๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Kuranda İnsan Psikolojisi => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 09 Mayıs 2011, 22:32:31



Konu Başlığı: Akletmemek
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 09 Mayıs 2011, 22:32:31
Akletmemek

Atalarını taklit edenlerin temel özelliği akletmemektir. Zira onlar için önemli olan bir sözün veya uygulamanın kendilerinden önceki nesillerde var ve bilinir olmasıdır. Doğruya ulaşmak onla­rın meselesi değildir. Münafıklar da onlar gibi akletmeyenler ka­tegorisine girer. [382] Halbuki dünya hayatı bir oyun ve eğlenceden başka bir şey değildir. Sakınanlar için ahiret yurdu muhakkak ki daha hayırlıdır. [383] Akıllarını kullansalar Allah'ın doğunun, batının ve ikisinin arasında bulunanların Rabbi olduğunu göreceklerdir. [384] Ama onlar neye taptıkları üzerinde düşünmemektedirler. [385] Tap­tıkları, herhangi bir şeyi yaratmamıştır. Göklerde bir ortaklıkları da yoktur. [386]

Putlara tapanlara gökleri ve yeri kim yarattı? diye sorulsa, el­bette “Allah'tır” derler. Allah kendilerine gönderilen peygambere bir zarar vermek isterse, Allah'ı bırakıp da taptıkları, O'nun verdi­ği zararı gideremez. Yahut Allah, ona bir rahmet dilerse, onlar O'nun bu rahmetini önleyemez. [387] Zaten o putlara ibadet edenlerin, inançlarını doğrulayacak bir kitapları da yoktur. [388] Allah'tan başka­sına ibadet edenlere şeytan, yaptıklarını süslü göstermiş de onları doğru yoldan alıkoymuştur ve bu nedenle doğru yolu bulama­maktadırlar. [389]

Allah güvenilir hiçbir delile veya bağlanacakları herhangi bir hüccete dayanmaksızın, atalarına ve lider durumundaki efendile­rine uyan taklitçi kâfirlerin kötü durumlarını kınadıktan sonra, ardından düşüncelerinin bozukluğunu ve akılsızlıklarını açıkla­yan bir örnek getiriyor:

“O kâfirlerin durumu, sadece bir çağırma ve bağırmadan başkasını duymayan bir kulakla haykıranın durumuna ben­zer. Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler, bu yüzden akledemezler.” [390] Al­lah, kavramadan taklit etmenin, inkarcının özelliklerinden oldu­ğunu göstermektedir. [391] Onlar hayvanlar gibidir, hatta onlar yolca daha da sapıktırlar. [392] Sağırlara üstelik akılları da ermiyorsa duyurmak mümkün değildir. [393] Allah aklını kullanmayanlara kötü bir azap verir. [394] Risalete karşı çıkanlar yeryüzünde dolaşsalardı elbette düşünecek kalpleri ve işitecek kulakları olurdu. Ama ger­çek şu ki, gözler kör olmaz; lakin göğüsler içindeki kalpler kör olur. [395]

Onca inkarcı tavırlarına rağmen Allah, Mekke ehlini ve on­lardan önce yaşamış olanları inkârı nedeniyle cezalandırmakta ace­le etmemektedir:

“Doğrusu ben bunları da babalarını da kendilerine hak olan kitap ve gerçeği açıklayan bir peygamber gelinceye kadar faydalandı­rıp geçindirdim.” [396] Allah, peygamberin kavminden müşrik olanları ve onlardan önce yaşamış atalarını nankörlükleri nedeniyle hemen cezalandırmaz. Allah Kitap gönderene kadar onları azap ile yok etmemiştir. [397]

Kur'an-ı Kerim tekrar dirilmeyi tehdit olarak algılayıp “Atala­rına da böyle şeyler söylendiğine” atıfta bulunanlardan bahseder. Bu bilgiyi “Masal” olarak görenlere cevap olarak:

“Hele bir yeryü­zünde gezin de, günahkârların sonu nice oldu, bir bakın.” [398] der. Yani, “Ölümden sonraki hayat gerçeğini ve dolayısıyla bilerek yapıp ettiklerinden sonunda hesaba çekileceklerini inkâr edenlerin sonunu görün.” Ahireti inkâr edici tavrın kaçınılmaz sonucu doğruyla eğriyi birbirinden ayırma duygusunun kaybedilmesidir ki, bu da manevi ve toplumsal kargaşayı beraberinde getirmekte ve sonuç olarak toplumların ve uygarlıkların çökmesine yol açmaktadır. [399] Ahirete inanmayanlar insanların diriltilip hesaba çekilmelerini öncekilerin sözleri ve yalanları olarak görmektedirler. Onlar aynı akıbete uğramamak için bu sözü söyleyen öncekilerin kalıntılarını görmek için seyahat etmelidirler.  [400]

Allah âyetlerini yalanlayanlara cehenneme girmelerini söyle­diğinde, her biri din kardeşine lanet eder:

“Nihayet hepsi oraya top­landığında, sonrakiler öncekiler hakkında derler kî: 'Ey Rabbimiz! Bizi işte bunlar saptırdılar! Onun için onlara ateşten bir kat daha fazla azap ver. Allah der ki: 'Herkesin azabı kat kattır, fakat siz bilemezsiniz.” [401] Sonrakiler: “Bunlar bizi yolundan saptıran, Senin dışındakilere ibadete çağıran bize şeytana ibadet etmeyi süslü gösteren kimse­lerdir. Bugün onlara bize vereceğin azabın iki katını ver.” [402] derken öncekiler sonrakilerin kendileri gibi inkâr ettiklerini ve kendileri gibi işler yaptıklarını ve azabın hafifletilmesini onların da hak et­mediklerini söylerler. [403]

“Öncekiler” ve “Sonrakiler” terimi burada ya zaman içinde art arda gelmeyi [404] ya da konum ve statü bakımından bir sıralamayı (önderler ve onların izinden gidenler) işaret etmektedir. Her iki durumda da terimler, ister toplumların önde gelenleri ve düşünce önderleri anlamına doğrudan olsun, ister ortaya koydukları örnek­ler aracılığıyla sonraki kuşaklar tarafından izlenen selefler anla­mında olsun öncekilerin sonrakiler üzerinde bıraktıkları kötü ve olumsuz etkiyi dile getirmektedirler. [405] Herkese iki kat azap, yani bir defa yoldan saptığı için, bir defa da ortaya koyduğu kötü örneklerle başkalarını saptırdığı içindir. [406] Kıyamet Günü onlar hem kendi yüklerini bütün ağırlığıyla taşıyacaklar, hem de yanlış yola saptırdıkları bilgisiz eğitimsiz insanlara ait yükün bir kısmını taşı­yacaklar. [407]

Ne var ki cehennemde her iki kesim için bir kat fazla azap vardır. Çünkü iki taraf sapıklıkta ortaktır. Öncekilerin sapıtması, sonrakilerin de bu sapıtmayı kabullenmeleri söz konusudur. Uyan ile uyulan birbirinden karşılıklı kuvvet almıştır. Bu şekilde bir tarafın sapması ve sapıtması, diğer tarafın onları taklit ve kü­fürleri biri diğerinin günahlarını ve azaplarını artırır. Sonrakiler de öncekiler gibi kendi iradeleriyle yanlış yolda yürüdüler. Dolayısıyla onlar da aynı sorumluluğu taşımaktadırlar. Sonrakilerin öncekilerin hatalarından ders almadıkları için onlara karşı bir üstünlükleri yoktur.

Rablerini inkâr edenler risalete karşı tavırları nedeniyle ce­hennem azabını hak ederler. Cehennemde de kendilerine bir pey­gamber geldiğini fakat onu,

“Allah'ın bir şey gönderdiği yok; siz olsa olsa büyük bir sapıklık içindesiniz!” [408] diyerek yalanladıklarını itiraf ederler. Kim Allah'a ortak koşarsa büsbütün sapıtmıştır ve onlar asla bağışlanmayacaktır. [409] Azap içindelerken Allah'a koştukları ortakları çağırırlar; fakat onlar kendilerine cevap vermezler ve kar­şılarında azabı görürler. Keşke dünyada iken doğru yola girselerdi! [410]

Günümüzde ise Müslümanlar, Kur'an'ın atalara uyma konu­sundaki sakındırmalarının tümünü başkalarına hamletmişlerdir. Sanki atalara düşünmeksizin uyma, insanlığın problemi değilmiş ya da bunun zararı Müslümanlara ulaşamazmış gibi hareket etmiş­lerdir. Atalara körü körüne bağlanmaktan sakındıran âyetleri geçmiş ümmetlere hamletme alışkanlığı, Müslümanları atalara uy­maktan sakındırmanın ne anlama geldiğini unutturmuştur. Âyetler Kitap'ta kalmış fakat onlardan bir yarar sağlanamamıştır. İşte bu, insanoğlunun Kitab'ı uygulayamadığı zaman Kitab'ın ıslah edici değerini nasıl yitirdiğine apaçık bir örnektir. [411]


[382] Bakara: 2/76.

[383] Enam: 6/32.

[384] Şuara: 26/58.

[385] Şuara: 26/75.

[386] Fatır: 35/40.

[387] Zümer: 39/38.

[388] Ahkaf: 46/4.

[389] Neml: 27/24.

[390] Bakara: 2/171.

[391] Meraği, a.g.e., I,552.

[392] Furkan: 25/44.

[393] Yunus: 10/42.

[394] Yunus: 10/100.

[395] Hac: 22/46.

[396] Zuhruf: 43/29.

[397] Taberî, XIII/l, 83.

[398] Neml: 27/69.

[399] Esed, a.g.e., s. 776.

[400] Kâsımî, a.g.e., XIII, 4682.

[401] Araf: 7/38.

[402] Taberî, V/2, 227-228.

[403] Kurtubî, IV/l, 185.

[404] Zemahşerî, II, 99.

[405] Esed, a.g.e., s. 277.

[406] Krş.: Nahl: 16/25.

[407] Esed, a.g.e., s. 277-278.

[408] Mülk: 67/9.

[409] Nisa: 4/116.

[410] Kasas: 28/64.

[411] Murat Kayacan, Kur’an’da Peygamberler ve Karşı Tavırlar, Ekin Yayınları: 71-75.





Konu Başlığı: Ynt: Akletmemek
Gönderen: Ceren üzerinde 18 Aralık 2017, 20:01:11
Esselamu aleykum. Rabbim bizleri kur ani okuyan ve allahın bizlere verdiği mesajı aklı yolu ile alan kullardan olalim inşallah. ...


Konu Başlığı: Ynt: Akletmemek
Gönderen: Sevgi. üzerinde 18 Aralık 2017, 21:25:45
Ve aleykümüsselam aklını kullanamayan insanlar devamlı yanlış yapmışlardır Allah insana akıl vermiş onu en güzel şekilde kullanmamızı istemiştir inşaAllah


Konu Başlığı: Ynt: Akletmemek
Gönderen: Mehmed. üzerinde 19 Aralık 2017, 11:16:26
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri akladen ve doğru yoldan ayrilmayanlardan eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun