๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Kuran ve Sünnette Evlilik => Konuyu başlatan: Hadice üzerinde 02 Ekim 2010, 16:46:41



Konu Başlığı: Îyaz Nevevî ve İbnu Hacer'in görüşlere itirazları
Gönderen: Hadice üzerinde 02 Ekim 2010, 16:46:41
                                           Kadı Îyaz, Nevevî Ve Tbnu Hacer'in Bu Görüşe İtirazları:
 

Ne Kadı lyaz, ne Nevevî ve ne de Ibnu Hacer bu görüşe rıza göstermektedir. Kadı lyaz şöyle demektedir: Eğer sair rivayetler bu görüşü desteklese idi, daha güzel bir görüş sayılırdı.

Nevevî de şöyle demektedir [438]Doğru ve tercih edilmesi ge­reken görüş; yasaklama ve serbest bırakmanın iki defa olduğudur. Hay­ber'den önce helal idi, sonra Hayber günü yasaklandı.   Sonra  Mekke fethinde ve Evtas günü -fetih gününün devamıdır- mubah kılındı. Üç gün sonra da kıyamete kadar ebediyyen haram kılındı.

Ibnu Hacer, (el-Feth IX. 137) şöyle demektedir. Zahirde Hayber günü her ikisi için zarftır. Yani bu günde Rasûlullah (s.a.v.) hem mut'ayı ve hem de ehli etek etini yasaklamıştır. Ibnu Hacer daha sonra yukanda işaret ettiğimiz ve her iki hususun Hayber'de yasaklandığını bildiren rivayetleri zikreder. Ebu Avane'nin Salih b. Abdillah tarikiyle nakledip sahih olduğunu söylediği; bir şahsın Hz. Ömer'e gelip mut'ayı sorduğunu, Ömer'in: Haramdır, dediğini, adamın: Falan mut'ayı kabul ediyor, demesi üzerine de Ömer'in: Vallahi o, biliyor ki Rasûlullah (s.a.v) mut'ayı Hayber günü yasakladı dediğini anlatan rivayeti de delil olarak zikretmektedir.

Ibnu Hacer daha sonra Ibnu'I-Kayyim'in: "O zaman orada yahudi kadınlar vardı" şeklindeki sözünü ele alarak şöyle der: Buna şu şekilde cevap verilebilir: Hayberliler islamdan önce Evs ve Hazreclilerle kız alış-verişinde bulunmuş olabilirler. Bu durumda onların kadınlarıyla mut'a yapmış olanların bulunması mümkündür. Bu nedenle Ibnu Kayyım'ın ileri sürdüğü, delil olamaz.

Şafiî, Maverdî ve Hazimî de bunların görüşünü destekliyorlar.

Şafiî şöyle demektedir: Mut'a nikahı dışında helal kılınıp sonra haram kılınan ve bir daha helal kılınıp tekrar yasaklanan birşey bil­miyorum.

Maverdî ise, el-Havi'de şöyle demektedir: Mut'anın haram kılınmasıyla ilgili olarak iki şey söylenebilir: Birincisi, yasaklanmasının tekerrür etmiş olmasıdır. Ta ki herkes bundan haberdar olsun. Çünkü yasaklandığında orada hazır bulunmayanlar bu yasaklamayı duymamış olabilirler.

ikinci ise, birkaç defa mubah kılınmış olmasıdır. Bu sebeple son yasaklamada "kıyamete kadar" kaydı zikredilmiştir. Böylece daha önceki yasaklamanın ardından mubah kılmanın geleceğine işaret edi­liyordu. Bu kayıttan sonra artık ebedî yasaklama olmuştur.

Mutemet olan bu ikinci şıktır.

Hazimî (el-I'tibar s. 187) de Ibnu Mes'ud'un: "Sonra belli bir süreye kadar bir elbise karşılığında bir kadını nikahlamamıza ruhsat verildi" hadisim yorumlarken şöyle demektedir:

Bu hüküm, islamın ilk dönemlerinde mubah idi, Ibnu Mesud'un zikrettiği sebepten dolayı Peygamber (s.a.v.) onu mubah kılmıştır. Hüküm sadece seferlerde idi. Sahabe evinde olduğu halde Peygamber'in (s.a.v.) bunu onlara mubah kıldığına dair bize rivayet ulaşmış değildir. İşte bu sebepledir ki Peygamber (s.a.v.) birkaç defa mut'ayı yasaklamış ve muhtelif vakitlerde onu mubah kılmış, en sonunda veda haccında ke­sin ve ebedî olarak yasaklamıştır.[439]