Konu Başlığı: Hz Musaya Mecnun Denilmesi Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 09 Mayıs 2011, 22:27:28 Hz. Musa'ya Mecnun Denilmesi Peygambere deli diyerek vahyin insanların kalbine nüfuz etme gücünü azaltmak isteyen Firavun'un [441] tavrında da aynı alaycılığı görmek mümkündür. O, “Size gönderilen bu elçiniz mutlaka delidir.” [442] diyerek bizzat peygamberlik meselesini hafife almak ve bu aşağılama ile kalpleri onu tasdik etmekten uzaklaştırmak istemektedir. Aslında o, “Âlemlerin Rabbi dediğin nedir ki?” [443] şeklindeki Allah'ın mahiyeti konusundaki sorusuna cevap alamadığı için bu hakarette bulunmaktadır. Halbuki Hz. Musa'dan Allah'ın hakikatini tarif etmesini isteyen sorusu geçersizdir. [444] Çünkü insanoğlu ancak Allah'ın kendisini tanıttığı kadarıyla bilebilir. Ayrıca soruyu soranın sorusunun kendisine faydası olmayacağı durumda risaleti tebliğ eden kimse, soruya cevap verirken onun hidayetine vesile olacak şekilde cevap verebilir. Firavun'un dinini ve siyasal konumunu kökten tehdit eden, eleştiren, Hz. Musa'yı delilikle itham etme nedenlerinden birisi de, Hz. Musa'nın insanları kendilerinin ve önceki atalarının rabbi olan Allah'a çağıran sözlerinin etkisini ortadan kaldırmaktır. [445] Yalnız, bu aşağılama ve iftira Hz. Musa'nın azmini kesmemekte ve o yoluna devam etmekte ve azgınların ve zorbaların tahtını sarsan gerçek sözlerini haykırmayı sürdürmektedir. Aslında Firavun'un anlamadığı ya da anlamak istemediği şey, Hz. Musa'nın nasıl olup da ona karşı çıktığı ve itaat etmediğidir. Delice bulduğu davranış budur. Aşağılayıcı üslubuyla o, “Bu risalet iddiasında bulunan kimse, 'Alemlerin rabbi de nedir?' şeklindeki soruyu anlamadığı gibi bu soruya doğru dürüst cevap da veremeyen bir delidir.” demek istiyor. [446] Firavun etrafındakilerin vahye ve rasule muhalif bir tavır almasını sağlamak için Hz. Musa'ya deli derken şunu kastetmiştir: “Kendisini rasul zanneden bu kişi bizim bilmediğimiz, anlamadığımız sözler sarf ediyor.” Ona ve toplumuna göre Firavun'un zatından başka tapılacak rab yoktur. Musa onlara anladıkları ama akletmedikleri bir şeyi haber vermektedir. [447] Halbuki Firavun durumun farkındaydı. Hapis tehdidinde bulunması Musa'yı ciddiye aldığını göstermektedir. [448] Hz. Musa'nın deli olduğu söylemi, insanları atalarından aldıkları mirasa zıt olan şeylere çağırıyor olmasıyla alakalıydı. [449] Yani o, onlara göre ırka dayalı ayrımın yanlışlığına, kula kulluğun değil, her şeyi yaratan Allah'a boyun eğişin faziletine işaret etmekle hata yapmaktaydı. Allah Teala, Hz. Musa'yı Firavun'a gönderirken ona heybeti ve kesin delili vermişti. Ne var ki Firavun, adamları ile birlikte yüz çevirmiş, apaçık gerçekten ve kesin delillerden sapmıştı. Ve kendisine Allah'ın olağanüstü mucizelerini gösteren peygamberi Hz. Musa'dan Firavun ve ordusu yüz çevirmişti. Firavun Hz. Musa'ya iftira atarken, ordusu da onunla aynı kanaati paylaşmaktadır. Bu nedenle hepsi birden: “O, bir büyücüdür veya bir delidir.” [450] demişti. Bu da kesin olarak gösteriyor ki, olağanüstü olaylar ve mucizeler hidayete hazırlıklı olmayan kalpleri hidayete erdiremez, bâtılda ısrar eden, yalanlamaya yönelen dilleri susturamaz. İlk bakışta insana “Büyücü veya deli” denilmesi, bu iki kelimenin anlamları hesaba katıldığında garip gelebilir. Ancak büyücü de deli de bir yönüyle cinle ilişkilidir. Aralarında bir fark olduğu söylenir. Büyücü kendi iradesiyle cini getirir. Delinin ise böyle bir şansı yoktur. [451] Büyücü veya deli ifadesi, Hz. Musa'nın toplumdaki etkisini kırmaya ve mevcut otoriteyi korumaya yönelik ithamlardır. Firavun'un bu tavrı karşılıksız kalmamış, onun ve ileri gelenlerinin askerleriyle birlikte azaba uğramalarına neden olmuştur. Firavun, bu tavrının yanlışlığını kavramakta gecikmiş ve boğulma anında kendini kınayıp durmuştur. [452] [441] Firavun, özel isim değil, eski Mısır krallarına verilen bir unvandır. İbn'ul-Esir, Hz. Musa'nın mücadele ettiği ve firavunların en azgını olanının adının Kabus b. Musab olduğunu söyler bkz.: İbnu'1-Esîr, a.g.e., I, 156. [442] Şuara: 26/27. [443] Şuara: 26/23. [444] İbnu Teymiyye, el-Harranî Ebu'l-Abbas, Beyanu Telbisi'l-Cehmiye fî Tesisi Bidaihim el-Kelamiye, 2 cilt, Matbaatu'l-Hüküme, Mekke, 1392 (h), I, 523. [445] Kutub, Fî Zilâli'l-Kur'an, VII, 593. [446] Râzî, VIII, 499. [447] Taberi, XI/l, 87. [448] Şuara: 26/29. [449] Kasımi, a.g.e, XIII, 4610. [450] Zâriyat: 51/39. [451] Râzî, X, 182. [452] Zâriyat: 51/40. Murat Kayacan, Kur’an’da Peygamberler ve Karşı Tavırlar, Ekin Yayınları: 78-80. Konu Başlığı: Ynt: Hz Musaya Mecnun Denilmesi Gönderen: Ceren üzerinde 16 Aralık 2017, 17:05:09 Esselamu aleykum. Rabbimin gönderdiği tüm peygamberlere inanan ve imanin şartını yerine getiren kullardan olalim inşallah. ..
Konu Başlığı: Ynt: Hz Musaya Mecnun Denilmesi Gönderen: Mehmed. üzerinde 18 Aralık 2017, 16:32:37 Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri doğruların yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
Konu Başlığı: Ynt: Hz Musaya Mecnun Denilmesi Gönderen: Sevgi. üzerinde 29 Aralık 2017, 14:36:14 Aleyküm Selâm Ve Rahmetüllahi Ve Berakâtühu
Mevlam bizlere imanın şartlarını hakkıyla yerine getirenlerden eylesin inşaAllah. |