> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuranda İnsan Psikolojisi > Günahların Kesbi ve İrâdei Cüziyye
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Günahların Kesbi ve İrâdei Cüziyye  (Okunma Sayısı 954 defa)
19 Şubat 2011, 22:43:20
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 19 Şubat 2011, 22:43:20 »



Günahların Kesbi ve İrâde-i Cüziyye

 Mesuliyetleri sebebiyle insanlara zulüm isnad edildiğine göre, fiillerinde kendilerine ait bir taraf vardır. Yukarda katî olarak anladık ki bu taraf fi­illerin yaratılması değildir. Çünkü herşeyi yaratan ALLAH Tealadır. İslâm âlimleri, Kur'an'dan hareket­le, kula ait tarafın “kesb” ve “irade-i cüziye” ol­duğunu söylemişlerdir.

Kur'an'da ALLAH Teala bize üç hakikat takdim ediyor:

I- Herşeyin yaratıcısı ALLAH'tır. Melekût O'nun elindedir, herşey üzerinde hâkim ve kahir O'dur.

II- ALLAH Teala'nın hikmet ve meşietinin muktezası olan yaratma ve takdir, sabit kanunlar ve malum miktarlar üzerine cereyan eder. Herşeyi bir sebeb ve nizama bağlamıştır, sebeblerin, ka­nunların ve mikdarların vâzı'ı da O'dur.

III- Al­lah'ın yaratma ve kaderinde câri olan kanunların­dan biri de, insanın, ilim, meşiet, irade ve kudret sahibi olarak, dilediğini yapma salahiyetiyle yara­tılmış olmasıdır. İnsanın bu vasıflarda yaratılmış olması ALLAH'ın meşîetiyle ne tearuz eder, ne de onu ta'tîl veya izale eder bir mahiyettedir.[1414]

İnsan bu mahiyetiyle fiillerinde bir hisseye sâhibtir, biz buna “kesb” diyoruz. Kur'an'da:

“Haki­katen insan için kendi çalıştığından (sa'yinden) başkası yoktur.” [1415] buyurulmaktadır. Anlaşıldığına yöre insana ait olan amel, insanın gay­ret ve kesbi ile alâkadar. Onun için:

“Onların ka­zandıklarından nasîbleri vardır.” [1416] buyurulur. Kesb (kazanç), kişinin âmeliyle elde ettiği şeye ıtlak edilir. Bu ya bir menfaat elde et­me veya bir zararı def olur. Bu bakımdan ticaret­te, “Bu falanın kesbidir, kazancıdır.”, “O çok ka­zançlıdır.” veya   “Az kazançlıdır,” denilir. Ehli -Sünnet uleması bu kelimeyi “cebr” ile “yaratma” arasında bir manada kullanmışlardır.[1417] Kur'an'daki şu ayetler bu anlayışın istinadları olmuş­lardır:  

“(Herkesin) kazandığı (kesbi) kendi fay­dasına, yaptığı (iktisabı) kendi aleyhine, zararınadır.” [1418], “Onlar birer ümmetdiler (ge­lip) geçtiler, onların kazandıkları kendilerinin, si­zin kazandığınız da sizin.” [1419],

“Bugün herkes ne kazandıysa onunla cezalandırılacaktır.” [1420],

“Her nefis kazandığı (kesb ve ihtiyar ettiği) şey mukabilinde bir rehindir.” [1421] ona göre kurtulacak veya cezalandırılacaktır.

ALLAH'ın kulda yarattığı fiiller, ihtiyarî ve gayr-i ihtiyarî olarak iki nevidir. Bunlardan, ilki­ne “kesb” ikincisine “Halk” denilmiştir. Fiil kelime­si ikisini de içine almaktadır.[1422] Kesb ile halk arasında şöyle bir fark vardır; kesb, sahibinin müs­takil olmaksızın yaptığı iştir, halk ise yaratıcının müstakil olarak yaptığı iştir.[1423] Bir başka ifa­deyle, âletle meydana gelen fiil “kesb”tir, aletsiz meydana gelen fiil “halk”tır.[1424] Kulların fiille­rini ALLAH'ın yaratması, bu fiillerin kesb yönün­den, onların kudretleri dâhilinde olmasına mâni değildir. Fakat kudreti ve sahibini, ihtiyarı ve ihti­yar sahibini ALLAH yaratmıştır. Kudret, ALLAH'ın yaratmasıyla kulun vasfıdır, kesbi değildir. Hareket ise, ALLAH'ın yaratmasıyla, insanın hem kesbi hem vasfıdır. Zira hareket, insanın sıfatı olan kudretle yaratılmıştır. Demek ki hareketin, kudret denen di­ğer bir sıfata nisbeti vardır ve bu sıfata nisbeti iti­barıyla «kesb” adını alır. Bunda cebr manası olma­dığı gibi, fiilin bizzat yaratıcısı olma manası da yoktur, ikisi ortası bir haldir. O da, kulların fiilleri­nin yaratma yönünden ALLAH'ın kudretine, kesb ve ihtiyar yönünden kulun kudretine bağlı olmasıdır.[1425] Hernekadar fiilleri ALLAH yaratıyorsa da, kes­bi kula ait olduğundan mesuliyeti kula aittir. ALLAH Teala

“Yalnız ALLAH rızası için, gönül hoşluğuyla bir ödünç verecek kimdir?” [1426] derken bu feyzin ihlas ve hüsn-i niyetle, kulun irâdesine bağ­lı bulunduğunu[1427] ilân etmektedir. Keza:

“Ey iman edenler, eğer ALLAH'a yardım ederseniz O da size zafer verir.” [1428] derken, dinî fiillerin cebr ile değil kulların iradeleriyle yapılması matlub olan ihtiyarî fiiller olduğunu, onun için ku­lun irade-i cüziyesi taaluk etmeden, matlub olan semere ve sevabın husule gelmeyeceğini ifade et­mektedir.[1429]

Cehennem getirilip, müstehak olanlar ona bu­yur edilince:

“Ah ne olurdu, keşke ben (ahiret) hayatım için önceden sallih ameller yapmış olsay­dım!” [1430] demeleri, insanların işlerinde ta­mamen istiklâl sahibi olduklarına delâlet etmez, fakat insanın sâlih ameller takdim etmeye mukte­dir olduğuna, kesb kudretini bu hususta sarfederse ALLAH'ın onu yaratacağına delâlet eder.[1431] Yoksa, güç kuvvet ancak ALLAH'ındır. Resulullah (a.s.) bu sözün manasını ashabına sormuştu da, “ALLAH ve Resulü daha iyi bilir.” karşılığına şu ce­vabı vermişti:

“ALLAH'ın muhafazası olmazsa, ku­lun, ALLAH'a karşı günah işlemekten sakınmaya gücü yetmez. Yine ALLAH'ın yardımı olmadan, ku­lun itaata da gücü yetmez.”[1432] İşte bundan do­layı, bir mümin iş yapmak istediğinde besmele çe­kerek ALLAH Tealadan yardım taleb eder ve ancak ALLAH'ın kudretiyle o işi kesbedeceğini bilerek ac­zini itiraf etmektedir.[1433] Bu durum her namaz­da okuduğumuz Fatiha'da net olarak görülür:

“Yalnız sana ibadet ederiz, yalnız senden yardım isteriz.” [1434] Bu ayet, bütün yardımın ALLAH'tan, fakat kesb ve irade-i cüziye denilen talebin bizden olduğunu gösteriyor. Asıl “ıstıta'a”, bu taleb ile ALLAH'ın yardımının birleşmesi esnasında orta­ya çıkmaktadır ki bu fiil hasıl olacağı zandır. Ayet­ten şunu anlıyoruz ki bize bir taleb salahiyeti veril­miştir. “İrade-i cüziyemiz, taleb etme hakimiz var.” denildiği zaman bazıları bunu yanlış anlıyorlar da bizim irademizin iş görmede her zaman kâfi oldu­ğunu zannediyorlar ve istediklerinde muvaffak olamadıkları zaman, her hususta Cebriyeciliğe ka­yıyorlar. Böyle düşünmek, bir taraftan talebi halk zannetmek, diğer taraftan bizim talebimize ve talebimizdeki isabetimize ALLAH'ın ilelebed müdâhelesi vaki olmuş zannetmektir. O, tevfîkı ile bizim talebimize uygun neticeleri yaratıyorsa; aksine ka­dir olamadığından değildir.[1435]


[1414] A. H. Akseki, İslâm, 284.

[1415] Necm: 53/39.

[1416] Bakara: 2/202.

[1417] Râzî, 5/190.

[1418] Bakara: 2/286.

[1419] Bakara: 2/134.

[1420] Mü’min: 40/17.

[1421] Müddessir: 74/38.

[1422] Sâbûnî, 141.

[1423] A. Kâri, 50.

[1424] Sâbûni, 142.

[1425] Gazali, 1/151.

[1426] Bakara: 2/245.

[1427] Elmalılı, 2/822.

[1428] Muhammed: 47/7.

[1429] a. g. e., 6/4379,

[1430] Fecr: 89/24.

[1431] RM., 30/129.

[1432] Heysemî, 10/9S, Bezzâr'dan.

[1433] Îbnu'l-Müneyyir, 1/31.

[1434] Fatiha: 1/4.

[1435] Elmalılı, 1/105-108.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Günahların Kesbi ve İrâdei Cüziyye
« Posted on: 18 Nisan 2024, 09:14:26 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Günahların Kesbi ve İrâdei Cüziyye rüya tabiri,Günahların Kesbi ve İrâdei Cüziyye mekke canlı, Günahların Kesbi ve İrâdei Cüziyye kabe canlı yayın, Günahların Kesbi ve İrâdei Cüziyye Üç boyutlu kuran oku Günahların Kesbi ve İrâdei Cüziyye kuran ı kerim, Günahların Kesbi ve İrâdei Cüziyye peygamber kıssaları,Günahların Kesbi ve İrâdei Cüziyye ilitam ders soruları, Günahların Kesbi ve İrâdei Cüziyyeönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes