> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuranda İnsan Psikolojisi > Ayet
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Ayet  (Okunma Sayısı 941 defa)
18 Şubat 2011, 18:10:23
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 18 Şubat 2011, 18:10:23 »



Ayet

 Dil bilginlerinin bazılarına göre, 'ey' sözcüğünden türemiştir. 'Ey' herhangi bir şeyi söz konusu ederken kullanılır, “nasıl çağırırsanız çağırın, güzel isimler O' nundur” ayetinde olduğu gibi; bu ayetteki “eyyen” söz­cüğü, “her ne şekil olursa olsun” anlamında kutlanıl­mıştır. Ayet, bazı dil bilginlerine göre ise, 'tesbit ve bir şeye dayanma' anlamına gelen 'teeyyâ'dan türemedir. Bu anlamda, yüksek binalara da 'ayet' denilir; nitekim bir ayet-i kerime'nin anlamı şöyledir: “Her yüksek yere bir ayet dikip, boş şeylerle mi uğraşırsınız?” (Şuara: 128).

'Ayet' 'apaçık bir işaret ve alâmet' demektir. Açıkça ortada görülmeyen bir şey, ayetiyle görülür ve tanınır. Bir yol arayan kimse, eğer o yolun ayetlerini, yani işa­ret ve alâmetlerini bilirse, yolu da bulur. Her gerçek ayetiyle, alâmetiyle bilinir. Bu bakımdan, ayet, duyu­ların da, düşünce ve akledilenlerin de dışa vurmuş bi­çimleri için kullanılır. [40] Sözgelimi, bir insanın yüzün­den kızdığı anlaşılabilir; yüzdeki kızarma, ellerin titre­mesi, konuşurken kekeleme gibi bir takım işaretler in­sanın iç durumunun ayetleri olurlar. Aynı şekilde, bir insanı tanıtırken saçının rengi, şekli, boyu, gözleri, ya­ni aletleriyle tanıtırız.

Kur'an ayetlerden oluştuğu gibi, evren de, insan da ayetlerden oluşur. Denizde yüzen gemiler, kuşların havada durması, göklerin desteksiz olması, kışın kup­kuru hale gelmiş ağaçların baharın çiçeklenip yaprak­lanması,  ölmüş  durumdaki yerlerin  yağmur  yağınca canlanması, ay, güneş ve yıldızlar, evet, evrende gör­düğümüz her şey Allah'ın ayetleridir. Bütün bu var­lıklar ve evrende meydana gelen olaylar, bir yandan Allah'ın 'ol emrinin sonucunda ortaya çıkmış birer kelimesi, Allah'a işaret etmesi ve insanların Allah'ı ta­nıması bakımından da birer ayetidir.

Allah'ın Zatı ancak Kendisi tarafından bilinir; fa­kat, Allah Kendisi'ni insana aletleriyle tanıtır. Bütün evren Allah'ın isimlerinin birer tecellîsi olan varlıklar­dan oluşur. Evrende gören varlıklara bakarak Allah'ın gören olduğunu, duyan varlıklara bakarak duyan oldu­ğunu... anlarız. Evrende hüküm süren şaşmaz düzene, ahenge, en ufak bir haksızlık ve zulüm görülmemesine, hakkaniyete bakarak Allah'ın adaletli, hakk ve her tür­lü eksikliklerden uzak olduğunu anlarız; evrendeki bo­zulmaz sulhe, esenliğe, selâmete (bk. Sulh, İslâm) ba­karak Allah'ın selâm olduğunu, bütün evrende tek bir kaynaktan çıkmış olan kanunlara bakarak Allah'ın bir olduğunu anlarız. Evrenin yaratılmasında mutlaka ge­rekli görünen güç, kuvvet ve bilgiye bakarak Allah'ın mutlak bilen, mutlak kudret ve güç sahibi olduğunu kavrarız. Göklerin ve yerin yaratılışı, gece ve gündü­zün uzayıp kısalması ve birbiri ardınca gelişi bir Al­lah'ın var olduğunun delilleri, yani ayetleridir. Demek ki, Allah Kendisi'ni aletleriyle tanıtmaktadır; demek ki, bütün evren ve evrendeki olaylar Allah'ın isimlerinin kelimeler halinde ortaya çıkmış şekilleri, yani ayetleri­dir.

Kitabı anlatırken belirttiğimiz gibi, Kur'an evre­nin durulmuş şekli, özü ve hülâsasıdır. Bu bakımdan, Kur'an'ı meydana getiren, “başı ve sonu olup, bir an­lam bütünlüğü içinde bir veya daha fazla cümleden oluşan sözler”e de ayet denilmektedir. Yani, Kur'an, Al­lah'ı, Allah'ın kelimeler halinde ortaya çıkan isimlerini açıklayan, belirginleştiren ayetlerin toplamıdır. Şu nok­tayı tekrar hatırlatmak gerekiyor ki, evrenin bütünün­de Allah'ın iradesi hakimdir; insan yeryüzünde bu ira­deyi kendi elleriyle, kendi iradesiyle yerine getirecek­tir. Bu bakımdan, evrende ve insanların hayatında mey­dana gelen olaylar da birer ayettir; bu olaylarla da Al­lah'ı tanımak mümkündür. Sözgelimi, Bedir Savaşı'nda karşı karşıya gelen iki ordu Allah'ın iki ayetidir; bu or­dular, birinin doğru, diğerinin yanlış yolda olması, amaçları doğrultusunda savaşmaları, üçyüz kişilik, si­lâh yönünden de sonderece az olan kesimin, bin kişilik, silâh yönünden de güçlü olan kesimi yenilgiye uğratma­sı bir ayettir.

Aynı şekilde, insanın bedeni, taşıdığı nitelikler, ko­nuştuğu dillerin, renklerinin, tip ve şekillerinin farklı farklı oluşu da birer ayettir. Nasıl evrende bir çokluk, daha doğrusu çokluk içinde birlik varsa, evrenin özü, ruhu olan insanda da aynı şekilde bir çeşitlilik, şekilce, fikirce, bedence, renkçe tam bir çeşitlilik ve çokluk, ama, hepsinin insan olması bakımından da bir birlik var­dır. Bu yüzden, insan ve insanın ortaya koyduğu san'atlar, gerçekleştirdiği başarı veya uğradığı başarısızlıklar da hep birer ayettir,

“Kendilerinde ve çevrelerinde onlara ayetlerirnizi göstereceğiz; ta ki, onun gerçek olduğu kendileri­ne iyice belli olsun..”  (Fussılet: 53).

İnsan bu ayet olan yönleriyle değil, bu ayetlerde Allah'ı görebilme ve tanıyabilme niteliğiyle, tanıyabile­ceği özüyle insandır. Çünkü, ayetleri okuyup anlamlan­dıracak, daha doğrusu, anlamlarına nüfuz edip, Allah'a ulaşacak olan insandır (bk. Tathir, Ruh). Ama, bazı in­sanlar vardır ki, gözü önünde serilip duran ayetlerden bir şey anlamaz, kapasiteleri daralmış, nitelikleri yok olmaya yüz tutmuş, kavrayışları körelmiştir (bk. Sem Basar, Kalp). Bu yüzden, bu tür insanlara çok daha açık, çok daha belirgin, güneş ışınlarından daha parlak ve daha delici ayetlere ihtiyaç duyulduğu zamanlar ol­maktadır.“ Sözgelimi, taştan bir devenin çıkması gere­kir ve bu deve böylesi insanlara bir ayet olur”(A'raf: 73); “Bazı insanların 300 yıldan daha fazla mağarada kalma­ları bir başka ayet olur” (Kehf Suresi); kendisi yüz yıl uyuyup dirilen, ama. bu süre içinde yemeği bile bozul­mayan, kemik yığını haline gelmiş eşeği diriltilen insa­nın durumu yine bu türden bir ayettir (Bakara: 259); gökten bir sofranın inmesi de böyle bir ayertir(Maide: 114); ebabil kuşlarının Kabe'yi yıkmaya gelen koca bir orduyu yenmiş ekine çevirmeleri (Fîl Suresi) de aynı şekilde birer ayettir; bu ayetler beyyinat, yani apaçık olan ayetlerdir.   

Bütün bu ayetlerden Allah'ı ve birliğini anlayıp, tek Rabb, tek İlâh ve tek Melik olarak Allah'ı kabul et­mek ve bu kabul edişe göre yeryüzünde davranarak, evrenin bu parçasını sulh ve selâmete kavuşturacak olan insandır. Ayetlerle Allah tanınır, hükümlerine ita­at olunur. Ayetler, karanlıklar içinde yüzen insanların nura çıkmaları içindir. (Hadid: 9). Bütün bu ayetlere rağmen, karanlıklar içinde kalmaya devam eden ve ayetleri yalan sayan, yani onlarla Allah'a varamayan insanlarsa azabı hak etmiş olanlardır. [41]


[40] S. Yıldırım, a.g.e., 40-41;  Cerrahoğlu, a.gje. 52. Müfre­dat: 32.                         

[41] Ali Ünal, Kur’an’da Temel Kavramlar, Beyan Yayınları: 47-50.




[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Ayet
« Posted on: 19 Nisan 2024, 03:00:18 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Ayet rüya tabiri,Ayet mekke canlı, Ayet kabe canlı yayın, Ayet Üç boyutlu kuran oku Ayet kuran ı kerim, Ayet peygamber kıssaları,Ayet ilitam ders soruları, Ayetönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes