> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuranda İnsan Psikolojisi >  Allah Teâlâ Rahman Rahîm Rauf ve Vedûddur
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Allah Teâlâ Rahman Rahîm Rauf ve Vedûddur  (Okunma Sayısı 1863 defa)
20 Şubat 2011, 18:43:40
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 20 Şubat 2011, 18:43:40 »



Allah Teâlâ; Rahman, Rahîm, Rauf ve Vedûd'dur

 Allah Teâlâ “Rahman” ve “Rahîm”dir [284] Allah'ın güzel isimlerinden olan bu iki kelime “rahmet” masdarından müştak­tır.[285] Aynı kökten gelmelerine rağmen lügat yö­nünden mâna nüansları vardır. Bunun için, biribirlerine bu kadar yakın olsalar da Allah'ın iki ay­rı vasfıdırlar. Herbirinde, diğerinde bulunmayan mana vardır.[286] Fakat ikisinde de bulunan ve müşterek olan mana, masdarlarındaki manadır, yani rahmet manasıdır. Rahmet, lügatte, kalb rik­kati manasınadır.[287] Yalnız, bu, kuru bir rikkat değil, merhamet edilen kimseye ihsanı gerektiren, ihsana sevkeden bir rikkattir.[288] Kuru bir acımak merhamet değildir. Merhamet; acıyı ve afet­leri defedip, onun yerine sevinç ve hayrı ikameye yönelmiş olan bir iyilik duygusudur. Atalarımız, bu kelimeyi türkçeye, “yarlığamak” diye aktar­mışlardır ki bunun manası, yar muamelesi yap­maktır. “Esirgeyici, Acıyıcı” şekillerindeki aktramalar, rahmet ve merhamet kelimelerinin mana­larını hakkıyla ifade etmemektedirler.[289]

“Rahmet” bazan sırf rikkat, bazan da rikkat olmadan sırf ihsan manasına kullanılır. Birincisi insanlar için kullanılan manadır. İkincisi ise Allah Tealâ için kullanılan manadır. Çünkü Allah Tealâ, bir kalb hissi, bir elemi, bir infial, bir nefsi meyil manasında rikkatten münezzehtir. Bunlar insanlar içîn mevzuu bahis olan hislerdir. Allah, yarattıkla­rına hiçbir bakımdan benzemez. O'nun kemâli bu­na müsaid değildir. Onun için, Allah'ın rahmetin­den, sonsuz in'âmı, hayrı irade etmesi, ihsanı ve fazlını anlarız[290]. Kur'an'da “Rahman” isminin geçtiği bütün yerler bu vasfın taşıdığı rahmet ve ihsan manalarına uygundur.[291] Rahmet kelime­sinin hakikî manası “kalb rikkati” olduğu için, Allah Teâlâ hakkındaki kullanılışı, kullarına olan in'ânımdan mecazdır.[292] İnsanlarda bulunan merhamet hissi de Allah'ın rahmetinin bir eseri­dir. "Merhameti onların kalblerine Allah yerleştir­miştir.[293]

Allah'ın rahmetinin kaynağı bizzat kendisidir. Yoksa, insanların rahmeti haketmiş olmaları değil­dir.[294] Rahmetiyle bütün mahlukâtını rızıklandırır, hayat verir, hayatlarını idame ettirecek vesile­leri ve her türlü istifade imkânlarını onlara nasîb eder.[295] Keza, insanlara, zararlı şeyleri anlama­da kullansınlar diye, vicdan, akıl, hisler ve bunla­ra destek olarak, nefislerinin tezkiyesini, fıtratları­nın tekamülünü temin edici dini bağışlamıştır.[296]

Rahmeti, mü'min, kâfir, iyi, kötü herkese şâmil­dir.[297]

Bütün mahlukatma malik ve hakim Allah Teala, rahmete kadir olduğu kadar gazaba da kadirdir. Üstüne, kendisine tesir edecek, hesab sorabile­cek, rahmete zorlayabilecek, ne bir güç ne bir kai­de olmadığı halde, bizzat kendi fazlı ve ihsanı ne­ticesi bütün milkine rahmeti gerekli kılmış, kendi kendisine isteyerek vacib etmiş ve bütün şöylece kâinata ilan etmiştir.[298] “Kendisine rahmeti yaz­dı.” [299], “Rabbiniz, kendisine rahmeti farz kıldı.”  [300] Eğer Allah Teala kendisine rahmeti vacib kıl­mamış olsa idi, hiçbir kimseye rahmet etmemesi, mahlukatma merhametli olmaması caiz olur­du.[301] Fakat vacib kıldığı için merhametli olma­sı gerekmiştir. Allah'ın, kendisine rahmeti şart kıl­ması, Mutezile mezhebine göre: “Kabîhih kabîh olduğunu ve kendisinin ondan münezzeh olduğu­nu bildiği içindir. Bu durum, Allah'ın kabîh işler yapmasına mani olmuştur. Eğer rahmeti kendisi­ne vacib kılmamış olsaydı, bu zulüm olurdu. Zu­lüm ise çirkindir ve Allah için imkânsızdır.” şek­linde ise de Ehl-i Sünnet'e göre Allah Teâlâ, dilediğince ve istediği gibi tasarruf sahibidir. Mülkün­de ve kullarında, sırf fazlı ve ikramı olarak rah­meti tercih etmiştir.[302]

Ebu Hureyre (ra) 'dan gelen bir rivayette Resulullah (as) şunu haber vermektedir: “Allah Teâlâ mahlukâtı yarattığı zaman, Arş'ın üstünde, yanı başında bulunan kitabına, eli ile : 'Rahmetim gazabımı geçti.' Yazmıştır.” [303] “Bir rivayete göre bu yazış, mahlukâtı yaratmadan önce idi.[304] Bu hadis-i şerifin de ifade ettiği gibi Allah Teâlâ'nın cemal sıfatları, celâl sıfatlarını geçmiştir.[305]

Yine Ebu Hureyre (ra)'dan mervî bir hadîs-i nebevide:

“Mümin, Allah'ın azabını hakkıyla bil­seydi, cennetini, ümid etmezdi, cehennemden emîn olamazdı; Eğer kâfir Allah'ın rahmetinin ge­nişliğini hakkıyla bilseydi, cennetinden ümidini kesmezdi.”[306] buyurulmaktadır. Bu hadisi Abd b. Humeyd de tahrîc etmiştir.[307]

Celâli ile meşhur Hz. Ömer (ra) 'in rivayet et­tiği şu hadîsten Allah'ın rahmetini ortaya daha gü­zel koymak imkânsızdır:

“Nebi (as) 'ın huzurların da Hevazin Kabilesi'nden bir takım esirler gelmiş­ti. Bunlar içinde, çocuğunu kaybetmiş, emzikli bir kadın vardı. O, göğsüne biriken sütünü sağıyor başka çocuklara veriyordu. Kadın, esirler arasın­da çocuğunu bulunca hemen kapıp sinesine bastı ve derin bir şefkatle çocuğunu emzirmeye başladı. Bu yüksek şefkat tablosunu gördüğünde Resullullah (as) bize:

'Şu kadının, çocuğunu ateşe atabile­ceğini düşünebilir misiniz?' dedi. Biz de:

'Hayır, atmamağa gücü yettikçe atmaz.' dedik. Bunun üzerine:

'İşte Allah Teâlâ, kullarına şu kadının ço­cuğuna duyduğu şefakatten daha merhametlidir', buyurdular.”[308] Nasıl olmasın ki, Çünkü:

“Allah, rahmeti yüz parçaya böldü doksandokuz parçasını yanında alıkoydu ve yeryüzüne bir parçasını in­dirdi. Bu bir parça rahmet sebebiyle mahlukât biribirlerine merhamet ederler de kısrak yavrusunu emzirirken, ona değmesin diye bir ayağını yukarı kaldırır.” [309] Müslim'in bir başka rivayetinde:

“Allah'ın indinde alıkoyduğu doksandokuz parça rahmetini kıyamet gününde gösterecektir.”[310] buyurulur. Hadislerde Allah'ın rahmetinin sayı ile tahdid edilerek ifade edilmesi, yeryüzünde bizim yanımızda olan rahmetinin, kerem ve inayet hazinesindeki pâyansız rahmeti yanında bir zerreden ibaret olduğunu kolayca anlatmak içindir.[311]

Dünyada kulların muvaffakıyyetleri Allah Teâlâ'nın rahmetiyledir.

“Katından bize birrahmet ihsan et!” [312] diye dua edenler biliyor­lar ki Allah'ın lutfu ve rahmeti olmadan hiçbir ba­şarıya ulaşamazlar, hatta kalblerine bile sahib ola­mazlar.[313] Ayetin metninde geçen “hibe”nin manası karşılıksız bağış[314] demektir. Demek ki bir kesb, bir hakediş söz konusu değildir. Nitekim Allah Hûd (as)’ı kâfirleri kuşatan azabtan nasıl koruduğunu beyan ederken:

“Helak emrimiz ge­lince, bizden bir rahmet olarak Hûd'u ve berabe­rindeki müminleri kurtardık.” [315] buyur­maktadır. O'nun kurtuluşunun ne nübüvveti se­bebiyle ne derin taatı yüzünden değil, sırf ilahî rahmet yüzünden olduğunu ortaya koymaktadır. De­mek ki peygamberler bile O'nun rahmetine muhtaçtırlar.[316] Kur'an'ın herbir sûresi, bütün Kur'an gibi, Allah'ın rahmetinin eseridir. Her sûrenin başında besmelenin ve besmele içinde Allah’ın rah­man ve rahim oluşunun tekrarlanışında, o sûrele­rin Allah'ın rahmeti ve fazlı ile indirilmiş olduk­ları, inceliğine işaret eden müfessir[317] iyi bir tesbit yapmıştır.

Müminlerin son karargâhı cennet bile, onlar bütün ömürlerini Allah'a taatte geçirseler dahi, amellerinin bir karşılığı olmayıp, Allah'ın sonsuz rahmetinin tezahürlerinden biridir[318] :

“Amma yüzleri ak olanlar Allah'ın rahmeti içindedirler.” [319] Ama bu rahmet, insanları azab etmeye münafî değildir. Hz. İbrahim, babasına:

“Doğrusu, ben, sana Rahman'dan bir azabın dokunup, şeytana arkadaş olmandan korkarım.” [320]  derken hiçbir müşkil söz konusu değildir.

Allah'ın kullarına merhametini ifade eden “Rahman”, uluhiyyetin alem-i mahsusu olan “Allah” lafzından sonra, ikinci bir alem-i mahsu­su olarak varid olmuş bir ismidir. “Rahim” ismiyse iki ayet müstesna [321] hep Allah isminin sıfatı olarak kullanılmıştır.[322] Görülü­yor ki bu sıfatlar, uluhiyyetin en mühim yönlerinden birini ifade etmektedirler. Rahman isminin Kur'an'da elliyedi defa, rahim isminin yüzondört defa geçmesi bunu te'yid eder.

Allah'ın “Rahman” ve “Rahim” sıfatlarından başka, rahmetinin çeşitli yönlerini ifade eden baş­ka isimleri de vardır. Bunlardan birisi “Zü'l-Fazl”dır. “Fazl”ın manası, normalden ziyade olandır.[323] Bizim anladığımız manada bu, lütuf ve ihsan­dır.[324] Lütuf, vacib olmadan yapılan iyiliktir ve rahmetin bir çeşididir.[325]

“Allah Teâlâ bütün in­sanlara karşı lutufkârdır” [326] Onun için onlara hidayet yolunu gösterir, yanlış yoldan on­ları sakındırır, dinî ve dünyevî nimetler verir.[327] Peygamberler gönderip kitaplar indirmesi, muvaffakıyyet vermesi de bunlardandır.[328] Günahkâr kullarına ve hüsranı hak etmiş insanlara[329]  mühlet vermesi, tevbe ederler diye azabını te­hir etmesi[330], kâfirlere verdiği dünyevî lutufları[331], akıl, nutk, yazı, güzel şekil ve mutedil bir kamet gibi fıtrî ve tabiî hususiyetlerle diğer canlı­lar üzerine insanı yükseltmesi, bu akıl ve anlayışla doğru akide ve güzel ahlâka onları ulaştırması hep Allah Teâlâ'nın insana ikramı ve fazlıdır[332]. Nitekim ayette:

“Andolsun ki biz, Âdem oğullarını üstün bir izzet ve şerefe mazhar kılmışızdır. (-tek-rim)... Onları yarattığımız bir çoğundan üstün kıl­dık”  (-Tafdî). [333] buyurulmuştur.

Cenab-ı Hakk'ın lütufkârlığı hiçbir kimseninkiyle mukayese edilmeyecek kadar çoktur[334]:

“Allah büyük fazl sahibidir.” [335] Kulların nail oldukları bütün dinî ve dünyevi atıfetler bir istihkakları olmayıp, sırf Allah'ın fazlının neticesidir.[336]

Allah Teâlâ kullarına karşı “Ra'ûf”dur (pek re'fetlidir).[337] Re'fet, rahmet manası­nadır.[338] Re'fet ile rahmet arasında, Kaffâl'ın beyanına göre, şöyle bir fark vardır: Re'fet, kötü­lüğü def zararı izale babındaki belli bir rahmet çe­şidinde mübalağa, ifade eder. Rahmet, daha şumüllü bir isimdir, ismi câmî'dir. Onun şümulüne re'fetin manası girdiği gibi, in'âm v...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Allah Teâlâ Rahman Rahîm Rauf ve Vedûddur
« Posted on: 28 Mart 2024, 14:08:15 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Allah Teâlâ Rahman Rahîm Rauf ve Vedûddur rüya tabiri, Allah Teâlâ Rahman Rahîm Rauf ve Vedûddur mekke canlı, Allah Teâlâ Rahman Rahîm Rauf ve Vedûddur kabe canlı yayın, Allah Teâlâ Rahman Rahîm Rauf ve Vedûddur Üç boyutlu kuran oku Allah Teâlâ Rahman Rahîm Rauf ve Vedûddur kuran ı kerim, Allah Teâlâ Rahman Rahîm Rauf ve Vedûddur peygamber kıssaları, Allah Teâlâ Rahman Rahîm Rauf ve Vedûddur ilitam ders soruları, Allah Teâlâ Rahman Rahîm Rauf ve Vedûddurönlisans arapça,
Logged
20 Şubat 2011, 19:08:36
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« Yanıtla #1 : 20 Şubat 2011, 19:08:36 »


   ALLAH'ın bir kulu sevmesi ona hoşlandığı tarz­da muamele etmesini gerektirmez. Aksine ALLAH'­ın sevgisinin alameti kulu saran belâlardır. Bir ha­dis bunu şu şekilde ifade eder:

“ALLAH Teâlâ kulu­nu sevdiği vakit onu ibtilâ eder, dert verir. Daha fazla sevdiği vakit onu iktinâ eder, yani, mal ve evlat namına ona birşey bırakmaz.”[389] Uzunca bir kutsi hadiste de ALLAH Teâlâ:

“Ey Davud, ben bir kulu sevdiğim vakit, onun üzerine belaları şid­detlendiririm de o bana dua eder. buyuruyor.[390]


     Narın da hoş nurun da hoş diyebilen kişilerin bu makama ulaşma yolu sabır imtihanlarını geçmekle oluyor..Rabbim hiçbir nefse taşıyamıyacağı yükü yüklemez..Söylemesi kolay, yapılması zor olan şeyse ağır imtihanlara taabi olduğumuzda sabır gösterebilmektir..Tedavi olmak için iğnenin acıtmasına razı olmak gibi..Neticelerini görebilmek için acısına sabretmek gerek..Yine de ''Rabbim taşıyamıyacağımız yükü yükleme''diye dua etmek  Rabbimizin bize bildirdiği bir güzellik..İhmal etmeyelim..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

20 Şubat 2011, 19:22:52
Hadice
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 5.945


« Yanıtla #2 : 20 Şubat 2011, 19:22:52 »

“ALLAH, kulu sevdiği za­man Cebrail (as) 'a şöyle seslenir: 'ALLAH falanı seviyor, onu siz de sevin'. Bunun üzerine semâ ehli onu severler. Sonra o yeryüzünde de sevi­lir.”[388]

İnşaallah Rabbimizin sevdiği kullardan olabilmek duasıyla...


'Şu kadının, çocuğunu ateşe atabile­ceğini düşünebilir misiniz?' dedi. Biz de:

'Hayır, atmamağa gücü yettikçe atmaz.' dedik. Bunun üzerine:

'İşte ALLAH Teâlâ, kullarına şu kadının ço­cuğuna duyduğu şefakatten daha merhametlidir', buyurdular.”[308] Nasıl olmasın ki, Çünkü:

“ALLAH, rahmeti yüz parçaya böldü doksandokuz parçasını yanında alıkoydu ve yeryüzüne bir parçasını in­dirdi. Bu bir parça rahmet sebebiyle mahlukât biribirlerine merhamet ederler de kısrak yavrusunu emzirirken, ona değmesin diye bir ayağını yukarı kaldırır.” [309] Müslim'in bir başka rivayetinde:

“ALLAH'ın indinde alıkoyduğu doksandokuz parça rahmetini kıyamet gününde gösterecektir.”[310] buyurulur. Hadislerde ALLAH'ın rahmetinin sayı ile tahdid edilerek ifade edilmesi, yeryüzünde bizim yanımızda olan rahmetinin, kerem ve inayet hazinesindeki pâyansız rahmeti yanında bir zerreden ibaret olduğunu kolayca anlatmak içindir.[311]

Dünyada kulların muvaffakıyyetleri ALLAH Teâlâ'nın rahmetiyledir.

Allah razı olsun kardeşim içim ürpererek okudum Rabbim cümle ümmeti Muhammede rahmet etsin inşaallah..
yorumların çok güzeldi ablam inşaallah bizlerde acıları bir igne kadar hafife alırız sabır karşısında  Rabbim sizdende razı olsun...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes