Konu Başlığı: Sebeliler Öyküsü Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 01 Aralık 2010, 00:51:16 VI- SEBE'LİLER ÖYKÜSÜ Kuranda Sebe'liler Öyküsü: Nemi Suresinde Sebe' Kraliçesi ve Hz.Süleyman: Sebe' suresinde geçen Sebe'Iiler öyküsüne geçmeden önce, Sebe' Kraliçesi[204] İle Hz.Süleyman arasında geçen olaylardan söz eden Nemi süresindeki âyetler üzerinde duracağız. Ondan sonra Sebe' suresinde geçen Sebe'Iiler öyküsünü ele alacağız. [205] Yüce Allah buyuruyor: "Süleyman, kuşları denetleyerek "Ibibik'i niçin göremiyorum? Yoksa kayıplarda mı? Bana apaçık bir delil getirmelidir, yoksa onu ya şiddetli bir cezaya çarptırırım yahut keserim" dedi. Çok geçmeden İbibik gelip Süleyman'a "Senin bilmediğin bir şeyi öğrendim. Sana Sebe'den bir haber getirdim. Oranın halkına hükmeden, her şeyden kendisine bolca verilen ve büyük bir tahta sahip olan bir kadın buldum. Onun ve milletinin Allahı bırakıp güneşe secde eliklerini gördüm. Göklerde ve yerde gizli olanları ortaya koyan, gizlediğiniz ve açıkl adığınız şeyleri bilen Allah'a secde etmemeleri için şeytan, yaptıklarını kendilerine güzel göstermiş, onları doğru yoldan alıkoymuştur. Bunun için doğru yolu bulamazlar. O çok büyük arşın sahibi olan Allah'tan başka tanrı yoktur" dedi. Süleyman şöyie dedi:"Doğru mu söylüyorsun, yoksa yalancılardan mısın, bakacağız. Şu mektubumu götür, onlara at, sonra bir yana çekil, varacakları sonuca bak". Sebe' kraliçesi: "Ey ileri gelenler! Bana, merhamet eden, merhametli olan Allah'ın adıyla başlayan ve sakın bana karşı başkaldırmayın ve teslim olarak bana gelin, diyen Süleyman'dan gönderilen önemli bir mektup bırakıldı. Ey İleri gelenler! Vereceğim karar hakkında bana fikrinizi söyleyin. Bir iş hakkında sizden ayrı kesin bir karar vermenV'dedi. "Biz güçlü ve zorlu savaş adamlarıyız, emir senindir, yeter ki sen emret" dediler. Kraliçe:"Şüphesiz hükümdarlar bir şehre girdikleri zaman orasını bozarlar, onurlu kimselerini ezerler, işte böyle davranırlar. Ben onlara bir hediye göndereyim de elçilerin nasıl bir cevapla döneceklerine bakayım" dedi. Süleyman'a geldiklerinde: "Bana mal ile yardım etmek mi isityorsunuz? Allah'ın bana verdiği, size verdiğinden daha iyidir. Ama belki de siz hediyenizle sevinirsiniz. Onlara dön! And olsun ki güç yetiremiyeceleri bir ordu ile gelir, onları Oradan alçalmış ve küçük düşmüş olarak çıkanrız"dedi. Süleyman "Ey cemaat! Bana teslim olmalarından önce hanginiz o kraliçenin tahtını yanıma getirebilir"?" d d' Cinlerden bir ifrit, "Sen yerinden kalkm adan önce sana onu getiririm, buna karşı güvenilir bir güce sahibim" dedi Kitabtan bilgi sahibi olan biri "Gözünü açıp kapam adan ben onu sana getiririm" dedi . Süleyman tahtı yanına yerleşivermiş görünce "Bu şükür mü edeceğim, yoksa nankörlük mü edeceğim, diye sınayan Rabbimin lütfundandır, şükreden ancak kendisi için şükretmiş olur, fakat nankörlük eden bilsin ki Rabbim hiçbir şeye muhtaç değiîir, kerem sahibidir "dedi. Sülemeyman, "Tahtına onun tanımayacağı bir şekil verin, bakalım tanıyabilecek mi, yoksa tanımayacak mı? "dedi. Kraliçe geldiğinde " Senin tahtın böyle miydi?"denildi. O da "Sanki odur, daha önce bize bilgi verilmişti ve teslim olmuştuk" dedi. Kraliçeyi o zamana kadar alıkoyan, Allah'tan başka taptığı şeylerdi. Çünkü kendisi inkarcı bir millettendi. Ona "Köşke gir" denildi. Onu görünce, derin bir su sandı, eteğini çekti. Süleyman: "Şüphsiz bu, kristalden yapılmış parlak bir salondur "dedi. Krafiçe "Rabbim! Şüphesiz ben kendime yazık etmişim. Süleyman'la beraber alemlerin rabbi olan Allah'a teslim oldum"dedi."[206] Hz.Süleyman ve Sebe' Liler Kraliçesi Öyküsünün Özeti: Hz.Süleyman ile Sebe'liler kraliçesi arasında geçen olayları kısaca belirttikten sonra şunları söyleyebiliriz: Kraliçeleri zamanında Sebe1 halkı zenginlik, bolluk, refah ve gelişmişlikte ileri bir seviyeye gelmişler, "Kendisine her şeyden verilmiş" genel ifadesinin belirttiği gibi kendilerine her şeyden verilmiş, kraliçeleri yönetimde halkına danışmış, ama halk ona uydu olup kararlarını uygulamakla yetinmiş, İbibik kuşunun kendisine bildirmesiyle onları öğrenen Hz.Süleyman kraliçeyi ve halkını İslama davet etmiş, kendisine zayıflığını, acizliğini ve bilgisizliğini gösterecek sürprizler hazırlamış, kraliçe Hz.Süleyma'ın gücüne ve ileri olduğuna kanaat getirmiş, bunu da doğru olan dini ile sağl adığma inanmış, böylece İman ederek alemlerin rabbı olan Allah'a teslim olmuştur.[207] Sebe' Suresinde Sebeliler Öyküsü: Kur'anı Kerim, Sebe' suresinde de Sebeliier öyküsünü şöyle anlatır: "Sebe'lilerin yurtlarında Allah'ın gücüne bir âyet/delil vardır. Sağlı sollu iki bahçe vardı. Onlara: "Rabbinizin verdiği nzıktan yiyin ve ona şükredin. İşte hoş bir şehir ve bağışlayan bir rab" denmişti. Fakat onlar yüz çevirdiler. Bunun için biz de üzerlerine baraj selini gönderdik. Onların bahçelerini buruk yemişli, acı ılgınlık ve içinde biraz da sedir ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik. Bu şekilde inkarlarından ötürü onları cezalandırdık. Biz nankörden başkasını cezalandırır mıyız?! Onlarla kutlu kıldığımız şehirler arasında, karşıdan karşıya görünen kasabalar var etmiş, aralarında mesafesi belirli yollar yapmıştık. "Oralarda geceleri ve gündüzleri güven içinde gezin" demiştik. Ama onlar "Rabbimiz! Yolculuklarımızın mesafesini uzat" deyip kendilerine yazık ettiler. Biz de onları efsane yapıverdik, darmadağın ettik. Şüphesiz bunlarda, çok sabreden ve çok şükreden kimseler için dersler vardır. And olsun ki iblis, onlar hakkındaki görüşünü doğru çıkartmış, inananlardan bir topluluk dışında, hepsi ona uymuşlardı. Oysa Iblis'in onlar üzerinde bir nüfuzu yoktu. Ama biz ahirete inanan kimselerle ondan şüphe içinde olanları böylece ortaya çıkarırız. Rabbin her şeyi gözetip koruyandır."[208] [204] Sebe'Iiler, Hz.Süleyman zamanına raslayan bir dönemde Yemen'de güçlü bir devlet ve medeniyet kurmuş bir halktır, (çeviren). [205] Seyyıd Kutub'un ileride belirtilecek olan tespitine katılarak öykünün Sebe' Suresinde anlatılan bölümü ile Nemi suresinde anlatılan bölümünün kitaptaki yerleri tarafımızdan değiştirilmiştir, (çeviren). [206] Neml.20-44 Dr. Salâh Abdülfettah Hâlidî, (Çeviren: Ahmet Sarıkaya), Kur'an Öyküleri, Kitap Dünyası Yayınları, (2.Baskı) Konya 2005: III/177-179. [207] Dr. Salâh Abdülfettah Hâlidî, (Çeviren: Ahmet Sarıkaya), Kur'an Öyküleri, Kitap Dünyası Yayınları, (2.Baskı) Konya 2005: III/179-180. [208] Sebep,15-21 Dr. Salâh Abdülfettah Hâlidî, (Çeviren: Ahmet Sarıkaya), Kur'an Öyküleri, Kitap Dünyası Yayınları, (2.Baskı) Konya 2005: III/180-181. |