Konu Başlığı: Eserlerin tanıtımı Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 12 Mayıs 2011, 15:48:59 Eserlerin Tanıtımı: Mühyiddin Derviş-İ'rabul'Kur'ân: Günümüzde müşahede ettiğimiz kadarıyla Kur'ân İ'rabına müstakil çalışma bazında ilgi hayli fazladır. Çünkü, bu konuda irili ufaklı birçok eser yazılmıştır. Hatta hacim olarak tefsirden sonra Kur'ân ilimleri içerisinde Kur'ân İ'rabı en hacimli çalışmadır diyebiliriz. Muhyiddin Dervişin İ’rabu'l-Kur'ân adlı eseri asrımızda Kur'ân İ'rabı sahasında en geniş yazılan eserlerden biridir. Bu eser on cilt olup, 5887 sayfadır. Her ne kadar bu hacimli ve değerli kitapta Kur'ân tefsiri ve Kur'ân'ın diğer yönleri de anlatılmış ise de İ'rabın ağırlıkta olduğu kesindir. Biz bu asırda yapılmış olan Kur'ân İ'rabı çalışmalarından temin edebildiğimiz yukarıda ismi geçen eseri, kaba hatlarla kısmen tanıtmaya çalışacağız. 1- İ'rabını yapmak istediği âyet veya âyetleri ayrı ayrı alır ve İ'rab eder. Yani müfessirler arasında alışılagelen karma (nemzuc) yöntemle tefsir etmez. 2- Kitap, İ'rab konusuna tahsis edildiği için İ'rab ağırlıktadır. Ancak ihtiyaç duyuldukça, önce âyetlerde geçen kelimelerin luğat anlamını, iştikakını Arap kelamında geçen kullanılışını ve söyleniş biçimini (zabt) el-Luğa başlığı altında inceler. [471] 3- Her âyet ve âyetlerden sonra mutlaka el-İ’rab başlığı altında çok detaylı bir şekilde Kur'ân'ı i'rab eder. İ'rabı yaparken kelimelerin i'rab yönünden aldıkları birçok durumu anlatır. Ama bazen kelimenin i'rab yönünden aldığı bazı hususları terk ettiği de az değildir. Meselâ: el-Bakara sûresinin altıncı âyetinin İ'rabını yaparken inne'nin mebni isminin mahallen mansub olduğunu kaydetmeyi ihmal etmiştir. Oysa aynı âyette geçen hum zamirinin mahallen mensup olduğunu kaydeder.[472] 4- el-İ'rab başlığından sonra el-Belağe adı altında diğer bir başlık açar. Bu başlık altında da âyetlerde geçen belağatle ilgili kural ve hususları edebî güzellikleri anlatır. Bunu genelde Arap şiirleriyle destekler. 5- Bazen el-Fevaid adlı bir başlık koyar. Bu başlık altında da genel olarak âyetlerde geçen İ'rabla ilgili temel nahiv bilgilerini kaydeder. Bazen bu başlık altında nahvin dışında da âyetlerle ilişkili olarak faydalı olabileceğini düşündüğü hususları kaydeder. Meselâ: el-Bakara'nın 23. ve 24. İ'caza dair âyetlerle ilgili el-Fevaid başlığında Müseyleme (ö.12/633), el-Mu'arrî, (ö.449/1057) gibi bazılarının Kur'ân'a karşı koyamadıklarını ve bunun için de çalışmadıklarını anlatır.[473] 6- İ'rab, belagat v.b. konularda sıkça alimlerin görüşlerine başvurur. Meselâ tevhid kelimesinin irabıyla ilgili olarak dokuz alimin görüşüne başvurur.[474] 7- Bazen müfessirlerin ahkam vb. ile ilgili ihtilaflarını aktarır.[475] Bu cümleden olarak kelamı ekoller arasında değişik yorumlarla yorumlanabilen âyetlerde bazen ihtilafları kayeder. Bunun en tipik örneği el-Cinn sûresinde görülmektedir. [476] 8- Tarihî olayları bazen çok kısa olarak anlatır.[477] Bazen de hiç anlatmaz. Hülasa kıssalar hakkında sabit bir metodu yoktur diyebiliriz. 9- Âyetlerin toplu mânâsını vermez. Âyetlerin mânâlarını klasik yöntemle izah eder. Âyetlerin mânâlarıyla ilgili ihtilaflara genelde değinmez. Kur'ân'ın mânâ zenginliğinin anlaşılması hususunda bunun büyük bir eksiklik olduğuna kanaat ediyoruz. 10- Bazen az da olsa israiliyatı nakleder. Meselâ: Ad kavminin fizikî yapılarıyla ilgili verdiği malumat bu kabil bir malumattır. [478] 11- Belagat vb. konularda çokça Arap şiirlerine başvurur. 12- Kitap sona doğru yaklaşıldıkça Kur'ân'ın mânâları, nuzül sebepleri vb. hususlara daha fazla yer verildiği görülmektedir.[479] [471] Örnek için bkz. Muhyeddin Derviş, İ'rabu’l-Kur'âni'İ-Kerimi ve Beyanuhu, Beyrut, 1992,1, 27, 28, 30,31,47. [472] Bkz. a.g.e., I. 28. [473] Bkz. a.g.e., I. 60-62 [474] Bkz. a.g.e., I, 222-226. [475] Bkz. a.g.e., 1,265-266. [476] Bkz. a.g.e., X, 252-255. [477] Bkz. a.g e , I, 204 [478] Bkz.a.g.e., X, 472. [479] Doç. Dr. Halil Çiçek, 20. Asırda Kur’an İlimleri Çalışmaları, Timaş Yayınları: 191-193. |