> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuranda İnsan Psikolojisi > İlahi Kanunların Hikmetleri
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İlahi Kanunların Hikmetleri  (Okunma Sayısı 945 defa)
21 Mart 2011, 22:37:41
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 21 Mart 2011, 22:37:41 »




 
İLAHİ KANUNLARIN HİKMETLERİ (SÜNNETULLAH)

 İçindeki bütün bitkisiyle, canlı-cansızıyla, insanıyla, gök cisimleriyle; bütün mevcudatın yataklık ettiği şeylerle; gece ve gündüzün birbirini takib etmesi, yanardağların patlaması, rüzgarın esmesi ve yağmurun yağması gibi bütün kevnî hadiseleriyle; fena, beka, za'f, kuvvet, çöküş, yükseliş, saadet ve şekavet gibi insan için söz konusu olan; yine ana karnındaki oluşumu ve yaratılış safhalarıyla insan için arız olan halleriyle âlem ve âlem içinde meydana gelen hâdiselerin hiç biri kör bir tesadüfün eseri değildir. Bilakis bütün bunlar hassas, değişmez, sürekli ve umumî bir kânun uygun bir tarzda oluşup meydana gelmektedir. Hiç bir şey o kânunun hüküm ve irâdesi dışında değildir. [1]

 Bu Umumî Kânunun Birinci Yönü:

 İşaret ettiğim bu umumî kânunun iki yönü vardır:

Birinci Yön:

Bu, öyle bir kânundur ki, bütün maddî oluşumlar ve canlılar âlemi; fizikî oluşumlarında o kanuna boyun eğerler. Yine insanın fiziksel yapısı ve bu yapının devamını sağlayacak şeyler, ihtiyarlık, hastalık, organların hareketi ve büyümesi gibi insanda ortaya çıkan değişimler de o kanuna boyun eğer. Derim ki, kâinatı ilgilendiren fiziksel olayların ve bahsettiğimiz şeylerin o kânuna boyun eğmesinde ilim erbainin ihtilafı yoktur.  [2]

 Umumî Kânunun Varlığının Göstergesi:

 Umumî kânunun bu yönünün bulunuşu, Yüce Yaratıcı olan Allah'ın (c.c.) varlığına işaret eden delillerin en büyüğüdür. Çünkü cansız, kör bir maddenin şu mevcudat için böyle hassas bir kânunu koyması düşünülemez. Mâkul ve makbul olan, böyle bir kânunu bu mevcudatı ancak yaratanın koyduğudur, ki O da Allah (c.c.)'dir. [3]

 Kânunun Kur'andaki İfadesi:

 Kur'ân, bu kânunun bu yönüne bir çok âyette işaret eder:

Şu âyet bu kabildendir:

"Güneş de kendi müstekarrı (yâni konulmuş olduğu yer) için akıp gider. Bu, üstün ve bilen (Allah)'ın takdiridir. Ay'a da konaklar takdir ettik. Nihayet o eski bir hurma dalı gibi döner. Ne güneşin aya erişmesi kendisine yaraşır, ne de gece gündüzün önüne geçebilir. Hepsi bir yörüngede yüzmektedirler." [4]

Şu âyet de, insanın yaratılışı ve bu kânunun bu yönüne boyun eğişini gösterir:

"Andolsun biz insanı çamurdan (meydana gelen bir süzmeden) yarattık. Sonra onu bir nutfe (sperma) olarak sağlam bir karar yerine koyduk. Sonra o nutfeyi alâka (embriyo) ya çevirdik, alâkayı bir çiğnemlik ete çevirdik, bir çiğnemlik eti kemiklere çevirdik, kemiklere et giydirdik; sonra onu bambaşka bir yaratık yaptık. Yaratanların en güzeli Allah ne yücedir." [5]

İnsanın yaratılışı ve ana karnında geçirdiği safhaların tamamında bu umumî değişmez kânuna tâbi olduğu apaçıktır. [6]

 Bu Kânunun Belirgin Özelliği Değişmezlik Ve Sürekliliktir:

 Bu kânunun en önemli özelliklerinden birisi, hükümlerinin genel geçerliliği ve bu kânun kapsamına giren olaylara sirayet edici olmasından dolayı değişmez ve sürekli oluşudur.

Yeryüzünün yağmurla dirilmesi ve onunla yeşermesi bu kânun gereğidir.

"Ölü toprak, onlar için bir âyettir (ölüleri nasıl dirilteceğimize işarettir): Biz onu dirilttik, ondan taneler çıkardık da ondan yiyorlar." [7]

Güneş ve Ay'ın hareketi, denizdeki gemilerin yürümesi de bu kânun gereğidir:

"Onlar için bir âyet de, onların evlatlarını dolu gemide taşımamızdır." [8] 

Allah'ın, dikkatleri fiziki manzaralara çevirmesi ve bunları, düşünen ve akledenler için rubûbiyet ve yaratıcılığının belgeleri olarak takdim etmesi, üzerinde durduğumuz birinci yönü ile bu kânunun değişmezliğini gösterir.

Kozmolojik olayların ahengi, bu değişmez kânuna boyun eğmesinden dolayı olmamış olsaydı, bakışların oraya çevrilmesi ve Allah'ın âyetlerinden sayılması doğru olmazdı.

Bu âyetlerden birisi şöyledir:

"Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılışında, gece ve gündüzün değişmesinde, insanların faydasına olan şeyleri denizde taşıyıp giden gemilerde, Allah'ın gökten su indirip onunla ölmüş olan yeri dirilterek üzerine her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgarları ve yer ile gök arasında emre hazır bekleyen bulutları evirip çevirmesinde elbette düşünen bir topluluk için (Allah'ın varlığına ve birliğine) deliller vardır." [9]

Şu âyetler de bu kabildendir;

"Allah'tır ki deniz( size boyun eğdirdi, tâ ki gemiler onun içinde buyruğuyla akıp gitsin ki, siz O'nun kereminden (nasibinizi) arayasınız da şükredesiniz." [10]

"Göklerde ve yerde ne varsa hepsini kendinden (bir lütuf olarak) size boyun eğdirdi. Elbette bunda düşünen bir toplum için ibretler vardır." [11]

Allah'ın denizi, yerde ve göklerde olanı musahhar kılışı (boyun eğdirişi) insanların faydası içindir. Bu da ancak onların musahhar kılınan şeylerden nasıl faydalanacaklarını bilmeleriyle olur ki, bu da insanların, varlık aleminin boyun eğdiği, varlığında ve gereğince faydalanma yollarında geçerli olan sabit umumî kânunu bilmeleriyle olur.

"Yeri kurumuş, ölmüş görürsün. Fakat biz onun üzerine suyu indirdiğimiz zaman titreşir, kabarır ve her güzel çiftten bitirir." [12]

"Allah, gökten bir su indirdi, onunla yeri ölümden sonra diriltti, şüphesiz bunda işiten bir millet için âyetler (Allah'ın kudretine işaretler) vardır."[13]

 İnsanın Bu Kânunu Bilmesi:

 İnsanın, fiziksel oluşumu ve kozmolojik olaylar bakımından mevcudata ilişkin bilgisi, bütün bunları hükmü altına alan bu genel kânunla ilgilidir.

İnsan, bu umûmî kânunun ayrıntılarını ve cüz'iyyâtını bildiği nisbette ondan istifade eder. O bu kânundan bir şey değiştiremez. Ancak tafsilât ve çoğu cüz'iyyâtını Allah'ın verdiği bilgi cihazları aracılığı ile ciddi bir şekilde bilebilir ve bu bilgisini genişletebilir. O halde bu cihazlar nelerdir? [14]

 Bu Kânunu Bilmemize Yarayan Malzemeler Cihazlar:

 Bu umûmî kânunu bilmemize yarayan araçlara şu âyet işaret ediyor:

"Allah sizi annelerinizin karnından çıkardı (ğı zaman) hiç bir şey bilmiyordunuz, size işitme (duyusu), gözler ve gönüller verdi ki şükredesiniz." [15]

Zemahşerî (538/1143) bu âyetin tefsirinde şöyle der:

"(Size verdi): Yâni, Allah (c.c), doğarken mevcûd olan cehaletinizi gidermek ve ilim elde ederek onunla

amel etmeniz için bu cihazları sizde yerleştirdi." [16]

Kurtubî (671/1273) ise bu âyeti şöyle tefsîr etmektedir:

"Kendisiyle bilip anladığınız (kulaklar, gözler ve kalpleri sizin için yarattı)" [17]

 Umumî Kânunu Bilmenin Yolu:

 Allah'ın insanda yerleştirdiği cihazlarla (kulaklar, göz ve gönüller) kânunu bilmenin yolu, alemde var olanı ve onun fiziksel olaylarını hükmü altına alan kuralları araştırmak için, öncelikle bu kânun ışığında müşahede, nazar, düşünme ve neticeye varmaktır. Bu âyetin tefsiri ile ilgili Âlûsî (1270/1553) şöyle der:

"Bunları sizin için kendisiyle ilim ve marifet elde edeceğiniz cihazlar olarak yarattı. Şöyle ki, eşyanın cüz'iyyâtını şuurlarınızda hissediyor, kalblerinizle (akıllarınızla) anlıyor, tekrar tekrar dokunmakla eşya  arasındaki  ortaklık ve  zıddiyete vakıf oluyorsunuz. Böylece, eşyaya nazarla kesbî ilimler elde ederek bedîhî  ilimler  sizin  için  hâsıl oluyor. [18]

Allah'ın Hâlık-ı Azim Yüce Yaratıcı olduğuna insanların yakînleri artsın, O'nun her yarattığının bir dikkat ve intizâm içerisinde olduğunu, hepsininde Allah'ın emriyle, yâni O'nun koyduğu nizâma uygun olarak hareket ettiğini bilsinler diye Kur'ân-ı Kerîm Allah'ın göklerde ve yerde yarattığı şeyler hususunda insanlara tefekkür/düşünme ve (ibretle) nazar etmeyi emrediyor.

İnsanı varlık âlemini incelemeye (nazar), hareket keyfiyetine, ve sırlarına vâkıf olmak için içindekiler hakkında düşünmeye davet eden âyetlerden biri de şöyledir:

"Göklerde ve yerde olanlara bakın! de; ama o âyetler ve uyarmalar, inanmayacak bir kavme yarar sağlamaz" [19] Birinci yön'deki umumî kânunu bilmede aslolan nazar müşahede (bizzat gözle görme), teemmül/düşünme, istikra (genel ve etraflı araştırma) ve tecârüb (deneme) dür. Bununla beraber, birinci yöndeki, umûmî kânun kapsamındaki ilmî hakikatlara Kur'ân'da işaretler vardır. Veya o işaretler Allah'ın, mahlukatının işlerini tanzîm etmek, irâde ve meşîetinin kapsamını ve kudretinin azametini beyân sadedinde belirttiği ilmî hakikâtların birer uygulamasıdır. Yağmurun oluşum keyfiyeti, inişi, nebatatın rüzgarla aşılanması bu kabildendir.

"Rüzgarları, aşılayıcı olarak gönderdik de gökten su indirdik, böylece sizi suladık. (Yoksa) siz, suyu depo edemezdiniz"   [20]

İnsanın hava boşluğuna her yükseldiğinde hava basıncının azalacağına işaret eden şu âyet de bu kabildendir:

"...Kimi de saptırmak isterse onun göğsünü, (o kimse) göğe çıkıyormuş gibi dar ve tıkanık yapar." [21]

Bu, sapan insanın hâlini ve göğsünün daralmasını, göğe yükselen (yükseldikçe göğsü daralan) kimsenin haline benzetilmesinden anlaşılır.

Birinci yön'deki bu kânunu bilmek herkes için mubahtır. O bilgiyi kâfir ve müslümanların bir çoğu tarafından ciddiyetle, maharetle, araştırma, inceleme ve gayretle, bir çoğu tarafından da etraflı vukûfiyet ve kavrayışla elde etmek mümkün olmuştur. Bu ilim, herkes içindir. Müslüman olmaları itibariyle yalnız müslümanlara has değildir. Ancak onu öğrenmedeki kasdı ve ondan faydalanma tarzıyla farklılık söz konusudur. Çünkü müslümanın kasdı, bilgisi ve eşya ile faydalanma şekli, bütün bunlar İslâm şerîatının hükmü ile sınırlıdır. Böylece şeriatın serbest bıraktığı "Mubah", mecbur tuttuğu "Vâcib", nehyettiği "Mekruh" veya "Haram" olmuştur. [22]

 Umûmî Kânunun İkinci Yönü:
 
Bu da, insanlığın ferd, cemâat ve ümmet...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İlahi Kanunların Hikmetleri
« Posted on: 27 Nisan 2024, 01:10:45 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İlahi Kanunların Hikmetleri rüya tabiri,İlahi Kanunların Hikmetleri mekke canlı, İlahi Kanunların Hikmetleri kabe canlı yayın, İlahi Kanunların Hikmetleri Üç boyutlu kuran oku İlahi Kanunların Hikmetleri kuran ı kerim, İlahi Kanunların Hikmetleri peygamber kıssaları,İlahi Kanunların Hikmetleri ilitam ders soruları, İlahi Kanunların Hikmetleriönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes