> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuranda İnsan Psikolojisi > Hz Süleymanın Duası
Sayfa: [1] 2   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hz Süleymanın Duası  (Okunma Sayısı 11967 defa)
12 Mayıs 2011, 12:27:12
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 12 Mayıs 2011, 12:27:12 »



Hz. Süleyman'ın Duası

Hz. Süleyman, Davud (a.s.)'ın oğludur ve Kur'an'm ifade­siyle kendisine "vahyediîmiş"[220] "hidayet" verilmiş[221] aynı zamanda da "hüküm ve ilim" sahibi kılınmış­tır.[222] Her peygambere olduğu gibi Hz. Süleyman'a da Cenab-ı Hak ustun yetenekler bahsetmiştir. Bu yetenekler Kur'an'da şöyle sıralanır:

Andolsun biz, Davud'a da Süleyman'a da bir ilim verdik. On­lar şöyle dediler: "Bizi mümin kullarının bir çoğundan ustan kılan Al­lah'a hamd olsun"[223]

Biz bu duayı Hz. Davud'un yaptığı dualar içerinde incele­diğimizden burada sadece ayeti vermekle yetineceğiz.

Süleyman, Davud'a mirasçı oldu ve şöyle dedi: "Ey insanlar! Bize kuşların dili öğretildi ve bize herşeyden biraz verildi. Kuşkusuz bu, apaçık lütfün ta kendisidir."[224]

Süleyman için de sabah gidişi bir ay, akşam dönüşü bir ay olan rüzgarı görevlendirdik O'nun için erimiş katran, bakır kaynağını sel gibi akıttık. Cinlerden öylesi vardı ki, Rahbi'nin izniyle onun önünde iş yapardı. Onlardan hangisi buyruğumuzdan yan çizse, alevli ateş azabmı kendisine tattırıldık.[225]

Onlar Süleyman için, mihraplardan, kalelerden, heykellerden, havuzlar gibi çanaklardan, yerinden kaldırılamaz kazanlardan ne dilerse yaparlardı.[226]

Ve Süleyman'a kasırgayı boyun eğdirdik, içini bereketlerle dol­durduğumuz toprağa doğru onun emriyle akıp giderdi. Her şeyi bi­lenleriz biz[227]

Kendisi için dalgıçlık eden, daha başka işler de yapan bazı şeytanları da onun emrine verdik. Biz onları koruyup gözetiyorduk.[228]

Hz. Süleyman'ın yaptığı iîk duaya Nemi Sûresi içinde rastlıyoruz. Rivayete göre Hz. Süleyman, Taif civarında Karınca vadisine geldiğinde şöyle bir olayla karşılaşır:

Cinlerden, insanlardan ve kuşlardan orduları, Süleyman'ın huzurunda bir araya getirildi. Onlar, düzenli bir biçimde sevk edili­yordu.[229]

Nihayet karınca vadisine geldiklerinde, bir karınca şöyle seslendi: "Ey karıncalar! Yuvalarınıza girin ki, Süleyman ve or­duları farkında olmayarak sizi ezmesinler."[230]

ALLAH'ın bir lütfü olarak hayvanların dilinden anlayan Sü­leyman (a.s.), karıncanın bu sözünden dolayı gülerek tebessüm etti. Karıncaların birlik ve intizam içinde çalışmaları, karınca be­yinin Hz. Süleyman ve ordusu hakkında kötü düşünmemesi ve onları mazur görmesi, Hz. Süleyman'ın çok hoşuna gitmişti.

Cenab-ı Hakk'ın izniyle, karıncanın konuşmasını anlama­sı, Süleyman (a.sO'i çok duygulandırmıştı. Rabbinin bu büyük nimetine şükretmek üzere şöyle dua etmeye başladı:

(Süleyman) Onun bu sözü üzerine gülerek tebessüm etti ve de­di ki: "Rabbim, bana, anne-babama verdiğin nimete şükretmemi ve hoşnut olacağın salih bir amelde bulunmamı ilham et. Ve beni rah­metinle salih kullarının arasına kat."[231]

"Rabbim! Beni nefsimle başbaşa bırakma! Lütfettiğin ni­metlerinden dolayı sana şükretmemi ve senin beğeneceğin fay­dalı iş yapmamı gönlümü ilham et!" cümlesi şunu demek ister: "Ey Rabbim! Sen bana fevkalade üstün yetenekler bahşettin. An­cak, en ufak bir gaflet ve dikkatsizlik göstersem kulluk hudud-larım aşabilir ve kibirlenip sonuçla doğru yoldan sapabilirim. Bundan dolayı, ey Rabbim, kötülüklerden beni alıkoy ki, tüm nimetlerinden dolayı nankörlük etmeyeyim ve sana karşı min­nettarlığını devam etsin."

Duanın "Beni salih kullarının arasına al" kısmı muhteme­len şuna işaret eder; "Ben ahirette iyi kullarının arasına almayım ve onlarla beraber cennetine girenlerden olayım." Çünkü salih amel işleyen kimse, kendiliğinden salihlerden olur. Gene de in­sanın, sadece iyi amellerinin sonucu cennete girmesi mümkün değildir. Bu husus ancak ALLAH'ın rahmetine bağlıdır. Hadis-ı Şe­rife göre Hz. Peygamber (s.a.v.) bir gün şöyle buyurdular: "Siz­den birisinin sadece amelleri, o kişiyi cennete sokamaz." "Du­rum sizin için de aynı mı, ya Resûlullah?" diye sorulduğunda da: "Evet, yüce ALLAH'ın beni kaplayan rahmeti olmadıkça, ben dahi, sadece amellerimin desteği ile cennete giremeyeceğim" diye ce­vap verdiler. [232]

Hz. Süleyman'ın yaptığı bir diğer dua da Yemen melikesi Belkıs'a ait olan tahtın, Kur'an'ın ifadesi ile "kendinde Kitap'tan hır ilim olan kişi" tarafından uzak mesafeden kısa bir süre içerisinde getirilmesi üzerinedir.

Hz. Süleyman'ın, kavmi güneşe tapan Sebe melikesi Bel-kıs'ı islam'a davet için yazdığı bir mektupla başlayan bu olayı Kur'an bize şöyle haber vermektedir:

Melike Btlhıs dedi ki: "Ey ileri gelenler! Bana önemli hir mek-lup bırakıldı."[233]

"Süleyman'dan bir mektup. Rahman ve Rahim olan ALLAH'ın adıyla başlıyor."[234]

"Söylediği şu: Bana büyüklük taslamaya kalkmayın ve bana müslüman olarak gelin."[235]

Melike dedi: "Ey danışmanlarım! Bu meselem konusunda ba­na fikir verin. Siz onaylamadıkça, hiçbir işe kesin karar vermem."[236]

Dediler ki: "Biz çok güçlüyüz, çok yaman savaşırız. Buyruk senin, ne karar vereceğini sen bilirsin."[237]

Melihe dedi: "Şu bir gerçek ki krallar bir kente, bir memleke­te girdiler mi, orada bozgun çıkarırlar; oranın onurlu insanlarını ze­lil, sefil ederler. îşte böyle yaparlar."[238]

"Şimdi ben, onlara bir hediye göndereceğim ve bakacağım el­çiler neyle gen dönecekler."[239]

Elçi geldiğinde, Süleyman dedi ki: "Siz hana mal ile destek mi veriyorsunuz? ALLAH'ın bana verdiği, size verdiğinden daha kıymetli­dir. Sizin hediyenizle, benden çok siz ferahlarsınız."[240]

"Seni gönderenlere dön. Vallahi, karşı koyamayacakları ordu­larla üstlerine gelirim ve onları oradan, başlan eğik, aşağılanmış bir halde sürer çıkarırım."[241]

Süleyman kurmaylanna dedi ki: "Onlar teslim olup huzuru­ma gelmeden önce, o kadının tahtım hanginiz bana getirebilir? [242]

Cinlerden bir ifrit şöyle dedi: "Sen daha makamından kalkma­dan, onu Sana getirebilirim. Ben bunu yapacak güçteyim ve gerçek­ten güvenilir biriyim."[243]

Kendinde Kitap'tan bir ilim olan kişi de şöyle dedi: "Ben onu sana gözünü açıp yumuncaya kadar getiririm." Derken Süleyman, tahtı yanında kurulmuş görünce şöyle konuştu:

"Rabbimin lütjundandır bu. Şükür mü edeceğim, nankörlük mü diye beni denemek istiyor: Esasında şükreden, kendisi lehine şük­retmiş olur. Kim de nankörlük ederse bilsin ki, Rabbim Canidir. Cö­merttir, "[244]

Hz. Süleyman bu duasıyla şunu anlatmak istemiştir: Al­lah, kimsenin şükrüne ve hamdine muhtaç değildir. Uluhiyyeti, bir kimsenin nankörlüğü ya da şükran duygusundan yoksunlu­ğu yüzünden ne bir damla eksilir, ne de bir damla artar. O, bi­zatihi kendi öz gücüyle herşeye hükmedendir. Onun hakimiye­ti, yaratıkların O'nu tanımasına veya inkar etmesine bağlı değil­dir. Aynı husus Kur'an'ı Kerim'de Hz. Musa'nın dilinden de ifa­de edilmiştir: "Siz ve yeryüzünde bulunanlar hep nankörlük etseniz, iyi biliniz ki ALLAH müstağnidir, (sizin şükrünüze muhtaç değildir. O zatında) övülmüştür."[245]

Hz. Süleyman'la ilgili vereceğimiz son dua örneği, Sad Sû-resi'nin 35. ayetiyle bize duyurulmaktadır ve bu duanın yapıl­ma gerekçesi ise, yine aynı sûrenin 34. ayetinde şöyle ifade edil­mektedir.

Andolsun ki biz Süleyman'ı imtihan ettik, tahtının üstüne bir ceset bıraktık da O, tövbe ile ALLAH'a yöneldi.[246]

Şöyle yakardı: "Rabbim, affet beni! Benden sonra hiç kimseye nasip olmayan bir mülkü bana armağan et. Şüphesiz sen, karşılıksız armağan edensin."[247]

Önce 34. ayetten başlarsak karşımıza cevaplanması gere­ken üç soru çıkmaktadır:

1) Hz. Süleyman'ın içine düştüğü fitne acaba nedir?

2) O'nun tahtı üzerine ceset bırakılmasının anlamı nedir?

3) Bu cesedin oraya bırakılmasıyla, nasıl bir uyarı oldu da, Hz. Süleyman hemen tevbe etti?

Şu bir gerçek ki: -Mevdudi'nin tesbitiyle- bu bölüm Kur'an'm en müşkül yeridir ve kesinlikle açık ve net bir şekilde tefsir edilemez. Anlaşılan odur ki, Hz. Süleyman bir hata yapmış ve bu hata üzerine ALLAH kendisini uyarmıştır. Sonuçta ise, hata­sını idrak eden Hz. Süleyman yukarıda verdiğimiz duayı yap­mıştır.

Hz. Süleyman'ın "Rabbim benî affet ve bana benden son­ra hiç kimseye nasip olmayan bir saltanat ver" şeklindeki duası­nı Israiloğulları'nın tarihi ışığında değerlendirirsek şayet; Hz. Süleyman'ın, kalbinde oğlunun tahta geçmesi arzusunu taşıdığı­nı ve bu muhteşem saltanatın zürriyeti boyunca devam etmesi­ni istediğini anlarız.

Bu arzu ve istek, kendisi için bir fitne (imtihan) olduğu için ALLAH onu uyarmıştır. Nitekim Hz. Süleyman'ın veliahtımn, büyüdüğünde kıymetsiz biri olduğu ortaya çıktı ve babasının saltanatını devam ettiremedi.

Hz. Süleyman'ın tahtı üzerine bir cesedin bırakılması muhtemelen şu şekildedir: Hz. Süleyman önce mirasını (Salta­natını) bu ehliyetsiz, kabiliyetsiz ve hiçbir özelliğe sahip olma­yan oğluna bırakmak istiyordu. Dolayısıyla Hz. Süleyman bu is­teğinden vazgeçti ve saltanatın kendisi ile birlikte son bulması­nı, nesiller boyunca devam etmemesini ALLAH'a dua ederek talep etti. Israiloğulları tarihinde de, Hz. Süleyman'ın kendi yerine geçmesi için kimseye vasiyette bulunmadığı anlaşılmaktadır. Fa­kat Hz. Süleyman'dan sonra devletin ileri gelenleri Hz. Süley­man'ın oğlunu tahta çıkarmışlar ve kısa bir süre içinde Israilo-ğulları'na bağlı 10 kabile Kuzey Filistin'de ayrı bir devlet kur­muştur. Beytü'l-Mukaddes'de ise sadece Yahuda kabilesi kalmış­tır.[248]

Fahrü'r-Razi de tefsirinde Hz. Süleyman'ın bu duasını inçelerken şu güzel yaklaşımı ortaya koymaktadır: "Rabbim beni aftel ve bana benden sonra hiç kimseye nasip olmayacak bir sal­tanat ver" demek, bana öyle şanlı bir mülk ver ki, ben ona ka­vuşup öldükten sonra "dünya mülkünün vefası olsaydı Süley­man'a olurdu" denilsin de, kimsenin dünya saltan...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 12 Mayıs 2011, 12:29:34 Gönderen: Meryem »
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hz Süleymanın Duası
« Posted on: 25 Nisan 2024, 16:34:37 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hz Süleymanın Duası rüya tabiri,Hz Süleymanın Duası mekke canlı, Hz Süleymanın Duası kabe canlı yayın, Hz Süleymanın Duası Üç boyutlu kuran oku Hz Süleymanın Duası kuran ı kerim, Hz Süleymanın Duası peygamber kıssaları,Hz Süleymanın Duası ilitam ders soruları, Hz Süleymanın Duasıönlisans arapça,
Logged
23 Aralık 2014, 16:05:40
kaan 7A

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 44



« Yanıtla #1 : 23 Aralık 2014, 16:05:40 »

Biz bu duayı Hz. Davud'un yaptığı dualar içerinde incelediğimizden burada sadece ayeti vermekle yetineceğiz. Cinlerden, insanlardan ve kuşlardan orduları, Süleyman'ın huzurunda bir araya getirildi. Onlar, düzenli bir biçimde sevk ediliyordu. Rabbimin lütjundandır bu. Şükür mü edeceğim, nankörlük mü diye beni denemek istiyor: Esasında şükreden, kendisi lehine şükretmiş olur. Kim de nankörlük ederse bilsin ki, Rabbim Canidir.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

kaan
29 Aralık 2014, 18:47:07
Melda

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.670


« Yanıtla #2 : 29 Aralık 2014, 18:47:07 »

HZ Süleymana kuş dili öğretildi rüzgar cinler ve şeytanlar onun emrine kkılındı
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
29 Aralık 2014, 18:54:40
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« Yanıtla #3 : 29 Aralık 2014, 18:54:40 »

Peygamber kıssaları bizim için birer ögüttür. Dualarını dua bilerek Rabbimize yardım diliyoruz Rabbim razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

11 Şubat 2015, 12:57:30
Kevser 9
Dost Üye
*****
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 1.730



« Yanıtla #4 : 11 Şubat 2015, 12:57:30 »

Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuh...
Rabbim okuduğumuz bu ayeti kerimelerden ibret alıp hayatımıza hareketlerimize uygulamayı nasip u kısmet eylesin...
Rabbim ilim öğrenme yolunda yar ve yardımcımız olsun İNŞAALLAH...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1] 2   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes