๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Kuran Öyküleri => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 05 Aralık 2010, 16:18:54



Konu Başlığı: Zülkarneyn Öyküsünde Yecuc ve MecucIe İlgili Mitolojik Görüşler
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 05 Aralık 2010, 16:18:54
Zülkarneyn Öyküsünde Yecuc ve MecucIe İlgili Mitolojik Görüşler

Bazı tarihçi ve tefsirciler Yecuc ve Mecuc konusunda tuhaf haberler nakletmişler, onların soyu, kaldıkları yerler, şekil ve nitelikleri, ne yaptıkları gibi aslı olmayan bir sürü şeyler anlatmışlardır. Bu rivayet ve haberleri israiliyyattan almışlardır. Onun için tümü hurafe, mitoloji, uydurma ve yalandan öteye geçmemektedir.

Her şeyden önce kesin ve doğru bir kaynaktan alınmamıştır. Çünkü Rasulullahtan rivayet edilmemiştir. Rasulullahtan rivayet edilmeyen ğaybla ilgili hiçbir haber veya sözü kabul etmiyoruz. Bu uydurma ve mitolojilerden bazıarı şöyledir:

Bazıları Yecuc ve Mecuc'un Hz.Adem'in soyundan geldikleri halde Havva'nın soyundan gelmediklerini, böylece baba tarafından insanların kardeşleri olduklarını söylemişlerdir. Halbuki Hz.Adem'in Havva'dan başka bir eşinin olduğu hiç nakledilmemiştir.

Bazıları da Hz.Adem'in sulbünden geldiklerini, Adem'in toprakta yatarken ihtilam olduğu ve erlik suyunun toprağa karıştığı ve Yecuc ile Mecuc'un bu sudan yaratıldıklarını iddia etmiştir.

Bazıları da Hz.Nuh'un tufandan sonra doğu tarafına giden oğlu Yafes'in çocukları olduklarını iddia etmiştir.

Bazıları da Yecuc ve Mecuc'un yirmi iki kabile olduklarını, Zulkarneyn şeddi yaptığı zaman yirmi bir tanesini dışarıda bıraktığı ve bir tanesini içeri aldığını, dışarıda bırakıldıkları için de kendilerine Türk adının verildiğini iddia eder.

Bazıları da bu kabilelerden her birinin dörtyüz millete ayrıldığını ve her kişi soyundan silah taşıyan bin çocuk görmedikçe ölmediğini iddia eder.

Bazıları değişik boylarda olduklarını, kimi arı boyunda, kimi pirinç tanesi kadar, kimi dört arşın, kimi üç karış, kimi bir karış,  kimi  iki  parmak  arası  uzunlukta  olduğunu, kiminin fil gibi uzun iki kulağı olduğunu ve yatarken birini altına serdiğini, diğerini de üstüne örttüğünü iddia etmiştir. Bazıları da bozuk ve bozguncu olduklarından deve, fil, domuz, yabani hayvan ne bulursa,hatta kendi ölülerinin etini bile yediklerini iddia etmiştir.

Bazıları da tırnaklarında pençeleri olduğunu, yırtıcılar gibi dişleri bulunduğunu, vücutlarını kaplayan ve kendilerini sıcaktan ve soğuktan koruyan uzun tüylere sahip olduklarını iddia etmiştir.

Bazıları yasaksız ve her şeyde ortak yaşadıklarını, hayvanlar gibi önüne gelenle çiftleştiğini, kadınlarının hiçbir erkeği red etmediğini ve erkeklerinin özel kadınlarının bulunmadığını iddia etmiştir.

Bazıları kimilerinin kurt gibi,  kimilerinin  sıçrayarak yürüdüğünü,   kimilerinin   dilsizler   gibi   konuştuğunu, kimilerinin dört gözlü,tek ayaklı olduğunu ve kandan başka bir şey içmediklerini iddia etmiştir. Bunlar gibi daha ne yalan, uydurma, mitoloji ve saçmalıklar iddia edilmiştir."[347]

Bu söylenenlerin hiçbirini kabul etmiyoruz.Bunları bizden veya başkasından kimsenin almasını da doğru bulmuyoruz. Bunlardan sakındırmak ve klasik kitaplarda birileri okuyup onlara inanmasını önlemek için burada belirttik.

Şüphe yok ki Yecuc ve Mecuc Hz.Adem'in soyundandır. Diğer insanlar gibi normal insanlardır.Vücutları, şekilleri ve nitelikleri bize benzer veya yakın olan kişilerdir. Bizden farklılıkları çok olmaları, çabuk ve hızlı bir şekilde yayılmaları, geçtikleri yerleri yakıp yıkmaları ve bozmalarıdır.[348]


[347] Bu saçmalık ve mitolojiler için bakınız. Suyuti,ed-Durru'l-Mensur,5/454-464Jbn Kesir, el-Bidaye ve'n-Nihaye,2/109-113, Muhammed Hayr Yusuf, Zulkarneyn. 294-308,

[348] Buradan itibaren İslamdan sapmış olan Bahailerin Yecuc ve Mecu'la ilgili saçmalıklarını anlatan ve 18 sayfa tutan bir kasetin çözümü verilmektedir. Yazar, bu saçmalıklara insanlartn aldanmaması için uyarmak amacıyla onları verdiğini belirtmektedir.Baştan sona kadar saçmalık, mitoloji, yalan ve iftira olan bu hurafelerle okuyucuları meşgul etmemek için tercümesini vermedik.Arzıı edenler kitabın Arapça orijinaline bakabilirler.S.297-315.Daru'l-Kalem,Birinci baskı.1989, Beyrut-Dımaşk. (çeviren). Dr. Salâh Abdülfettah Hâlidî, (Çeviren: Ahmet Sarıkaya), Kur'an Öyküleri, Kitap Dünyası Yayınları, (2.Baskı) Konya 2005: II/273-275.