Konu Başlığı: Kitap Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 18 Şubat 2011, 18:19:12 Kitap Kitap “İTe-Te-Be” fiil kökünden türetilmiştir. Bu fiilin masdan olan el-ketb deriyi deriye veya bir tabakayı diğer tabakaya iple bağlamak demektir. Bu anlamda “ketebtü's-Sekae torbayı bağladım” denilir. Terim olarak, 'harf leri birbirine yazıyla bitiştirmek anlamına gelir. Bu bağlamda, 'harflerin sözle de birbirine bağlanması'na işaret eder. Bu bakımdan, arzdan çıkan seslerin bir tertip halinde olması durumunda, bu seslere de 'kitap' denilebilir, yazılması şart değildir. Onun için, Allah'ın Kelâmı'na yazılı olmasa da 'kitap' denilir. [22] Çünkü, Kur'an'da sürekli olarak geçen 'kitap' sözcüğü, her zaman Kur'an'ın yazılı şeklini ifade etmez; Allah'ın kelimelerinin bir düzen içinde birlik göstermesi “yazma” demektir. Evren bütünüyle, Allah'ın “ol” emriyle meydana gelen bir kelimeler düzenidir. Evrenin bilgisi Allah'ın ezelî ilminde saklıydı; sonra, Allah her bilgiye “ol” dedi ve onlar da bir 'kelime' olarak varoldular. Bu anlamda, evren bu kelimelerden oluşan bir kitap halini aldı. Allah evrendeki varlıkların görevlerini, kısaca, evrenin işleyiş kanunlarını yazdı, bu işleyiş konusundaki hükmünü ortaya koydu; bundan böyle ne olup biteceğini de belirledi. Böylece, Allah'ın ezelî bilgisinden meydana getirdiği Ana Kitap'ta hiç bir şey eksik bırakılmadı. (Aslında, evrenin her an Allah tarafından yeniden yaratıldığı ve bu yaratmalar arasında bağ olduğu için bir devamlılık ortaya koyduğu bazı İslâm filozof ve ariflerince belirtilmiştir. Biz konunun anlaşılması için 'geçmiş zaman' kullandık, bunu 'geniş zaman'la da ifade ve her zamana teşmil edebiliriz. [23] “Yeryüzünde yürüyen hiçbir hayvan ve iki kanadıyla uçan hiç bir kuş yoktur ki, sisin gibi bir ümmet olmasınlar. Biz Kitap'ta hiç bir şeyi .eksik bırakmamışızdır.” (En'am; 38) “Mutlaka O'nun bilgisiyle düşen bir yaprak, yerin karanlıklarındaki bir tanecik, yaş ve kuru hiç bir şey yoktur ki, apaçık bir Kitap'ta olmasın.” (En'am: 59) Yaratılışla birlikte yazılan, 'hükmolunan her şey vakti gelince ortaya çıkar; evrenin tümünde ne olup ne bitiyorsa, kesinlikle bu yazıya göre olup bitmektedir. “Yerde ve kendi öz nefislerinizde başınıza bir şey gelmesin ki, biz onu yaratmadan önce, bir Kitap'ta bulunmuş olmasın.” (Hadid: 22) Demek ki, Kitab'ın aslı, anası evrendeki her varlık ve meydana gelen her olaydır. Kur'an buna “Kitap, Ümül'Kitap, Levh-i Mahfuz” gibi adlar verir ki, hemen hemen hepsi de aynı anlamdadır. Evren bu Ki-tab'ın açılmış biçimidir, her geçen.an bu Kitap'tan bir kelimeyi daha ortaya koymaktadır. Allah, insanlık tarihi boyunca zaman zaman bu Kitab'ı, insanlar arasından seçtiği elçileri aracılığıyla harflerden oluşan kelimeler, kelimelerden oluşan ayetler ve ayetlerden oluşan sureler halinde gayet toplu olarak insanlara göndermiştir. Bu bağlamda, Tevrat, İncil, Kur'an gibi İlâhî Kitaplar evrenin sayfalara sığdırılmış toplu bir açıklamasıdır denilebilir. Evrendeki her şey, olmuş olacak her olay bu kitaplarda da öz ve toplu olarak vardır. [24] Şimdi, bu temel bilginin ışığında, Kitab'ın bu gerçek ve aslî anlamıyla ilgili olarak, diğer yan anlamlarına da kısa bir göz atalım: 1. Kitab, yukarıda da belirttiğimiz gibi, yazılı sayfalar anlamına gelir: “Eğer sana kâğıt üzerine yazılı bir kitap indirmiş olsaydık da, onu elleriyle tutsalar dı...” (En'am: 7). 2. Kitap, önce dileyip, sonra meydana getirme anlamını da içerir: “Allah, ben ve elçilerim galip geleceğiz” diye yazdı..” (Mücadele: 21). 3. Kitap, 'hükmetmek, farz kılmak' anlamına gelmektedir: “Yakınlığı olanlar (ülü'l-erham) Allah'ın kitabın birbirleri konusunda daha hak sahibidir (En-fal: 75). “Özerinize oruç yazıldı” (Bakara: 183). “Muhakkak namaz müminlerin üzerine vakitli olarak yazıldı.” (Nisa: 103). 4. Kitap, 'kılmak, arasına katmak' anlamındadır: “Bizi şahitlerden yaz” (A. İmran: 53). 5. Kitap, 'Allah tarafından gönderilmiş bir delil' anlamına da gelmektedir: “İnsanlardan, Allah hakkında hiç bir ilmi, hidayeti ve nur saçan bir kitap olmadığı halde mücadele eden vardır” (Hacc: 8 ). 6.“Muhakkak onlardan bir grup vardır ki, Kitap* ta olmayan bir şeyi, siz Kitap'te sanasınız diye dillerini Kitab'a eğip büker.” (A. İmran: 78). Bu ayette, birinci kitap, genel olarak Allah'ın kitabı anlamındadır; yani, Levh-i Mahfuz, Ümm'ül-Kitap veya evren kitabı, ya da Kur'an, Tevrat ve İncil gibi İlâhî Kitap anlamındadır. İkinci kitap, ayet Yahudilerle ilgili olduğu için Tevrat'ı kasdetmekte, yani, 'aslında Tevrat'ta olmadığı halde' denmektedir. Üçüncü kitap ise, Yahudiler'in Allah'ın Kitabı, ya da Tevrat yerine kendi elleriyle yazdıkları ve “Kitabı elleriyle yazanların vay haline” (Bakara: 79) ayetinde ve benzer daha başka ayetlerde anlatılan kitaptır. 7. Kitap, 'yazma, yazışma, mektup' anlamlarına da gelir: “Ellerinizin altında bulunanlardan yazışmayla (akd) yapmak isteyenlerle, eğer kendilerinde bir hayr görürseniz yazışın” (Nur: 33). “Bu mektubumu götür.” (Nemi: 28). 8. Kitap, Allah'ın hükümlerinin, 'ahkâm'ın bütünü anlamında 'Şeriat' demektir. 9. Kitabın bir önemli anlamı daha vardır ki, insanların dünya hayatındaki amellerinin yazılmasından oluşmaktadır. Kur'an'da “söylediklerini yazacağız” (Meryem: 79) ve “onun için Kıyamet günü bir kitap çıkarırız da, “oku kitabı nı:(deriz)” (İsra: 13-14) buyurulmaktadır. İnsanlar kitaplarını Dîn Günü dünya hayatındaki amellerine göre ya önlerinden, ya sağlarından, ya da sol ve arkalarından alacaklar ve öncüler, sağdakiler (Yemin Ashabı) ve soldakiler (Şimal Ashabı) olmak üzere üçe ayrılacaklardır, “Hayır hayır, muhakkak facirlerin kitabı siccindedir. Bilir misin siccin nedir? Açık, sağlam, yanlışsız, belirgin, rakamlı bir kitaptır. Hayır, hayır, muhakkak iyilerin kitabı ılliyyindedir. Bilir misin ılliyyîn nedir? Açık, sağlam, yanlışsız, belirgin, damgalı, rakamlı bir kitap” (Mutaffifîn: 7-9), 18-19) ayetleri bu konuda gerçekten ilginçtir. İnsanların dünya hayatında kazandıkları bir kitap halinde onların Ahiret'teki yerlerini hazırlamakta ve oluşturmaktadır; ya kat kat derinlikler, ya da kat kat yükseklikler meydana getirmektedir sahipleri için. İnsanların her sözü ve her davranışı harf harf ve kelime kelime Ahiret'teki makamlarını 'yazmakta', inşa etmektedir. Evreni ve evrendeki her türlü olayları, Allah'ın bütün bilgisini harfler ve kelimeler olarak içeren ve Allah'tan geldiği biçimde korunan son Kitap Kur'an-ı Kerim'dir. Nitekim, Kur'an'da 'Ana Kitab'ın Kur'anla eş anlamda kullanıldığı ayetler çoktur: “Bu apaçık Kitabın ayetleridir; muhakkak onu Arapça Kur'an olarak indirdik.” (Yusuf: 1-2). “Bunlar Kur'an'ın ve apaçık Kitabın ayetleridir” (Nemi: 1). Kur'an'da “apaçık kitap” olarak geçen kitap, genel anlamıyla Kitap'tır. Bu kitap'tan Allah'ın murad ettiği bilgiye sahip olanlar, göz açıp kapayıncaya kadar yüzlerce kilometrelik bir uzaklıktan herhangi bir nesneyi getirebilirler. “Yanında Kitaptan bir ilim bulunan kimse de, “sen gözünü yummadan ben onu sana getirebilirim” dedi.” (Nemi: 40) İlâhî kitaplar insanlara yol göstericidir; öncüdür, rahmettir, iman edenler için hidayet kaynağıdır. İnsanların ihtilâf ettikleri her konuda hükmün kendilerine göre verilmesi için gönderilmişlerdir. 'Mizan' ve 'demir (otorite) le birlikte insanların hayatını düzenlemek üzere gönderilmişlerdir. İnsanların karanlıklardan ışığa, zulümden adalete ulaşmaları için gönderilmişlerdir. (Bakara: 213, Hadid: 25, İbrahim: 1, Nahl: 64, Ahkaf: 12) [25] [22] Mufredat, s. 423; Külliyat-ı Ebl'1-Beka, s: 307. [23] Muhammed İkbal, İslâm'da Dini Düşüncenin Yeniden Doğuşu, Ç. A. Asrar Bir y. İst. 1984, s. 75. Abdülkerim Suruş, Evrenin Yatışmaz Yapısı, Ç. Prof. H. Hatemt, İnsan yay, İst, 1984; Mevlâna Celaleddin er-Rumî, Mesnevi, terceme ve şerh, A. Baki Gölpınarlı, İnkilâp ve Aka. İst. 1981 c. I-II, s: 138-139. [24] Hak Dini Kur'an Dili, III, 1920; Bedlüzzaman Said N, Sözler, Otuzuncu Söz. 'Ene ve Zerre Risalesi'. [25] Ali Ünal, Kur’an’da Temel Kavramlar, Beyan Yayınları: 30-34. |