Konu Başlığı: Asr Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 08 Şubat 2011, 20:48:54 Asr Dehr, gece, gündüz, sabah, akşam, gün, ikindi vakti [610], gündüzün zevalden evvel ve sonraki iki tarafı, özellikle güneşin kızarmasına kadar olan ikindi vakti, bir şeyin hususi vakti, zaman, tecrübe, insan ömrü, insan fiillerini içeren zaman manalarını ifade eder [611]. Asrın ilişki içinde olduğu, dehr, yevm, leyi, nehâr, 'aşiyy, ğedât, vustâ, sene ve benzeri kelimelerdir. Asreyn şeklindeki kullanımında sabah ve ikindi namazları kastedildiği nakledilmektedir [612]. Arapların bazen 'asr kelimesiyle yetinmeyip daha ağırını söylemeye ihtiyaç duyduklarında 'usr dedikleri, 'asr kelimesinin 'asrân şeklindeki ikilisini gündüz ve gece, gündüzün evveli ve sonu manasında kullandıkları nakledilmektedir [613]. Şairlerden bazısı 'asr kelimesini müfred olarak, hem gece hem de gündüz karşılığında kullanmıştır [614]. 'Asr özellikle Hz. Peygamberin asrı, İslâm'ın insanlığa doğuşu, ahir zaman, mutlak zaman, bilhassa içinde bulunulan yüz senelik zaman, içerisinde bulunulan ikindi vakti, yaratılış gününün ikindi vaktinde yaratılan insanın yaratılış zamanı, dünyada bir gün mesabesinde olan insan ömrünün son anları [615], adem oğlunun hayır ve şerle ilgili davranışlarının meydana geldiği zaman, tövbe zamanı [616], sene, mehdinin zuhuru [617] gibi manalara gelmektedir. Dehr ile tefsir edilişindeki sebep, insana sürekli musibetler yağdıran acı ve büyük olayların değişimine tenbih, aynı kökten olan 'usr, sığmak; 'usâr hîn, mu'sır yeni hayız gören kız;'asîr suyu sıkılan her şey; mu'sirât içinde yağmur bulunduran bulutlar; rüzgar, kasırga [618] gibi manaların yanı sıra, Arapların dehr anlamında kullanması ayrı bir önem ifade etmektedir [619]. Kur'an'da 'asr kelimesi türevleri ile birlikte beş yerde kullanılmıştır. Bunlardan iki tanesi fiil olarak (Yûsuf, 36 ve 49) sıkmak manasında [620]; iki tanesi isim-mastar olarak (Bakara, 266) rüzgâr, bela, azap, 'Asr sûresinin 1. ayetinde ise zaman; ism-i fail olarak "üstüste yığılıp sıkışan bulutlar" (Nebe, 14) gibi manalarında kullanılmıştır. Hûd sûresinin 114. ayetinde geçen taraf kelimesi ve Kaf sûresinin 39. ayetinde geçen terkibi, ikindi vaktini [621]; Hûd sûresinin 116. ayetinde geçen kurûn da asırlar anlamı ile, 'asr kelimesiyle anlam ilişkisi içerisinde bulunmaktadır. Şu halde, 'asr kelimesinin ifade ettiği zaman, rölatif bir yapıda olup köklü bir değişimi ifade etmektedir. 'Asr'ın yevm, leyi, fecr, aşiyy, ğuduvv manalarına gelmesi temelde onlarla ortak yapıda oluşunun açık bir delilidir. Dolayısıyla kozmolojik bir terim olduğu söylenebilir. Ahiretle ilgili olarak böyle bir kelimenin zikredilmeyişi ifade ettiği mananın ahiret sahnesinde görülemeyeceğinden olabilir. Çünkü 'asr kökü, ebediyet kelimesinin ifade ettiği manaya zıt manalar içermektedir. Ondaki asıl ve özel manaların bir başlangıcı ve sonu vardır. Halbuki, ebediyetin ortaya koyduğu oluşumda başlangıç olsa bile sona eriş söz konusu değildir, işte bu açıdan 'asr kelimesi ecel ve kader kelimeleriyle de anlam ilişkisi içerisindedir. [622] [610]el-Ferâhîdî, I, 293, 297; ez-Zeccâc, V, 359; el-Cevherî, II, 749; er-Râgıb el-Isfahânî, s. 336; er-Râzî, Tefsir, XXXII, 80; el-Kurtubî, XX, 122; İbn Kayyım el-Cevziyye, et-Tîbyân fi Aksâmi'I-Kur'ân, s. 114; İbn Kesîr, IV, 547; el-Beydâvî, II, 617; ez-Zebîdî, llI, 403, 405; İbn Manzûr, IV, 575-580; Yazır, IX, 6067-6069; et-Tabâtabâî, XX, 355, 356; Bintu'ş-Şâti’ II, 77-81. [611] ez-Zebîdî, III, 403-405; İbn Manzûr, IV, 575-576; Yazır, IX, 6067-6069. [612] ez-Zebîdî, III, 403-405. [613] el-Ferâhîdî, I, 293-297; ez-Zeccâc, V, 359; er-Râgıb el-Isfehânî, s. 336; el-Kurtubî, XX, 122; ez-Zebîdî, III, 403-405; İbn Manzûr, IV, 575-576. [614] İbn Manzûr, IV, 575-576. [615] er-Râzî, Tefsir, XXXII, 83; el-Kurtubî, XX, 122; Yazır, IX, 6069; et-Tabâtabâî, XX, 355; Bintu'ş-Şati', II, 77-81. [616] İbn Kesîr, IV, 547; el-Beydâvî, II, 617. [617] el-Kurtubî, XX, 122; et-Tabâtabâ [618] er-Râzî, Tefsir, XXXII, 80; Yazır, IX, 6069; İbn Manzûr, IV, 575-576. [619] İbn Kayyım el-Cevziyye, et-Tibyân fi Aksâmi'l-Kur'ân, s. 114. [620] ez-Zeccâc, III, 109. [621] er-Râzî, Tefeir, VI, 125; XVIII, 58-59. [622] Dr. Faiz Kalın, Kur’an’da Zaman Kavramı, Rağbet Yayınları: 154-155. |