Konu Başlığı: Aşikar ve Belirgin Gönderen: müzzemmil üzerinde 13 Eylül 2011, 13:01:06 Aşikar ve Belirgin Cehr (aşikâr) ve alâniye (belirgin) kelimeleri Kur'an’ı Kerimde iki ayette ardarda gelmiştir: "Sonra ben onları açıkça(ciharen) davet ettim", "Sonra onlara açıktan (alentü) söyledim, gizli gizli söyledim."[1246] Cehr, alen(alâniye) ile anlamdaştır ve Kur'an'ın çeşitli surelerinde zikredilen cehr ve alen kelimeleri türevleriyle birbirine eşittir. el-cehr lafzı şu ayette olduğu gibi 5 yerde kullanılmıştır: "Allah, Kötü sözün açıkça (el-cehr) söylenmesini sevmez. Ancak zulmedilen hariç." [1247] Cehreten, şu ayet’i kerimede olduğu gibi 3 yerde zikredilmiştir: "Bir zaman da: 'Ey Musa, biz Allah'ı açıkça (cehreten) görmedikçe sana inanmayız,' demiştiniz de derhal sizi yıldırım çarpmıştı." [1248] Techer, Allah’u tealanın şu sözünde olduğu gibi 2 yerde gelmiştir: "Sözü açık (techer) söylesen de muhakkak O, gizliyi de ondan daha gizlisini de bilir." [1249] Bu kelimeler şu ayetlerde de birer defa kullanılmıştır: "Aranızdan, sözü gizleyen de, onu açık (cehere) söyleyen de; geceleyin gizlenen de, gündüzün görünen de (O'nca) birdir." [1250]"Birbirinizle yüksek sesle (techerû) konuştuğunuz gibi onun la da öyle yüksek sesle konuşmayın." [1251] "Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa (icherû) vurun çünkü O göğüslerin özünü bilir." [1252]"Kendisine güzel rızık verdiğimiz, o rızıktan gizli ve açık (cehren) harcayan kimseyi misal olarak anlattı." [1253]"Sizin gizlinizi, açığınızı (cehreküm) ve ne kazandığınızı bilir." [1254] "Sonra ben onları açıkça (ciharen) davet ettim." [1255] cehr kelimesi bütün türevleriyle Kur'an’ı Kerim'de 16 defa tekrarlanmıştır. Alen ve türevlerine gelince... yu'linûne şeklinde şu ayet’i kerimede olduğu gibi 6 yerde kullanılmıştır: "Ve Rabbin elbette onların göğüslerinin gizlediğini de, açığa (yu'linûn) vurduklarını da bilir." [1256] Alâniyete Allah’u tealanın şu sözünde olduğu gibi 4 yerde geçmektedir: "İnanan kullarıma söyle: Namazı kılsınlar, ne alışverişin, ne de dostluğun olmadığı bir gün gelmeden önce, kendilerine verdiğimiz rızıktan (Allah yolunda) gizli ve açık (alâniyete) sarf etsinler." [1257] Tu'linûn, şu ayette olduğu gibi 3 yerde kullanılmıştır: "Allah, gizlediğiniz ve açığa vurduğunuz (tu'linûn) her şeyi bilir." [1258] Şu ayetlerde de birer defa zikredilmiştir: "Sonra onlara açıktan (alentü) söyledim, gizli söyledim." [1259]"Oysa ben sizin gizlediğiniz ve açığa vurduğunuz (e'lentüm) her şeyi bilirim." [1260] "Rabb'imiz, sen bizim gizlediğimizi ve açığa vurduğumuzu (nu'linu) hep bilirsin." [1261] Bütün bunların toplamı da 16'dır. Yani, anlamdaş iki kelime sayısal olarak da birbirine eşit zikredilmiştir.[1262] [1246] Nuh: 71/8-9. [1247] Nisa: 4/148. [1248] Bakara: 2/55. [1249] Tâhâ: 20/7. [1250] R'ad: 7/10. [1251] Hucurat: 49/2. [1252] Mülk: 67/13. [1253] Nahl: 16/75. [1254] En'am: 6/3. [1255] Nuh: 71/8. [1256] Neml: 27/74. [1257] İbrahim: 14/31. [1258] Nahl: 16/19. [1259] Nuh: 71/9. [1260] Mümtehine: 60/1. [1261] İbrahim: 14/38. [1262] Abdurrezzak Nevfel, Kur’an’da Ölçü ve Ahenk, İnkilap Yayınları, İstanbul, 1988: 152-153. |