini ve kaderin kazanın Allah'ın iradesiyle ortaya çıkan şekli olduğunu ileri sür­müşlerdir. [148] Bizce, her iki iddiada da doğruluk payı vardır. Şöyle ki:

Ka-Za, 'bir şeyin halledilmesi’ demektir; sözgelimi, ihtilâflar hakkında hüküm veren kişilere kazı (kadı) denilir. Ragıp el-İsfahanî bunun iki yönü olduğunu söy­ler: Beşerî ve îlâhî. İlâhî olan, “Allah ancak Kendisi'ne ibadet etmenize hükmetti (kaza) ve “Allah hakkla hük­meder (kaza), O'ndan başka çağırdıkları ise, hiç bir şeyle hükmedemezler” ayetlerinde ifade olunduğu gi­bidir; yani, emir, söz, ilân veya bir eylem ifade etmek­tedir. “Onları iki günde yedi gök yaptı (kazahünne)” ayetinde de Allah'ın bir fiili ortaya konmaktadır. Beşe­rî olansa, kadının hükmetmesi ve Allah'ın bazı hüküm­lerinin yerine getirilmesini ifade eder. Sözgelimi, “Menasiklerinizi yerine getirdiğiniz (kazaytüm) zamana, ayetinde bu durum vardır. Ayrıca, kaza, bir şeyi 'ta­mamlamak, yerine getirmek' 'anlamlarında da kullanı­lır. “Musa süreyi doldurduğu (kaza ecelen) zaman; İç­lerinde, verdiği sözü yerine getiren (kaza nahbehû) vardır” ayetlerinde bu anlamı görüyoruz. Bunların yanısıra, bir kişinin ihtilâflar hakkında hüküm vermesi için de, yukarıda belirttiğimiz gibi kaza kelimesi kulla­nılır: “Senin verdiğin hüküm hakkında (mimma kazayte) içlerinde bir sıkıntı duymadan ve tam olarak tesli­miyet göstermeden (Nisa: 65) ve ((Muhakkak Rabbin aralarında adaletle hükmeder (kaza)  ayetlerinde bu anlam açıktır.

Demek ki, bir bakıma kaza, “Allah'ın emri takdir edilmiş bir kaderdir (Ahzab: 38)” ayetinde ifade olu­nan kaderin yerine gelmesidir. Fakat, kaderin kudretle ilgili olduğunu yukarıda belirtmiştik. Yani, Allah, ilmindeki varlıkların ve olayların asıllarına iradesiyle “ol” der, o da olur. İşte bu olma 'takdir olunmuş bir kader', belli ölçülerde, Allah'ın çizdiği sınırlar içinde bir meyda­na geliş veya meydana geliş için biçilen ölçü ve şekilken; kaza ise, “Allah bir işe hükmettiği zaman (kaza emran), ona ancak “ol” der, o da oluverir (Bakara: 117)” ayetinde ifade olunduğu üzere, takdir olunacak şeye hükmetme anlamını taşımaktadır. Demek ki, Allah bir işin (emr) olmasını dilemekte, bu dileme olumlu bir oluş ifade ettiğinde meşiet olmakta, meydana gelmesini dileyip dilememe sözkonusu olduğunda iradeyle adlan­dırılmakta, meşietin şeye dönüşmesine hükmetmeğe ka­za denirken, şeyin oluşunu, süresini, ölçü ve miktarını belirlemeğe ise kader denme...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Meşiet İrade Kaza Kader
« Posted on: 19 Nisan 2024, 23:56:33 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Meşiet İrade Kaza Kader rüya tabiri,Meşiet İrade Kaza Kader mekke canlı, Meşiet İrade Kaza Kader kabe canlı yayın, Meşiet İrade Kaza Kader Üç boyutlu kuran oku Meşiet İrade Kaza Kader kuran ı kerim, Meşiet İrade Kaza Kader peygamber kıssaları,Meşiet İrade Kaza Kader ilitam ders soruları, Meşiet İrade Kaza Kaderönlisans arapça,
Logged
01 Ekim 2014, 19:30:04
Tuğçe 8/D

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 360


« Yanıtla #1 : 01 Ekim 2014, 19:30:04 »

Ödevimi yaparken bu konudan yararlandım. ALLAH razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
05 Ekim 2014, 15:37:07
-merve-7d-

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 746


« Yanıtla #2 : 05 Ekim 2014, 15:37:07 »

Paylaşım için çok sağ olun sonunda konuyu bularak ödevimi yaptım allah hepinizden razı olsun :D :)
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

"Birisi sordu: 'Aşıklık nedir ?' Dedim ki : " Benim gibi olursan bilirsin!.."
HZ.MEVLANA
06 Ekim 2014, 11:53:35
Elif Benal 8

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 847



« Yanıtla #3 : 06 Ekim 2014, 11:53:35 »

Teşekkürler :) ödevimi yapmada çok yaralı oldu Allah razı olsun :)

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Açtığın her yaradan , hesap soracak 'Yaradan'
07 Ekim 2014, 12:33:48
Hatice 8/B

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 268


« Yanıtla #4 : 07 Ekim 2014, 12:33:48 »

Allah razı olsun... Çok teşekkür ederim sayenizde ödevimi yaptım
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1] 2 3 4 ... 7   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes