Konu Başlığı: Arş Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 03 Nisan 2011, 15:32:04 ARŞ Arş ve kürsü, egemenlik sembolü olarak kullanılan sözcüklerdir. Arş (ç. urûş), aslında tavanlı şey, ev tavanı ve çardak anlamındadır. Çardak kurmak anlamına da gelir.[14] Sultanın oturduğu yere (tahtına), hüküm ve iktidar makamına, yüceliğini belirtmek üzere "arş" adı verilmiştir. Bununla, izzet (güç), sultan (otorite, güç) ve memleket (hükümranlık) anlatılmak istenmiştir.[15] 1. Allah'ın Arşı (Arşullah): Allah'ın arşı, beşerin gerçeğini kavrayamadığı, yalnızca ad olarak bildiği bir şeydir. Halkın çoğunun sandığı gibi bir varlık değildir. Bazıları arş'ın felek-i a'lâ, kürsî'nin ise felekü'l-kevâkib (yıldızlar feleği) olduğu görüşündedir. "Zu'l-arşi" ve benzeri anlatımların, Allah'ın hükümranlığına ve otoritesine işaret olduğu belirtilir; bir yeri olduğu anlamına değildir, Allah bundan münezzehtir.[16] Arş; yükseklik, ilim, kudret, mülk ve hükümranlık biçiminde yorumlanmıştır. Allah'ın arş'la ilgisini anlatan kavramları birkaç bölükte ele alabiliriz.[17] a. Rabbu’l-Arş: Allah'ın, üç yerde büyük arş'ın rabbı (rabbu'l-arşi'l-azîm) olduğu,[18] bir yerde kerim (cömert) arş'ın rabbi (rabbu'1-arşi'l-kerîm)[19] olduğu ve iki yerde de "arş'ın rabbinin yaptıkları nitelemeden uzak" olduğu[20] belirtilir. Bütün bu Allah'ın sıfatlarının belirtildiği âyetlerde anlatılan arş, kudret ve hükümranlık (egemenlik) taatı anlamındadır. Klasik ve modern bütün müfessirler ittifakla, arş sözcüğünün Kur'an'da geçen bu mecazi kullanımının, Allah'ın bütün yaratıkları üzerindeki mutlak hüküm ve iktidarını ifade ettiği görüşündedirler.[21] b. Zu’l-Arş: Kur'an'ın dört yerinde Allah, zu'l-arş (bütün egemenliği elinde tutan) sıfatıyla nitelenir.[22] Rabbu'1-arş ve zu'l-arş, Allah'ın ululuk bildiren isimlerindendir.[23] c. Allah'ın Arş'a İstivâ'sı: Yedi âyette Allah'ın arş'a istiva ettiği anlatılır.[24] Allah'ın arş'a istivâ'sından (kudret ve iktidar makamına oturduğundan/kurulmasından) söz eden bu yedi âyetin hepsinde bu ifade, Allah'ın âlemleri yaratmasına ve yönetmesine ilişkin bir açıklamayla bağlantılı olarak geçmektedir. İstiva, arş'a hükmetme anlamında yorumlanmıştır.[25] d. Meleklerin Arş'ı Kuşatması Ve Yüklenmesi: Allah'ın arş'ıyla ilgili olarak, meleklerin arş'ı çevrelediği ve yüklendiği belirtilir. Melekler, Allah'ı över ve ona inanırlar, mü'minler için bağışlanma ve azaptan korunma dileğinde bulunurlar: "Arş'ı yüklenenler ve çevresinde bulunanlar, rablerini överek tesbih ederler, ona inanırlar, mü'minler için 'Rabbimiz! İlmin ve rahmetin herşeyi kuşatıp içine almıştır. Tevbe edip senin yoluna uyanları bağışla, onları cehennem azabından koru' diye bağışlanma dilerler."[26] Muhammed Esed, "Allah'ın kudret tahtının bilgisini içlerinde taşıyanlar" karşılığını vererek, bu taşıma ifadesinin, sadece melekleri değil, aynı zamanda Allah'ın kudreti kavramının muazzam sonuçlarının bilincinde olan ve bu bilinci kendilerinin ve hemcinslerinin hayatlarına yansıtmakla sorumlu bulunan bütün insanları kapsadığını belirtir. "Yüklenme" eylemi ise, mecaz olarak anlaşılmalıdır; Allah'a karşı hassas/dikkatli olmalarını ve ona uygun davranmalarını belirten bir mecaz; yahut tahtın sahibine yakın olmaları, onun nazarında bir değer taşımaları ve onun iradesini gerçekleştirme aracı olmalarından kinayedir.[27] İki âyette ise, âhiretle ilgili anlatım sözkonusudur: "Melekleri, arş'ın etrafını çevirmiş oldukları halde, rablerini hamd ile överken görürsün. Artık insanların arasında adaletlice hüküm verilmiştir. 'Övgü, âlemlerin rabbi olan Allah içindir' denir.[28] "Melekler, onun çevresindedirler. O gün, rabbinin arş'ını onlardan başka sekiz tanesi yüklenir."[29] Buradaki "yüklenme" tamamen mecazi bir anlatımdır. Muhtemelen Allah'ın kudretinin hesap günündeki tam ve kesin tezahürüne işarettir. [30] e. Arş'ın Su Üstünde Oluşu: Allah'ın gökleri ve yeri yarattığı sırada, arş, suyun üstündeydi: "Arş'ı su üzerinde iken, hangisinin daha güzel iş yapacağını ortaya koymak çin, gökleri ve yeri altı günde (altı evrede) yaratan odur."[31] Allah'ın kudret tahtının suyun üstünde oluşu, Allah'ın iradesine bağlı olarak hayatın bütünüyle suda başlayıp evrimleştiğine işaret eder gibi gözükmektedir. Bu husus, Kur'an tarafından (Enbiya 21/30) açıkça ortaya konur. [32] 2. İktidar Koltuğu/Hükümdar Tahtı: Arş sözcüğü, iktidar koltuğu veya hükümdar tahtı anlamında da kullanılmıştır. Hz. Yusuf’un ana-babasını tahtın (arş'ın) üzerine oturttuğu belirtilir.[33] Hüdhüd, Hz. Süleyman'a Sebe halkına hükmeden, herşeyden kendisine bolca verilen ve büyük bir tahta (güçlü bir yönetime) sahip olan bir kadını bulduğunu, onun ve milletinin Allah'ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüğünü bildirdi.[34] Hz. Süleyman, bu tahtın kendisine getirilmesini istedi.[35] Kraliçeyi sınamak için tahtın tanınmaz hale getirilmesini emretti. Kraliçe gelince, tahtının daha önce böyle mi olduğu soruldu.[36] [14] Bakara, 2/259; En'am, 6/141; Araf, 7/137; Nuh, 16/68. [15] Râgıb el-Isfahânî, age, 493. Vecdi Akyüz, Kur’an’da Siyasi Kavramlar, Kitabevi Yayınları: 20. [16] Râgıb el-Isfahânî, age, 493-494. Ayrıca bkz. Nadim Macit, Kur’an'ın İnsan-Biçimci Dili. 80-82. [17] Vecdi Akyüz, Kur’an’da Siyasi Kavramlar, Kitabevi Yayınları: 20. [18] Tevbe, 9/129; Mü'minûn, 23/86; Neml, 27/26. [19] Mü'minûn, 23/116. [20] Enbiya, 21/22; Zuhruf, 43/82. [21] Muhammed Esed, Kırfan Mesajı, 1/281-282 (43). Vecdi Akyüz, Kur’an’da Siyasi Kavramlar, Kitabevi Yayınları: 21. [22] İsra, 17/42 (tefsiri için bkz. Muhammed Esed, age. 2/568 Mu'mm, 40/15; Tekvir, 81/20; Burûc, 85/15. [23] Vecdi Akyüz, Kur’an’da Siyasi Kavramlar, Kitabevi Yayınları: 21. [24] A’raf, 7/54: Yunus, 10/3; Ra'd, 13/2; Tâhâ, 20/5; Furkan 25/59; Secde. 32/4; Hadîd, 57/4. [25] Vecdi Akyüz, Kur’an’da Siyasi Kavramlar, Kitabevi Yayınları: 21. [26] Mü'min, 40/7. [27] Muhammed Esed, age, 3/955-956 (4). [28] Zümer, 39/75. [29] Hakka, 69/17 Yorumu için bkz. Muhammed Esed, age, 3/1183(11). [30] Vecdi Akyüz, Kur’an’da Siyasi Kavramlar, Kitabevi Yayınları: 21-22. [31] Hud, 11/7. [32] Muhammed Esed, age, 1/4120-413 (10). Vecdi Akyüz, Kur’an’da Siyasi Kavramlar, Kitabevi Yayınları: 22-23. [33] Yusuf, 12/100. [34] Neml, 27/23-24 [35] Neml, 27/38. [36] Neml 27/41-42. Yorumu için bkz. Muhammed Esed, age. 2/769(31-37). Vecdi Akyüz, Kur’an’da Siyasi Kavramlar, Kitabevi Yayınları: 23. |