๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Kuranda Çocuk Eğitimi => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 12 Temmuz 2010, 17:52:51



Konu Başlığı: Cinslerin Terbiyesi
Gönderen: Zehibe üzerinde 12 Temmuz 2010, 17:52:51
4. Cinslerin Terbiyesi:
 

Kur'ân-ı Kerîm'de çocukların cinslerine göre terbiyeleriyle ilgili teferruata rastlanmaz. Ancak yine de bu mevzûyla ilgisini kurabileceğimiz bir kısım âyetler vardır:

1. Tesettür âyeti: Kadınların tesettürü yâni süsle­rini (süs mahallerini) kimlere karşı açabilecekleri birer birer sayılırken, ilgili âyette, sonuncu kalem ola­rak:

Meâlen:  "Kadınların mahrem yerlerini henüz anla­mayan çocuklar"[236] denmektedir.

Âyette "bulûğ" kelimesi kullanılmadığı gibi, buna delâlet eden bir tâbire de yer verilmemektedir. Bu du­ruma göre, cinsî terbiye hususunda bir kısım fiilî ted­birler daha erken yaşlarda başlatılacak demektir. İbnu Kesîr'e göre, küçük çocuklar, kadınların sözlerindeki yumuşaklık, yürüyüş,' duruş ve diğer hareketlerindeki kadınlığa has incelikleri anlayamazlar. Bu durumdaki küçüklerin kadınların yanlarına girmelerinde bir beis yoktur. Ancak mürâhık olmuş ise, veya mürâhık olma yaşına yaklaşmış ise-ki bu da kaydedilen hususları anlaması, çirkinle güzelin arasını tefrik edebilmesiyle ortaya çıkar- kadınların yanına girmesi caiz değil­dir.[237]

Râzi'nin kaydettiği iki açıklamadan birine göre, bu âyette kastedilen, kadınların avretlerini, küçüklüğü se­bebiyle tasavvur edemiyen ve ne olduğunu anlamayan çocuk, diğerine göre de, kadınlara temas etme gücüne henüz ulaşmamış bulunan çocuktur.[238]

2. İsti'zân âyeti: Günün üç vaktinde, büyüklerin yanma girerken, çocuklar için izin isteme (isti'zân) ka­idesini getiren âyet bu mevzuda bir başka delîl olmak­tadır:

"Ey iman edenler, ellerinizin altında olan köle ve cariyeler ve sizden henüz bulûğa ermemiş olanlar, sa­bah namazından önce, öğle sıcağında ve yatsı nama­zından sonra yanınıza gireceklerinde üç defa izin istesinler. Bunlar sizin açık bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında birbirinizin yanına girip çık­makta size de, onlara da bir sorumluluk yoktur. Allah size âyetlerini böylece açıklar. Allah bilendir, hakim­dir."[239]

Burada Kur'ân-ı Kerim, doğrudan doğruya çocuklara hitab etmeksizin, çocuklarla ilgili bir emir vermektedir. Doğrudan çocuklara hitab edilmeyişi, onların he­nüz mükellef, teklife mahal olmayı şiarından dır. Her çeşit âdabı ve hattâ farzları onlara büyükleri öğretecektir. Dinî terbiyeleri ile alâkalı olarak daha önce kaydettiğimiz âyetlerde de çocuklar doğrudan muhatab değillerdir. Meselâ namaz vs. bir kısım umur Hz. Lokman'm çocuğuna yaptığı nasihatler meyânında kaydedilmiş veya, ehline namaz emreden bâzı peygam­berlerden bahislerde bulunulmuştur.

Âyette dikkat çeken diğer bir husus şudur: Oradaki hitap anneye veya babaya değil "büyüklere"dir. Binâenaleyh çocuk sâdece ebeveynin değil, diğer büyük­lerin de, bu üç vakitte, huzurlarına girerken izin isteye­cektir. Müfessirler burada, "ey iman edenler" tabiriyle erkek ve kadın her iki cinsin de kastedildiğini belir­tirler. Keza, çocuklar için de, kız ve erkek her ikisi maksûddur.

Âyetten anlaşılan sarih mânâlardan bir diğeri, Müslüman bir ailenin yaşayacağı meskenin plân ve tanzîmiyle ilgilidir. Müslüman "aile" tek odalı bir meskende yaşayamayacağı gibi, oda sayısı, evde yaşa­yanların sayısına uygun olarak farklı olacaktır. Bulûğa ermeyenler için, bulûğa ermiş olanlar için, ebeveyn için ve hattâ ayrı cinsten büyükler için -en azın­dan yukarıda beyân edilen üç vakitte- kalacakları üç ve hattâ dört ayrı odaya ihtiyaç vardır. Aksi takdirde âyette emredilen "birbirlerine izinle girme" emri yerine gelmez.

Bu âyeti tamamlamak üzere, Hz. Peygamber'in (a.s.m.), on yaşma basan çocukların yataklarının ay­rılmasına dâir emride[240] göz önüne alınacak olursa, gerek mesken plân ve tanzimi nokta-i nazarından ve gerekse çocukların cinsî terbiyeleri nokta-i nazarından "ayırım" mes'elesinin ehemmiyeti daha da ciddiyet ka­zanır.

Ama ne var ki, Müslümanlar, bu âyeti, tâ bidayetten beri tam olarak tatbik sahasına koymuş değillerdir. Rivayetler, Ashâb'ın büyüklerinden olan İbnu Abbâs'm bu âyeti, insanların tatbik dışı bıraktığı üç âyetten biri olarak görerek yakındığını kaydeder.[241]

Bu âyetten şu mânâ da çıkmaktadır: Çocuklar, bu üç vakit dışında, evin odalarını normal şartlarda dolaş­mak hususunda serbest olmalıdır, bu hususta onlar kayıtlanmamalıdır. Bu üç vakitte izin şartı, "açık bulu­nabilme ve binâenaleyh avretlere ıttıla" sebebine bağ­landığına göre, bu vakitler dışında da avretlere ıttıla ihtimali izni gerektireceği gibi, "bu vakitlerin dışında birbirinizin yanma girip çıkmakta size de, onlara da bir sorumluluk yoktur" ifâdesine göre, bu vakitler dı­şında, normalde, küçüklerin girip çıkmasına imkân verecek örtülü kıyafette bulunmak gerekmektedir.

Kur'ân-ı Kerîm bu isti'zân âyetiyle, dolaylı olarak, hâne halkının, mesken dâhilinde taşımaları gereken kıyafet ve dahilî hayatın tanzimiyle ilgili esasları da latîf bir üslûbla vermiş olmaktadır.

3. Büyüklerin isti'zâni: Kur'ân-ı Kerîm, yuka­rıda kaydettiğimiz, çocuklarla ilgili âyetin hemen ar­dından, büyüklerle alâkalı kaideyi kaydeder:

"Çocuklarınız bulûğa erdiklerinde, büyüklerinin izin istediği gibi, onlar da her defasında izin istesinler. Allah size âyetlerini böylece açıklar. Allah alîmdir, hakimdir."[242]

Bu âyet doğrudan çocuklarla alâkadar görünmese de, mevzûmuzu tamamlayıcıdır. Zira, görüldüğü üzere, bu­rada, büyük çocukların ebeveyn veya diğer büyükleri­nin yanlarına girmede izin isteme gereği, küçüklerde olduğu gibi, üç vakitle kayıtlanmıyor, "her defasında" olmak üzere şümullendiriliyor. Yine Nür Sûresinde, daha önce mutlak bir şekilde beyân edildiği üzere, "büyük, küçük, mahrem, yabancı kim olursa olsun, hangi vakitte bulunursa bulunsun[243], bir başkasının evine girerken" izin istemek gerekmektedir:

"Ey iman edenler! Evlerinizden başka evlere, izin almadan seslenip sahiplerine selâm vermeden girme­yiniz. Eğer düşünürseniz bu, sizin için daha iyidir."[244]

Râzî, isti'zân emrinin sebebi, avrete ıttıla değil de içeridekinin   başkasının   ıttılaını   istemediği   bir  işle

meşguliyeti ise, kişinin zevce ve cariyesinin bile izinsiz giremiyeceğini beyân eder.[245]


Konu Başlığı: Ynt: Cinslerin Terbiyesi
Gönderen: Ceren üzerinde 11 Mayıs 2018, 13:51:18
Esselamu aleykum. Cocuklarimizi ıslam uygun olarak yetiştiren islama uygun olarak terbiye verip hayirli evlat yapan anne babalardan olalim inşallah. Rabbim razı olsun paylasimdan kardeşim. ..


Konu Başlığı: Ynt: Cinslerin Terbiyesi
Gönderen: Sevgi. üzerinde 19 Ekim 2018, 01:50:09
Aleyküm Selâm. Çocuklarımızı hak yolunda güzel yetiştirmeye gayret etmeliyiz.  Çünki güzel yetişen çocuk vatanına milletine hayırlı güzel insan olur.  Rabbim bizlere çocuklarına karşı hayırlı ebeveynler olanlardan eylesin inşaAllah. Amin Ecmăin
Bilgiler için Allah Razı olsun. 


Konu Başlığı: Ynt: Cinslerin Terbiyesi
Gönderen: Nur-u Yehma üzerinde 19 Ekim 2018, 09:41:11
Çocuklarımızı yetiştirirken bazı kavramlar önceliğimiz olmalı mahremiyet kavramını anlamasını ona örnek olarak göstermeliyiz


Konu Başlığı: Ynt: Cinslerin Terbiyesi
Gönderen: Mehmed. üzerinde 02 Aralık 2018, 02:33:35
Ve aleykümüsselam Rabbim neslimizi hayırlı eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Cinslerin Terbiyesi
Gönderen: Ceren üzerinde 02 Aralık 2018, 15:39:42
Esselamu aleyküm.Rabbim bizleri kendini terbiye eden çocuklarını da hakkıyla yetiştiren ve hayırlı müslüman olacak kullardan olalım  inşallah.Rabbim razı olsun paylaşımdan kardeşim....