๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Kuran İlimleri Çalışmaları => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 13 Mayıs 2011, 15:28:02



Konu Başlığı: Kurân icazı
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 13 Mayıs 2011, 15:28:02
KUR'AN İ'CAZI
 

A- İ'cazın Gerekliliği
 
 



Kur'ân Arap toplumunda şirkin, putperestliğin ahlaksız­lığın çok yaygın olduğu bir dönemde nazil oldu. Ada­let, iffet, istikamet v.b. erdemlerin toplumda yok oldu­ğu bir hengamede indi. O günkü toplumun cehalet karanlığına boğulurcasına saplandığı; ilkellik, zulüm ve bağnazlığın toplumun tüm birey ve katmanlarına yayıldığı, sosyal dokunun bozulduğu, üniter yapının kayıp olduğu, nizam ve düzenin kalmadığı bir süreç­te Kur'ân insanlığa geldi, inançta, ibadette, ahlakta, sosyal düzende, kısaca fert ve toplum hayatının tüm katmanlarında çok ciddi, an­lamlı ve esaslı değişiklikler, hatta çok köklü devrimler yapmak üze­re indi.

Bunun için Kur'ân, içinde nazil olduğu toplumla diğer mücavir toplumların çoğunun tanımadığı, duymadığı, alışık olmadığı değişik ve yepyeni bir hayat sistemini getiriyor ve hemen onu hayata geçir­melerini ısrarla istiyordu. Bunu yaparken sadece meseleyi önerip or­taya atmakla yetinmiyor, aksine bazen inzar ederek bazen de müjde­leyerek çok değişik üslûplar kullanıyordu.

Bu kadar ciddi muhtevalı, geniş kapsamlı, zengin içerikli ve ta­mamen alışılmışın dışında değişik bir yapıyla insanlığın önüne çı­kan bu kitabın, elbette nazil olduğu toplulukta ve diğer beşerî top­lumlarda tutunabilmesi, insanlık dünyasında hedeflediği devrimleri gerçekleştirebilmesi için, mutlaka kendi gerçekliğini ve kendisinin beşer zekâsının ürünü olmadığını ispatlaması gerekirdi. Aksi takdir­de, bütün iddialar havada kalırdı.

Kur'ân içerik ve önerilerinde olduğu gibi kendisini ispatlama noktasında da değişik bir yöntem izledi. Mesafeyi kısa keserek ken­disine karşı olanlara görünürde çok büyük bir fırsat hazırladı.

Kendisini ispatlama noktasında delil olarak sadece üslûbunu kullandı. Üslûpta çok mahir ve kelamın birçok yönünde üstad olan o edebiyat önderlerine üslûbunun kendisinin gerçekliğine yeterli delil olduğunu ileri sürdü ve eğer benim bu iddiama inanmıyorsanız üslûbuma benzer bir üslûp getirin iddiamdan vazgeçerim dedi. Böylece Kur'ân'ın i'cazı ortaya çıkmış oldu.[383]



[383] Doç. Dr. Halil Çiçek, 20. Asırda Kur’an İlimleri Çalışmaları, Timaş Yayınları: 167-168.