๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Kuranda İnsan Psikolojisi => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 06 Şubat 2011, 23:32:32



Konu Başlığı: Haddi Aşmak Konusunda Zulüm
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 06 Şubat 2011, 23:32:32
HADDİ AŞMAK KONUSUNDA ZULÜM

 Yeryüzünde hakimiyet, bütün genişliği ve içeriği ile Allah'ındır. Yaratıcının yara­tıklar için hayat biçimlerini tesbit ettiğini, onların sınırlarını ve görevlerini belirledi­ğini daha önceki bölümlerde görmüştük. Burada sınırları aşanların, haddi çiğneyen­lerin durumlarını göreceğiz.

İslama göre insanın hayatını inançlar ve ameller olarak değerlendirmek mümkün­dür. Kur'anda ve önceki kitaplarda inanca ait hükümler olduğu gibi pratik hayata, amellere ait hükümler de vardır. Dikkat edecek olursak, insanın bütün hayatı biçim­lendirilmiştir bu kitaplarda. Peygamberler insanlara hayatları ile örnek olmuşlardır. Kutsal kitaplarda örnekleri ile bilinçli bir yaşama tarzı gösterilmiştir. İnsana yaşama­sı gereken hayat her yönüyle açıklanmıştır. İnsan zamanın gelişen ve yenileşen sorunla­rını kaynağına göre uygulama yeteneğine de sahiptir. Bu yeteneği ve kendisine veril­miş ilahi Kitab'a sahip olan insan, kendisi­ne çizilen yolda inançla ve bilinçle yürüye­cektir; sınırlarını aşmayarak, koruyarak, fıt­ratını bozmayarak,   kötüye kullanmayarak, emrolunduğu gibi hayat tarzını sürdürecek­tir, sürdürmelidir.  Çünkü doğuştanlığına uygun yol budur. Yaratılışı bunu gerektirir. İnsanın, hadlerin sınırlarını aşma ve on­ları değiştirme konusunda yetkisi yoktur. Hadler yaratıcı tarafından çizilmiştir.    İn­sanın fıtratına uygundur. İnsan hadlerin bir parçasıdır; onları aşmağa ya da kendisi ye­ni sınırlar saptamağa çalıştığı zaman fıtra­tını kaybetmeğe de, başlamış demektir. Fonk­siyonunu yitirmiştir. Boşlukla karşı karşıya gelmiştir. Artık sonsuz şıklar arasında bocalayacaktır. Mutluluğu kaybetmiştir. Çün­kü gerçeği kaybetmiştir. Her insana göre değişen, dört milyarda bir tutarlılığı olabi­lecek toplum ve düzen anlayışına bırakmış­tır kendini, kaynağı olmayan bilinçsizlik çö­lüne düşmüştür. Yazık etmiş, kıymıştir öz-varlığma. Zalimdir. Zavallı ve zalim... Allah'ın hükmüne karışmış, yetkisini aşmış, bilmediğini yapmağa kalkışmış, bilinçsizli­ğe yönelmiştir. Ve bu yüzden bilinçsizliğinin karşılığını da görecektir. Bu dünyada insan­ların birbirleri ile kurdukları ilişkilerde meydana gelen her haksızlık zulümdür. Zu­lüm etmenin sınırları hadlerdir.

Had kavramını, insanların yaşayışlarını uydurmaları için çizilmiş ilahi sınırlar ola­rak tarif edebiliriz. Bu sınırlar insanın inanç ve amel tüm hayatını kuşatırlar. Fakat ge­nellikle sosyal ve hukuki sınırlar had ola­rak bilinegelmiştir.

“Hadler” kavramı ile insanların ilişki­lerindeki zulüm üzerinde durulacaktır.

Genel olarak had:

Bu dünyada haksızlık olarak yapılan her hareket haddi aşma, yani zulümdür.

“Kötülüğün karşılığı ona denk olan bir kötülüktür ve cezadır. Fakat bağışlayanın ya da barışı sağlayanın karşılığı Allah ya­nındadır. Kuşkusuz o zalimleri sevmez.

Kendine yapılan zulmün ardından hak­kını alanın üzerine birşey düşmez.

O yol ancak insanlara zulmetmekte yer­yüzünde haksızlık, azgınlık, isyankârlık yap­makta olanlara karşıdır. İşte bunlara pek acıklı bir azap var.

Sabredenlere ya da bağışlayana... İşte bu azmolunacak işlerdendir.” [174]

“İnananlar! Allah'ın size helal kıldıkla­rını haram kılmayınız, haddi aşmayınız. Al­lah haddi aşanları sevmez.”[175]

“Namazlarında sessiz ve uyucu olan, boş laftan ve yararsız şeylerden yüz çeviren, ze­kât görevlerini yapan, ırzlarını koruyan mü­minler kurtuluşa ermişlerdir. Zevcelerine ve sağ eüerinin sahip olduğu kişilere karşı du­rumları müstesna. Çünkü bunlar kınanmış değildir.

O halde kim bunun ötesine arzu duyar­sa, onlar haddi aşanlardır.” [176]

İnsanlara muamele inançlarına göredir, mevkilerine göre değil:

“Sabah akşam rablerine sırf onun ce­malini dileyerek çağrıda bulunanları kov­ma. Onların hesabından hiçbir şey sana, se­nin hesabından hiçbir şey onlara ait değil­dir. Onları kovarsan zalimlerden olursun.” [177]

Aile münasebetlerinde hadler:

“Hem kadınlarınızı boşadmiz da iddetlerini bitirdiler mi, artık onları ya (kendile­rine ricatle) iyilikle tutun, ya iyilikle bırakın, ama onları sırf zulmedebilmeniz için, zararlarına olarak tutmayın. Kim böyle ya­parsa muhakkak özvarlığına zulmetmiş olur, Allah'ın ayetlerini oyuncak yerine koy­mayın. Allah'ın üzerinizdeki nimetini ve size Öğüt vermek için indirdiği kitabı ve on­daki hikmeti düşünün. Allah'tan korkun ye bilin ki Allah her şeye kadirdir.”[178]

İlahi kitaplarda yazılan hadleri aşmak değiştirmek zulümdür:

“Biz onda onların üzerine şunu da yaz­dık. Cana-can, göze-göz, kulağa-kulak, dişe-diş ve yaralar birbirine kısastır. Fakat kim bunu sadaka olarak bağışlarsa o kendisine keffarettir.

Kim Allah'ın indirdiği ile hükmetmezse onlar zalimlerin ta kendileridir.” [179]

Allah'ın koyduğu kuralları değiştirerek onların yerine yeni kurallar uydurmak zu­lümdür:

“Yoksa onların Allah'ın izin vermediği şeyleri dinden kendilerine şeriat yapan or­takları mı var? O ayırım günü olmasaydı; yargıları verilmişti. Kuşkusuz zalimler için çetin bir azap vardır.

Sen zalimlerin işleyip kazandıkları yûzünden korkulara düştüklerini -ki bu on­ların başına gelecektir- göreceksin. İman edip de iyi amellerde bulunanlarsa cennet­lerin bahçelerindedirler, Rablerinin huzu­runda ne dilerlerse onlarındır. İşte bu bü­yük erdemin kendisidir.” [180]

Malları birbirine karıştırmak zulüm­dür:

Başkasının malına göz dikip onu haksız yere almak zulümdür. Ortaklar zulüm ko­nusunda çok dikkatli olmalıdırlar. Davud (a.s.)'ın başından geçen bir olayda iki kişi­den birinin diğerinin koyununu haksız ye­re almasının zulüm olduğundan bahsedilmiştir.[181]

(Malları Allah yolunda gerektiği zaman gerektiği şekilde harcamamak, Allah'ın em­rettiği:) “Zekâtı yerli yerinde vermek, Al­lah yolunda malları her zaman infak et­mek Allah indinde iyi bir şeydir. Ama faiz yiyenlere gelince durum değişir. Faiz yiyen­ler, gereksiz benzetimlere giderek hadleri aşanlar” [182]“Allah'tan bu konularda korkmayanlar, ona savaş açmış kişilerdir. Halbuki Allah'ın hadlerini uygu­layanlar, ne başkalarına zulmetmiş olurlar ne de zulme uğrarlar.” [183]

Andlaşmalan bozmak, verilen sözü tut­mamak da birer zulümdürler:

“Onlar anlaştıktan sonra Allah'a ver­dikleri sözü yalanlıyorlar, Allah'ın emretti­ği şeyin yerine ulaşmasını engelliyorlar ve yeryüzünü ifsad ediyorlar. İşte onlar hüs­randa olanlardır.”[184]

Bu konu İslâm hukukunun tamamım içine alır. Biz sadece birkaç örnek vererek, yetineceğiz. Önemli olan hukuki konularda haksızlık yapmanın ve İslâmî sınırları aş­manın zulmün bir çeşidi olduğunun anlaşılmasıdır.[185]


[174] Şuara: 42/40-43.

[175] Maide: 5/87.

[176] Mü'minûn: 23/ 1-7.

[177] Enam: 6/52.

[178] Bakara: 2/231.

[179] Maide: 5/ 45.

[180] Şuara: 42/21-22.

[181] Sad: 38/23-24.

[182] Bak. Bakara: 2/275.

[183] Bak. Bakara: 2/277 -279.

[184] Bakara: 2/27.

[185] Konuyla ilgili daha geniş bilgi sahibi ol­mak isteyenlerin müracaat edecekleri ayetler şun­lardır: Talak: 65/1, Bakara: 2/270-272, Nisa: 4/10 ve 29-30, Bakara: 2/150-51, Maide: 5/107, Hucurat: 49/11, Tevbe: 9/36, Âl-i İmran: 3/94. Ahmet Şişman, Kuran’da Zulüm Kavramı, Beyan Yayınları, İstanbul, 1983: 114-120.



Konu Başlığı: Ynt: Haddi Aşmak Konusunda Zulüm
Gönderen: Mehmed. üzerinde 23 Ocak 2019, 17:37:17
Esselamu aleyküm Rabbim bizleri doğru yoldan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Haddi Aşmak Konusunda Zulüm
Gönderen: Sevgi. üzerinde 24 Ocak 2019, 01:31:40
Aleyküm Selam. Herzaman Rabbimizin rızasına uygun şekilde yaşıyan kullardan olmaya gayret edelim inşaAllah
Bilgiler için Allah razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Haddi Aşmak Konusunda Zulüm
Gönderen: Ceren üzerinde 24 Ocak 2019, 19:24:47
Esselamu aleykum. Rabbim bizleri onun emrinde kur anın rehberliğinde yaşayan  kurtuluşa erisen kullardan olalim inşallah. ..