Konu Başlığı: İnançta Zulüm Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 06 Şubat 2011, 23:54:34 İNANÇTA ZULÜM İnsanı inanç ve eylemleri (amel, hareket, iş) ile beraber bir bütün halinde ele almak gerekirse de, eylemlerin inançların fonksiyonları olduğu göz önüne getirilince inanç ve eylem ayırımına ihtiyaç vardır. İnanç, islâmın temelini oluşturur. İnsan yolunu seçerken, seçtiği şeye inanacaktır. Asıl olan inanmaktır. İslamın inanç temelleri Allah inancı ile başlar. Zulüm de burada başlamakta; en büyük zulüm Allah gerçeğini örtmeğe çalışmak ya da ona ortaklar isnad etmek olarak nitelendirilmektedir. [60] 1- Allah'ı İnkâr Etmek En Büyük Zulümdür Gerçekten küfür demek “gerçeği örtmek” demektir. Küfrün sözlük ve terim anlamı da budur. Zulmün en büyüğü fıtratı örtülmemiş her insanın kavrayabileceği, do-ğuştanlığı bozulmamış her akilimin idrak edebileceği tüm varlıkların yaratıcısı ve eğiticisi olan “Allan” gerçeğini inkâr etmek, örtmeğe çalışmaktır. Bu bilimsizliğin, insanlığını yitirmenin, yaşayış nedeninin kavranılmamasımn sorumluluğu idrak edememenin sonucudur. “Allah (gerçeğini) nasıl örtüyorsunuz? Siz ölülerdiniz diriltti. Sonra, öldürülürsünüz. Sonra diriltilirsiniz, sonra ona döndürülürsünüz.”[61] “Onlar gökleri ve yeri yaratan Allah'ın kendileri gibisini yaratmağa giıciı yeter olduğunu görmediler mi? Allah onlar için bir ecel tesbit etti ki, onda hiçbir kuşku yoktur. Böyle iken zalimler ancak gerçeği örtmek için direnirler.”[62] Allah'ın varlığını inkâr etmenin en büyük zulüm olduğunu yukardaki ayetler açıkça ortaya koymaktadır. Kur'an'da bu konu ile ilgili birçok ayet daha vardır. Aslında böyle bir konuyu açıklayabilmek için “küfür” kavramı olan her ayeti almak gerekir. Çünkü küfür kavramı da zulüm kavramının bir içlemi durumundadır. Fakat burada konuyu uzatmamak için bu kadarla yetinilecektir. [63] 2- Allah'a Ortak Koşmak Zulmü İnsanlar arasında Allah'ın varlığını kabul ettiği halde ona ortak koşanlar, tek yarlığayıcı ve yargılayıcı olduğunu kabul etmeyen ya da onunla kendi arasına aracılar koyan, kulluğunu Allah'ın dışındaki varlıklara ayıran kişiler ona ortak koşmuş olmakta, bunun sonucu olarak zulüm işlemiş bulunmaktadırlar; hem de çok büyük bir zulüm. Allah'ı anmaktan, amellerinde onun adına hareket etmekten vazgeçenlere şeytan musallat edilir. Şeytanın emrine girerek Allah'ın emrini, hidayetini bırakıp dünya mallarına yegâne sebep olarak bağlanmak zulümdür. Dünya mallarına son neden olarak bağlananlar acı çekeceklerdir. Allah'ı hatırlamayanlar onu anmaktan yüz çevirenler şeytanın dostlarıdır. Dünya malına sarılan şeytanın dostları zalimlerdir.[64] Şirk koşarak, zulümde bulunanlar konusunda Kur'an'da açıklayıcı örnekler verilmiştir: Hz. Musa, Tur'a çıktığı zaman İsrailoğullarından Samiri isimli biri, onları hak yoldan saptırarak kendi yaptığı altından bir buzağıya tapmalarını sağlamıştı. îsrap Oğulları bu buzağıya taptıkları, onu tanrı seviyesine çıkardıkları için zalimlerden olmuşlardır. Bunun gibi Allah'tan başka varlıklai-a hüküm sahibi olarak bakmak kulluğu onlara ayırmak, ona tapınmak da zulümdür. “Allah'ı bırakıp da sana ne fayda ne zarar veremeyecek olan şeylere ibadet edersen “kendine zulmedenlerden” olursun.” [65] Allah'a ortaklar veya ortak koşmanın zulüm olduğunu gösteren ayetlerden bazıları: “İnsanlar için Allah'tan başkasını emsal edinen adamlar da vardır ki onlara Allah'a olan sevgi gibi muhabbet beslerler; inananların Allah'a sevgisi ise sağlamdır. Zulmedenler azabı gördükleri zaman asıl kuvvetin gerçekten Allah'ın olduğunu göreceklerdir. Allah'ın çok çetin azabı olduğunu bir bilselerdi.” [66] Hz. Lokman'in oğluna tavsiyesi: “Oğlum. Allah'a hiçbir şeyi ortak koşma. Şirk, gerçekten büyük bir zulümdür.” [67] “Meryem oğlu Mesih, Allah'ın kondisidir diyenler, gerçeği örtmüşlerdir. Oysa Mesih: “İsrailoğulları, benim de rabbim, sizin de rabbiniz olan Allah'a kulluk ediniz. Zira kim Allah'a ortak koşarsa, kuşkusuz Allah da ona cennetini haram kılar. Onun varacağı yer ateştir. Zalimlerin hiç yardımcıları da yoktur demişti.” [68] “Yoksa onların Allah'ın izin vermediği şeyleri dinden kendilerine şeriat yapan ortakları mı var? O ayırım günü (Amellerin, iyi ve kötülerinin birbirinden ayrılacağı belli günün takdir edildiğine dair Allah'ın sözü) olmasaydı yargıları verilmişti. Kuşkusuz zalimler için çetin bir azap vardır. Sen zalimlerin işleyip kazandıkları yüzünden korkulara düşeceklerini -ki bu onların başına gelecektir- göreceksin. İman edip de iyi amellerde bulunanlarsa cennetlerin bahçelerindedirler. Rablerinden ne dilerlerse onlarındır. İşte bu büyük erdemin kendisidir.” [69] “Hakkında Allah'ın hiçbir delil indirmediği şeyleri ona eş tanıdıklarından dolayı gerçeği örtenlerin kalplerine korku salacağız. Onların yurtları ateştir. Zalimlerin dönüp varacağı yer ne kötüdür”. [70] 3- Allah'a Yalan İsnad Etmek Bu ayetlerde Allah'a ortak koşanlar, onun ilahlığmda ve hükmünde ortaklan bulunduğunu sananların zalim oldukları bildirilmektedir. Allah'a sadece tanrılığında eş koşmak değil, onun emirlerine karşı çıkmak, ayetlerini yalan saymak suretiyle hükmüne başkaldırmak da zulmün bir çeşididir. Bu tip hareket ne adına yapılırsa yapılsın, ister bilim, ister belirli bir sistem, ister kuruntulardan oluşan ve adına bilimsel gibi laflar eklenmiş kuramlar (nazariyeler), ister birtakım ulu kişiler adma yapılsın hepsi aynıdır. Çünkü Allah'ın düzeninde değişiklik yoktur. Allah'm ötedenberi devam eden sünneti budur. Allah'm sünnetinde asla değişiklik bulamazsın. [71] “Allah'a karşı yalan düzenden daha zalim kimdir? Onlar rablerine arzedileceklerdir. Tanıklar da: “İşte bunlar yalan söyleyenlerdi,” diyecekler. Haberiniz olsun Allah'ın laneti zalimlerin üzerinedir.”[72] “Allah'a karşı bir yalan uydurandan ya da onun ayetlerini yalanlayandan daha zalim kimdir? Gerçekten zalimler kurtuluşa eremeyeceklerdir.” [73] “O halde Allah'a karşı yalan uydurandan ya da, ayetini yalan sayandan daha zalim kimdir. Onların kitabtan nasibleri kendilerine erişecektir. Sonunda elçilerimiz canlarını almağa geldikleri zaman: “Allah'ı bırakıp da tapageldikleriniz nerede?” Diyecekler. “Onlar bizi bırakıp gitti.” (Diye cevap verecekler.) Kendileri aleyhlerine gerçekten küfredenler olduklarına tanıklık edecekler.”[74] Allah'ın kitabında olmayan bir şeyi, varmış gibi göstererek yasak olan işleri yapmak, haramı helal etmek zulümdür. “Artık bundan sonra kim Allah'a karşı yalan uydururlar, işte onlar zalimlerin ta kendileridir.” [75] Daha birçok yerlerde de açıklandığı gibi Kur'an'ın söyleyiş biçiminde bir çağn, bir meydan okuyuş vardır. Hakikattir de o onun için. Onun gerçeğini örtmeğe çalışanlar, görmezlikten gelenler elbette kendilerine yazık etmektedirler. [76] 4- Peygamberlerin Getirdiklerini Kabul Etmemek Peygamberlerin getirdiklerine inanmayanlar da zalim olmuşlardır. İnsanlara Allah'ın hidayetini, rahmetini getiren peygamberlerdir. Onlar insanların doğru yolu bulmaları, kendilerine zulüm etmelerini önlemek için gönderilmişlerdir. “Her ümmetin bir rasulü vardır, Rasülleri geldiği zaman aralarında adaletle hükmedilir. Ve onlara asla zulüm edilmez.” [77] Peygamberin hepsinin birden çağrıları İslamadır. Allah yanında din İslamdır. “İslama çağrıldığı halde Allah'a karşı yalan uydurandan daha zalim kim olabilir? Allah zalimler topluluğuna hidayet etmez.” [78] Peygamberler gerçeği rablerinden getirerek söylerler, izni ile Allah'a itaat edilmesini sağlama uğraşı yaparlar. İnsanlar ise buna ya uyarlar ya da karşı çıkarak öz varlıklarına (nefislerine) kıymış olurlar. Allah'ın ayetlerini kabul etmemekte olanların durumları acıklıdır. “Ayetlerimizi yalanlayarak sırf öz varlıklarına zulmedenlerin durumu ne kötüdür.” [79] Allah'ın kitapları, Peygamberleri hakkında ileri geri konuşanların da zalimlerden oldukları açıktır. “Ayetlerimiz hakkında (uygunsuz) konuşanları gördüğün zaman onlar Kur'an'dan başka bir sözle meşgul oluncaya kadar kendilerinden yüz çevir, eğer şeytan seni unutturursa o zaman hatırladıktan sonra artık o zalimler topluluğu ile birlikte oturma.” [80] Bütün peygamberler çağrılarını yapmağa başladıkları zaman, zulme uğramışlar, çeşitli güçlüklerle karşılaşmışlardır. Doğuştanlıkları (fıtratları) küfrün çeşitli araçları ile örtülen topluluklar peygamberlerin getirdikleri gerçekleri görmek istememişler, bir grubu artık küfür örtülerinin kat kat olması nedeni ile bir grubu ise önceki yaptıklarının etkisi ile zulümlerine devam etmişlerdir. Bu yüzden çok kavimler helak edilmiş, yeryüzünden kaldırılmıştır. Ad, Semud, Medyen, Nuh kavimleri zulümlerinin karşılığı olarak bu dünyadan çeşitli şekillerde ortadan kaldırılmışlardır. Bütün bu olayların sebebi insanların zulümde diretmeleridir. Hz. Nuh'un zamanında zalimler işi azıya almışlardı. Bunun üzerine Hz. Nuh'a: “O zalimler senden uzak olsun.” denilmişti. “Nuh kavmi de peygamberlerini yaîanladıklan zaman biz onları boğduk ve kendilerini insanlara ibret yaptık. Biz zalimler için acıklı bir azap hazırladık.” [81] “Hz. İsa ise apaçık delilleri getirdiği zaman ben size gerçek hikmeti getirdim. Bir de hakkında anlaşmazlığa düştüğünüz sorunlardan bir kısmım size açıklayayım diye (geldim). Artık Allah'tan korkun, bana uyun. Allah benim de rabbim sizin de rabbinizdir. Hadi ona kulluk edin. Doğru yol budur. Sonra aralarında gruplar yine anlaşmazlığa düştüler. Artık acıklı günün azabından yazık o zalimlere.” [82] “Andolsun ki Musa size apaçık deliller getirdi. Siz ondan sonra buzağıyı (tanrı) edindiniz. Siz zalimlersiniz.” [83] 5- Ahiret Gününe İnanmamak İnsanlar ahirete inanma konusunda da zulme düşmüşlerdir. İslâmın inanç esaslarından birisi de ahirete inanmadır, insanlar bu dünyadaki eylemlerinin karşılığını öbür dünyada göreceklerdir. Kısa ve birtakım görevlerle geldiği bu dünya hayatında insan, çeşitli yükümlülükler karşısmdadır. Kendisine yapılan haksızlıkların ve yaptığı amellerin karşılığını görmelidir. İşte bu yüzden ahiret yaratılmıştır. Öbür dünyadaki azap ve iyilikler bu dünyada yapılanların karşılığıdır. Allah'a inanmayan ya da zulümde diretenler ahirete de inanmak istemezler çünkü, zalimler zulümlerinin karşılığını görmekten korkarlar. Oysa Allah kullarına zulmedici değildir. Bu yüzden öbür dünyadaki sorgu ve karşılıklar hazırlanmıştır. “Melekler kâfirlerin yüzlerine ve sırtlarına vura- vura: “Tadın cehennem azabını, derlerken ve bu şekilde canlarını alırken görmelisin” Bunun sebebi ellerinizin önce yaptığıdır. Bir de Allah'ın kullarına gerçekten zulmedici olmadığıdır.”[84] “O gün herkes özvarlığı için uğraşacak, ne yaptıysa kendisine eksiksiz verilecek... Onlara asla zulmedilmez.”[85] “Gerçekten Allah alemlere zulmedici değildir.”[86] Kıyamette de zulmedilmez. Kıyameti, öldükten sonra tekrar' dirilmeyi ve zulümlerinin karşılığının verileceğini kabul etmıyenler için Kur'an'da Söyle deniliyor: “Allah'ın huzuruna çıkmayı yalan sayanlar en büyük zarara (kayba) uğramışlardır. Sonunda kendilerine ansızın kıyamet gelip çattığı zaman yüklerini sırtlarına yüklenerek demişlerdir ki: “Oradaki gevşekliğimizden dolayı yazık bize!” Dikkat edin o taşıyıp, yüklenecekleri şeyler ne kadar kötüdür. Dünya hayatı bir oyundan, bir oyalanmadan başka bir şey değildir. Ahiret yurdu ise sakınanlar için kesin olarak daha hayırlıdır. Hâlâ aklınız başınıza gelmeyecek mi? Onların söyledikleri seni tasalandırmasın. O zalimler bile bile Allah'ın ayetlerini inkâr ediyorlar.” [87] “Allah'ın vaadi haktır. Fakat onların çoğu bilmezler.” [88] Oysa Allah, Kur'an'ı insanlara bir hidayet olarak göndermiştir, bütün kitapları olduğu gibi. “Gerçek, bu Kur'an öyle bir şeye götürür ki en adil ve en doğru yoldur o. Güzel amellerde bulunan müminlere kendileri için, bir ecir olduğunu müjdeler.” [89] Müminler için rahmet kaynağı olaı Kur'an'ı, Allah'ın diğer apaçık delillerini inkâr ettikleri gibi inkâr edenler, zulmü artırıcı bir rol oynar. “Biz Kur'an'dan ara ara onu indiriyoruz ki müminler için şifa ve rahmettir, zalimlerin ise ziyanından başkasmı artırmaz. İnsana nimet verdiğimiz zaman yüz çevirip yan çizer. Şer dokununca ise pek karamsar olur.”[90] Dünya nimetlerine aldanarak Allah'a nazire yapmaya kalkışmak, tanrılık yansında bulunmak zulmün bir çeşididir. Bu durumdakiler zalimlerdir. Güçlü kuvvetli ya da zengin olan kişilerin bu durumlannı ileri sürerek Allah'ı ve ahiret gününü inkâra kalkışmaları bu çeşit zulümdendir. Devlet-başkanlığı, krallık, padişahlıklarına güvenerek inkâra kalkışanlar zalimlerin en büyükleridir. “Allah, kendisine mülk verdiği için İbrahim ve rabbi konusunda çekişeni görmedin mi? İbrahim: “Benim rabbim hem diriltir, hem öldürür,” demişti. Oda: “Ben de hem diriltir, hem öldürürüm,” dedi. İbrahim: “Allah güneşi doğudan getiriyor. Hadi, sen de onu batıdan getir, deyince o kâfir şaşırıp kalmıştı. Allah, zalimler güruhunu başarıya ulaştırmaz.” [91] Böylece maddî güçleri kendilerinde toplayanlar zulümde ileri giderek gerçek yargı sahibi olan Allah'ın işine kanşmaya başlamışlardı: “Zalimler Allah yolundan men edegelenler, onu eğriltmek isteyenlerdir. Onlar ahireti de inkâr edicidirler.” [92] [60] Ahmet Şişman, Kuran’da Zulüm Kavramı, Beyan Yayınları, İstanbul, 1983: 45. [61] el-Bakara: 2/28. [62] İsra 17/99. [63] Ahmet Şişman, Kuran’da Zulüm Kavramı, Beyan Yayınları, İstanbul, 1983: 45-46. [64] Bak. Zuhruf: 43/36-38. [65] Yunus: 10/106. [66] Bakara 2/165. [67] Lokman: 31/13. [68] Maide: 5/72. [69] Şura: 42/21-22. [70] Al-i İmran: 3/151. Ahmet Şişman, Kuran’da Zulüm Kavramı, Beyan Yayınları, İstanbul, 1983: 47-49. [71] Fetih: 48/23. [72] Hud: 11/18. [73] En'am: 6/21. [74] Araf: 7/37. [75] Al-i İmran: 3/94. [76] Ahmet Şişman, Kuran’da Zulüm Kavramı, Beyan Yayınları, İstanbul, 1983: 50-51. [77] Yunus: 10/47. [78] Saf: 61/7. [79] Araf: 7/177. [80] Enam: 6/68. [81] Furkan: 25/37. [82] Zuhruf: 43/63-65. [83] Zuhruf: 43/63-65. Ahmet Şişman, Kuran’da Zulüm Kavramı, Beyan Yayınları, İstanbul, 1983: 51-54. [84] Enfal: 8/50-51. [85] Nahl: 16/111. [86] Al-i İmran: 3/108. [87] Enam: 6/31-33. [88] Yunus: 10/55. [89] İsra: 17/9. [90] İsra: 17/82-83. [91] el-Bakara: 2/258. [92] Araf: 7/45. Ahmet Şişman, Kuran’da Zulüm Kavramı, Beyan Yayınları, İstanbul, 1983: 54-58. Konu Başlığı: Ynt: İnançta Zulüm Gönderen: Ruhane üzerinde 15 Ocak 2017, 17:44:47 Allahim inancimiza zulumle yaklasanlara sen firsat verme .Amin
Allah bilgilendirici paylasiminiz icin razi olsun Konu Başlığı: Ynt: İnançta Zulüm Gönderen: Sevgi. üzerinde 07 Eylül 2017, 08:28:27 Mevlam bizleri emir ve yasaklarına hakkıyla uyanlardan eylesin inşaAllah doğruluktan ayırmasın bizleri. Aminn
Konu Başlığı: Ynt: İnançta Zulüm Gönderen: Mehmed. üzerinde 07 Eylül 2017, 18:46:33 Rabbim bizleri doğru yoldan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
|