> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Akaid Eserleri > Kuran-ı Kerimde Dört Terim > Kuranı Kerimin daveti
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kuranı Kerimin daveti  (Okunma Sayısı 1679 defa)
17 Ocak 2011, 17:11:48
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 17 Ocak 2011, 17:11:48 »



KURAN'I KERİM'İN DAVETİ

Aşağıdaki gerçeği gün ışığına çıkarmak için, eski kavimlerin inanç ve düşünce tarzlarım, yukarıdaki sahifelerde yeterince ele almıştık. Kur'an-ı Kerim'in, en eski devirlerden kendi zamanına gelinceye kadar zulüm, sapıklık ve akide bozukluğu ile ayıpladığı bütün milletler, Allah'ın varlığını veya Allah'ın mutlak mânâda ilâh ve rab olduğunu kabul etmez değillerdi. Hepsinin müşterek yanlışlıkları, rab kelimesinin, Kur*an ve lügatten deliller getirerek bu bahsin ilk satırlarında sınırladığımız beş mânâsını, birbiriden zıt iki kısma ayırmalarından ileri gelmektedir.

Tabiat-üstü bir düzenle insanların terbiyesini, ihtiyaçlarım gidermeyi, onları koruyup gözetmeyi üstlenen anlamındaki "rab" kelimesinin kendilerince daha değişik bir anlamı bulunuyordu. Onlar, her ne kadar bütün gerekliliğiyle Allah-u Teâlâ'nın en üstün Rableri olduğuna inanıyorlarsa da, rûbûbiyette O'na melekleri, cinleri, gizli kuvvetleri, yıldızları, gezegenleri, peygamberleri, velileri ve ruhanî önderleri ortak koşmaktan çekinmiyorlardı.

Emredip yasaklayan, yüce egemenlik sahibi, doğruluk ve hidayetin, kanun ve yasamanın kaynağı, devlet ve ülke hâkimi, toplumun ve medenî hayatın merkezi anlamında "rab" kelimesine gelince: Bu anlamdaki "rabbi da değişik anlamlarda kullanıyorlardı.

Bu mefhum gereğince, ya insanın doğrudan doğruya Allah'tan gayri Rab olduğuna inanıyorlar veya Allah'ın Rab olduğuna nazarî bir şekilde inanmış olmakla beraber, siyâsî ve medenî ahlak işlerinde bu varlıkların rûbûbiyetine teslimiyet gösteriyorlardı. İşte tarihin, ilk anından beri, peygamberlerin yıkmak için devamlı olarak gönderildikleri asıl yanlışlık budur. Bunun için de, son olarak Cenab-ı Hak, Hz. Muhammed (sa)'i gönderdi. Peygamberlerin hepsinin daveti şudur: Kelimenin bütün mânâsı ile Rab birdir. Bunun başka alternatifi yoktur. O da, isimleri mukaddes olan Allah-u Teâlâ'dır. Rûbûbiyet ise parçalanmayı kabul etmez. O'nun parçalarından birisi, hangi yoldan olursa olsun Allah'tan başkasına ait olamaz. Bu kâinatın nizâmı, -aslı ve merkezi ile- en sağlam bağlarla biri birine bağlıdır; onu tek olan Allah yaratmıştır. O'na, her türlü müracaatların tek kaynağı olan Allah hükmeder; ondaki bütün selahiyet ve hükümranlığa ortaksız ve benzersiz olan Allah maliktir. Bu nizamın yaratılmasında Allah'tan başkasının müdâhalesi yoktur. O'nun sevk ve idaresinde Allah'la beraber ortak olan, izzet ve saltanatında O'na denk olan tek kimse yoktur. Allah-u Teâlâ merkezi hükümranlığının tek sahibidir. Bu bakımdan O, tek başına tabiat üstü aleminin Rabbi olduğu gibi ahlak, siyaset ve medeniyet işlerinde de Rabdir, mabuddur. Ruk'u ve secdenizde yöneleceğiniz varlıktır. Duanızın yöneleceği yer, tevekkülünüzün dayanağıdır ve bu durum, bu tek ilâhın ilâhlığının özelliğidir. Bunu için, bu "rab" anlamlarının hiçbirine göre, yaratıklardan hiçbir şeyi Allah'a ortak (şerik) koşmak mümkün olmadığı gibi, bu anlamlardan birini diğerinden ayırmak da mümkün değildir.

Kuran'ın, bu davetini yaparken takip ettiği üslup ise aşağıdaki ayetlerde görülmektedir:

"Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra Arş üzerinde hükümran olan Allah'tır. Kendisini durmayıp kovalayan gündüze geceyi O bürüyüp örter. Güneşi, ayı, yıldızları -hepsi de emrine ram olarak- yaratan O. Haberin olsun ki, yaratmak da, emretmek de O'na mahsus. Alemlerin Rabbı olan Allah'ın şanı ne kadar yücedir" (Araf, 54).

"De ki: Size gökten ve yerden rızık veren kim? O kulaklara ve gözlere mâlik olan kim? Ölüden diriyi kim çıkarıyor; diriden ölüyü kim çıkarıyor? işi kim tedvir ve idare ediyor?" Derhal diyecekler ki: "Allah." De ki: O halde, O'nun ikabından sakınmaz mısınız? İşte bunları yaratan sizin gerçek Rabbiniz olan Allah'tır. Artık haktan sonra sapıklıktan başka ne kalır? O halde nasıl olup da (bunca delillere rağmen) imandan, döndürülüyorsunuz" (Yûnus; 31,32).

"Gökleri ve yeri hakkın ikamesine sebep olarak yarattı O. Geceyi gündüzün içine bürüyüp örtüyor, gündüzü de gecenin üstüne sarıyor. Güneşi, ayı musahhar kıldı. Her biri muayyen bir vakit için akmaktadır... işte Rabbiniz olan Allah budur. Mülk O'nun, O'ndan başka hiç bir ilâh yok. Böyle iken siz nasıl olup da döndürülüyorsunuz?" (Zümer, 5,6)

"Allah sizin için, içinde dinlenesiniz diye geceyi, görüp işlemenize vasıta olarak da gündüzü yaratandır".

"İşte Rabbiniz olan, her şeyi yaratan Allah budur. O'dan başka hiç bir ilâh yoktur. O halde nasıl olup da döndürülüyorsunuz?"

"Allah sizi fâideniz için yeri bir karargâh, göğü bir bina yapan size suret veren, sonra suretlerinizi güzelleştiren en temiz ve güzel şeylerden sizi rızıklandırandır. İşte Rabbınız olan Allah budur. Bütün âlemlerin Rabbı yücedir. O dâimi yaşayandır. O'ndan başka hiç bir ilâh yoktur. O halde O'na, dininde ihlas erbabı olarak dua edin" (Mümin, 61-65).

"Allah sizi topraktan yarattı" (Fâtır, 11).

"O geceyi gündüzün içine sokar, gündüzü de gecenin içerisine sokar. Güneşi, ayı emre amade etmiştir. Her biri belirli bir müddet için akıp gidiyor, işte bunları yapan Allah'tır; sizin Rabbinizdir. Mülk O'nundur. O'nu bırakıp taptıklarınız ise bir hurma çekirdeğinin zarına bile mâlik olamazlar. Eğer onlara dua ederseniz, duanızı işitemezler. İşitseler bile size cevap veremezler. Kıyamet gününde de onlar, sizin müşrikliğinizi tanımayacaklardır" (Fâtır, 13, 14).

"Göklerde ve yerde ne varsa, O'nundur. Hepsi de O'na boyun eğicidirler" (Rûm, 26).             

"O, size kendi nefislerinizden bir örnek getirdi. Sizi mıhlandırdığımız şeylerde sağ elinizin mâlik olduğu kölelerden ortaklarınız olmasını ister de bu hususta siz onlarla eşit olur, onları kendinizi saydığınız gibi sayar mısınız? İşte biz âyetleri, aklını kullanacak bir kavim için, böyle açıklarız. Hayır, o zulmedenler bilgisizce kendi hevalarına tâbi oldular" (Rûm, 28-29).

"O halde, sen yüzünü bir muvahhid olarak dine, Allah'ın o fıtratına çevir ki O, insanları bunun üzerine yaratmıştır. Allah'ın yaratışına hiç bir şey bedel olamaz. Bu, dimdik ayakta duran bir dindir. Fakat insanların çoğu bilmezler" (Rûm, 30).

"Müşrikler, Allah'ı hak ve lâyık olduğu şekilde takdir etmediler. Halbuki kıyamet günü yeryüzü, toptan ancak O'nun bir kabzasıdır. Gökler de, O'nun sağ eliyle toplanıp dürülmüşlerdir. O, müşriklerin kendisine katmağa devam ettikleri ortaklarından münezzehtir, çok yücedir" (Zümer, 67).

"Demek bütün hamd, hem göklerin Rabbı, hem yerin Rabbı, Allah'ındır. Göklerde de yerde de, büyüklük ancak O'na mahsustur. O, mutlak kadirdir, yegâne hüküm ve hikmet sahibidir" (Casiye, 36-37).

"O göklerin, yerin ve onların arasında ne varsa hepsinin Rabbi'dir. O halde sen, O'na kul-lak et ve kulluğunda da iyice sebat et. Hiç, ismi O'nunla birlikte anılmaya değer bir başkasını tanıyor musun?" (Meryem, 65).

"Göklerin ve yerin bilinmeyenleri Allah'ındır. Her şey O'na döndürülür. Öyle ise O'na ibâdet et; O'na güvenip dayan" (Hûd, 123).

"O doğunun da, batının da Rabbidir. O'ndan başka hiç bir ilâh yok. O halde güvenecek ve dayanacak olarak O'nu tut" (Müzzemmil, 97).

"Hakikat şu tevhit ve İslam dini, bir tek din olarak, sizin dininizdir. Ben de sizin Rabbinizim. O halde başkasına değil, bana kulluk edin. (Yahudiler, Hıristiyanlar) aralarında, din işlerinde fırka fırka oldular. Bununla beraber hepsi, yine ancak bize dönücüler" (Enbiyâ, 92-93)

"Rabbinizden size indirilen (Kur'an-ı Kerim)e uyun; ondan başkalarını veliler edinip de uymayın" (Araf, 3)

"De ki: Sığınırım insanların Rabbine, insanların yegâne mâlikine, insanların mabuduna" (Nâs, 1-3)

"Artık kim, Rabbine kavuşmayı ümid ve arzu ediyorsa güzel bir amel işlesin ve Rabbine ibâdette hiç bir kimseyi ve hiç bir şeyi ortak tutmasın" (Kehf, 110)

Bu âyetleri tertiplediğimiz sıra ile okuyunca, şu hususlar açıkça belirir ki, Kur'an-ı Kerim rûbûbiyeti hakimiyet ve mülkün eş manâlısı (soverignty) kabul ediyor. Ve bize Rabbin şu kâinatın mutlak ve ortaksız tek hakimi, mâliki olduğunu bildiriyor.

Bu itibarla O, bizim Rabbimizdir. Bütün alemin Rabbidir, terbiye edicimiz ve ihtiyaçlarımızı giderendir.O kefilimiz, koruyucumuz ve vekilimizdir.İtaat etmek, toplumsal hayatımızda değerli ve sağlıklı bir yöntemle dayanak teşkil eden sağlam bir fıtri temeldir. Merkezî şahsiyetiyle olan bağlantı sonucudur ki, değişik fert ve gruplar ümmetin düzenine katkıda bulunurlar.
Biz de dâhil, bütün yaratılmışların kulluğuna, itaatine, boyun eğmesine lâyık yegâne varlık O'dur.O, bizim ve her şeyin sahibi, efendimiz ve hakimimizdir.

Araplar ve bütün dönemlerin cahiliyet halkı, rûbûbiyetin bu toplayıcı anlamını parçalara bölüp değiştirmekle hata ettiler. Bugüne kadar da hata etmekte devanı ede gelmekteler. Sonunda da zan ve vehim onları, rûbûbiyetin beş çeşidinin de çeşitli şahıslara ait olduğu fikrine götürdü. Hatta bunun bilfiil o zatlara ait olduğuna da inanır oldular. Kur'an geldi de, ikna edici kuvvetli delilleriyle rûbûbiyete ait az veya çok herhangi bir hususun...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kuranı Kerimin daveti
« Posted on: 29 Mart 2024, 04:25:41 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kuranı Kerimin daveti rüya tabiri,Kuranı Kerimin daveti mekke canlı, Kuranı Kerimin daveti kabe canlı yayın, Kuranı Kerimin daveti Üç boyutlu kuran oku Kuranı Kerimin daveti kuran ı kerim, Kuranı Kerimin daveti peygamber kıssaları,Kuranı Kerimin daveti ilitam ders soruları, Kuranı Kerimin davetiönlisans arapça,
Logged
29 Mayıs 2018, 03:45:24
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 29 Mayıs 2018, 03:45:24 »

Esselamu aleykum. Kur ani kerimi okuyan anlayan ve hayatına rehber edinip islam yolunda hakkiyla yaşayıp hem bu dünyasını hemde ahiretini kurtaran kullardan olalim inşallah. Rabbim razı olsun paylasimdan kardeşim. ..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

20 Nisan 2019, 03:06:48
Esila Esma
Dost Üye
*****
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 415


« Yanıtla #2 : 20 Nisan 2019, 03:06:48 »

herşeyi yoktan var eden rabbimize ne kadar şükür etsek az..dua ile..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
20 Nisan 2019, 14:39:27
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #3 : 20 Nisan 2019, 14:39:27 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri Kur an yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

21 Nisan 2019, 10:51:26
Züleyha

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 1.439


« Yanıtla #4 : 21 Nisan 2019, 10:51:26 »

Rabbim bu güzel davete uyanlardan eylesin inşallah selam ve dua ile...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes