> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Eğitim > Kuranda Çocuk Eğitimi > Okulmu, Ailemi?
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Okulmu, Ailemi?  (Okunma Sayısı 862 defa)
12 Temmuz 2010, 17:42:35
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 12 Temmuz 2010, 17:42:35 »



Okulmu, Ailemi?
 

Çocuğun terbiyevî sorumluluğu ile alâkalı olarak Kur'ân-ı Kerim'den kaydettiğimiz nâslardan çıkan bir sonucu burada, husüsen belirtmede fayda var: Çocuğun her çeşit terbiyesinden öncelikle babası ve ailesi mesûldür.

Babanın normal şartlarla mevcudiyeti hâlinde, başka bir sorumlu merci kesinlikle mevzubahis değil. Devletin sorumluluğu da en sonunda söz konusu ol­makta.

Bu durum, günümüzdeki tatbikata taban tabana zıd düşmekte ve mes'ele üzerinde değerlendirmeye gidildiği takdirde, hem İslâmî ruhtan büyük bir uzaklaşma gö­rülmekte, hem de birçok ferdî, ailevî ve içtimaî ızdırap-larımızm hakikî sebepleri hakkında daha mâkul, daha gerçekçi bir teşhiste bulunulabilmektedir. Şöyle ki:

Dinimiz, çocuğun dinî, dünyevî her çeşit terbiyesini içine alan "temel eğitimden aileyi sorumlu tutarken,aileler bu işi "okul'a bırakmış durumdadırlar. Okullar ise, çocuğun tek başına hayata atılmasını gerçekleşti­recek her çeşit zarurî bilgilerin verilmesi demek olan "temel eğitim" devresinde, bu hayatî bilgilerden, en başta meslek olmak üzere, pek çoğunu ihmal etmekte, faydalılık derecesi henüz yeterince araştırılıp münâ­kaşa edilmemiş olan okuma-yazma dışında ciddî, işe yarar bir şey vermemektedir.

Netice olarak, insan ömrünün bu en kıymetli dev­resi, afakî ve lüzumsuz şeylerin öğretimi suretinde bir nevi "oyalamaca" ile geçmekte, çocuk hiçbir hayatî ha­zırlığa sahip olmadan 18-20 yaşlarına, yâni müstakil ekonomik bir unsur olarak hayata atılma devresine gelmiş bulunmaktadır. Söz gelimi ilkokula 7 yaşla­rında başlayan bir çocuk 5 yıl ilk, 6 yıl da orta tedri­sâtta okuyarak 18 yaşlarında liseden me'zûn olunca hiçbir meslek sahibi olmamaktadır. Üniversiteye girme şansı ise, son yıllara kadar yüzde on olunca, gi­rebilenler istisnayı teşkil etmektedir. Orayı bitirenlere de bir iş ve meslekî icraat garantisi yine de mevcut de­ğildir. Öyle ise bunca zahmet ve bunca masraflar niye yapılmaktadır?

Sırf dünyevî terbiye açısından bakılsa bile, ortadaki sakatlık açık bir şekilde meydana çıkmakta ve gencin gerçek ihtiyâcı ile tezad arzetmektedir. Programlarda dinî ve millî değerlerin noksanlığından başka pratik çalışma zevkini kazandırma tedbîrlerinin yokluğu gibi eksiklikler de göz önüne alınacak olursa, günümüzdeki aylak, gayesiz, avare ve binnetîce anarşist gençliğin çı­kış sebeplerine inilmiş, hâl-i hazır millî ızdırabımıza mâkul bir izah getirilmiş olur.

Şüphesiz burada "mekteb"e karşı olmak söz konusu değildir. Tâ bidayetlerden, Ashâb devrinden itibaren İslâm âlemi "küttâb" veya "sıbyân mektebi" gibi adlar taşıyan çeşitli tedrisât müesseselerine yer vermiştir. Bilâhare de "medreseler" kurulmuştur. İslâm-medeniye­tinin, çeşitli isimler altında kurulup gelişen tedrisât müesseselerine dayandığı, inkârı gayr-ı kabil bir ger­çektir.

Burada maksadımız, ebeveynin sorumluluk duru­muna nazar-ı dikkati çekmektir. Dinimiz, çocuk, ho­caya veya mektebe verilse, bile, neticede yine ebeveyni sorumlu tutmaktadır. Daha önce de kaydettiğimiz gibi, ebediyete kadar hükümverma olan Kur'ân-ı Kerîm, yeni yetişenlerin "ateşe düşmelerinden" aile reislerini so­rumlu tutmakta ve ihmalkârları "gerçek hüsran sa­hibi" ilân etmektedir. Başarılarında da keza büyük payı ebeveyne ayırmakta ve Ölse bile hayır defteri açık kalacak birkaç kalem bahtiyarlar arasında "hayırlı evlât yetiştirenleri" zikretmektedir.[303]

Klâsik terbiye kitaplarımız[304] anne-babayı, bu hayat veren, başarı ve terakkinin de zenbereği olan "ebeveynlik mes'ûliyeti"nden azade etmemek ve çocu­ğun hocaya verilmesi hâlinde bile devamlı hoca-velî ir­tibatını zinde tutabilmek için, . Hz. Peygamber'den (a.s.m.) gelen rivayetlere dayanarak şu hükmü koymuş­tur: Hoca, te'dîb maksadıyla çocuğa üçten fazla vura­maz. Ancak, başarısına te'sîr edecek yaramazlığı sebe­biyle daha fazla dövülmeyi hak ederse, bu fazlalık içinçocuğun velisinden izin ister. İzinsiz fazla vurması ha­ramdır...

Gerçek bu iken, nasıl çıktı, kim çıkardı bilemiyoruz, çoğunlukla Müslüman velî, bu müsâadeyi asırlardan beri, peşinen vermiş, daha çocuğu hocaya teslim eder­ken, "benden izin talebine hacet kalmaksızın istediğin kadar döv" mânâsında: "Eti senin, kemiği benim" de­miştir. Bu söz, hiç şüphe yok, her gün çocuğu murakabe gibi oldukça zor ve sıkıntılı bir mes'ûliyetten zahmet­siz bir kaçıştır. Çoğu kere, te'dibî olmaktan çıkıp, keyfî ve hissî olan dayağa ve hattâ, daha fenası, yeterli peda­gojik formasyondan mahrum kişilerin, -günümüzde bile görüldüğü üzere- fıtrî ve tabiî yaramazlıkları kar­şısında şaha kalkan kaba beşerî öfkesini tatmine yö­nelen ezici, yıldırıcı, okumadan nefret ettirici falaka ve işkencelere verilen bu peşin izin, veliye, belki "gözünün nuru", "kalbinin sürürü", "ömrünün semeresi" bildiği evlâdı hakkında kahramanca bir fedâkârlıkta bulun­manın neşve ve hazzını da vermiştir.

Ne var ki, bu müsaade, evlâdının yetişme işini bir tesadüfe, sonu meçhul bir maceraya terketme olmuştur.

Bu, İslâm cemiyetine hayat bahşeden, terakki ve yükselmeye zenberek ve kamçı olan temel İslâmî pren­siplerin birinden, belki de birincisinden ilk uzaklaşma olmuştur.

Bu, Kur'ân'ın, maveradan gelen o ilâhî sesin yüksel­diği en mukaddes emânetten, bir diğer ifâde ile yeni ye­tişen neslin istikametini kontrol mes'ûliyetinden ebe­veynin ilk kaçışıdır.

Bu, ferdî mes'ûlîyetler üzerine kurulup evc-i alaya yükselen bir medeniyetin yıkılışına atılan ilk adımdır.

Evet, velî, külfetten kurtulmuştur, ama rahmetten de mahrum kalmıştır: Kur'ânî mes'ûliyeti müdrik nesille­rin ortaya koyduğu parlak bir medeniyet peyderpey el­den çıkmış, hâkimiyetin yerini tezellül almıştır.

Bugün en dindar velîler bile, hâlâ bu aldatmacanın kurbanı olarak, çocuğunun hayata hazırlanma mesuli­yetini "okul"a bırakmakta ve teslim ederken, sonu ne­reye vardığını hiç tartmadığı aynı cümleyi tekrar ede­rek: "Eti senin, kemiği benim" demekte ve mesuliyetten kurtulduğunu zannetmektedir.

Fakat bu bir şeytan oyunu ve nefis aldatmasıdır.

Başını kuma sokan devekuşunun, düşmanın naza­rından kendini sakladığını zannetmesi nevinden bir aldatmaca ve aldanma.

Zira, âyet-i kerîme: "Ey imân edenler! kendinizi ve çoluk çocuğunuzu, yakıtı insanlar ve taşlar olan ce­hennem ateşinden koruyun" derken ne okula, ne de ho­caya hitap etmektedir. Kıyamet günü de bir neslin ve ona bağlı olarak medeniyetin yıkılış hesabı yine o so­rumsuz anne-babalara sorulacak. Hesabını veremeyen­ler, dünyada çektikleri zillete ilâveten emânete hıyanet cezası olarak cehennemle tecziye edileceklerdir.

Şu halde, ister reform, ister rönesans, isterse "tecdîd" veya "ıslâh" diyelim, hangi kelimeyle ifâde edersek' edelim, biz Müslümanların yeni bir kurtuluş, yeni bir hamle ve terakkî hareketi bu ferdî mes'üliyetimizi yeniden idrâk ve kabullenmeden geçecektir.

O zaman göreceğiz ki, kahve köşelerinde öldürecek, siyâsî gevezeliklerde heder edecek vaktimiz yoktur. Zarurî meşguliyetlerden arta kalan zaman bu mukad­des vazifenin ifasına ancak yeterlidir.[305]

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Okulmu, Ailemi?
« Posted on: 28 Mart 2024, 22:46:30 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Okulmu, Ailemi? rüya tabiri,Okulmu, Ailemi? mekke canlı, Okulmu, Ailemi? kabe canlı yayın, Okulmu, Ailemi? Üç boyutlu kuran oku Okulmu, Ailemi? kuran ı kerim, Okulmu, Ailemi? peygamber kıssaları,Okulmu, Ailemi? ilitam ders soruları, Okulmu, Ailemi?önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes